Gelişmiş Arama
Ziyaret
9718
Güncellenme Tarihi: 2008/05/04
Soru Özeti
Teorik İrfan ile Pratik İrfanın farkı nedir?
Soru
Teorik İrfan ile Pratik İrfanın farkı nedir?
Kısa Cevap

Pratik irfanın iki manası söz konusudur:

1- Sulûkun bizzat kendisi ve davranış.

2-Sulûk yöntemini içeren öğretiler.

Pratik irfan bazen birinci anlamın karşısında kullanılırken bazen de ikinci anlamın karşısında; yani pratik irfan, salikin bulgularını veya varlık felsefesi ve bilgi felsefesi konularını araştırmaktadır.

Ayrıntılı Cevap

Teorik irfan ve pratik irfanın aydınlığa kavuşması ve bu ikisi arasındaki farkın ortaya çıkması için, uzmanların çeşitli tabirleri vardır:

Birinci açıklama:

İrfanın iki yönü vardır:

1-Toplumsal yönü (tasavvuf): Bu yönde arifler, toplumsal bir fırka unvanıyla özel vasıflarıyla inceleme konusu olurlar.[1]

2- İlmi ve kültürel yönü:

Buda iki kısımdır:

A)- Pratik yönü, bu yönüyle irfan, insanı değiştirmek ister ve özetle insanın kendisiyle, dünyayla ve Allah ile ilişki ve görevlerini açıklar.

B)- Teorik yönü, bu yönüyle irfan, varlığı açıklamak ister; yani Allah, dünya ve insanını yorumlar.[2]

İkinci açıklama:

İnsanı tanıma, kâmil insan, tevhit, isimler, Allah’ın sıfatları ve varlık felsefesi gibi yönlendirici konular pratik irfanın söylemi olup, züht, muhabbet, riyazet, zikir, ihsan, ibadet ve… gibi konular ise tamamen pratik irfanın söylemidir.[3]

Üçüncü açıklama:

Teorik irfanda arif, kalp gözü ile müşahede ettiği şeyleri, akıl diliyle açıklar.[4]

Dördüncü açıklama:

“İrfan i Nazari” kitabının sahibi, İslam İrfanının en temel konusu (İrfan esaslarının temeli); vahdet, şuhut, fena, riyazet ve aşk konularından ibarettir dedikten sonra, pratik irfan ile teorik irfanın farkı konusunda şöyle der:

“Pratik irfan; çok ince ve meşakkatli bir programın uygulanmasıyla merhale ve menzilleri geçmek ve yoldaki makam ve hallere ulaşarak, irfani bir bilinç elde etmek ve tarikat olarak tabir edilen tevhit ve fenaya ulaşmaktır.

Pratik irfan ise, ariflerin dünya ve insanın hakikati konusunda kendi bilinç ve şuhudi bulgularının tamamının yorumlanmasıdır.[5]

Beşinci açıklama:

Temhidu’l-Kavait kitabında “Kamil insanın varlığının zorunluluğu” ilkesiyle ilgili eleştirileri açıkladıktan sonra, - kevni cami makamına ulaşmak için tavsiye edilen- pratik irfan ilkesiyle ilgili eleştirileri söz konusu ederek şöyle der: “ Önceki eleştiriler, irfanın teorik kısmıyla alakalıdır, bu eleştiriler ise, pratik ile alakalıdır…

Ayetullah Cevadi, bu kısmın açıklamasında şöyle der: “ Burada pratik irfandan kastedilen; suluk ve davranış yöntemini kapsayan öğretilerdir ve bunun için, burada zikredilen pratik irfan ile suluk ve davranışın özünü oluşturan ve lafız ve önermeler ile sınırlandırılamayan pratik irfan arasında fark vardır.”[6] O şöyle devam eder: “ İrfanda mesele ve önermelerden bir iz ve bir eser olmaz irfanda merhaleler söz konusu edilir; yani arif merhaleleri geçerek aynü l- yakine ulaşmak için çaba gösterir, aynü l- yakin ise, kavramların aracılığı ile bilgi elde edilmesinden farklıdır. Gerçeğin özünü müşahede etmektir.”

