Gelişmiş Arama
Ziyaret
7226
Güncellenme Tarihi: 2012/04/19
Soru Özeti
İmam Hüseyin’in (a.s) kıyamında şehitlerden kaç tanesi Allah Resulü’nün (s.a.a) ashabındandı?
Soru
İmam Hüseyin’in (a.s) kıyamında şehitlerden kaç tanesi Allah Resulü’nün (s.a.a) ashabındandı?
Kısa Cevap

Son Aşura araştırmacıları arasında ve yaptıkları tahkikat sonucu, İmam Hüseyin’in (a.s) yarenleri arasında beş kişinin Peygamber’in (s.a.a) ashabından olduğu ve Aşura kıyamında şahadete eriştikleri meşhurdur. Bu beş kişi şunlardır: Enes b. Haris, Hani b. Urve, Müslim b. Evsece, Habip ibni Mezahir ve Abdullah b. Yektar

Ayrıntılı Cevap

İmam Hüseyin’in (a.s) kıyamı hicri 61 yılında gerçekleştiği dikkate alındığında her ne kadar Peygamber’in (s.a.a) bazı sahabeleri İmam Hüseyin’in (a.s) yarenleri arasında yer almış olsalar da; İmam’ın (a.s) yaşıtları ve yaş olarak Ondan daha büyükleri Allah Resulü (s.a.a) zamanında yaşamışlardı. Kerbela hadisesinde atmış yaşın üzerindeydiler.  Peygamber (s.a.a) ashabından bazı kimseler Hz. Hüseyin’in (a.s) yarenleri arasında yer almasa da, Aşura kıyamının hakkaniyetinde bir eksiklik göstermez. Bunun sebebi, Peygamber (s.a.a) ashabı –Aşura ile risalet dönemi arası zaman aralığının fazlalığı yönünden- ya hayatta değillerdi ya da yaşlarının çok olmasından dolayı savaşa katılamamışlardı. Bu halde dahi İmam Hüseyin’in (a.s) yarenleri arasında Peygamber (s.a.a) ashabından beş kişi Kerbela şehitleri zümresinde yer almışlardı. Bu beş kişi şu isimlerden oluşmaktadır:

  1. Enes b. Haris Kâhili: Semavi “Ebsar’ul-Ayn fi Ensar’il-Hüseyin” kitabında onun ismini Kerbela şehitleri arasında zikretmiştir.[1]

Şeyh Tusi, onun ismine hem Allah Resulü’nün (s.a.a) sahabeleri arasında[2], hem de İmam Hüseyin (a.s) ile şehit olan kimselerin arasında[3] yer vermiştir. Onu Peygamber (s.a.a) ashabı olarak zikrederken aynı zamanda İmam Hüseyin (a.s) safında şahadete erenlerden biri olarak zikretmiştir. Enes o kadar yüksek bir makama sahip ve meşhurdu ki Allame Muhsin Emini “Ayan’uş-Şia”[4] kitabında ve meşhur Ehlibeyt şairlerinden Kumeyt b. Zeyd şiirlerinde onun ismini zikretmişlerdir.

  1. Habip ibni Mezahir:[5] O, Peygamber’in (s.a.a) ashabından olup aynı zamanda İmam Ali’nin (a.s) büyük yarenlerindendi ve Sıffin, Nehrevan ve Cemel savaşlarının üçüne de katılmıştır.[6]  Şeyh Tusi Onu, İmam Ali (a.s), İmam Hasan ve Hüseyin’in (a.s) yarenleri arasında saysa da[7] Peygamber (s.a.a) ashabı arasında zikretmemiştir. “Ebsar’ul-Ayn” kitabının sahibi gibi ulemadan bazıları Kerbela şehitlerinden olan bu yüce şahsı Peygamber (s.a.a) ashabı olarak da zikretmişlerdir.[8]
  2. Müslim b. Evcese: “Ebsar’ul-Ayn” kitabında O, Peygamber (s.a.a) ve İmam Ali’nin (a.s) ashabından sayılmıştır.[9] Allame Muhsin Emini de “Ayan’uş-Şia” kitabında İmam Hüseyin’in (a.s) yarenlerinin beyanında Onu sahabe olarak zikretmiştir.[10]   
  3. Hani b. Urve: Peygamber (s.a.a) ashabından sayılan bir diğer şahıs ise Hani b. Urve dir. O, “Muradi” kabilesinin büyüğüdür ve Müminlerin Emiri Ali’nin (a.s) safında her üç savaşta da yer almıştır.[11]
  4. Abdullah b. Yektar Umeyri: O, İmam Hüseyin’in (a.s) sütkardeşidir.[12] Babası Yektar, Peygamber’in (s.a.a) hizmetçisiydi. İmam’ın (a.s) Müslim b. Akil’e yazdığı mektubu o götürmüş, Küfe’de yakalanmış ve orada İbni Ziyad tarafından şehit edilmiştir.[13]

