Gelişmiş Arama
Ziyaret
9569
Güncellenme Tarihi: 2012/07/24
Soru Özeti
Simurg’un çığlığı risalesini kim yazmıştır? İçeriği nedir?
Soru
Simurg’un çığlığı risalesini kim yazmıştır? İçeriği nedir?
Kısa Cevap

“Simurg’un çığlığı” risalesinin yazarı, Şeyh’i İşrak adıyla tanınan Şababuddin Yahya b. Habeş b. Emirek Ebul-futuh Sohreverdidir.

“Safir” her türlü latif ve içeriğinde söz olmayan ve iki dudak arasından çıkan uzun ses ve ahenge denir[i] ve “Simurg (Anka kuşu)” ise kuşların efsanevi kralları olan bir kuştur. İrfan boyutunda ise kâmil insan veya pir’den kinayedir. Bu ve diğer kuşların hikâyesi, Fars edebiyatı ve irfan kitaplarında çokça zikredilmiştir.

Şeyh’i İşrak, Sohreverdi, bu risalede Seyri  Suluk’a mana katmış ve Allah’a doğru seyreden kimsenin ruhî haletlerini, bu yolda oluşan durumları, tehlikeleri ve engelleri beyan etmiştir.

 


[i] Ebcedi Arapça-Farsça Sözlüğü, S. 555, “Safere” kelimesi ve S. 556, “Es-Safir”; El-Mufredat fi Garib’il-Kuran, S. 487, “Es-Safir” kelimesi; Lisan’ul-Arap, C.4, S. 460, “Es-Safir” kelimesi

 

Ayrıntılı Cevap

“Simurg’un çığlığı” risalesinin yazarı, Şeyh’i İşrak adıyla tanınan Şababuddin Yahya b. Habeş b. Emirek Ebul-futuh Sohreverdidir. “Simurg’un Çığlığı” Farsça olarak yazılmıştır.

Bu risalenin muhtevası kısaca şöyledir:

  1. “Safir” her türlü latif ve içeriğinde söz olmayan ve iki dudak arasından çıkan uzun ses ve ahenge denir[1] ve “Simurg (Anka kuşu)” ise kuşların efsanevi kralları olan bir kuştur. Bu ve diğer kuşların hikâyesi, Fars edebiyatı ve irfan kitaplarında çokça zikredilmiştir.[2]
  2. Simurg, irfanda latifi ıstılahlardan biri olup, pir[3] veya kâmil insan’ dan kinayedir.[4]
  3. Bu risalede yazar, Seyri Suluk’a mana katmış ve onda Allah’a doğru seyreden kimsenin ruhî haletlerini, bu yolda oluşan durumları, tehlikeleri ve engelleri beyan etmiştir. Şeyh’i İşrak, bu risalenin bir bölümünde şöyle yazıyor: “ Önsözde bu değerli kuşun (Anka kuşu) haletlerini zikredeyim. Aydınlanan insanlar, her an (Hüdhüd[5], bahar mevsiminde yuvasını terk eder ve gagasıyla tüylerini ve kanatlarını yolarak Kaf dağına yol alır.) Kaf Dağı’nın gölgesi şimdiki zaman birimiyle bin yıl “وَ إِنَّ يَوْماً عِنْدَ رَبِّكَ كَأَلْفِ سَنَةٍ مِمَّا تَعُدُّونَ[6] üzerlerine düşer ve bu bin yıl, hakikat ehlinin takvimine göre doğudan doğan yüce Lâhut ile bir sabah demidir. Bu zaman zarfında Anka kuşu olur ki uyuyanları uyandırır. Onun ikametgâhı Kaf dağıdır ve çığlığı herkese ulaşır. Ama onu duyan azdır. Herkes onunladır ama çoğunlukla ondan gafildirler.”[7]

Bu risale, her biri birkaç fasıldan oluşan iki bölümden oluşur:

Birinci bölüm: bu bölüm konunun temel esaslarını içerir ve üç fasılda toplanmıştır. 1. “Bu ilmin genişçe anlatımı.” 2. “Bedaya ehline malum olanlar.” 3. “Sekiyne.”[8]

