Gelişmiş Arama
Ziyaret
11623
Güncellenme Tarihi: 2011/03/03
Soru Özeti
Ehl-i Sünnet kitaplarında halifelerin sahabelere karşı yanlış tutumlarını gösteren örnekler var mı? Varsa onları yazabilir misiniz?
Soru
Ehl-i Sünnet kitaplarında halifelerin sahabelere karşı yanlış tutumlarını gösteren örnekler var mı? Varsa onları yazabilir misiniz?
Kısa Cevap

Bu soruya cevap verbilmek için sahabeyi, Ehl-i Beyt’in (a.s) yolundan giden sahabeler ve diğer sahabeler diye ikiye ayırmak gerekiyor. Bunu yapmamızın nedeni, Peygamberimizin Ehl-i Beyt’e verdiği özel önemden dolayıdır.

Birinci grupta, 1) Peygamberimizin vefatından sonra Hz. Ali’den ve Onun (a.s) evinde toplananan sahabelerden biat alınması gibi acı bir olay, 2) Fatımat-uz Zehra’ya (s.a) karşı Fedek’i alma konusunda hakkının verilmemesi için yapılan kötü davranışlar vardır.

İkinci grupta, 1) Hz. Ali’nin evinin yakılmasına neden olan Ebubekr’in halifeliğine muhalif sahabelerden biat alınması olayı. 2) Ubey b. Kaab’e karşı yapılan davranış. 3) Abdullah b. Mes’ud’un yaptığı eleştirilerden dolayı dövülmesi ve ona kötü lakapların verilmesi. 4) Ebuzer’in yaptığı eleştirilerden dolayı Rebeze’ye sürülmesi gibi olaylar vardır.

Ayrıntılı Cevap

Sahabe, Peygamber hayattayken Müslüman olan ve O’nu (s.a.a) gören kimseye denir. [1] Ehl-i Beyt’in dışında sahabelerin hiçbiri masum değildir. Bu yüzden birçok sahabenin birçok yanlışları nakledilmiştir. Bu yanlışların bazıları öyle meşhur ki, tevatür haddine ulaşmışlardır. Birinci, ikinci ve üçüncü halifelerin sahabelere karşı tutumlarını ikiye ayırılır: 1) Ehl-iBeyt’e karşı tutumları 2) Diğer sahabelere karşı tutumları. Böyle bir ayırım yapmamızın nedeni Peygamberimizin (s.a.a) Ehl-i Beyt hakkındaki sıkı tavsiyelerinden dolayıdır.

Aşağıda birinci kısım hakkında Ehl-i Sünnetin tarih ve hadis kitaplarında gelenleri aktarıyoruz:

1- Peygamberin vefatından sonra Ehl-i Beyt’e (a.s) karşı yapılan en acı olay Hz. Ali’den biat alınmak istendiği zaman yaşandı. Ehl-i Sünnet alimlerinden Deyneveri şöyle yazıyor: Ebubekr, bir grup Müslümanın ona biat etmeyip Hz. Ali’nin evinde toplandığını duyunca Ömer’i oraya gönderdi. Ömer onlara biat etmelerini söyledi. Ama onlar biat etmediler. Bunun üzerine Ömer odun getirterek içeridekilere dedi ki: ‘Canımın elinde olduğu kimseye andolsun ki, evden çıkmazsanız içeride olan herkesi ateşe vereceğim.’ Ona, ‘Evde Fatıma var’ denildiğinde ‘Hatta Fatıma’da olsa yakacağım’ diye cevap verdi. [2]

2- Bir başka olay halifeleri Hz. Fatıma’yla (s.a) karşı karşıya getiren Fedek meselesidir. Bu ihtilafta Peygamberin kızına (s.a) karşı yapılan şiddeti görmekteyiz. Hz. Fatıma’nın (s.a), gazabı, Allah’ın ve Peygamberin gazabı olan kimsedir. İbn-i Kesir’in Aişe’den naklettiğine göre Hz. Fatıma (s.a) ömrünün sonuna kadar (Ebubekr ve Ömer’den) razı olmadı. [3] - [4]

İkinci kısım yani masum olmayan sahabelere karşı tutumlarının ne olduğu konusunda aşağıdaki örnekleri getiriyoruz:

1-Peygamberimizin (s.a.a) vefatından hemen sonra muhaliflerden biat almak için gelişen olayları bu kısımdan sayabiliriz. Çünkü Ehl-i Beyt’in dışında da bu olayda hakarete uğrayan sahabeler vardı. [5]

