Gelişmiş Arama
Ziyaret
5382
Güncellenme Tarihi: 2012/04/07
Soru Özeti
Acaba tarihte sadece imamların bakışıyla batini hidayet bulmuş olan kimseler olmuş mudur?
Soru
Acaba tarihte sadece imamların bakışıyla batini hidayet bulmuş olan kimseler olmuş mudur?
Kısa Cevap

İmamet makamı, mezhebin makamını ve mezhebin hedefini hayata geçirmek ve hidayette, maksat olan yere ve makama ulaştırmak anlamında olduğuna dikkatle sadece yol gösterme ve kılavuzluk yapmak imamet makamının vazifesi değildir, bilakis bunun yanı sıra tekvini hidayete de şamil geliyor. Yani imamın batini nüfuzu ve batini tesiri ve vücudundaki parıltıları kalplerini amade etmiş ve manevi hidayet olma duruma getirmiş olan kimselerin kalplerine yansıyor ve onları etkiliyor hidayet bulmalarına neden olur. Masum imamın manevi makamından etkilenerek hidayet bulmuş insanlar tarihte örneği çok olmuştur.

Ayrıntılı Cevap

İmamet makamı, mezhebin makamını ve mezhebin hedefini hayata geçirmek ve hidayette, maksat olan yere ve makama ulaştırmak anlamında olduğuna dikkatle sadece yol gösterme ve kılavuzluk yapmak imamet makamının vazifesi değildir, bilakis bunun yanı sıra tekvini hidayete de şamil geliyor. Yani imamın batini nüfuzu ve batini tesiri ve vücudundaki parıltıları kalplerini amade etmiş ve manevi hidayet olma duruma getirmiş olan kimselerin kalplerine yansıyor ve onları etkiliyor hidayet bulmalarına neden olur. Şöyle ki: peygamberlerin ve resullerin (s.a.a) gönderilişlerinden maksat insanlık camiasını hidayet etmektir. Bu hidayet iki boyutta gerçekleşir:

  1. Hidayet her peygamberin vazifesi olan “yol göstermek ve kılavuzluk yapmak” anlamındadır.
  2. Matluba ulaştırmak ve maksada kavuşturmanın da iki şıkı vardır:
  1. Teşrii hidayet ve dini programları hayata geçirmek, ister hükümeti kurmakla yani ilahi hükümlerini ve ilahi had ve hudutlarını icra etmekle olsun ister pratik ve ameli olarak insanları ve nefisleri terbiye ve eğiterek olsun, bunların her ikisi de peygamberlerin peşinde oldukları hedefin gerçekleşmesine ve tahakkuk bulmasına neden olur. Elbette bunun kendisi çok zor bir programdır. Bunun icra edilmesi için ilim, takva, yiğitlik ve müdüriyet bakımında birçok niteliklere ve özelliklere gerek duyulmaktadır. 
  2. Tekvini hidayet ve maksada kavuşturmak manevi ve ruhani tesir ve nüfuz, hazır durumda olan insanların kalplerine hidayet şualarının yansımasıyla gerçekleşir. İşte bu deruni ve içsel bir seyirdir. Kesinlikle böyleli bir programın daha fazla özellikler ve daha fazla hazırlık ister.[1]

İmamın hidayetteki rolüne dikkatle birçok insan vardır ki masum imamın (a.s.) manevi makamından etkilenerek hidayet bulmuşlardır. Örnek babında burada birisine işaret edeceğiz:

Hasan b. Ali b. Fuzal şöyle diyor: Ben mezhebi vakifi olan bir kimse idim. Bu akideyle Mekke’ye gittim. Mekke’ye girer girmez içimde bir fikir oluştu. Mültezem[2] denilen yere sarıldım ve şöyle dedim: Allah’ım sen benim düşüncemin ve anlayışımın ne olduğunu iyi biliyorsun!. Beni yolların en güzeline ve en iyisine hidayet et. Bir an hazreti imam Rızaya gitmek kalbimden geçti. Medine’ye gittim ve imam rızanı kapısının önünde durdum ve hizmetçiye (köleye) şöyle dedim: Mevlandan içeri girmem için izin iste. Ona Iraktan olan birisi kapının önünde bekliyor de. Bu esnada İmamın sesini duydum ve içeri girmemi istedi. İçeri girdim gözü bana takılır takılmaz şöyle buyurdu: Allah senin duanı kabul etti ve seni kendi dinine hidayet etti. Şöyle dedim: Allah için şahitlik ederim ki sen insanlar içinde Allahın güvenilir kimsesi (emin) ve hüccetisin.[3]

 


[1] Bir grup yazar (doktor Yedi Mutlak gözetiminde), “İmamet Pejohi (beresi didgahayi İmamiye, Mutezile, ve Aşaire”, baskı, 1, Meşhet: danışgahi ulumi İslami rezevi, 1381, h.ş., s. 80.

[2] Kabenin kapısı ile hacerul-esvat arasında olan yere deniliyor. Bu isimle isimlendirilmesinin nedeni oraya yapışmanı müstahap oluşundan dolayıdır.

