Gelişmiş Arama
Ziyaret
38755
Güncellenme Tarihi: 2010/09/22
Soru Özeti
Kur’an’daki yedi göğün manası nedir?
Soru
Yedi göğün manası nedir? Kastedilen yedi kat atmosfer ve gök müdür? Yoksa cennette yedi kat olduğu mu kastedilmektedir? Yani cennet yedi kattan mı oluşmaktadır?
Kısa Cevap

Gök ve galaksiler hakkında bilimsel açıdan müphemlikler olması nedeniyle Kur’an’daki yedi göğün manası hakkında kesin bir görüş ileri sürülemez. Sadece ihtimal ve sanı düzeyinde birkaç teori dile getirilebilir. Ama Kur’an’ın hedefinin insanlığın manevî ve terbiye eksenli hidayeti olduğu noktasından gafil olmamalıyız. Kur’an’ın yedi gök ve yer ve de güneş ile yerin hareketi gibi konulara işaret etmesi bunların gerçekliğine ek olarak Allah’ın sonsuz kudretine, O’nu tanıma yolunu açmaya ve yaratılış hakkında düşünme ve irdelemenin altyapısını hazırlamaya matuftur. Aynı şekilde Kur’an’ın bazı ilmî konuları zaman ve tecrübî bilimlerin ispatına muhtaçtır. Eğer bilim Kur’an’a ait ilmî konular hakkında bir teori ileri sürmüyorsa, bu Kur’an’daki teorinin yanlış oluşuna delalet etmez.

Ayrıntılı Cevap

Yedi gökten maksadın ne olduğu anlaşılması için birkaç noktayı açıklamamız lazımdır:

Birinci Nokta: Kur’an-ı Kerim’de yedi yerde direkt[1] ve iki yerde ise endirekt[2] olarak yedi gökten söz edilmiş ve bir yerde de görüldüğü kadarıyla yedi yerden bahsedilmiştir.[3]

İkinci Nokta: Sözlükte Semanın (Gök) Manası

Sema (gök) sözlükte (Arapça) “semev” kökünden türeyip yükseklik manasına gelmektedir.[4] Hatta bazı sözcükbilimciler her tavanın kendi tabanı karşısında gök ve her tabanın da kendi tavanı karşısında yer sayıldığını iddia etmiştir.[5]

Üçüncü Nokta: Kur’an’da Gök

 “Sema” kelimesi ve türevleri Kur’an-ı Kerim’de üç yüz on defa kullanılmıştır.

A. Maddi Gök

Kur’an-ı Kerim birçok yerde gök kelimesini maddi anlamında kullanmıştır. Bundan değişik manalar kastedilmiştir. Bazıları şunlardır:

1.Göğün yukarı yön manasında kullanılışı: “(Güzel bir söz), kökü sağlam, dalları göğe yükselen bir ağaç gibidir.”[6]

2. Göğün yerin etrafını saran atmosfer manasında kullanılışı: “Gökten bereketli bir su indirdik.”[7]

3. Göğün gezegen ve yıldızların mekânı manasında kullanılışı: “Göğe burçlar yerleştiren, orada bir ışık kaynağı (güneş) ve aydınlatıcı bir ay yaratanın şanı çok yücedir.”[8]

B. Göğün Manevî Manası

Kur’an-ı Kerim birçok yerde gök kelimesini manevî manada kullanmıştır. Bundan değişik örnek ve anlamlar kastedilmiştir. Bazıları şunlardır:

1. Göğün evrendeki işlerin düzenlendiği bir mahal olarak yakınlık ve huzur makamı manasında kullanılışı:“Gökten yere her işi O evirip düzene koyar.”[9]

2. Göğün yüce ve gerçek bir mevcut[10] manasında kullanılışı: “Gökte rızkınız ve size vaad olunan şeyler vardır.”[11]

Dördüncü Nokta: Yediden Maksat Nedir?

Yedi kelimesi Arapçada iki şekilde kullanılmaktadır:

A. Yedinin belirgin ve muayyen bir adet manasıyla matematikte kullanılışı.

B. Çokluk sembolü manasıyla yedinin kullanılışı. Çünkü bazen Araplar yedi kelimesinden istifade ederken bundan çokluk manasını kastederler.

Beşinci Nokta: “Yedi Gök” Kavramından Kur’an’ın Güttüğü Gaye

Müfessirler “yedi kök” kavramı hakkında birçok ihtimal vermiştir.

A. Yedi gerçek bir adet olması durumunda şu ihtimaller akla gelmektedir:

1. Yedi göğün her biri yıldız ve gezegenler ile dolu olup tıpkı yeryüzü göğü gibidir.[12] Henüz keşfedilmemiş yedi benzer dünyanın var olma ihtimali mevcuttur.

2. Yedi yakınlık ve huzur makamı ve de manevî yüce varlık (yedi gök), tabiatın varlıksal ast yedi mertebesi karşısındadır.[13]

B. Yedi çokluk anlamında olması durumunda aşağıdaki ihtimaller akla gelmektedir:

1. Yüce Allah birçok gök (gezegen ve seyyare vb. mecmuası) yaratmıştır. Aynı şekilde birçok yer (dünyaya benzer toprak küreler) yaratmıştır. Bunların hepsi uzayda gezinmede ve muallâktır.

