Gelişmiş Arama
Ziyaret
64508
Güncellenme Tarihi: 2011/07/21
Soru Özeti
Yüz güzelliği için bir zikir var mıdır?
Soru
Yüz güzelliği için bir zikir var mıdır?
Kısa Cevap

İslam’ın bakışında güzellik maddî güzellik ve manevî güzellik diye iki kısma ayrılır. Yüzün manevî güzelliği namaz gibi manevî hususlar vesilesiyle kazanılır. Yüzün maddî ve zahiri güzelliği ise doğal olarak maddî hususlar vesilesiyle kazınılır.

Rivayetler perspektifinden manevî güzellik: Manevî güzellikte değişik amel ve zikirler etkilidir. İmam Sadık (a.s) bu husus ile ilgili bir rivayette şöyle buyuruyor: Gece namazı yüzü nuranî kılar.” Yüzün güzelliği manevî hususlardan olup gece namazı gibi manevî vesilelerle elde edilir.

Maddî Güzellik: Rivayetler perspektifinde yüzün maddî güzelliğinde değişik etkenler etkilidir; burun kıllarını almak, armut yemek ve oburluk etmemek bu etkenlerden sayılır. Bundan dolayı, zikir hakkında sorduğunuz soru manevî hususlar ile ilgilidir ve zikir ile insanın fizikî yüzünü güzelleştirmek ve değiştirmek söz konusu olamaz. Biz insanların maddî güzelliği için bir takım maddî etkenler önerilmiştir.

Ayrıntılı Cevap

İslam’ın bakışında güzellik maddî güzellik ve manevî güzellik diye iki kısma ayrılır. Daha çok manevî güzellik elde etmek vurgulanmıştır. Elbette maddî güzellik kazanmak da teşvik edilmiştir. Ama dikkat edilmesi gereken nokta şudur: Yüzün manevî güzelliği namaz gibi manevî hususlar vesilesiyle kazanılır. Yüzün maddî ve zahiri güzelliği ise doğal olarak maddî hususlar vesilesiyle kazınılır. Bu esas uyarınca sorunun yanıtı birkaç bölüm halinde verilebilir:

Güzellik Mefhumu

Kur’an-ı Kerim ve hadislerde “güzel ve güzellik” mefhumuyla ilgili olarak “hüsün” ve “cemal ve cemil” tabirleri kullanılmıştır. “Hüsün”; güzellik, iyilik ve mutlu ve hoş kılıcı her şey anlamındadır.[1] Hüsün ve cemal bir manadadır.[2] Ama “cemal ve cemil” çok ve fazla güzellik anlamındadır.[3] Bu kelimeler Kur’an-ı Kerim’de değişik suretlerde (mastar ve isim olarak) kullanılmış ve bu manasıyla güzellik övülüp methedilmiştir. Mesela:

 «... قُولُوا لِلنَّاسِ حُسْناً...»[4] İnsanlara güzel söz söyleyin.”

«إِنْ تَمْسَسْکُمْ حَسَنَة...»[5] “Size bir iyilik dokunursa, bu onları üzer.”

«فیهِنَّ خَیْراتٌ حِسان»[6] “Onlarda huyları güzel, yüzleri güzel dilberler vardır.”

«فَاصْبِرْ صَبْراً جَمیلاً»[7] (Ey Muhammed!) Sen güzel bir şekilde sabret. (Güzel sabır, güzel ve göz alan bir bekleyiştir. Bu, süreklilik gösteren, mutsuzluk ve karamsarlığa yol vermeyen ve de tahammülsüzlük, kınama, şikâyet, veryansın ve sitem ile bir arada olmayan bir sabır ve direniştir).[8]

Özetle, bu kelimeler müspet ve iyi anlamda kullanılmış olup Yüce Allah’ın kulları için sevindirici ve hoşnut kılıcı mesajlar taşımaktadır. Maddî ve manevî iyilik ve güzellik hakkında yapılan kısa ve özet bir açıklamadan sonra, sorulan sorunun yanıtını iki yönden incelemeye başlıyoruz:

Manevî Güzellik

Zahirî ve maddî güzelliğe (yüz güzelliği gibi) değinmeden önce manevî ve batıni güzellik ve bu güzelliğin kendimizde nasıl icat edileceği hakkında Peygamber-i Ekrem (s.a.a) ve masum imamların sözlerinden istifade etmememiz gerekir. Burada bu husustaki bir takım rivayetlere işaret edilecektir:

1. İmam Ali (a.s): “İnsanın güzelliği onun sabrındadır.”[9] Çünkü sabır insana verdiği huzur ile insan ahlak ve davranışını sorun ve belalar karşısında güzel ve iyiye çevirir.

