Gelişmiş Arama
Ziyaret
12057
Güncellenme Tarihi: 2009/12/13
Soru Özeti
Ehlisünnetin görüşünde beyan edilen Ehlibeyt kimlerdir?
Soru
Lütfen sadece Ehlisünnet rivayet ve tefsirleri esasınca onların görüşünde beyan edilen Ehlibeyt’in kimler olduğunu açıklar mısınız?
Kısa Cevap

“Ehlibeyt” kelimesi iki defa Kur’an-ı Kerim’de zikrolunmuştur.[1] İlki Hz İbrahim’in (a.s) ailesi hakkında ve diğer ayet ise konumuz olan Ahzab suresinin 33. ayetinde. Bu ayetin sonunda, Allah-u Teala iradesinin Ehlibeyt’in tathiri olduğundan haber vermektedir. Tarih boyunca bu ayet farklı yönlerden İslami ilimler bilginlerinin araştırma konusu olmuştur. Bu cihet ve yönlerden bir tanesi Ehlibeyt için misdak (reel örnek) tayin edilmesidir. Usulen bu konu hakkında birkaç nazariye vardır. Şii müfessirleri var olan birçok rivayetler esasınca Ehlibeyt’in misdakı kimler olduğu noktasında tek bir görüş sunmuş o da şudur: Hz. Resul-i ekrem (s.a.a), Hz. Ali (a.s), Hz. Zehra (s.a), İmam Hasan (a.s), İmam Hüseyin (a.s)[2] ve İmam Hüseyin’nin masum evlatları.[3]   

Ama Ehlisünnet Ehlibeyt’in misdakı kimler olduğu noktasında birkaç görüş sunmuş:

1. Ehlibeyt’ten kasıt sadece Peygamber’in (s.a.a) hanımlarıdır.

2. Ehlibeyt’ten kasıt Peygamber’in (s.a.a) hanımları ve Hz Ali (a.s), Zehra (s.a), İmam Hasan (a.s) ve İmam Hüseyin’dir (a.s).

3. Ehlibeyt’ten kasıt örfe göre o hazretin (s.a.a) hanedanından sayılan kimselerdir; hem hanımları ve hem de akraba ve yakınları, yani “Abbas Alı”, “Akil Alı”, “Cafer Alı” ve “Ali Alı”.

4. Ehlibeyt’ten kasıt Beytü’l Haramdır.

5. Ehlibeyt’ten kasıt Allah resulünün (s.a.a) mescididir.[4]

Ehlisünnet arasında 3. 4. ve 5. nazariyelerin fazla taraftarı yoktur ve genellikle bu üç görüşü gündeme getirmemişlerdir. Birinci nazariye hakkında İkreme’nin sözüne istinat ediyorlar ki pazarda bağırarak şöyle diyordu: Ehlibeyt’ten kasıt sadece Peygamberin (s.a.a) hanımlarıdır.[5] Bu görüş Ehlisünnet müfessirleri arasında kabul görülmedi.[6] Ayriyeten bu kelam ya İkreme’nin kendisine ait veya o İbni Abbas’tan nakletmiştir ve aynı şekilde tefsir kitaplarında İkreme’nin bu kelamı Allah resulüne (s.a.a) dayanmamakta ve ondan nakledilmemiştir. (hadis ilmi literatüründe mürsel veya maktu sayılmaktadır).

 Genellikle bütün Ehlisünnet tefsirleri diğer görüşlerin yanında, bu ayetin nüzul sebebi hakkında rivayet ettikleri hadiste Ehlibeyt’in Peygamber (s.a.a), Hz Ali, Hz Zehra, imam Hasan ve imam Hüseyin olarak bilmektedirler. Onlar meşhur Ümmü Seleme’nin A’li Kisa ve… hadisini nakletmişlerdir. Numune olarak bazı Ehlisünnet tefsirlerinden bu rivayete veya bu rivayetin mazmununu ve içeriğini içeren rivayetlere işaret etmiş veya bu rivayeti kabul görmüş şahsiyetlere değiniyoruz:

1. Fahri Razi (“Mefatihu’l Gayb”), c. 25, s. 168, Tathir ayetinin zeylinde.

2. İbni Ebi Hatem, (“Tefsiri El- Kur’ani’l Azim”), c. 9, s. 3132, Tathir ayetinin zeylinde.

