Gelişmiş Arama
Ziyaret
8891
Güncellenme Tarihi: 2012/03/08
Soru Özeti
Öbür dünyada bedensel değişikliklerin yanı sıra cinsel sadizm isteğinin doyumu öreğindeki gibi ruhsal durumlarda da değişimler olacak mı?
Soru
Öbür dünyada bedensel değişikliklerin olacağı dikkate alınırsa acaba orada ruhsal değişiklerin de olacağını söyleyebilir miyiz? Yani insanların bildik hisleri ve bağımlılıkları; zira insanın ruhsal durumlarının değişeceği konusuna herhangi bir yerde rastlamadım. Asıl sormak istediğim şey şudur: Bu dünyada çocukluktan veya gençliğinin başından itibaren ömrünün sonuna kadar amelde veya düşüncede cinsel sadizm gibi sapıklığı olan kimsenin durumu değişecek mi? Allah’ın her şeyi düzelten gücü göz önüne alındığında böyle ruhsal durumu olan biri, ahirette insana zarar gelmeden veya Allah’ın kendi bildiği bir yolla cinsel sadizminin giderilmesine ümitli olabilir mi ya da Allah’tan bunu isteyebilir mi? Bu dünyada sadist kimse sadizmini kontrol edebilme ümidine sahip olabilir mi?
Kısa Cevap

Kur’an’da ki ayetlerden, cennetliklerde ruhsal değişimlerin olacağı, birçok ruhsal hastalığın giderileceği anlaşılmaktadır. İnsanın ahiretteki manevi rüştünden dolayı bu dünyada peşinde olduğu birçok kötü isteklerden kurtulacak, nefsani isteklerden daha üstün olan lezzetlere ulaşacaktır.    

Ayrıntılı Cevap

Ahirette bedensel değişiklikerin yanı sıra ruhsal değişikliklerinde olacağı Kur’an’daki ayetlerden anlaşılmaktadır. A’raf suresinde Allah’ın cennetliklere verceği nimetlerden birine ve onların kavuşacağı büyük huzura işaret ederek şöyle buyuruluyor: ‘Gönüllerindeki kini, hasedi gideririz.’[1]

İnsanların dünya yaşamındaki en büyük sorunlarından biri, kanlı savaşlara, can ve mal kayıplarına neden olmasının yanı sıra ruhsal huzuruda tümüyle ortadan kaldıran kin ve hasettir. İşte Allah Teala cennette bu ruhsal durumları değiştirecektir. Cennetlikler orada bedbahtlıklara yol açan tüm bu rezaletlerden kurtulacak, maddi ve manevi temizliğe ulaşacak, bedensel ve ruhsal güzelliklere sahip olacaklardır.

Sorunun ikinci bölümünün daha iyi anlaşılması için önce kısaca sadizm hastalığı hakkında bilgi verecek, ardından incelemeye geçeceğiz.

Sadizm,[2] başkalarına bedensel, ruhsal ve cinsel acı çektirerek huzura ve lezzete kavuşmanın adıdır. Böyle bir kimsenin özelliklerini ilk olarak 18.yy’da Fransız yazar Marquis de Sade romanlarında yazmıştır. Sadizm kelimesi onun adından (de Sade) alınmıştır.[3]

Ama daha öncede belirtildiği gibi ruhsal rezaletler öbür dünyada yok olacak, cennette kimse bu rezaletlere sahip olmayacak ve bu dünyanın sıkıntılarından kurtulacaklardır. Evet, cennetlikler orada ne isteseler hemen hazır olacak[4] ama manevi rüştten dolayı bu dünyada peşinde oldukları birçok kötü isteklerden kurtulacak, yerine beklentilerinin çok üstünde olan lezzetlere ulaşcaklar.[5] Bu yüzden onların olmasıyla beraber kimse bu kötü lezzetlere yanaşmayacaktır. Yine belirtildiği gibi cennetliklerin ruhsal hastalıkları orada tedavi edilecektir.

Buna göre bu dünyada cinsel istekler kontrol edilir, Allah’ın gösterdiği yoldan giderek doğru şekilde doyuma ulaşılır ve Allah’a itaat edilirse müminler için vaadedilen ahiret nimetlerine ve cennetin manevi lezzetlerine ulaşılabilir, İnşaallah.

Daha fazla bilgi için bkz:

-İnsan ve Cennette Akletme: Soru: 19038 (Site: 18496)

-Cennette Uyumak: Soru: 20823 (Site: 20098)  

 

 


[1] -A’raf/43.

[2] -Sadizm

[3] -tebyan.net, Selamet sayfası: Selamet-i Ruh ve Revan; Efsordegi, Bimariha-i Revani, Musahebe: Dr. Müçteba Cevanbahtı, Tarih: Pazar, 24.9.1387

[4] -Zuhruf/71.