Örnek olarak, bu bölümün ikinci faslı İlahi Seyri Suluk yolunun başlangıcında riyazet ve zikir ile meşgul olanlar ile ilgilidir. Allah’a doğru ilerleyen bu Saliklere ilahi nurlar zahir olur. Şeyh’i İşrak, bu bölüm için “bedaya ehline malum olanlar” tabirini kullanmıştır.[9]

İkinci Bölüm: Konunun hedefleri ile ilgilidir; ve üç fasıldan oluşur: 1. “Fena.”, 2. “ilmi artanın irfanı da artar.” 3. “Kulun haktan lezzet alması.”[10]

 


[1] Ebcedi Arapça-Farsça Sözlüğü, S. 555, “Safere” kelimesi ve S. 556, “Es-Safir”; El-Mufredat fi Garib’il-Kuran, S. 487, “Es-Safir” kelimesi; Lisan’ul-Arap, C.4, S. 460, “Es-Safir” kelimesi.

[2] Bu konuda www.noormags.com adresindeki Simurg kuşu adlı makaleye baçvurabilirsiniz. Örnek; Menzevi, Ali Naki, “Si Murg ve Simurg”; Şefii Kedkeni, Muhammed Rıza, “Simurg”; Nucumi Mehtab, “İran Kültürü’nün Gölgesi Efsanesi: Simurg”; Nevruzi Penah, Ali, “Simurg”

[3] Pîr irfanda kemale eren arif anlamındadır. Zamana ihate etmekten kinayedir, yaşın çokluğundan değil.

[4] Seccadi, Seyit Cafer, İslami Öğretiler Sözlüğü, C.2, S. 1030, Tahran Üniversitesi Yayınları, üçüncü baskı, 1373 h.ş.

[5] Allah’a giden salik için bir şifredir.

[6] “Rabbiniz katında bir gün, sizin saydıklarınızdan bin yıl gibidir.” Hac Suresi 47

[7] Şeyh’i İşrak, Mecmua’yı Müsennifat’i Şeyh’i İşrak, Henry Corben ve Nasr, Seyit Hüseyin ve Habibi’nin tashih ve önsözüyle, Necefkali, C. 3, S. 314 ve 315, Kültürel Çalışma ve Araştırmalar Merkezi, Tahran, ikinci baskı, 1375 h.ş