2-İbn-i Ebi’l Hadid şöyle nakleder: Birgün Ömer, bir grubun Ubey b. Kaab’ın peşinden gittiklerini gördü. Ömer kırbacını alıp onun başına vurdu. Ubey ‘Ey Emir-ül Müminin! Allah’tan kork’ dedi. Ömer dedi ki: ‘Senin arkan sıra gelen bu grup kimlerdir? Bunun takip edilen kimsenin fitnesi ve takip edenlerin zilleti olduğunu bilmiyor musun?’ [6] Hatırlatmak gerekir ki, Muhammed Taki Şuşteri’nin ‘Kazavetha-i Emir-ül Müminin (a.s)’ adlı kitabında [7] Ubey’in Ömer’in halifeliğine karşı olduğunu yazmıştır.

3-İbn-i Esir, ‘Usd-ul Ğabe’ adlı kitabında şöyle yazıyor: ‘Ömer, oğlu Abdullah’ı ‘Ebu İsa’ [8] künyesini aldığı için kırbaçla dövmüştü.’ [9] İbn-i Ebi’l Hadid bu olayı şöyle anlatıyor: Ömer, oğlu Abdullah’ın kendisine Ebu İsa künyesini aldığını duyduğunda onu yanına çağırıp dedi ki: ‘Kendine Ebu İsa künyesini mi aldın?’ Abdullah çok korktu. Ömer onun elini öyle bir ısırdı ki, Abdullah bağırdı. Sonra ona vurarak şöyle dedi: ‘İsa için baba mı çıkardın?’ [10]

4-Belazeri, Ensab-ul Eşraf’ta şöyle yazıyor: Osman, Velid b. Ukba’yı Küfe’ye vali yaptığında Abdullah b. Mesud, Osman’ı eleştirip kötüleyerek dedi ki: ‘Kim bu değişikliği yaptıysa Allah onda (onun halifelik ve hükümetinde) değişiklik yapsın...’ Velid, İbn-i Mesud’un bu kınamalarını Osman’a iletti. Osman, Velid’den onu Medine’ye göndermesini istedi. Abdullah b. Mesud, Küfe halkının uğurlamasıyla Medine’ye doğru yola koyuldu. Abdullah, Medine’ye varınca Osman Resulullah’ın minberinde konuşma yapıyordu. Osman onu görünce dedi ki: ‘Ey millet! Yanınıza öyle biri geliyor ki, mide bulandıran bir haşere gibi kimin yemeğinin üzerine gitse, ya onu kusar veya ishal olur.’ İbn-i Mesud dedi ki: ‘Oysa ben öyle değilim. Ben, Bedir’de ve Rızvan biatında Resulullah’la (s.a.a) beraberdim.’ Bu arada Aişe söyle seslendi: ‘Ey Osman! Bu sözleri Resulullah’ın sahabesine mi söylüyorsun?’ Osman, onun zorla mescitten çıkarılması için emir verdi. Abdullah b. Zaame onu yere vurdu. Osmanın kölesi Yahmum onu mescitten çıkardığında kötü bir şekilde yere düşüp kaburgasını kırdığı da söylenmiştir. Hz. Ali’de Osmana itiraz ederek şöyle dedi: ‘Velid’in sözüne dayanarak Resulullah’ın musahibine böyle mi davranıyorsun?’ Hz. Ali, İbn-i Mesud’un bakımını üstlenip evine götürdü. Osman ölünceye kadar onun Medine’den dışarı çıkmasına izin vermedi. Hatta Şam’a savaşa bile gidemedi. [11] İbn-i Ebi’l Hadid’de bu olayı Şerh-i Nehc-ul Belağa’da Vakidi’den nakletmektedir. [12] Belirtmek gerekir ki, bu davranış Müslümanların zihninde Osman’a karşı kötü bir etki bırakmıştı. Hatta bazı tarihçiler bunun Osman’ın aleyhine yapılan kıyamların temeli olduğunu söylemekteler.

5-Yine Belazeri şöyle diyor: Osman, Mervan b. Hakem gibilere büyük miktarlarda bağış yaptığında Ebuzer kinayeli olarak diyordu ki: ‘Müjde olsun acılı azap hazinesi toplayanlara.’ Bu sözler Osman’a ulaştığında onu bu işten sakındırdı. Ebuzer’de ona dedi ki: ‘Allah’ın razı olup, Osman’ın kızgın olması, Allah’ın kızgın olup Osman’ın razı olmasından daha iyidir.’ Ebuzer Şam’a yerleştiği için Muaviye’de onun eleştirilerinden nasibini alıyordu. Sonunda Muaviye Osman’a şöyle bir mektup yazdı: ‘Ebuzer Şam’ı fesada verdi, onu buradan al.’ Osman’da ona ‘Onu kötü bir şekilde benim yanıma gönder’ diye bir mektup yazdı. Ebuzer Medine’ye geldiğinde Osmanı eleştirmeye devam etti. Osman ona dedi ki: ‘İstediğin bir yeri seç ki oraya gidesin.’ Ebuzer, Mekke, dedi. Osman kabul etmedi. Ebuzer, Beyt-ul Mukaddes, dedi. Osman yine kabul etmedi. Ebuzer, Küfe veya Basra dedi. Osman dedi ki: ‘Seni Rebeze’ye göndereceğim.’ [13]