[5] -Secde/17.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Masum olmayan bir kimse Allah’ın halifeliğinin örneği olabilir mi?
    6812 Eski Kelam İlmi 2011/01/20
    Allah’ın halifeliğinin örneklerine değinmeden önce Allah’ın halifesinin kim ve vasıflarının ne olduğunu açıklamak gerekir. Hilafet ve halifelik kavramının batınında halife kılanın halifede zuhur etmesi manası saklıdır ve halife ise halife kılan özneye kimliği bağlı olan kimsedir. Halifenin ondan ayrı bir mana ve hakikati yoktur. ...
  • Ebu Derda’nın şahsiyeti nasıl idi? Ehli Beytin onun hakkındaki görüşü neydi? Ondan nakledilen hadislerin hükmü nedir?
    12435 تاريخ بزرگان 2013/01/14
    Daha çok Ebu Derda lakabıyla tanınan Hazrecin torunlarından olan Uveymir b. Malik, Hz Peygamber’in sahabelerinden idi. O Hazreç kabilesinin bireylerinden bir fert olarak Medine’de yaşıyordu ve Hz Peygamber’in Medine’de ikamet etmeye başlamasından birkaç ay sonra onun yanına gelmiş ve Müslüman olmuştur. İmam Ali’nin (a.s) Muaviye’den üstün olduğuna ...
  • Namazın sonunda verilen üç selamın hikmeti nedir? ikinci ve üçüncü selamın muhatapları kimlerdir?
    19789 Teorik Ahlak 2012/03/11
    Selam, Arapçada iyilik ve esenlik demek olup hem görüşürken, hem de ayrılırken kullanılır. Bu üç selam hadislerde gelmiştir. Ama kimse üçününde farz olduğunu söylememiştir. Bu selamların manasını anlayabilmek için önce tercümelerine bakmak gerekir: Selam olsun sana ey Peygamber! Allah’ın rahmet ve berketi senin ...
  • İmam Hüseyin (a.s) ile Yezidin, Abdullah b. Selam’ın karısı olan Ureyneb’e aynı zamanda elçi
    16527 تاريخ بزرگان 2011/12/20
    Kimi tarih kitaplarında şöyle yazar: Her türlü şehveperestlik imkanına sahip olan Yezid, bu sefer İshak’ın kızı ve Abdullah b. Selam’ın iffetli karısı Ureyneb’e göz koyarak onunla evlenmeyi istiyordu. Babası Muaviye’de düzenbazlıkla bu iffetli Müslüman kadını kocasından ayırıp oğlu Yezidin günah dolu yatağına atmak istiyordu. Hüseyin b. Ali’nin ...
  • Yüce Allah Kur’an’da neden “zorlukla birlikte kolaylık vardır” diye buyurmuş ve zorluktan sonra kolaylık vardır diye buyurmamıştır?
    14290 Tefsir 2012/09/24
    Ayeti şerifede zorluklara tahammül etmek ile kolaylığa ulaşmak arasında bir tür birliktelik ve irtibat mevcuttur; yani insanın tesadüf eseri ile zorluktan sonra kolaylığa ulaşması diye bir şey söz konusu değildir. Bu yüzden zorluk ve kolaylık arasındaki bu ilişkiyi kavratmak için bu mananın yer aldığı bir kelimeye ihtiyaç ...
  • Niçin Hz. Muhammed’e Emin diyorlardı?
    30140 تاريخ بزرگان 2012/02/14
    Emin, hainin karşısında yer alır; yani emanete hıyanet etmeyen ve halkın güvendiği ve itimat ettiği anlamına gelir.Halk arasında Peygamber (s.a.a)’in gençlik dönemindeki ferdi ve toplumsal ahlaki temelleri Emin ve güvenilir unvanında tanınmasından ötürü ona “Emin” diyorlardı.İslam Peygamberi (s.a.a)’nin, hem vahiy konusunda Allah-u Teâlâ’nın itimat etmesi hem de halkın ...
  • İslam neden fakihler aracılığıyla yönetilmelidir?
    6643 Kelam İmi 2010/07/05
    İslam son dindir. Hüküm, kanun ve buyrukları sabit ve ebedi bir özellik taşımaktadır. İlk gün tüm sorunlara cevap verici nitelikte olduğu gibi, her zaman için cevap verici nitelikte kalmalıdır. Öte taraftan, her gün önceki şartlar ile tamamıyla fark eden yeni durum ve şartlar meydana ...
  • Şeytan bizim fikir ve düşüncelerimize nasıl sızmakta ve isteklerini dillendirmektedir?
    13336 Eski Kelam İlmi 2010/11/27
    Şeytanın insana sızma yollarını incelemeye tabi tutmadan önce şeytan denen varlık hakkında kısa da olsa bir bilgi edinmemiz lazımdır. Şeytan sözcüğünün türediği ilk lafız hakkında görüş sahipleri arasında bir takım ihtilaflar mevcuttur. Ama bu kelimenin uzak olmuş anlamındaki “şatan” kavramından türediğini söylememiz daha doğrudur. Dolayısıyla birçok ...
  • İçlerinde birkaç iyi ve takvalı kimse var diye günahkâr bir topluma azabın gelmesi gecikebilir mi veya tümüyle uzaklaşabilir mi?
    6272 Tefsir 2012/02/18
    Kur’an-ı Kerim’de ve rivayetlerde, günahkâr bir topluma azabın gelmesinin gecikmesi veya tümüyle uzaklaşmasının bazı nedenlerine değinilmiştir. Aşağıda onlardan birkaçını örnek olarak getiryoruz:1- Peygamberin ve İstiğfar edenlerin varlığı: ‘Oysa sen içlerinde oldukça onları azaplandırmaz ve yine bağışlanma dilerlerken Allah onlara azap vermez.’
  • Bütün şehirlerde sadece bir yerde mi Cuma namazı kılınmalıdır?
    6803 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/01/14
    Her şehirde bir veya daha çok Cuma namazı kılınması konusunda ölçü, iki namaz namazın kılındığı yerler arasındaki belirlenmiş mesafedir. Müçtehitler, iki Cuma namazının kılındığı yerler arasındaki en az ...

En Çok Okunanlar