Gerçeği kavramlar aracılığıyla algılayan kimse, ateşin dumanını uzaktan seyredip, ateş konusunda konuşan kimse gibidir. Ama Hariset b. Malik gibi vasıtaları aradan kaldıran bir şahıs, aynü l yakin ile doğrudan ateşin hünerini müşahede etmeyi elde edebilir.

Ateşi görmeyi hüner bil

Dumanı görmek hüner değil

Teorik irfana gelince, kavramlar üzerine kurulu olan bu ilim, bir ilim olarak önermeleri ve burhanı vardır.

Sonuç:

Peş peşine gelen bu açıklamalarda görünürde bir aykırılığın olduğu göze çarpmaktadır, ama söz konusu edilen açıklamalardan, teorik irfan kavramının anlamının genişleyip darlaşması, zihnimizde var olan pratik irfanın anlamlarına bağlı olduğu anlaşılır.

Buna göre

Pratik irfanın iki manası olduğu söz konusu edildi:

1- Suluk’un bizzat kendisi ve arifin Allah’a doğru seyri.

2-Suluk yöntemini içeren öğretiler.

İlk iki açıklama, teorik irfan ikinci mananın karşısında yer alması hasebiyle teorik irfan ile pratik irfanın farkıyla alakalıdır. Ama son üç açıklamada ise teorik irfanı birinci mananın karşısında değerlendirmişlerdir ve bu ikinci anlayış gereğince Esfar-ı Erbea’nın bütün konularının, seyr ü suluk merhalelerinin açıklanmasının, kavs ı suut, züht, muhabbet, riyazet ve benzeri konuların, teorik irfanda söz konusu edilmesinin bir sakıncası yoktur.



[1] Bu yönüyle bu fırkaya sufiyye diyorlar. Doktor Kasım Ensari, Mebaniy i İrfan kıtabının birinci dersinde bu fırkanın sufiyye fırkası olarak isimlendirilmesi yönleri açıklanmıştır.

[2] Şehit Mutahhari, İslam İlimleriyle Tanışma, İrfan bölümü, s 70–75.

[3] Nazım Zade Kummi, İrfan Aynasında Ali (a.s), s 40–41.

[4] Şehit Mutahhari, İslami İlimlerle Tanışma, İrfan bölümü, s 76–77

[5] Doktor Yesribi, İrfani Nazari, s 38–53.