[3] Şeyh Saduk, “uyunu’l ahbar-i er-rza (a.s.”, baskı, 1, Tahran: intişarati ilmiye islamiye, c. 2, s. 219.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Hırsızlık günahı nasıl telafi edilebilir?
    59582 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/08/22
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Niçin Kuran’ı kerimde şöyle bir ibaret: «فبشّرهم بعذاب الیم» bulunmaktadır. Zira müjde olumlu bir mana içermektedir?
    5925 Tefsir 2012/08/15
    Kuran da ve sözlükte «بشارت» kelimesi hem mutluluk verici ve hemde üzüntü verici haber için kullanılmıştır. Karineler sayesinde hangi manada kullanıldığı anlaşılır. Kuran’ı kerimde bu kelimenin hayırda ve şerde kullanılması kinaye ve kesinlik içindir. Azaptan başka hiçbir şey onları beklememektedir. Zira nasihat, öğüt kâfirlerin ve putperestlerin kalplerinde ...
  • Vanilya özünden yararlanmak haram mıdır?
    16459 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/05/03
    Hz Ayetullah Uzma Hamaney (ömrü uzun olsun): Eğer alkol sarhoş edici türden değilse ve gerçekte sıvı değilse, helaldir. Hz Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi’nin (ömrü uzun olsun) bürosu: Taşıdığı yüzlük yüksek oran sebebiyle ondan sakınılmalıdır. Hz Ayetullah Uzma Sistani’nin (ömrü ...
  • Ehl-i Sünnet ve Şia arasında, Hz. Mehdi (a.f.) hakkında farklılık var mıdır?
    25819 Eski Kelam İlmi 2009/05/17
    Mehdilik inancı ve Hz. Mehdi (a.f.)’nin zuhur edeceği düşüncesi, İslamî inançlardan biri olarak kabul edilir. Bu inancın Peygamber-i Ekrem (s.a.a)’in müjdelemesi sonucu bütün İslamî fırkalar ve mezhepler arasında önemli bir yeri vardır. Ehl-i sünnete göre bu inanç temel inançlar arasında yer almamasına rağmen ama bunun temeli sağlam inançlarda olduğunda da ...
  • Cildimde kahverenkli noktalar olsa onları eşimin izniyle lazerli ameliyatla aldırabilir miyim?
    5563 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/05
    Bazı taklit mercilerinin kahverenkli noktaları lazerle ameliyat etme hakkında ki görüşleri şöyledir: Hz. Ayetullah Hamanei’nin Bürosu: Haram dokunma ve haram bakmayı gerektirmiyorsa ve önemli bir zararı da yoksa sakıncasızdır. Hz. Ayetullah Sistani’nin Cevabı: ...
  • İslama göre tapu alınarak sahipsiz arazilere malik olunabilir mi?
    6055 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/13
    Bir şehir veya köyün ikamet edilen yerlerinin arasında sahibi belli olmayan araziler olabilir. Bu arazilerin kesinlikle sahipleri vardır, ama kimler olduğu belli değildir. Dolayısıyla sahibi meçhul malların hükmündedirler. Bu yüzden başkaları (sahiplerinin dışında) kimse tapu çıkararak onlara sahip olamaz. Onlara sahip olabilmek için şer’i hakimden (veliyy-i fakih’ten) satın ...
  • Acaba Kuran-ı Kerim'de sırat köprüsüne işaret edilmiş midir?
    46639 Kur’anî İlimler 2009/05/13
    “Sırat köprüsü” kelimesi Kuran-ı Kerim'de geçmemesine rağmen bazı rivayetlerde bu kelime açıklanmıştır; örneğin İmam Sadık (a.s), Fecir Suresi’nin 14. ayetindeki “Mirsad” kelimesinin tefsirinde, onu cehennemden geçen bir köprü olarak beyan etmiştir.Konunun açıklığa kavuşması için, “sırat” kelimesi hakkında bazı noktaları açıklayacağız. “Sırat” yol anlamına gelmektedir ve bazı ayetlerde geçen “sırat-ı ...
  • İslam’ın, tenasüh (reenkarnasyon) hakkındaki görüşü nedir?
    12840 Eski Kelam İlmi 2008/11/02
    Asırlar önce Hindistan’da, reenkarnasyon görüşü ortaya atılmış ve ruhların defalarca tekrar dünyaya geri dönmesi hakkında dünya çapında bir inanç yaygınlaşmıştır. Bu görüş, asırların geçmesiyle dünyadaki halkların birçoğunun ilgisini çekmiş ve hatta bazıları, mezhebi bir inanç olarak ona bağlanmışlardır. Bu kesintisiz süre içersinde, büyük bilginler ...
  • Kıyamet azabından kurtulmak için bir ümit var mı?
    9840 Pratik Ahlak 2011/11/12
    Dini öğretilerden anlaşıldığı kadarıyla Allah’ın rahmetine ümit bağlamak ve kıyamet azabından korkmak birbirini tamamlayan iki önemli özellik olup mümin kul eşit bir şekilde bu iki özelliğe sahip olmalıdır. Yani mümin kimse farzları yerine getirip, haramları terketmekle akıbetinin hayırlı olması için Allah’ın rahmetine ümit bağlarken aynı ölçüde Allah’tan ...
  • Acaba tüm enfallerin mülkiyetinin Allaha ve Allah resulüne ait olduğunu söyleyen enfal suresinin ilk ayeti ile enfalin beşte birisinin onlara ait olduğunu söyleyen aynı surenin 41. ayetleri arasında bir çelişki yok mu?
    7148 Tefsir 2012/06/10
    Ganimet ile enfal mantıksal olarak aynı değildir. Bunun yanı sıra da şunu söylemek gerekir ki vahdetçilik (varlık aleminde tek bir varlık söz konusu olduğunu savunan) anlayışa göre insanın kendisi olmak üzere varlık aleminin tamamı Allaha aittir. Ama çoğulculuğu (varlık aleminde bir çok varlık söz konusu olduğunu) kabul ...

En Çok Okunanlar