Osmanın Ebuzer’i sürgüne gönderdiği, eşi ve oğlundan başka yanında kimse olmadığı halde orda vefat ettiği tarihin kesin olaylarındandır. [14]



[1] -Sahabenin ıstılahi manası ve onun hakkındaki ihtilaflar konusunda daha fazla bilgi için bkz: İbn-i Hacer Askalani, el-İsabe, c.1, s.8, Dar-ul Kutub-il İlmiyye, Beyrut, 1. Baskı, h.k.1415.

[2] -İbn-i Kutaybe Deyneveri, el-İmame ve’s Siyase, c.1, s.30, Dar-ul Adva, Beyrut, 1. Baskı, h.k.1410.

[3] -İbn-i Kesir, el-Bidaye ve’n Nihaye, c.5, s.285, Dar-ul Fikr, Beyrut, h.k.1407.

[4] -İbn-i Kesir’in yazdığına göre, Buhari’de bu rivayeti sahih senetle el-Mağazi kitabında getirmiştir.

[5] -İbn-i Kutaybe Deyneveri, a.g.e. c.1, s.30.

[6] -İbn-i Ebi’l Hadid, Şerh-u Nehc-il Belağa, c.12, s.68.

[7] -Muhammed Taki Şuşteri’nin ‘Kazavetha-i Emir-ül Müminin (a.s)’ (Musavi’nin tercümesi), s.244, Defter-i İntişarat-ı İslami, Bi Ta, Tibyan sitesi.

[8] -Rivayetlerde Peygamberimiz, Ebu İsa künyesini almaktan sakındırılmıştır.

[9] -İbn-i Esir, ‘Usd-ul Ğabe, c.3, s.423, Dar-ul Fikr, Beyrut, h.k.1409.

[10] -İbn-i Ebi’l Hadid, a.g.e. c.12, s.44.

[11] -Belazeri, Ensab-ul Eşraf, c.5, s.524, Dar-ul Fikr, Beyrut, 1. Baskı, h.k.1407.

[12] -İbn-i Ebi’l Hadid, a.g.e. c.3, s.42.

[13] -Belazeri, a.g.e. c.5, s.541.

[14] -es-Sem’ani, el-Ensab, c.10, s.65; Meclis-i Dairet-ul Maarif-i Osmaniyye, Haydar Abad, 1. Baskı h.k.1382; Belazeri, a.g.e. c.5, s.541-542-543-544-545; İbn-i Kesir, a.g.e. c.7, s.165, Dar-ul Fikr, Beyrut, h.k.1407. Yine bkz: 8454. Soru (Site: 8451) ve 157. Soru (Site: 1296).   