2. İmam Ali (a.s): “Müminin güzelliği onun takva ve sakınmasıdır.”[10]

İmam Hasan Askerî (a.s): “Aklın güzelliği, insanın batıni (manevî) güzelliğidir.”[11]

4. Peygamber-i Ekrem (s.a.a): Her kim gece namazı kılarsa, yüzü gündüz güzel olur.”[12]

5. İmam Ali (a.s): “Namaz, yüzün nuraniyetidir…”[13]

6. İmam Sadık (a.s): Gece namazı yüzü nuranî kılar.”[14]

İnsanın nuranî ve güzel olmasına neden olan amel ve işler hakkında başka rivayetler de nakledilmiştir.

Maddî Güzellik

Hadislerde manevî güzelliklere ek olarak, maddî yollardan elde edilen zahirî ve maddî güzelliğe de önem verilmiştir. Rivayetler açısından yüzün maddî güzelliği için değişik amiller etkilidir. Aşağıda zahirî ve maddî güzellik ve de insanın yüzünü çirkin kılan şeyler hakkında nakledilmiş bazı rivayetlere işaret edilmektedir:

1. İmam Sadık (a.s): “Burun kıllarını almak yüzün güzelleşmesine neden olur.”[15]

2. İmam Ali (a.s) Peygamberin (s.a.a) şöyle buyurduğunu nakletmektedir: “Kardeşim İsa (a.s) bir şehirden geçiyordu ve orada bir erkek ve kadın feryat ediyordu. İsa (a.s) size ne oluyor ve neden feryat ediyorsunuz diye sorar. Erkek şöyle der: Ey Peygamber bu benim eşimdir, hiçbir kötülüğü de yoktur ve aksine salih bir kadındır. Ama bununla beraber kendisinden boşanmak istiyorum. Hz. İsa (a.s) şöyle buyurur: O halde söyle onda ne gibi bir eksiklik vardır ki kendisinden boşanmak istiyorsun? Erkek şöyle cevap verir: Henüz yaşlanmadığı halde yüzü yarılmış ve çürümüştür. İsa (a.s) o kadına şöyle buyurur: Ey kadın yüzünün yeniliğinin sana geri dönmesini ister misin? Kadın evet der. İsa (a.s), her ne zaman yemek yersen doymadan önce ondan el çek; yemek karın ve midede çok olduğunda yüzün yeniliği ve sevincini götürür. Kadın bu tavsiyeye uyar ve yüzünün yeniliği geri döner.”[16]

3. İmam Sadık (a.s): Hına kötü kokuyu yok eder, yüzü sevinçli ve taravetli kılar, ağzı güzel kokturur ve insanın evlatlarını güzel ve hoş yüzlü kılar.[17]

4. İmam Kazım’dan (a.s) nakledilen bir rivayette serşur[18] çamuruyla başı yıkamak yüzü güzelleştireceği belirtilmiştir.[19]

5. İmam Sadık (a.s): “Armut yüzü güzelleştirir.”[20]

6. İmam Sadık’tan (a.s) nakledilen bir rivayette hindiba otunun yüzü güzelleştirdiği belirtilmiştir.[21]

Yüzün maddî güzelliği hakkında başka rivayetler de nakledilmiştir. Bundan dolayı, zikir hakkında sorduğunuz soru manevî hususlar ile ilgilidir ve zikir ile insanın fizikî yüzünü güzelleştirmek ve değiştirmek söz konusu olamaz. Biz insanların maddî güzelliği için bir takım maddî etkenler önerilmiştir.



[1] Daver Penah, Ebu’l-Fazl, Envaru’l-İrfan Fi Tefsiri’l-Kur’an, c. 6, s. 412-413, İntişarat-ı Sadr, Tahran, çap-ı evvel, 1375 ş; Kareşi, Seyid Ali Ekber, Kamus-i Kur’an, c. 2, s. 134, Daru’l-Kütübi’l-İslamiye, Tahran, çap-ı şeşom, 1371 ş, Rağıb İsfahanî, Hüseyin b. Muhammed, el-Müfredat Fi Ğaribi’l-Kur’an, s. 235, Daru’l-İlim ed-Dari’l-Şamiye, Demeşk, Beyrut, çap-ı evvel, 1412 k.

[2] Et-Tahkik Fi Kelimati’l-Kur’ani’l-Kerim, c. 2, s. 109; el-Müfredat Fi Ğaribi’l-Kur’an, s. 202.

