Gelişmiş Arama
Ziyaret
19145
Güncellenme Tarihi: 2011/02/04
Soru Özeti
İslami Şiarların anlamı nedir? İslami şiarlar Kur’an’a göre nasıldır?
Soru
İslami Şiarların anlamı nedir? İslami şiarlar Kur’an’a göre nasıldır?
Kısa Cevap

İslami şiarlar Allah tarafından ibadet yerleri kılınmış ve insanlara Allah’ı hatırlatacak yerler ve nişanelerdir. Örneğin; Kur’an’da zikredilmiş Safa ve Merve ibadet için tayin edilmiş iki yerdir ki hac merasiminde bu iki yerde Allah yâd ediliyor. Bunun yanı sıra İslami şiarlar için bir çok reel örnek (mısdak) zikredilmiştir; kişilerin Müslüman olduğuna delalet eden alamet ve nişaneler konumunda olan namaz, hac, oruç, zekat, kamet ve ... bunların bir kısmıdır.

Ayrıntılı Cevap

Her şeyden önce “şiar” kavramının anlamı bilinmelidir. Zir bu kavramın anlamı bilindikten sonra reel örneklerinin hangisi olduğunu teşhis etmek de onun sayesinde mümkün olabilir.

Şiar Arapça bir kelime olup müfredi “şe’ire” cemi de “şe’air”dir. “Şe’ire” kelimesi alamet ve nişane anlamında kollanılmış.[1]  

Bu kelime ıstılah ve kavram olarak ibadet için tayin edilmiş yer anlamındadır.[2] Kur’an’ı kerimde zikredilmiş Safa ve Merve, ibadet için tayin edilmiş iki yerdir ve hac merasiminde bu iki yerde Allah yâd ediliyor.[3]

Kur’an’ı Kerimde Şiarlar Kavramı:

Arapça da “şe’ire” kelimesinin cemi olarak gelmiş olan “şe’a’ir” ibaresi kur’an’ı kerimde açık bir şekilde beyan edilmiştir. Allah’u Teâlâ birçok ayette İslam dinin şiarları için bazı reel örneklerini beyan etmekle birlikte Müslümanlardan ilahi şiarları büyük ve değerli saymaları hakkında düstur vermiştir. Bu şiarlara değer verip onlara riayet eden müminlerin kalben takvalı olduğuna delalet ettiğine delalet eden nişane şeklinde olduğunu bildirmiştir.[4]

Elbette yukarıda söylendiği gibi İslam’ın şiarları Kur’an’da açık bir şekilde beyan edilenlerle sınırlı değildir. Bilakis ibadet için tayin edilmiş her yer ve Allah’ı hatırlatan her nişane İslami şiarlardan sayılır. Ama bunların içinde, örneğin; hac gibi bazıları has bir değere ve niteliğe sahiptirler. Hac İslam’ın en önemli şiarlarındandır.[5]  Kur’an’ı kerimin bazı yerlerinde açık bir şekilde buna değinilmiştir:

  1. Şüphesiz Safa ile Merve, Allah’ın (dininin) nişanelerindendir”.[6]
  2. Kurbanlık büyük baş hayvanları da sizin için Allah’ın dininin nişanelerinden kıldık”.[7]

Buna binaen İslami şiarlar ve kur’an’ın tabiriyle “şeairu’l-lah” ibadet için alametler ve yerlerdir. Allah onları ibadet için tayin etmiş ve onlar Allah’ı insana hatırlatırlar; kişilerin Müslüman olduğuna delalet eden alamet ve nişaneler konumunda olan namaz hac, oruç, zekat, kamet ve ...[8] gibi. Sapıklığa düşmekten güvencede kalsınlar diye Müslümanlar bu şiarlar mihverde bir araya geliyorlardir.[9]

 


[1] KARŞİ, Seyit Aliekber, “Kamus-i Kur’an”, baskı, 6, Tahran: Darul-Kütubil İslamiye, 1412, c 4, s. 42; İsmail b. Ubad, “el-Muhitu fi el-Luga” Baskı 1, Beyrut: Neşri Alemi’l-Kitap, c. 1, s. 281; CEVHERİ, İsmail b. Hummad, “es-Sihah-Tacu’l-Luga ve Sihahu’l-Arabiye”, baskı, 1, Beyrut: Darul İlm Lilmelayin, c. 2, s. 698.