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Berzahta veya kıyamette ezan okunacak mı?
    7481 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/04/03
    1- Berzah aleminde ezan okunması konusunda hadis kaynaklarında herhangi bir şey yoktur. 2- Bir rivayette İmam Bakır (a.s) şöyle buyuruyor: ‘Resul-i Ekrem (s.a.a) miraca gittiğinde geçmiş bütün Peygamberler Onun yanına geldiler. Cebrail, Allah’ın emriyle ezan okudu ve kamet getirdi.[1] 3- ...
  • Aşura günü oruç tutma hakkında Peygamberden (s.a.a) hadis var mı? Aşura günü oruç tutmak müstehap mıdır?
    10676 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/15
    Şianın muteber kaynaklarında Hz. Muhammed’den (s.a.a) aşura günü oruç tutmanın müstehap olduğunu gösteren herhangi bir hadise rastlanmamaktadır. Sadece O’nun (s.a.a) siretinde aşura günü oruç tuttuğunu gösteren hadisler vardır. Örneğin bir hadiste İmam Rıza (a.s) şöyle buyuruyor: ‘Resulullah (s.a.a) aşura günü oruç tutardı.’ Ama böyle rivayetleri esas alarak ...
  • acaba hem Allah-ı sevmek ve hem de ondan korkmak mümkün müdür?
    9244 Pratik Ahlak 2010/12/18
    Allah u Teâlâ'ya yönelik, ümit ile korkunun birlikte ve beraber oluşları, bazı yerlerde ve zamanlarda da mehabetin oluşu hiç de hayret verici bir durum değildir. Zira bu durum yaşamımızın her tarafını kapsamış, ancak biz bu durumdan, bu durumun şiddetli bir şekilde açık olduğundan dolayı gafiliz. ...
  • Hz Zehra’nın şehadetinin kesin tarihi nedir?
    10332 تاريخ بزرگان 2012/04/15
    Hz Zehra’nın (a.s) şehadet günü hakkında tarih kitaplarında birkaç görüş vardır. Bazı tarihçiler bunun Hz Peygamberin vefatından 40 gün sonra bazıları 6 ay sonra ve bir grup da 8 ay sonra gerçekleştiğini belirtmiştir. Aynı şekilde imamlarımızdan (a.s) nakledilen rivayetlerde iki tarih belirtilmiştir ve birçok Şia âlimi Hz ...
  • Arafat’ta durmanın sır, fazilet ve adabı nedir?
    10983 Pratik Ahlak 2011/08/17
    Arafat’ta durmanın sırrı hakkında birçok rivayet bulunmakta ve hepsi bu mübarek günün azamet ve faziletini göstermektedir. Arafat günü insanın kendisini tanıdığı ve de dua ve yakarış ile Allah’ın kerem ve ihsan sofrasında yer edinebilmek için arı bir niyet ile Allah’ın misafirliğine kabul olduğu gündür. Şeytan bu günde ...
  • Yaşamımda sürekli sorun ve buhranlarla karşı karşıyayım, benim için bir çözüm yolu var mıdır?
    7409 Eski Kelam İlmi 2011/04/11
    İnsanlar sürekli değişik yollarla Allah’ın sınamasına tabi tutulur ve başarılı şahıslar ancak bu sınamalardan yüz akıyla çıkanlardır. Bu esas uyarınca Allah’ın rahmetinden meyus olmayın ve Allah’a dua etmeyle, O’ndan rızık talebinde bulunmayla ve sorunları gidermeyi istemeyle birlikte mevcut durumunuzun iyilileşmesi için çalışın. Her halükarda ...
  • Neden Allah boşanmadan çok nefret etmektedir?
    9671 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2012/03/12
    Boşanma ve evlilik arasında bir karşıtlık bulunduğundan, Allah’ın boşanmadan nefret etmesinin nedenini öğrenmek için, ilkönce evliliğin önemi açıklanmalıdır.[1] Yüce Allah Kur’an’da insanların çift yaratılmasını huzur ve sükûnet sağlayan ilahi ayet ve nişanelerden saymıştır.[2] Masumların (a.s) rivayetlerinde de evlilik büyük bir öneme ...
  • İslami düşüncenin kapsamlılığıyla ilgili dengeli bir proje sunmak mümkün müdür?
    8109 Eski Kelam İlmi 2007/08/23
    İslam, gönderilmiş olan son ve en mükemmel dindir. Bundan dolayı insan hayatını ilgilendiren bütün toplumsal ve ferdi alanlarda bu dinin yol gösterici olması beklentisi içerisindeyiz. “İslam’da sistematik düşünce teorisi “ İslam dininin kapsamlılığıyla ilgili dengeli bir teoridir. ...
  • Yezit İmam Hüseyin’i (a.s) neden öldürdü?
    14560 Eski Kelam İlmi 2011/08/03
    Birçok delil Yezit b.Muaviye’nin ahiret ve kıyamete hiçbir inancı olmadığını göstermektedir. O, üç yıllık yönetimi süresince İmam Hüseyin’i (a.s) şehit etmek, Medine’yi yağmalamak ve tahrip etmek, sahabelerden ve diğer kesimlerden[1] birçok ferdi öldürmek ve Allah’ın evini taşa tutmak ve ...
  • İlim ve ameli birleştirmek için uygun ve etkili çözüm nedir?
    6344 Pratik Ahlak 2012/01/18
    İslamî usuller esasınca, ancak salih ameli peşinden getiren bir ilim ve bilgi faydalı olabilir. Ama bununla birlikte bazı âlimlerin salih amel işlemekten geri kaldığını gözlemlemekteyiz. Bu konu değişik nedenlerden kaynaklanabilir. Mesela onlar sadece bir takım ıstılahları öğrenmiş, gerçek bilgin olmamış, bilgilerine önem vermemiş, dünya hayatını ahirete tercih etmiş, dinî ...

En Çok Okunanlar