[3] Kamus-i Kur’an, c. 2, s. 52; el-Müfredat Fi Ğaribi’l-Kur’an, s. 202.

[4] Bakara, 83.

[5] Ali İmran, 120.

[6] er-Rahman, 70.

[7] Mearic, 5.

[8] Mekarim Şirazi, Nasır, Tefsir-i Numune, c. 25, s. 17, Daru’l-Kütübi’l-İslamiye, Tahran, çap-ı evvel, 1374 ş.

[9] Temimi Amedî, Andülvahid b. Muhammed, Ğurerü’l-Hikem, s. 285, h. 6392, İntişarat-ı Defter-i Tebliğat, Kum, 1366 ş:

[10] Ğureru’l-Hikem, s. 269, h. 5862: «جمال المؤمن ورعه»

[11] Meclisi, Muhammed Bakır, Biharu’l-Envar, c. 1, s. 95, h. 37, Müessese-i el-Vefa, Beyrut Lübnan: «وَ حُسْنُ الْعَقْلِ جَمَالٌ بَاطِنٌ»

[12] Tusi, Ebu Cafer Muhammed b. Hasan, Tehzibu’l-Ahkam, c. 2, s. 119, h. 217, Daru’l-Kütübi’l-İslamiye, Tahran, çap-ı çarom, 1407 k: «مَنْ صَلَّى بِاللَّیْلِ حَسُنَ وَجْهُهُ بِالنَّهَارِ»

[13] Şairi, Tacuddin, Camiu’l-Ahbar, s. 72, İntişarat-ı Rezi, Kum, 1363 ş.

[14] Hür Amıli, Muhammed b. Hasan, Vesailu’ş-Şia, c. 8, s. 151-152, h. 10278, Müessese-i Âlu’l-Beyt, Kum, çap-ı evvel, 1409 k: «صَلَاةُ اللَّیْلِ تُحَسِّنُ الْوَجْه‏»

[15] Kuleyni, Muhammed b. Yakub, el-Kafi, c. 6, s. 488, Daru’l-Kütübi’l-İslamiye, Tahran, 1365 ş:

«أَخْذُ الشَّعْرِ مِنَ الْأَنْفِ یُحَسِّنُ الْوَجْهَ»

[16] Şeyh Saduk, İlelu’ş-Şerayi’, Tercüme-i Zihnî, Tahrani, Seyid Muhammed Bakır Cevad, c. 2, s. 590-591, İntişarat-ı Müminin, Kum, çap-ı evvel, 1380 ş.

[17] el-Kafi, c. 6, s. 484: «الْحِنَّاءُ یَذْهَبُ بِالسَّهَکِ وَ یَزِیدُ فِی مَاءِ الْوَجْهِ وَ یُطَیِّبُ النَّکْهَةَ وَ یُحَسِّنُ الْوَلَدَ»

[18] Yapraklarıyla banyo yapılan beyaz bir çiçek.

[19] Şeyh Saduk, İlelu’ş-Şerayi’, c. 1, s. 292, Neşr-i Daveri, Kum, çap-ı evvel.

[20] Biharu’l-Envar, c. 63, s. 170: «السَّفَرْجَلُ یُحَسِّنُ الْوَجْه»