[6] Ayetullah Cevadi Amuli, Tahrir i Temhidu l Kavait, s 598–601.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Aceleyi gidermek için ne yapılmalıdır?
    6071 Teorik Ahlak 2012/05/03
    Acele, dinsel öğretilerin men ettiği hususlardandır. Bu, işleri yapmada erken girişimde bulunmak anlamına gelir. Acele etmek hız ve işleri zamanında yapmak ile fark eder. Hız, öncüllerin ve gerekli şartların hazır olmasından sonra insanın fırsatı elden vermemesi ve işi yapmak için girişimde bulunmasıdır. Acelenin karşısında ise soğukkanlılık ve ...
  • Erkekler için altın kaplamalı (altın süslemeli) silah taşımak caiz midir, değil midir?
    7569 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/02
    Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (Ömrü uzun olsun) Bürosu: Değişik örnekleri vardır.[1]Hz. Ayetullah Uzma Sistani’nin (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Eğer ziynet ise caiz değildir. Hz. Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi’nin (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Ziynet yönü yoksa sakıncasızdır, ama ...
  • Niçin Peygamber (s.a.a), Adanan’dan önceki -Hz. İbrahim’e kadar ve Hz. İbrahim’den Hz. Adem’e kadar olan- ecdadının (atalarının) sayılmasını men’ etmiştir?
    8367 تاريخ بزرگان 2009/06/06
    Peygamber’in (s.a.a) Adanan’dan önceki -Hz. İbrahim’e kadar ve Hz. İbrahim’den Hz. Adem’e kadar olan- ecdadının (atalarının) sayılmasını men’ ettiğini açıklayan hadisler çeşitli kitaplarda yer almıştır. Bu işten men’ etmenin sebebi Adnan’dan önceki atalarının bilinemeyişidir. Böylece Hz. Peygamber (s.a.a) tarihçilerin bu konuda ihtilafa düşmelerini önlemek ...
  • Melekler masumiyetten bir derece taşırlar mı?
    6748 Eski Kelam İlmi 2010/09/22
    Melek ve ferişteler çok mübarek ve zarif varlıklardır. Onlar Kur’an’da beyan edilen birçok güzel özelliğe sahiptir. Bu özelliklerden biri de onların varlıklarında maddî ve hayvanî sıfat ve özelliklerin bulunmayışı ve esasen günah işleme ve isyan etmeye dönük hiçbir meyil ve güç taşımamalarıdır. Bu nedenle onlar her ...
  • Kur’an’da gelen ‘Sadugatihinne ve ‘Ucurehunne’ neyin hakkındadır?
    6134 Tefsir 2012/02/22
    ‘Sadugatihinne’[1] daimi evlilik hakkındadır ve mehir için ‘Sıdak’ denmiştir.[2] Bu kelimenin geçtiği ayet, kadınların kesin haklarının birinden bahsetmekte ve koca, karısı bağışlamadığı sürece[3] karısının mehrini ödemesi ...
  • Nisa suresinin 11. ayetinde ‘Babalarınızdan, oğullarınızdan hangisi size daha faydalıdır, bilemezsiniz.’ buyurulan cümlenin manası nedir?
    7644 Tefsir 2012/04/15
    Nisa suresinin 11. ayetinde birinci dereceki kimselerin miras bölüşümünün nasıl olacağı göz önüne alınarak müfessirler ayetin ‘Babalarınızdan, oğullarınızdan hangisi size daha faydalıdır, bilemezsiniz.’ bölümünün manası hakkında çeşitli ihtimaller vermişlerdir. Buna göre bu cümlenin manası şunlardan biri olabilir: 1- Baba, anne ve evlatlarınızdan hangisinin dünyada size ...
  • Niçin İslam'da kölecilik haram kılınmamıştır?
    11011 Yeni Kelam İlmi 2011/05/08
    1- İslam asla kölecilik sistemini ortaya çıkarmamıştır. 2- İslam dini, kölelerin geçmişteki kötü durumunu büyük bir toplumsal sorun olarak görmüş ve çözümleme yoluna gitmiştir. 3- İslam bu önemli meselenin çözümü için dakik ve hikmetli bir proje ortaya koymuştur. Çünkü ...
  • Ehl-i beyt’i neden birkaç kişide sınırlıyorsunuz?
    6761 Eski Kelam İlmi 2008/02/18
    Ehl-i Beyt’in on dört masumlarda sınırlandırılması, beşeri bir sınırlandırma değildir. Tathir ayetinden ve Peygamber (s.a.a.)’den gelen rivayetlerden anlaşılan bir sınırlamadır.Bu iddianın ispatlanması için birçok rivayet delil olarak getirilebilir.1) Kuran-ı Kerim, Peygamber (s.a.a)’e Arapça olarak indirilen ilahi bir kelamdır. Allah’ın ...
  • Kadın zarif bir varlık mıdır yoksa zayıf bir insan mı?
    11189 Eski Kelam İlmi 2010/12/05
    Kur’an’a göre kadının makamı çok yüksektir. Kur’an yaratılış yönünden kadın ve erkeği aynı cinsten olduğunu söylemekte ve insanlıkta bir bilmektedir. Bu semavi kitap özel ilahi lütufa nail olan, vahiyin rububi makamınaçıkan ve meleklerin konuştuğu kadınlardan bahsetmiş, iman ve Allah yolunda mukavemetin örnekleri olan ...
  • Hacda neden ihram giymeliyiz?
    15118 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2012/03/11
    Hac insanı düşündüren ve fıtratına yönlendiren birçok sır ve alametlerle doludur. Hacda her adımda amellerin zahir ve batınına dikkat edilmelidir; zira onun zahiri için riayet edilmesi gereken bir takım özel hükümler vardır ve batına bakmayla bu sır ve gizemli amellerin felsefe ve nedeni kavranabilir. İhram elbisesi giymek, ...

En Çok Okunanlar