 


[1] Semavi, Muhammed b. Tahir, Ebar’ul-Ayn fi Ensar’il-Hüseyin, Muhammed Cefar Tebersi’nin araştırması, 192.s, İslami Araştırmalar Fakültesi, Kum, 1384 h.ş

[2] Tusi, Muhammed b. Hasan, Kitab’ur-Rical, S.21, Haydariye Yayınları, Necef, 1381 h.k

[3] Tusi, Muhammed b. Hasan, Kitab’ur-Rical, S.21, Haydariye Yayınları, Necef, 1381 h.k

[4] Amili, Muhsin Emin, Ayan’uş-Şia, C.3, S. 500, Dar’ut-Tearuf, Beyrut, 1406 h.k

[5] Ayan’uş-Şia kitabının yazarı Habip ibni Mezahir’in adının “Muzahhar” olarak daha doğru olduğunu yazmıştır. Bk. Ayan’uş-Şia, C.4, S. 553

[6] Muhaddisi, Cevat, Ferheng’i Aşura, S. 151, Maruf Yayınları, Kum, 1381 h.ş

[7] Ayan’uş-Şia, C.4, S. 553

[8] Ebsar’ul-Ayn, S. 193

[9] Ebsar’ul-Ayn, S. 193

[10] Ayan’uş-Şia, C.1, S. 612

[11] Merhum Semavi, Onun adını Peygamber (s.a.a) ashabı arasında zikretmiştir. Yaş olarak Hani, kabilesinin büyüğü ve aynı zamanda İmam Hüseyin’den (s.a) yaşça çok büyük olması hasebiyle Peygamber’in (s.a.a) ashabından olması uzak bir ihtimal değildir. Bk. Ebsar’ul-Ayn, S. 192