[21] Biharu’l-Envar, c. 63, s. 208.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Göğe ne kadar çok çıkılsa oksijenin o oranda azaldığı bilimsel bir gerçektir. Kur’an’da bu gerçeğe işaret eden bir ayet var mı?
    13874 Tefsir 2010/12/28
    ‘Kur’an’ın kapsamlılığı’ hakkında görüş bildiren alim ve müfessirler, Kur’an’ın, pozitif bilimlerin bütün mesele ve ayrıntılarını ele alıp almadığı konusunda aralarında görüş birliği yoktur.Kimileri Kur’an’ın -bir ansiklopedi gibi- bilimsel konuların bütün detaylarını içerdiğini söylemekte, kimileri Kur’an, hiç bir bilimsel konuya değinmemiştir demekte, ...
  • Hazreti Muhammed’in (s.a.a) dokuz yaşında eşimi vardı?
    3807 پیامبر اکرم ص 2018/11/14
    İslam peygamberinin hayatını, eşlerinin özeliklerini ve peygamberin onlar ile olan ilişkilerini incelemek şu noktayı açığa çıkarır: Eğer Peygamber müteaddit eş edinmiş ise bu eylemin çeşitli hikmetleri bulunmaktadır. Burada onlardan bazılarına işaret edeceğiz. Öncelikle Peygamberin Ayşe ile olan evliliğinde şunu bilmemiz gerekir ki bu evlilik Ayşe’nin ...
  • Acaba din bir tane midir yoksa çeşitli midir?
    7115 Yeni Kelam İlmi 2010/01/02
    Dinden kasıt, Allah tarafından gönderilen ve Peygamberler (a.s.)'ın vasıtasıyla tebliğ edilen akaid, ahlak, kanunlar topluluğu ise bu durumda din tektir. Dinler arasında ki fark sadece hükümler arasında ki küçük ayrıntılardır ki, bireysel ...
  • Yüksek düzeyde kârla muzarebe yapmak doğru mudur?
    5646 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/29
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Peygamberin buyruğuna göre Kur’an’ın batın ve tefsirini açıklayan kimdir?
    9396 Eski Kelam İlmi 2011/08/17
    Bu içerik değişik tabirlerle imamlar (a.s) hakkında zikredilmiştir. Oların imanın temsilcileri, Kur’an’ın gerçek müfessirleri, konuşan Kur’an ve Kur’an’ın emirlerini aşikâr kılanlar oldukları ve başlarında da İmam Ali’nin (a.s) yer aldığı belirtilmiştir. Elbette bu hususun İslam inançlarında kanıtsal bir desteği de mevcuttur. Buna örnek teşkil edecek rivayetler vardır. Bu cümleden ...
  • Ehl-i kitap, meadın cismani olduğuna inanıyor mu? Lütfen bu alanda bir kaç kitap tanıtır mısınız?
    7999 Tefsir 2010/12/28
    Cevabın daha iyi anlaşılabilmesi için birkaç noktaya dikkat çekmek gerekiyor:1-Ehl-i kitabın (ister Yahudi olsun, ister Hıristiyan, ister Zerdüşt) öğretilerinde cismani mead adı altında bir konudan özel olarak bahsedilmemiştir. Bu yüzden bu konuda söyleyeceğimiz şeyler Ehl-i kitabın dini kitaplarından mead inancı hakkında anladıklarımızdır.
  • Berzah âleminde ilmî tekâmül gerçekleşebilmektedir, ama amelî tekâmül mümkün değildir. Bu konu felsefî açıdan ispat edilebilir mİ?
    11767 İslam Felsefesi 2012/01/23
    Kur’an ve rivayet açısından berzah eksenli tekâmül kabul edilmiş bir konudur. Felsefe de buna değinmiş ve onun hakkında değişik bahisler dile getirilmiştir. İnsanın berzah âleminde farzları yerine getirerek ve haramlardan sakınarak daha yüksek bir tekâmüle ulaşması anlamında olan ilmî tekâmülün mümkün olmadığını ilkönce hatırlatmak gerekir; çünkü berzah âlemi yükümlülük ...
  • Şia’daki adaletin Mutezile ile farkı nedir?
    10518 Eski Kelam İlmi 2012/01/23
    Şia ve Mutezile’den ibaret her iki okul da adaleti kendi mezhep usullerinden biri olarak ilan etmekte ve her ikisi de aklî iyi ve çirkine inanmaktadır; yani bir takım konular hakkında hatta mukaddes şeriat tarafından bir hüküm belirtilmemişse dahi, insan aklı yalnız başına onların iyi veya kötü olduğunu ...
  • Ölümden sonra ruhun, dünyanın işleri ve olaylarından haberi olabilir mi?
    39809 Eski Kelam İlmi 2010/06/12
    Kur’an-ı Kerim’den ve Masum İmamların (a.s) rivayetlerinden, öldükten sonra ruhların dünyaya gelebildikleri, yakınlarının, eş ve dostlarının vs. durumlarından haberdar oldukları anlaşılmaktadır. Meleklerinde bu işteki rolü reddedilmediği gibi buna açıkca değinilmiştirde.Rivayetlerde bu konuda şöyle buyurulmaktadır:1- ‘Şüphe yok ...
  • İkinci Halife, Hz. Ali (a.s)’ın damadı mıydı?
    12708 تاريخ بزرگان 2010/01/16
    İkinci halifenin Hz. Ali (a.s)’ın kızı Ümmü Kulsümle evlendiği konusu hem Şii, hem de Sünni rivayetlerde gelmiştir. Ama bu olayı anlatan rivayetler aynı olmayıp, birbirlerinden farklıdırlar. Sünni ve Şii rivayetlerde ortak olan nokta ikinci halifenin Ümmü Kulsüm’ü istediği, ama ...

En Çok Okunanlar