3. Nizamu’d Din Nişaburi, (“Tefsiri Garaibu’l Kur’an ve Regaibu’l Furkan”), c. 5, s. 460, Tathir ayetinin zeylinde.

4. Muhammed bin Cerir Taberi, (“Camiu’l Beyan fi Tefsiri’l Kur’an”), s. 22, s. 5, Tathir ayetinin zeylinde.

5. Haskani, (“Şevahidu’t Tenzil Li Gavaidi’t Tefzil”), c. 2, s. 18, Tathir ayetinin zeylinde. Haskani, bu konu hakkında Ehlisünnet kitaplarında yer alan hadisleri çok iyi toplamıştır.

6. Suyuti, (“Ed- Durru’l Mensur fi Tefsiri’l Me’sur”), c. 5, s. 198, Tathir ayetinin zeylinde.

7. İbni Cuzi, (“Zadu’l Meysir fi Ulumu’t Tefsir”), c. 3, s. 462, Tathir ayetinin zeylinde.

8. İbni Atiyye, (“El- Muherriru’l Veciz”), c. 5, s. 308, Tathir ayetinin zeylinde.

9. Kadi Beyzavi, (“Envaru’t Tenzil ve Esrarı’t Te’vil”), c. 5, s. 12, Tathir ayetinin zeylinde.

10. Tefsiri Muhyi’s Sunne, Ebu Muhammed El- Hüseyin bin Mesud El- Bagevi, (“Mealimu’t Tenzil”), c. 6, s. 350, Tathir ayetinin zeylinde.

 


[1] Ahzab suresi 33; Hud suresi 73.

[2] Tabatabai, “El- Mizan”, Musa Hamedani, Kum: Defteri intişaratı İslami, c. 16, s. 465.

[3] Bazı rivayetlerde Masum imamlar (a.s) kendilerini “Ehlibeyt” olarak tanıtmışlardır; Tusi, “Tehzibu’l Ahkam”, Nerm Efzarı Camiu’l Ahdasi, c. 5, s. 232.

[4] “El- Mizan” kitabının tercümesinden yararlanılmıştır, c. 16, s. 463.

[5] İbni Kesir, “Tefsiri’l Kur’ani’l Azim”,Beyrut: Daru’l Kutubu’l İlmiye, Menşuratı Muhammed Ali Beyzun, 1419 h.k, c. 6, s. 365.

