Gelişmiş Arama
Ziyaret
8227
Güncellenme Tarihi: 2011/03/01
Soru Özeti
arapça dilinin en kamil dil olduğuna dair delil var mıdır?
Soru
acaba sadece kuranın kamilliğinden dolayı arapça dilinin en kamil dil olduğunu söylemek mümkün mü?
Kısa Cevap

Arapça dilinin kuran dili olarak seçilmesi elbette ki bu dilin değerli ve şerefli olmasına neden olamuştur. Ancak arapça dilinin kamilliği kuranın kamil olduğ için değildir. Lügat ve kavramdaki genişliği, dilsel sisteminin mühkemliği, türlü tabirlere haiz olması, irabı (kelimenin cümledeki farklı konumlarını belirtilmesi içun son harfının üzerindeki harkenin farklılaşmayı) ve iştikakı (farklı manalar elde etmek için masdar olan kelinden farklı kelimelere türemeyi) kabullenmesi ve… gibi kendisine has ve özgün özellik ve niteliklere haiz olması, bu dili en kamil bir dil konumuna getirmiştir.

Ayrıntılı Cevap

Arapça dilinin kuran dili olarak seçilmesi elbette ki bu dilin değerli olmasına neden olamuştur. Ancak arapça dilinin kamilliği kuranın kamil olduğ için değildir. Balakis arapça diline munhasır ve kendisine özgü olan özellikler ve niteliklere sahip olması arapça dilinin en kamil veya en kamil olan dillerden birisi olmasına neden olmuştur. Allahu teala kendi ayet ve nurani kelimelerini bu dilin kalıbına sokarak beşeriyete sunmasının sırrı ve hikmetlerinden (birçok hikmetin yanı sıra) birisi, bu dilin bu özelliklere ve nitelliklere sahip olmasından dolayı olabilir. Şimdi burada arapça diline has ve kendisine munhsır olan birkaç özelliğe işaret ediyoruz:

1-   Lügat ve istılah bakımından en geniş dillerdendir.

2-   Farklı tabirlere sahip olma bakımından çok çeşitlidir. Bir mana veya birbirine yakın manlar için çok farklı tabirlere shiptir.

3-   Mühkem ve çok güçlü dilsel sisteme sahiptir.

4-   İrabı kabul etme kabiliyetine sahiptir. Diğer dillerde olmayan bu özelliğin anlamı şudur: kelimeinin son harfı üzerindeki halet ve hareke değişiyor. Kabul ettiği bu değişim gereğince ona mutabik bir şekilde kelimenin cümledeki konumu ve yeri belirleniliyor. Bu vesileyle cümleyi söyleyen kişi; konuşan ile dinleyen kişi; muhatap, beraberce sözlerde ve konuşmada yapılması mümkün olan hatalardan korunurlar.

5-   Manalarla harfler arasında bir uyumluluğa sahiptir. Bu konu bazı geçmişteki ve bazı çağdaş lügat alimleri tarafından ortaya atılmış. Bu anlayışa göre elfaz ile manalar arasında özel bir tenasüp ve uyumluluk söz konusudur. Örneğin ibni Farıs şöyle yazıyor: "(ق) ve (ط) harfleriyle başlayan üç harflı olan kelimerin tümü; "قطع, قطف, قطل, قطم " ve… kesmek anlamındadırlar".[1] Böyleli konular arapça dilinde oldukça fazladır.

6-   İştikak özelliğine sahiptir; iştikak, asıl olan bir kelimeden (masdardan) bir çok mana elde etmek için farklı ve sayılı kelimeyi türetmek anlamındadır.

7-   Daha başka özellikler; manadaki zerafet ve dikkat, eş anlamlı (muteradif) ve çok manalı tek kelimelerin oldukça fazla olması ve tek mana için birçok lafzın olması ve…

Araşpça dili bu ve buna benzer kendisine özgü olan niteliklere sahip olduğu için kamil bir dil olmuştur. Kuranın bu dille nazil olmasının hikmetlerinden birisi de bu olabiliyor.



[1] "Mikyasu'l-luga".

