Gelişmiş Arama
Ziyaret
10307
Güncellenme Tarihi: 2012/05/12
Soru Özeti
Acaba hazreti Zehra (s.a) beytülmal hazinesinden arîye unvanıyla bilezik falan almış mıydı?
Soru
İlkin şunu belirtmem gerekir ki daha önce verdiğiniz cevap beni kani etmedi. İkinci olarak Hz. Zehra (s.a) için saydığınız faziletlere dikkatle var olan bazı rivayetler ona tatbik etmiyor. Örneğin beytülmal hazinesinden arîye unvanıyla bilezik alması ve bu eylem için zikredilen getiriler ki bu getiriler kendisi için tahakkuk bulmuştu. Ve buna benzer diğer konular ki bu konular genel itibarıyla normal insanlardan sadır olan şeylerdir. Bütün bunlar zikredilen faziletlerle tezat teşkil ediyor. Lütfen uygun bir açıklama yapınız?
Kısa Cevap

Sorunuzun cevabını iki noktayı açıklayarak beyan etmeye çalışacağız:

  1. Allahın velileri için faziletleri açıklamak faziletler sahibi olanlar tarafından terk-i evla diyerek tezat teşkil etmiyor. Örneğin kuranı kerim Hz. Âdem Yunus gibi peygamberlerin peygamber oldukları halde evlayı terk ettiklerinden bahis etmiştir
  2. Ama beytülmal hazinesinden arîye unvanıyla alınan bilezik meselesine gelince asıl itibariyle her hangi bir şeyi arîye-i mazmune (tazmin edilmiş) unvanıyla alınmasının hiçbir sakıncası yoktur. Bunun yanı sıra bu işin kendisi hazret Zehra’nın kendisiyle irtibatlı değildir. Bilakis bu mesele hazreti Âlinin kızı ümmi külsümle (s.a.) irtibatlıdır. Dolayısıyla bu iş hazreti Zehra ile hiçbir irtibatı yoktur. 
Ayrıntılı Cevap

Sorduğunuz sorunun cevabını vermek için birkaç noktaya teveccüh etmek zaruri olduğu göze çarpmaktadır:

  1. Allahın velileri için faziletleri ispatlamak onların evlayı terk etmeleriyle tezat teşkil etmiyor. Örneğin kuranı kerim Hz. Âdem[1] Yunus[2] gibi peygamberlerin peygamber oldukları halde evlayı terk ettiklerinden bahis etmiştir.
  2. Ama beytülmal’dan arîye olarak almasının kendisi, ariye-i mezmune şeklinde olduğu için hiçbir sakıncası yoktur. Bu işin aslı da Hz. Zehra’nın kendisiyle irtibatlı değildir. Bilakis bu iş Hz. Ali’nin (a.s.) kızı ümmi Külsümle (s.a.) irtibatlıdır.[3]  Dolayısıyla bu açıdan hazreti Zehra’yla hiçbir ilgisi yoktur. 

Rivayetlerde şöyle nakledilmiştir: Emir’ül mümin’in güdümündeki beytülmalda çalışan Ali b. Rafi şöyle diyor: Hz. Alin’in kızı kurban bayramında benden (tazmin edilmiş) cinsi mücevher olan bir gerdanlığı üç günlüğüne ariye olarak aldı. Hz. Ali (a.s.) o gerdanlığı kızının boynunda gördü. Geldi bana şöyle buyurdu: “Müslümanların malında hıyanet mi ediyorsun”? Ben kendisine durumu anlatarak şöyle dedim: Ben onu kendi malımdan tazmin etmişim. O şöyle buyurdu: hemen bu gün onu geri al. Eğer bir daha böyle bir şey yaparsan kesinlikle seni cezalandıracağım. Sonra devam ederek şöyle dedi: eğer kızım bu gerdanlığı tezmin edilmemiş şeklinde emanet olarak almış olsaydı Haşim oğullarından ilk hırsızlık nedeniyle eli kesilen kimse olacaktır.[4]

Ama sizi kani etmemiş olan daha önceki konular bağlamında aşağıdaki adreslere müracaat ediniz:

İlmi Evliya-İ Huda Şomhre-İ 189 (Sayt: 953)”

Nakşi ilmi Masum (a.s.) der ez beyn burden sıtemger şomare-i 2119 (sayt: 2226)”

Menabi-i ilmi İmam (a.s.) 14276 (sayt: 14059)”

 


[1] Araf, 20 – 22.

[2] Enbiya, 87.

[3] Muğniye, Muhammed Cevad, “Fi Zilali Nhccü’l – Balaga” baskı, 3, Beyrut: darul ilm lilmelayin, 1358, c. 4, s. 189.