[6] “Tefsiri’l Kur’ani’l Azim”, c. 6, s. 365; Fahrı Razi, “Mefatihu’l Gayb”, Beyrut: Daru’l İhyai’t Turas, 1420 h.k, c. 25, s. 168.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Eğer evlat anne ve babasından önce vefat ederse merhumun evladı büyükbabasından miras alır
    22834 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/17
    Mirasın tabakaları ve açıklaması hakkında 3254 (Site: 3943) ve 1325 (Site: 1320) sayılı sorulara müracaat edebilirsiniz. Ama sorunuz hakkında muhterem mercilerin fetvalarını beyan etmeden önce, ölünün bir evladı (erkek veya kız) olduğu müddetçe torunlara miras ulaşmayacağını hatırlatırız. Ölünün (burada ölü derken büyükbaba veya büyükanne kastedilmektedir) evlatları kendisinden önce ölmeleri ...
  • Rivayetlerde sihir ve büyünün gerçek olduğu ancak sadece Allah’ın izniyle etki edebileceği beyan edilmiştir. Allah’ın böyle bir şeye izin vermesi ilahi adaletle çelişmez mi?
    6019 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2019/08/06
     Muhammet bin. İsa der ki İmam Rıza (a.s)’dan ‘sihir’ hakkında sordum. İmam şöyle buyurdu: “ Sihir gerçektir ancak sadece Allah’ın izniyle etkisi olur.”[1]Bu rivayette mevzu bahis olan ibaret: (هُوَ یُضِرُّ بِإِذْنِ اللهِ تَعَالَى) “O (sihir) Allah Teala’nın izniyle zarar verir.” bölümü olup, ...
  • Ulül Azm Peygamberler Hangi Dönemlerde Yaşamışlardır?
    8240 تاريخ بزرگان 2019/10/21
     Tarihi kaynaklar Ulül azm Peygamberlerin ve diğer Peygamberlerin hangi zaman dilimlerinde yaşadıklarına değinmiştir:Adem (a.s) Ebu’l-beşer:Hz. Adem (a.s)’ın ömrü hakkında Tevrat’ta geçen 930 yıl yaşadığı yönündedir.[1]  Ayrıca başka bir kaynakta Hz. Adem (a.s)’ın Cuma günü doğduğu saatte 930 yaşında vefat ...
  • “Hamd Âlemlerin Rabbi olan Allah’a özgüdür” ayeti hakkında İmam Askeri’nin (a.s) tefsiri nedir?
    10981 Tefsir 2012/04/15
    İmam Hasan Askeri Tefsiri, bu İmama mensuptur ve bazıları bir takım delillerden ötürü bu tefsirin kendisine isnat edilmesini kesin bilmemektedir. Bu tefsirde Hamd suresi ve Bakara suresi 282. ayete kadar rivayetsel bir şekilde tefsir edilmiştir ve buna Kur’an ilimleri literatüründe “Me’sur” tefsir denilmektedir. Her halükarda İmam Hasan ...
  • imamların (a.s.) isimleri Şia'nın hangi mütevatir hadislerinde tasrih (açık bir şekilde zikir) edilmiştir.
    7214 Eski Kelam İlmi 2011/04/13
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Berzahta veya kıyamette ezan okunacak mı?
    7122 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/04/03
    1- Berzah aleminde ezan okunması konusunda hadis kaynaklarında herhangi bir şey yoktur. 2- Bir rivayette İmam Bakır (a.s) şöyle buyuruyor: ‘Resul-i Ekrem (s.a.a) miraca gittiğinde geçmiş bütün Peygamberler Onun yanına geldiler. Cebrail, Allah’ın emriyle ezan okudu ve kamet getirdi.[1] 3- ...
  • Kur’an’ın nüzulu hangi yılda tamamlandı?
    14979 Kur’anî İlimler 2011/04/28
    Peygambere nazil olan son ayet ve son sure hakkındaki rivayetler farklıdır. Bazı rivayetlerde Peygambere (s.a.a) nazil olan son surenin Nasr suresi olduğunu söylenirken bazılarında da Beraet suresinin son sure olduğunu söylenmektedir. Yine bazı rivayetlerde Bakara suresinin 281. ayetinin son ayet olduğunu söylenirken bazılarında da ‘Bugün dininizi size ikmale ...
  • Çocuğa karşı doğru davranışın yolları hakkında bilgi veriniz.
    9768 Pratik Ahlak 2011/04/13
    Çocuğu doğru şekilde eğitmek bu kısa yazıya sığmayacak kadar uzun bir konudur, ancak genel olarak şu birkaç noktaya dikkat çekilebilir: Eğitimden önce insanın kendisini yetiştirmesi, sevgide ölçülü olmak, ifrat ve tefritten kaçınmak, çocuğa şahsiyet vermek, onlara yeteneklerini kullanma ortamını vermek ve çocuğun eğitiminde aşamalara riayet etmek. ...
  • Cevheri hareketten maksat nedir?
    11617 İslam Felsefesi 2010/12/05
    Hareketten maksat, bir şeyin kuvve (durgunluk) halinden fiil haline geçmesidir. Cevher (öz)’den maksat ise dış alemde varolabilmesi için mevzuya (yapıntı) ihtiyacı olmayan mahiyettir. Oysa arazın (ilinti) dış alemde varolması için mevzuya ihtiyacı vardır. Örneğin beyaz renk, arazdır ve varolabilmesi için dış alemde mutlaka bir mevzuya ihtiyacı vardır. Ama ...
  • Her yarım saatte tuvalet ihtiyacı olan ve tekerlekli sandalyeyle amellerini yapmak zorunda olan hastanın temettü haccındaki vazifesi nedir?
    10521 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/09/22
    Haccın şartlarından birisi beden gücünün yerinde olmasıdır. Yani, hacca gitmek ve amelleri çok zorluk ve meşakkat olmadan yerine getirmek için yeterli güce sahip olmak gerekmektedir. Hac kocanız için zor ve meşakkati olur ve bu  dayanılmaz bir hal alırsa aslında hac ona farz değildir. Ancak bu hastalığa yakalanmadan ...

En Çok Okunanlar