2. Yüce Allah birçok gök tabaka ve atmosferi ve hakeza birçok yerin iç tabakası veya yer ve yöre yaratmıştır.

3. Yüce Allah birçok yüce mertebe, yakınlık ve huzur makamı ve yüce varlıklar yaratmıştır.

Netice itibariyle, Kur’an’daki yedi göğün manası hakkında yeterli bilgi ve malumatımızın olmayışı ve bilimsel açıdan gök ve galaksiler ile ilgili bulunan müphemlikler nedeniyle, bu hususta kesin bir görüş öne sürmek mümkün değildir. Tüm teoriler sadece ihtimal ve sanı düzeyinde dile getirilmektedir.[14]  Ama Kur’an’ın hedefinin insanlığın manevî ve terbiye eksenli hidayeti olduğu noktasından gafil olmamalıyız. Kur’an’ın yedi gök ve yer ve de güneş ile yerin hareketi gibi konulara işaret etmesi bunların gerçekliğine ek olarak Allah’ın sonsuz kudretine, O’nu tanıma yolunu açmaya ve yaratılış hakkında düşünme ve irdelemenin altyapısını hazırlamaya matuftur. Aynı şekilde Kur’an’ın bazı ilmî konuları zaman ve tecrübî bilimlerin ispatına muhtaçtır. Eğer bilim Kur’an’a ait ilmî konular hakkında bir teori ileri sürmüyorsa, bu Kur’an’daki teorinin yanlış oluşuna delalet etmez. Daha fazla bilgi için aşağıdaki kitaplara müracaat ediniz:

1. Peşuheş Der İcaz-ı ilmî Kur’an, Muhammed Ali Rızayı İsfahanî, c. 1, s. 134.

2. Maarif-i Kur’an, Muhammed Taki Misbah Yezdi, s. 234.

3. Tefsir-i Numune, Nasır Mekarim Şirazi, c. 1, s. 156.[15] 


[1] Bakara, 29; İsra, 44; Muminun, 86; Fussilet, 12.

[2] Melek, 3; Nuh, 15.

[3]Allah, yedi göğü ve yerden bir o kadarını yaratandır. Allah’ın emri bunlar arasından inip durmaktadır.” (Talak, 12.)

[4] et-Tahkik Fi Kelimati’l-Kur’an, Hasan Mustafavî, (İntişarat-i Vezaret-ı Feheng ve İslamî, ç. 1, Tahran, 1371 Ş) c. 5, s. 254.

[5] Müfredat, Rağıb İsfahanî, el-Mektebtu’l-Rezeviye, Tahran, 1332 Ş, Madde-i Sema.

[6] İbrahim, 24

[7] Kaf, 9.

[8] Furkan, 61.

[9] Secde, 5.

[10] Bkn: Maarif-i Kur’an, Üstat Misbah Yezdi, (İntişarat-i Der Rah-ı Hak, Kum, 1367 Ş), s. 234; Peşuheş Der İcaz-i İlmî Kur’an, Dr. Mukammed Ali Rızayi İsfahanî, İntişarat-i Mubin, Reşt, ç.1, s. 1380, c. 1, s. 134.

[11] Zariyat, 22.

[12] et-Tahkik Fi Kelimati’l-Kur’an, c. 1, s. 155; Müfredat, Rağıb İsfahanî, Madde-i Arz.

[13] Bkn: el-Mizan, Allame Tabatabî, Neşr-i İsra, Kum, c. 16, s. 247 ve c. 19, s. 327.

[14] Bkn: Tefsirü’l-Cevahir, Tantavî Cevherî, Daru’l-Fikir, c. 1, s. 46; Peşuheş Der İcaz-i İlmî Kur’an, Dr. Mukammed Ali Rızayi İsfahanî, c. 1, s. 126-142.