[4] Hekimi, Muhammed Rıza ve Muhammed ve Ali, “el-hayat”, tercüme, Ahmet Aram, Taharan: defteri neşri ferheng İslami, 1380, şemsi, c. 2, s. 411 – 412; şeyh Tusi, “Tehzibul  - Ahkam”, Tahran: darul kutubil – islamiye, 1365, h.ş., c. 10, s. 15; ibni şehri Aşub mazenderani, “menakibi Ali Ebi Talip (a.s.)”, Kum: müesesei intişarat-i allahme, 1379, h.k., c. 2, s. 108.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Kuranı kerimde ayetlerin ve konuların tekrarlanması kuran ayetlerinin insicamsızlığına delil değil midir?
    12632 Fasahat & Balaghat 2015/05/04
    Kuranda zikir edilen kıssalardan güdülen hedef, insanların rüştü ve tekâmülüdür. Hedef insanların can ve ruhlarında aydınlığı ve nurlandırmayı icat etmektir. Dik kafalı nefisleri kontrol ve zalimliğe, zulme ve inhirafa karşı koymaktır. Kurandaki konuların dağınıklığının delili kuranın, asaleti muhtevaya ve ibret verici konulara vermesi, insanı ve toplumu yapılandırmaya ...
  • Senetleri sahih olan Mütevatir-i Lafzi, Mütevatir-i Manevi ve Mütevatir-i İcmali hadis çeşitlerinin kuralı nedir?
    15900 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/03/03
    Şii alimleri, bir haberin her tabakasında ki senet silsilesinde ravilerin sayısı ilime neden olacak ve rivayetin Masum’un (a.s) söylediğine yakin haddine ulaştıracak habere mütevatir hadis demekteler. Her tabakada yerine göre kişilerin sayısını farklı saymış ve ravilerin sayısı hakkında belli bir sayı belirtmemişlerdir. Onlara göre ölçü sözün Masumdan çıktığını ...
  • Dini mektep ve nizamlarla dini olmayanların arasında ne gibi ayrıcalıklar vardır?
    7258 Teorik Ahlak 2012/05/12
    İlk önce şunu hatırlatmamız gerekmektedir ki; İslam dini ve tahrif olmamış diğer semavi dinler arasındaki asli benzerlik, yeryüzünde tevhidin istikrarı ve Allah’a ibadet etme ve insanların kulluktan uzaklaştırma ve Allah’tan başkasına ibadet etmektir; Nitekim Kur’an’-ı Kerim’de şöyle buyurmaktadır: “Andolsun biz, her ümmete, “Allah’a kulluk edin, tâğûttan kaçının” ...
  • Acaba Mütalaada başarılı olmak ve daha iyi öğrenmek için Kur’an-ı Kerimden bir ayet veya bir dua var mıdır?
    11238 Pratik Ahlak 2010/01/16
    Mütalaa etmek, bir şey üzerinde onu anlamak ve öğrenmek için yoğunlaşmak ve düşünmektir. Bu yüzden bu özelliği taşımayan her okuma mütalaa değildir. Bir Mütalaanın faydalı ve verimli olması için diğer işler gibi özel şartların hazırlanmasına ihtiyacı vardır.
  • Şia mezhebinde namazın sırları ve felsefesi nedir?
    10034 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2012/05/16
    Şüphesiz ilahi hükümlerin tümünün felsefe ve delili vardır, ama ilahi hüküm ve buyrukların tümünün delillerini bulmamız gerekli değildir. Müslümanlar vahiy mesajı karşısında teslim olmalıdır. Bu teslim ve kabul etme psikolojisi insanın kemalidir ve esasen bazı buyruklar teslim ve kulluk ruhunu sınamak içindir. Ama bununla birlikte Kur’an defalarca ...
  • Akika kurbanının şartları ve sünnetleri nelerdir?
    10594 Pratik Ahlak 2019/11/10
    Akika: Yeni doğan çocuğun doğumunun yedinci günü belalardan korunması için bir koyunun veya kurban etmeye salahiyeti olan bir hayvanın kurban edilmesidir.Kurban kesmek yerine para bağışlanması akika yerine geçmez. Münasip olan kız çocuğuna dişi, erkek çocuğuna ise erkek koyunun kurban edilmesidir. Eğer mümkün değilse dişi ...
  • Neden İmam Hüseyin (a.s) Muaviye’nin döneminde kıyam etmedi?
    13678 Masumların Siresi 2010/04/07
    İmam Hüseyin’in (a.s) Muaviye’nin döneminde kıyam etmemesinin sebebi hakkında şunları söyleyebiliriz:1- İmam (a.s) kardeşi ve imamı olan İmam Hasan’ın (a.s) hayatı döneminde Muaviye’yle yaptığı anlaşmaya gösterdiği saygı ve Muaviye’nin de böyle bir anlaşmaya göstermelik olarak yaptığı saygıdan dolayı.2- ...
  • Tabiatı doğru bir şekilde kullanmanın yolu nedir?
    6333 Pratik Ahlak 2012/02/04
    İslam, başka mektepler gibi insanın ihtiyaçlarına tek bir açıdan bakmamış, tek maddi yönüne veya tek manevi yönüne odaklanmamış, aksine orta yolu tutmuştur. İlahi nimetleri doğru bir şekilde kullanmak, maneviyatla ve ahiretle çelişmediği gibi insanın saadet yolunda ilerlemesini de sağlar. ...
  • Bütün peygamberlerin kitabı var mıydı? Vardıysa Hz. Nuh’un kitabının adı nedir?
    29340 Eski Kelam İlmi 2012/05/15
    Kur’an-ı Kerim’de ve hadislerde Hz. Nuh’un kitabının olduğuna dair bir şey gelmemiştir. Ama ‘Andolsun ki biz, peygamberlerimizi, apaçık delillerle gönderdik ve insanlar adaleti ayakta tutsunlar diye onlarla beraber kitap ve terazi de indirdik...’ ayetinden bütün peygamberlerin kitap sahibi olduğu anlaşılsa da bazı rivayetlerde bu ayet değişik şekillerde ...
  • Farz namazların kazaları yerine sünnet namazları kılınabilir mi?
    7489 Kaza Namazı Ve Kiralık Namaz 2012/10/01
    İmam Humeyni (r.a) benzeri bir soruya yanıtta şöyle buyurmuştur: Geçmiş farz namazların kazası farzdır ve sünnet namazlarını kılmayla bir çelişki arz etmez. Lakin sünnet namazı, farz namazın kazasının yerini almaz.[1] Bundan dolayı her ne kadar sünnet namazları birçok fazilete sahip olsa da sizin kaza ...

En Çok Okunanlar