[8] Aynı kaynak, S. 316

[9] Aynı kaynak, S. 319

[10] Aynı kaynak, S. 319

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İslam’a göre tazim (saygı) secdesi caiz midir?
    14876 Tefsir 2010/05/19
    Secde, İslam’a veEhl-i Beyt mektebine göre yalnızca Allah-u Teâlâ’ya mahsus olup en kamil ve en güzel ibadet şeklidir ve Allah’tan başkasına secde etmek yasaktır. Hz. Yusuf’a yapılan secde ibadet secdesi değildi, o gerçekte Allah’a karşı yapılan bir ibadetti. Tıpkı bizim Kabe’ye ...
  • Ben sekiz yıldır evlenmiş bulunuyorum ve şimdiye dek humusumu vermedim. Lütfen bana kılavuzluk eder misiniz?
    5635 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/05/03
    Hz Ayetullah Uzma Sistani’nin (ömrü uzun olsun) bürosu: İlk iş günü, onun yılbaşıdır ve her yıl o günde kalmış her şeyin humusunu ödemelidir; ister nakit para olsun ister azık gibi kalmış kullanılabilecek maddeler olsun ve ister yıl boyunca istifade edilmemiş eşya, elbise ve benzeri şeyler olsun durum ...
  • Evde eğitilmiş köpeklerin necaset hükmü nedir?
    6064 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/17
    Necasetlerden biri köpektir. Karada yaşayan tüm türleri necistir. Bütün Tevzihu’l-Mesail’lerde şöyle yazar: ‘Karada yaşayan köpek ve domuz, onların kılı, kemiği, pençesi, tırnağı ve rutubetleri necistir; ama deniz domuzu ve köpeği paktır.’[1]Ayetullah Hadevi Tahrani’nin bu konudaki görüşüde ...
  • Hangi ameller büyük günahları yok ediyor?
    59532 Pratik Ahlak 2012/08/16
    İnsanların işleyecekleri büyük günahların hepsi aynı derecede değildirler. Buna binaen günahların af edilmesi de günahın çeşidine ve türüne bağlıdır. Bir günah vardır ki bir istiğfar dilemekle af olunması mümkündür, ama bir başka günah vardır ki daha fazla zahmete katlanmak ve daha fazla telafi edilmeyi ister. Elbette İslam ...
  • Hermonotik nedir ve onun görecelikle ne gibi bağlantısı vardır?
    13779 Yeni Kelam İlmi 2010/12/28
    Hermonotik teriminin iki manası vardır:a) Geniş Mana: Bu kelime bu manada, bir metnin yorumu hakkındaki her türlü araştırmadır. Bu yüzden hermonotik, bu alanda bütün dinleri, hatta ilm-i usul’un lafızlar bölümünü dahi kapsamaktadır. b) Dar Mana: Bu kelimenin bu manasıyla ...
  • Ruhlar Âleminde Zamanın Olmayışı
    6277 Eski Kelam İlmi 2012/01/18
    Zaman, aklî bir mefhum olup maddi varlıkların ontolojik tarzından elde edilir. Nitekim sebat mefhumu da soyut varlıkların ontolojik tarzından elde edilir. Ruh, soyut varlıklardandır ve soyut varlıklar âleminde zaman mevcut değildir; çünkü zaman tabiat âleminin özelliklerindendir. Elbette ruhlar (soyutlar) âleminde maddi varlıklar için kullanılan “zaman” kelimesinin yerine, soyut varlıklar ...
  • Bakara suresinin 233. ayet ile Ahkaf suresinin 15. ayeti arasında var olan ihtilafın çözümü nasıl mümkündür?
    91365 Tefsir 2012/06/10
    Eğer süt verme süresini anlatmaktan maksat vacip olan hükmü belirtmek olmuş olsaydı şu işkâl varit olabilirdi. Zira 9 aylık hamilelik ile 24 ay süt vermenin toplamı 30 ay değil 33 ay olacaktı. Oysaki kuranın söylediğine göre ikisi toplam olarak 30 aydır. Bu süre miktarınca süt vermek vacip ...
  • Beytullah'ta cemaat namazı kılmak doğru mu?
    5160 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/21
    Eğer Beytullah'tan maksat Mescidu'l-Haram ise cemaat namazının bir sakıncası yoktur. Eğer maksat Kabe ise Kabe'nin içerisinde farz namazı kılmak ihtiyata uygun değildir. Elbette Kabenin içinde mustahap namaz kılmanın bir sakıncası yoktur, mustahaptır. Mermer taşın üzerine secde etmenin de bir sakıncası yoktur.[1]
  • Tathir ayeti Kur’an’ın hangi suresindedir?
    16125 Tefsir 2010/07/28
     Tathir ayeti olarak bilinen ayet Ahzap suresinin 33. ayetidir. Yüce Allah, bu ayette Ehl-i Beyt olarak bilinen belli kişileri tekvini iradesi ile pak kılacağını beyan etmiştir. Bu ayetin nüzul sebebi (iniş sebebi) hakkında Ehl-i sünnet ve Şia kaynaklarında yetmişe aşkın hadis nakledilmiştir. Bu ...
  • İlm-i usul’ün fayda ve önemi ne kadardır? Va’zetme, istishabın bazı türleri vb. gibi konulardan bahsetmek gerekli midir?
    13978 مبانی فقهی و اصولی 2012/05/15
    Fıkıhın ihtiyaç duyduğu bazı ilimler vardır; onlardan biri ‘Usul’ ilmidir. Bu açıdan bakıldığında ‘Usul’ ilminin öneminin fıkhtan kaynaklandığı görülecektir. Fıkıhın İslami öğretilerde, insanın bireysel ve toplumsal yaşamında üstün bir yeri olduğu gibi onun mukaddimesi olan Usul’unda aynı ölçüde yücelik ve değeri vardır. Fıkıh, yaşamın sorunlarını hallettiği sürece ...

En Çok Okunanlar