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Gayri Müslüman Olan bir kimse bize “esselamu Aleykum” şeklinde Selam verse bizim ona karşı cevabımız nasıl olmalıdır?
    9463 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/04/07
    Dini öğretilerde çok dikkate alınmış ve kendisine çok tekit edilmiş olan konulardan birisi Müminlerin birbirine selam vermeleridir. Bu düsturdan istisna edilen bazı konular ve yerler var olmaktadır. Onlardan bir tanesi gayri Müslüman olan kimselere selam vermektir. Fıkıh kitaplarında Müslüman olmayanlara selam vermek mekruhtur denilmektedir: Kâfirlerin vermiş olduğu ...
  • Kur’an’da ‘Leyl’ (gece) kelimesi neden hep ‘Nehar’ (gündüz) kelimesinden önce gelmiştir?
    11620 Tefsir 2012/04/04
    Kur’an’da ‘gece’ kelimesinin ‘gündüz’ kelimesinden önce gelmesi konusunda müfessirlerin öne sürdüğü görüşlerin önemlileri şunlardır: 1- Bazılarına göre gecenin gündüzden önce gelmesinin nedeni Hak Teala’nın geceyi gündüzden önce yaratmasından dolayıdır.[1] 2- Bazılarına göre ‘gece’ kelimesinden sonra ve ‘gündüz’ kelimesinden önce gelen ...
  • Savunma hedeflerinin gerçekleşmesinde kadın ve kızların rolü nedir?
    7246 زن و حکومت اسلامی 2012/06/14
    Düşman karşısında savunma yapmak insan ve tüm diri varlıkların fıtri ve zati bir özelliğidir. İslam’ın hayat bahşedici mektebi de bunu değerli ve kutsal bir husus olarak değerlendirmiş ve takipçilerini buna çağırmıştır. Hatta savunma ve öncüllerini Müslümanlara farz kılmıştır. Bu, özel bir grubu özgü değildir. Kadın ve erkek ...
  • İslam’la Hıristiyanlık arasındaki Allah’ın oğlunun olması ve olmaması meselesindeki tezat ve zıtlık nasıl giderilebilir?
    8501 Eski Kelam İlmi 2010/06/12
    Müslümanlar, Tevhid suresi gereğince Allah-u Teala’nın kimseyi doğurmadığına ve kimseden doğmadığına inanmaktalar. Bu inanç bütün tevhidi dinlerde vardır. Hz. İsa’nın (a.s) dinide bu kaidenin dışında değildir; zira bütün semavi dinler akıl ve fıtrat üzerine kuruludur. Allah-u Teala’nın varlık aleminin yaratıcısı ve hiçbir şeye muhtaç olmadığı konusu akıl ...
  • Sami kavimlerinden olmayıp Avrupa, Hindistan vs. kavimlerden de peygamber gelmiş midir?
    17280 Eski Kelam İlmi 2010/01/02
    İnsan sorumlu bir varlıktır. Bu sorumlulukların hangi sorumluluklar olduğunun bilinmesi için Allah tarafından peygamberlerin gönderilmesi gerekir. Yoksa sorumluluğun manası olmaz.  Kur'an-ı Kerim, çeşitli ayetlerde nerede ...
  • Ben bir miktar çeyizimi kendi maaşımla hazırlayabilir miyim? Kocam, buna muhaliftir ve tüm çeyizi ailen hazırlamalıdır ve ben razı değilim demektedir! Ben onun görüşünün aksine davranabilir miyim?
    6029 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/18
    Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in Bürosu (ömrü uzun olsun):Maaşınızın tasarruf hakkı kendi elinizdedir ve eşinizin rızası şart değildir.Hz. Ayetullah Uzma Sistani’nin Bürosu (ömrü uzun olsun):Maaş size aittir ve her türlü tasarruf sizin için caizdir.Hz. Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi’nin Bürosu (ömrü uzun olsun):Herkesin kendi malında tasarruf ...
  • Garanık efsanesi nedir?
    11106 Tefsir 2011/04/11
    Garanık efsanesi, Kur'an ve Peygamber'in (s.a.a) mevkisini düşürmek için çalışan düşmanlar tarafından uydurulan bir efsanedir. Onlar şöyle demişlerdir: Peygamber (s.a.a) Mekke'de en-Necm suresini okurken müşriklerin putlarının isimlerinin anıldığı ayete yani: "أَ فَرَءَیْتُمُ اللَّاتَ وَ الْعُزَّى‏ وَ مَنَوةَ الثَّالِثَةَ الْأُخْرَى"
  • İslam’ın telepati hakkındaki görüşü nedir?
    77921 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2008/03/15
    Telepati deyimi Yunanca bir deyim olup,uzaklık anlamında tele ve duygu anlamında patus sözcüklerinden oluşmuştur. Telepati kendi duygu organlarından yararlanmadan esrarengiz bir şekilde başkalarının hislerini bilmesi veya duymasını ifade eder. Telepati yanlıları şöyle diyorlar: Normal insanlar için bile yüzlerce kilometre uzakta bulunan dost ve akrabalarının ölümü zamanında tevehhüm ...
  • Tekvini velayet nedir? Tekvini velayet ile Masum İmamlar arasındaki irtibat nedir?
    5763 ولایت، برترین عبادت 2019/02/20
    “Velayet” kelimesi arapça bir kavram olup kök anlam olarak sözlükte “birbirini takip etmek,bir şey diğerinin ardı sıra gelmek ,aralarında mesafe olmaksızın bir şeye yakın olmak” anlamındadır. Bu bağlamda sevgi, bağlılık, yardım, nusret, uyum, egemenlik, rehberlik ve sorumlu anlamlarında kullanılmıştır. “Tekvini velayet” ise varlık alemindeki mahlukat üzerinde egemenlik ...
  • Cebrail sadece vahiy esnasında mı Peygamber-i Ekrem’e nazil oluyordu yoksa sürekli Peygamberin yanında mıydı?
    9267 Eski Kelam İlmi 2011/09/21
    Cebrail Peygamber-i Ekrem’e sadece vahiy indirme esnasında gelmekteydi; çünkü rivayetlerde mesela Peygamber-i Ekrem (s.a.a) filan işle meşgulken Cebrail kendisine nazil oldu diye ifade edilen birçok örnek mevcuttur. Bu, Cebrail’in her zaman Peygamberle birlikte olmadığını yansıtıyor. Eğer Cebrail sürekli Peygamberin yanında olsaydı, artık nüzulün bir anlamı kalmazdı; zira nüzul mertebenin ...

En Çok Okunanlar