[2] TABERİSİ, Fazl b. Hasan, “Mecmeu’l-Beyan fi Tefsiri’l-Kur’an”, Baskı, 1, Tahran: İntişarat-i Ferahani,1374, Şemsi, c. 2, s. 130. 

[3] TABATABAİ Allame Muhammed Hüseyin, “el-Mizan fi Tefsiril-Kur’an”, Farsça Mütercim: MUSEVİ HEMEDANİ, Seyit Muhammed Bakır, baskı, 5, Kum: Defter-i İntişarat-i İslami Camatu Mudderisin Hevze’i İlmiye’i Kum, 1374, Şemsi, c. 2, s. 580; TABERİSİ, Fazl b. Hasan, “Mecmeu’l-Beyan fi Tefsiri’l-Kur’an”, Baskı, 1, Tahran: İntişarat-i Ferahani,1374, Şemsi, c. 2, s. 130

[4]Zalike ve mey yüazzim şeairallahi fe inneha min takvel kulub” (Hac, 32).” Vel büdne cealnaha leküm min şeairillahi leküm fiha hayrun fezkürüsmellahi aleyha savaf fe iza vecebet cünubüha fe külu minha ve at'imül kania vel mu'terr kezalike sehharnaha leküm lealleküm teşkürun”, (Hac, 36).

[5] AMİLİ, (Şehit Sani), Zeynuddin b. Ali, “Ravdetu’l-Behiye fi Şerhi’l-Lümati’d-Dımışkiıye el-Muhaşi-Sultanu’l-Ulema”, Baskı, 1, Defter-i İntişarat-i Defter-i Teblgat-i İslami Havze-i İlmiye-i Kum, c. 1 s. 217.

[6] Bakara, 158.

[7] Hac, 36.

[8]Ravdetu’l-Behiye fi Şerhi’l-Lümati’d-Dımışkiıye”, c. 1, s. 217.

