Gelişmiş Arama
Ziyaret
8784
Güncellenme Tarihi: 2011/03/01
Soru Özeti
Zamanın imamının (a.c) yaşadığı yer neresidir?
Soru
Zamanın imamının (a.c) yaşadığı yer neresidir?
Kısa Cevap

Bu alanda üç kısım rivayet ile karşı karşıyayız:

Birinci kısım rivayetler, onun yaşam mekânı olarak özel bir yeri belirtmemektedir. Elbette bu kısma ait bazı rivayetler onun yerinin çöl ve dağlar olduğunu bildirmektedir. İkinci kısım rivayetler halk arasında tanınmayacak şekilde yaşadığını dile getirmektedir. Üçüncü kısım rivayetler ise Medine veya Medine’deki Rezevi Dağı yahut Mekke veyahut etrafındaki “Zituya” gibi özel bölgeleri belirtmektedir. Bu hususta mevcut üç kısım rivayetin birbirleriyle çelişmediğini söylemek gerekir; zira onun hayatı normal ve olağan bir haldedir. Çoğu vakit Medine veya Mekke’de bulunması ve bazı zamanlar da zorunluluk gereği halktan uzaklaşıp dağ ve çöllerde yaşamasının ne gibi bir engeli olabilir?

Ayrıntılı Cevap

Bu alanda üç tür rivayet mevcuttur ve ilk bakışta her biri diğeriyle çelişik gözükmektedir.

A. Bazı rivayetler onun yaşam yeri olarak özel bir mekânı belirtmemekte ve kendisinin yerini çöl ve dağlar olarak tanıtmaktadır. Şeyh Tusi’nin Ğıybet kitabında yer verdiği İbn. Mehziyar’a ait rivayet bu kabildendir.[1] 

B. Özel bir bölgeyi onun yaşam yeri olarak belirten rivayetler. Örnek:

1. Medine ve etrafı veya Medine etrafında yer alan Rezevi Dağı.[2] Allame Şuşteri bu hususta şöyle demektedir: Muteber metinlerde belirtildiği üzere küçük ve büyük gıyette onun yeri Rezevi Dağı’dır. Keysanilik mensuplarının Muhammed b. Hanefiye’nin karargahının Rezevi Dağı’nda olduğunu sanmaları, bu dağın Hz. Mehdi’nin (a.c) yeri olmadığına delil teşkil etmez; zira Keysanilik mensupları Peygamberden (s.a.a) bir takım hadisler duyduklarından ve Mehdi’nin gaybe karışacağı olacağı tevatür derecesinde ispatlanmış olduğundan ve … onlar bunu Muhammed b. Hanifiye’ye uyarlamışlardır. Esasen her sapma ve şüphenin menşei, kötü istifadeye tabi tutulan hak bir konudur.[3]

2. Mekke ve etrafı. Bazı rivayetlerden anlaşıldığı üzere kendisi Mekke civarında “Zituva” adında bir yerde yaşamakta ve yarenleriyle birlikte orada ayaklanacaktır.[4] 

C. Üçüncü kısım rivayetler ise özel bir yer adı vermemektedir. Sadece onun insanlar ile haşir ve neşir olduğunu ve tanınmayacak bir şekilde yaşadığını bildirmektedir. [5] Kısa olarak değindiğimiz bu üç kısım rivayete az bir dikkatle odaklaştığımızda aralarında hiçbir tezat ve çelişki olmadığını anlayabiliriz; zira birinci esas onun yaşamının normal ve olağan bir şekilde olmasıdır. Dikkat çekici olmayacak şekilde olmamasıdır. Bu tür bir yaşam onun için daha kolayıdır. Elbette onun çoğu vakit Medine veya Mekke’de olması ve bazen zorunluluk gereği insanlardan uzaklaşıp dağ ve çöllerde yaşaması bir çelişki arz etmez.[6]  



[1] Şeyh Tusi, Ğıybet, s. 266, Be Nakl Az Çaşm Be Rah-ı Mehdi, s. 384.

[2] Şeyh Tusi, Ğıybet, Menşurat-i Mektebe Basireti, s. 103; Biharu’l-Envar, c. 52, s. 153; Usul-i Kafi, c. 1, s. 340.

[3] Mecmua-i Makalat ve Goftarha Piramun-ı Hz. Mehdi (a.c), s. 64.

[4] Nu’mani, Kitab-ı Ğıybet, s. 182, Be Nakl Az Çaşm Be Rah-ı Mehdi, s.350.

[5] Nu’mani, Kitab-ı Ğıybet, s. 164. Bu rivayetten istifade edildiği kadarıyla kendisinin ğıybeti, unvan ğıybetidir.