[12] Rical’i Tusi, S. 103

[13] Ferheng’i Aşura, S. 322. Rical kitaplarında Onun ismi her ne kadar zikredilmese de İmam’ın (a.s) sütkardeşi olması ve babasının Peygamber’in (s.a.a) hizmetçisi olduğu dikkate alındığında böyle bir nispetin olasılığı uzak bir ihtimal değildir. Bu yüzden onun adı da “Ebsar’ul-Ayn” kitabında Peygamber (s.a.a) ashabı arasında yer almaktadır.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Nasıl irabın olmamasına rağmen Kur’an tahriften uzak kalmıştır?
    7875 Kur’anî İlimler 2010/07/24
    Peygamber (s.a.a) döneminde Arapça dilini oluşturan harfler noktalama işaretini ayrıca her hangi nişane ve alametleri de taşımamaktaydı. Doğal olarak Kur’an da bu şekilde yazılmıştı ve iraba sahip değildi. Buna rağmen daha İslam dininin ilk döneminden itibaren Müslümanlar Kur’an’ı Kerim’i hıfz etmiştiler ve ...
  • Namazın bazı yerlerinde bedenin hareket etmemesi gerekir, acaba başın veya ellerin hareket etmesi namazı bozar mı?
    6299 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/11/12
    Şer’i sorularınızın cevabı için, taklit merciinizi bilmeniz zorunludur, ama bu mesele hakkında yeterli ölçüde ittifak olması hasebiyle aşağıda verilen fetvalara dikkatinizi çekmek istiyorum: Namazın ikamesi için hem namaz kılma mahalli ve yerinin sabit olması[1] (zorunlu durumlar hariç) hem de namaz kılanın bedeninin hareketsiz ve ...
  • Kur'an'da geçen "salat" kavramından maksat nedir?
    76450 Tefsir 2010/09/04
    "Salat" kelimesi çeşitli anlamlarda kullanılır, bu cümleden olmak üzere Müslümanların yerine getirdikleri özel ibadet, ibadet yeri ve dua sayılabilir. Bu da salat sözcüğünün Yüce Allah veya Müslümanlarca değişik manalara atanmasından kaynaklanmıştır.Kur'an'da yer alan ayetlere baktığımızda eğer "salat" veya "salavat" sözcüğü Allah hakkında kullanılırsa rahmet göndermek anlamındadır, namaz kılmak ...
  • İnsan ne yapacağını bilmediği ve endişe içinde olduğu zaman istihare edebilir mi?
    54302 Pratik Ahlak 2009/09/22
    İslam’a göre, karar alınacağı zaman, bu iş, birinci derecede insanın akıl ve düşüncesinin görevidir. Karar almak istendiğinde akıl yeterli olmazsa “meşveret” edilmesi gerekir ve meşveret gerçeği bulmaya ve sağlıklı düşünmeye yardımcı olur ve başkalarının bilgi ve tecrübelerinden yararlanma imkanını sağlar. İnsan ...
  • Allah yolunda cihat meydanlarında canlarını veren şehitlerin kanları pak mıdır?
    6682 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/11
     Şehidin kanı Allah yolunda ve Allah için döküldüğünden şehidin Allah katında makamı yücedir. Onun kanın ilk damlası yer döküldüğünde bütün günahları kul borcu hariç bağışlanır.[1] Hatta bir şiar ve alamet olarak kıyamette bu kanı taşıyabilmesi için kanın beden ve elbisesinde ...
  • Ben kız ve erkeğin yükümlülük yaşının hangi esasa göre belirlendiğini öğrenmek istiyorum.
    8524 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/04/15
    İslam’da yükümlülük yaşı erginlik esasınca belirlenmiştir. Yani erginlik alametleri (bu alametlerin en azı erkekler için cünüp olmak ve kızlar için adet görmektir) hâsıl olduğunda insan yükümlülük yaşına girmiş olur. Ama İslam dininde tabii alametler dışında erkek ve kızların erginliği için yaş ölçüsü de göz önünde bulundurulmuştur. O ...
  • Kendini savunmak için birini yaralayan ya da öldüren kimsenin şer’i hükmü nedir?
    19220 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/10/07
    Anlaşmazlıklarda insanın anlaşamadığı kimseyle kavga etmeye ve ona fiziki zarar vermeye hakkı yoktur.[1]İslama göreanlaşmazlıkları gidermenin ve hakları almanın tek yolu iyi niyetli insanlara veya İslami yargıya başvurmaktır. Dolayısıyla hak sahibi biri, hakkını zayi eden kimseyle kavga eder, yaralar vb. şekillerde ona zarar verirse zarar ...
  • neden İslam'ı kabul etmeliyiz.
    26087 Yeni Kelam İlmi 2011/01/31
    Allah tarafından insanı hidayet edip onu ebedi mutluluğuna ve kemaline kavuştumak için gönderilen dinlerin en kâmili ve en kapsamlısı İslam dinindir. İslam dinini kabul etmemizi gerektiren nedenler aşağıdaki kanıtlar ve delillerdir.1-   İslam dinin kapsamlılığı;
  • Kısa mesaj (SMS) yoluyla namahrem birisiyle şakalaşmanın hükmü nedir?
    11123 Düzenler 2010/01/14
    Bazı noktalara dikkat edilmesi sorunun cevabının bulunmasında size yardımcı olacaktır:1-) İnsanda olan güçlü dürtülerden birisi de şehvettir ve eğer bu içgüdü isyan edecek olursa kontrol edilmesi imkânsız veya ...
  • Çocuklukta hırsızlığın hükmü nedir?
    6746 Maddi Haklar 2019/02/20
    Hırsızlık, insanın boynuna hem kul hakkı hemde hakkullah getiren büyük günahlardan biridir. Cezası olduğu gibi hukuki işlemde onun için tayin edilmiştir. Eğer hırsız ceza için ön görülen bütün şartları taşıyorsa sağ elinin dört parmağı kesilmelidir.[1] Eğer baliğ olmamış bir insan hırsızlık yaparsa tayin ...

En Çok Okunanlar