[9] ŞEKURİ, Ebul Fazl, “Fıkh-i Siysi İslam”, Baskı, 2, Merkez-i İntişarat-i Defter-i Teblgat-i İslami Havze-i İlmiye-i Kum, 1377,  s. 117.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cenabet guslü alması gereken biri namaz kılabilmek için guslün yanı sıra abdestte alması gerekir mi?
    26159 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/11
    Cenabet guslü yerine getirmiş olan kimse normal şartlarda abdesti bozan bir durumla karşılaşmadığı takdirde (tuvalete çıkma, yellenme gibi…)aldığı cenabet guslü ile namaz kılabilir ve namaz için abdest almaması gerekir. Eğer abdesti bozan bir durumla karşılaşmadığı halde gusülden sonra namaz için abdest alırsa haram olan(yapmaması gereken ) bir ...
  • İmam niçin masum olmalıdır ve imamın masum olduğu nasıl belirlenmelidir?
    13092 Eski Kelam İlmi 2008/06/18
    Şia, Ehl-i Sünnet’in aksine, imamın, da masumiyet konusunda peygamberler (s.a.a.) gibi olduğuna inanmaktadır. Bu yüzden İslam Peygamberi ve diğer ilahi peygamberlerin de masum oldukları gibi, imam da hata ve yanlıştan masum olmalıdır.Ama Ehl-i Sünnet, peygamberden sonraki halifeliği, ilahi değil, toplumsal bir makam olarak görmektedirler onlara göre bu makam halk ...
  • Rehberliğin görüşüne göre “bilerek” namazı bozmanın hükmü nedir?
    30111 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/22
    İradi olarak farz namazı bozmak ve kesmek haramdır ama bir kefareti yoktur. Eğer insan namazını doğru kılıp kılmadığına dair şüphe ederse şüphesine itina etmemeli, namazını doğru kıldığına hükmetmeli ve namazı bozmamalıdır. Ama namazını bozarsa bunun bir kefareti yoktur. Elbette farz namazı iradi olarak bozmak haramdır ama ...
  • Eğer namaz kılan bir insan namaz esnasında mescidin necis olduğunu veya olacağını anlarsa ne yapmalıdır?
    6070 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/09/12
    Tevzihü’l-Mesail’de şöyle belirtilmiştir: “Eğer namaz kılan şahıs namaz esnasında mescidin necis olduğunu anlarsa ve namaz vakti dar ise namazın tümünü kılmalıdır. Eğer vakti varsa ve mescidi temizlemek namazı bozmaya neden olmazsa namaz esnasında temizlemeli ve sonra namaz kılmalıdır. Lakin bu namazı bozacaksa, namazı bozmalı, mescidi temizlemeli ve sonra namaz ...
  • Ümmü'l Mü'minin deyimi nasıl ortaya çıktı?
    11752 Tefsir 2009/06/16
    Ümmü'l Mü'minin deyimi ilk olarak Peygamber (s.a.a)'in zamanında Ahzap suresinin 6. ayetinin nazil olmasıyla deyimleşti. Ayet, Peygamber (s.a.a)'in eşlerinin mü'minlere göre durumunu ortaya ...
  • Yemek yemek için ev sahibinden izin almak gerekir mi?
    7032 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/02/14
    İslami açıdan insanın yemeğinin helal ve pak olmasının yanı sıra mubah da olması gerekir yani o yemeğin sahibi de razı olmalıdır ve biz de onun razılığını bilmeliyiz. Başkalarını malını izinleri olmaksızın kullanmak haramdır. Ancak bir kimse başkasını yemek için evine davet etmiş yemek sofrasını açmış veya bir bağ sahibi ...
  • Eğer Ayşe müminlerin annesiyse ve Kur’an onun temiz olduğunu ilan etmişse, Cemel savaşında İmam Ali’yle (a.s) nasıl savaştı?
    9578 Eski Kelam İlmi 2011/09/21
    Sorudaki temizlikten kastedilen temizlik, tathir ayetinin içeriği olan tüm yönleriyle ve mutlak temizlikse, tathir ayeti sadece aziz Peygamber (s.a.a), İmam Ali (a.s), Fatıma (a.s), İmam Hasan (a.s) ve İmam Hüseyin ile ilgilidir ve Peygamberin eşlerini kapsamamaktadır. Ama iffet ile çelişen bir ameli yapma ithamından (ifk hadisesi) temizlenmek ise, bu ...
  • Gusül alırken bedenin mutlaka yıkanması gereken yerleri neresidir?
    9969 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/01/17
    Guslün doğru olmasının şartlarından biri suyun bedenin görünen dış yüzünün tümüne ulaşmasıdır. Nitekim Tevzih-ul Mesail’de şöyle yazar: ‘Gusül alırken bedende iğne ucu kadarda yıkanmayan yer kalırsa gusül batıldır. Ama kulak ve burun içi gibi görünmeyen yerlerini yıkamak farz değildir.’
  • Hz. Meryem’in makamının yükselmesine neden olan şey nedir?
    15584 Tefsir 2012/06/26
    Kur’an ve hadislerden anlaşılan şu ki; İmran’ın kızı Meryem, mali bakımından iaşesini idare edebilecek bir güce sahip değil ve böyle fakir bir ailede (zira o doğmadan önce babası vefat etmişti) dünyaya gelmiştir. Bu neden dolayı onun sorumluluğunu Hz. Zekeriya (Meryem’in teyzesinin kocası) üstlenmişti. Bu değerli ...
  • Aceleyi gidermek için ne yapılmalıdır?
    6741 Teorik Ahlak 2012/05/03
    Acele, dinsel öğretilerin men ettiği hususlardandır. Bu, işleri yapmada erken girişimde bulunmak anlamına gelir. Acele etmek hız ve işleri zamanında yapmak ile fark eder. Hız, öncüllerin ve gerekli şartların hazır olmasından sonra insanın fırsatı elden vermemesi ve işi yapmak için girişimde bulunmasıdır. Acelenin karşısında ise soğukkanlılık ve ...

En Çok Okunanlar