[15] Bkn: Sayt-ı Payıgah-ı Merkez-i Ferheng ve Maarif-i Kur’an.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Berzahta veya kıyamette ezan okunacak mı?
    7481 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/04/03
    1- Berzah aleminde ezan okunması konusunda hadis kaynaklarında herhangi bir şey yoktur. 2- Bir rivayette İmam Bakır (a.s) şöyle buyuruyor: ‘Resul-i Ekrem (s.a.a) miraca gittiğinde geçmiş bütün Peygamberler Onun yanına geldiler. Cebrail, Allah’ın emriyle ezan okudu ve kamet getirdi.[1] 3- ...
  • Aşura günü oruç tutma hakkında Peygamberden (s.a.a) hadis var mı? Aşura günü oruç tutmak müstehap mıdır?
    10676 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/15
    Şianın muteber kaynaklarında Hz. Muhammed’den (s.a.a) aşura günü oruç tutmanın müstehap olduğunu gösteren herhangi bir hadise rastlanmamaktadır. Sadece O’nun (s.a.a) siretinde aşura günü oruç tuttuğunu gösteren hadisler vardır. Örneğin bir hadiste İmam Rıza (a.s) şöyle buyuruyor: ‘Resulullah (s.a.a) aşura günü oruç tutardı.’ Ama böyle rivayetleri esas alarak ...
  • acaba hem Allah-ı sevmek ve hem de ondan korkmak mümkün müdür?
    9244 Pratik Ahlak 2010/12/18
    Allah u Teâlâ'ya yönelik, ümit ile korkunun birlikte ve beraber oluşları, bazı yerlerde ve zamanlarda da mehabetin oluşu hiç de hayret verici bir durum değildir. Zira bu durum yaşamımızın her tarafını kapsamış, ancak biz bu durumdan, bu durumun şiddetli bir şekilde açık olduğundan dolayı gafiliz. ...
  • Hz Zehra’nın şehadetinin kesin tarihi nedir?
    10332 تاريخ بزرگان 2012/04/15
    Hz Zehra’nın (a.s) şehadet günü hakkında tarih kitaplarında birkaç görüş vardır. Bazı tarihçiler bunun Hz Peygamberin vefatından 40 gün sonra bazıları 6 ay sonra ve bir grup da 8 ay sonra gerçekleştiğini belirtmiştir. Aynı şekilde imamlarımızdan (a.s) nakledilen rivayetlerde iki tarih belirtilmiştir ve birçok Şia âlimi Hz ...
  • Arafat’ta durmanın sır, fazilet ve adabı nedir?
    10983 Pratik Ahlak 2011/08/17
    Arafat’ta durmanın sırrı hakkında birçok rivayet bulunmakta ve hepsi bu mübarek günün azamet ve faziletini göstermektedir. Arafat günü insanın kendisini tanıdığı ve de dua ve yakarış ile Allah’ın kerem ve ihsan sofrasında yer edinebilmek için arı bir niyet ile Allah’ın misafirliğine kabul olduğu gündür. Şeytan bu günde ...
  • Yaşamımda sürekli sorun ve buhranlarla karşı karşıyayım, benim için bir çözüm yolu var mıdır?
    7409 Eski Kelam İlmi 2011/04/11
    İnsanlar sürekli değişik yollarla Allah’ın sınamasına tabi tutulur ve başarılı şahıslar ancak bu sınamalardan yüz akıyla çıkanlardır. Bu esas uyarınca Allah’ın rahmetinden meyus olmayın ve Allah’a dua etmeyle, O’ndan rızık talebinde bulunmayla ve sorunları gidermeyi istemeyle birlikte mevcut durumunuzun iyilileşmesi için çalışın. Her halükarda ...
  • Neden Allah boşanmadan çok nefret etmektedir?
    9671 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2012/03/12
    Boşanma ve evlilik arasında bir karşıtlık bulunduğundan, Allah’ın boşanmadan nefret etmesinin nedenini öğrenmek için, ilkönce evliliğin önemi açıklanmalıdır.[1] Yüce Allah Kur’an’da insanların çift yaratılmasını huzur ve sükûnet sağlayan ilahi ayet ve nişanelerden saymıştır.[2] Masumların (a.s) rivayetlerinde de evlilik büyük bir öneme ...
  • İslami düşüncenin kapsamlılığıyla ilgili dengeli bir proje sunmak mümkün müdür?
    8109 Eski Kelam İlmi 2007/08/23
    İslam, gönderilmiş olan son ve en mükemmel dindir. Bundan dolayı insan hayatını ilgilendiren bütün toplumsal ve ferdi alanlarda bu dinin yol gösterici olması beklentisi içerisindeyiz. “İslam’da sistematik düşünce teorisi “ İslam dininin kapsamlılığıyla ilgili dengeli bir teoridir. ...
  • Yezit İmam Hüseyin’i (a.s) neden öldürdü?
    14560 Eski Kelam İlmi 2011/08/03
    Birçok delil Yezit b.Muaviye’nin ahiret ve kıyamete hiçbir inancı olmadığını göstermektedir. O, üç yıllık yönetimi süresince İmam Hüseyin’i (a.s) şehit etmek, Medine’yi yağmalamak ve tahrip etmek, sahabelerden ve diğer kesimlerden[1] birçok ferdi öldürmek ve Allah’ın evini taşa tutmak ve ...
  • İlim ve ameli birleştirmek için uygun ve etkili çözüm nedir?
    6344 Pratik Ahlak 2012/01/18
    İslamî usuller esasınca, ancak salih ameli peşinden getiren bir ilim ve bilgi faydalı olabilir. Ama bununla birlikte bazı âlimlerin salih amel işlemekten geri kaldığını gözlemlemekteyiz. Bu konu değişik nedenlerden kaynaklanabilir. Mesela onlar sadece bir takım ıstılahları öğrenmiş, gerçek bilgin olmamış, bilgilerine önem vermemiş, dünya hayatını ahirete tercih etmiş, dinî ...

En Çok Okunanlar