[6] Bkn: Çaşm Be Rah-ı Mehdi, s. 351-347.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Yemek yemek için ev sahibinden izin almak gerekir mi?
    6842 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/02/14
    İslami açıdan insanın yemeğinin helal ve pak olmasının yanı sıra mubah da olması gerekir yani o yemeğin sahibi de razı olmalıdır ve biz de onun razılığını bilmeliyiz. Başkalarını malını izinleri olmaksızın kullanmak haramdır. Ancak bir kimse başkasını yemek için evine davet etmiş yemek sofrasını açmış veya bir bağ sahibi ...
  • Bu asırda kızları köleliğe çekmek caiz midir?
    6938 Eski Kelam İlmi 2011/10/23
    Her şeyden önce köleliğin İslam dini tarafından temelleri atılan bir kurum olmadığını, bilakis bu fenomenin İslam’ın doğduğu çağda dünyanın tüm bölgelerinde yaygın olan bir realite olduğunu bilmeliyiz. İslam köle sahiplerine ciddi bir zarar vermeksizin ve mevcut toplumsal dengeyi ani ve hızlı bir girişimle ortadan kaldırmaksızın imkânların elverdiği ölçüde ve ...
  • Çocukken bir defa kız kardeşimin sütünü içmiş olan amcakızım ile evlenebilir miyim?
    7868 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/22
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Allah gerçekleşmeden önce insan amelini nasıl bilmektedir?
    6359 Eski Kelam İlmi 2011/08/21
    Bizim için böyle bir sorunun meydana gelmesinin sebebi, Allah ile zaman arasındaki bağı doğru anlamamamızdır. Allah ezeli, ebedi ve zaman üstüdür; yani Allah zamanı kuşatmıştır ve onunla sınırlı değildir. Esasen Allah geçmişte gelecek hakkında bilgi sahibidir diye bir şey söylememiz doğru değildir; çünkü Allah için geçmiş ve gelecek diye ...
  • Eğer birisi ramazan ayında tutmamış orucunu bir sonraki ramazan ayına kadar kaza etmezse hükmü nedir?
    6682 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2015/09/14
    sorunuzun üç sureti var: biz mercii taklitlerin görüşlerini dikkati nazarda tutarak sorununuzun her bir suretini ayrı ayrı cevaplandırırız. Bir: eğer hastalıktan ötürü orucunu tutmamış ve hastalığı bir sonraki ramazana kadar devam etmişse, tutmamış oruçlarının kazası farz değildir ve her gün yerine yaklaşık on sir (750 gram) denkliğinde ...
  • Eğer bir kız ve erkek evlenmeyi kararlaştırırlarsa ve aralarında ilişki olursa, ama erkek ahdine vefa göstermez ve kızı terk ederse günah işlemiş sayılır mı?
    9322 Pratik Ahlak 2011/08/21
    İslam ahit ve anlaşma dini olup ahde vefa göstermeyi müminlerin alamet ve sıfatlarından biri saymaktadır. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) şöyle buyurmaktadır: Müminler şart ve taahhütlerine bağlıdır.[1] Maalesef bazı insanlar bu önemli hususa bağlı değildir ve menfaat, heves ve arzularının ...
  • Ben hastayım ve cep haclığımı da babamdan alıyorum. Bunun dışında param yoktur ki orucumun kefaretini verebileyim, Acaba yine orucumun kefaret üzerimde farz mıdır? Bu senenin kefaret miktarı kaç tümendir?
    6170 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/14
    Fukahanın (fıkıh âlimleri) fetvası esasınca orucunu kasten (amdi olarak) ve her hangi bir mazereti olmaksızın yiyen bir kimse üç çeşit kefaretten birisini seçmek arasında muhayyerdir. Birincisi: Bir köle azat etmek. Günümüz dünyasında köle konusu mevcut olmadığından dolayı bu şık kendiliğinden devre dışı kalıyor.
  • İmam Ca'fer Sadık'a göre Kur'an karisinin özellikleri
    12688 Kur’anî İlimler 2011/07/19
    İmam Cafer Sadık (a.s) Kur'an karisi için bir takım özellikler ve vasıflar zikretmiştir. Bu cümleden şu vasıfları zikredilebilir: Ehl-i Beyt'in velayetini bilmesi, Kur'an'ı doğru okuması, Kur'an'ı okurken ondan etkilenmesi, abdestli olması, doğru bir kimse olması ve yağcılıktan uzak durması, Kur'an'a karşı tevazu ve huşu göstermesi, ilim öğrenmek yolunda çaba göstermesi, ...
  • Hangi surede hay ve kayyum sıfatları yer almaktadır?
    17459 Tefsir 2010/11/08
    Hay ve kayyum Yüce Allah’ın iki zatî sıfatıdır. “Hay” “diri” manasında ve “kayyum” da “zatıyla kaim olan ve başkalarının kendisiyle kaim olduğu varlık” anlamındadır. Bu iki sıfat beraber bir şekilde Kur’an surelerinin üç ayetinde yer almaktadır:1. Bakara suresi 255. ayet: “
  • Dinin afetleri nelerdir?
    12217 Din Felsefesi 2010/08/22
    Din, kendisinde hata, yanlış, hasar ve afetin yer alamayacağı kutsî ve ilahî bir olgudur. Hata ve yanlış yapma beşerî hususlarla ilgilidir. Din ve dindarlığın hasarlarını bilme bahsindeki hasar ve afet, dinin hakikatiyle ilgili değildir. Bilakis insanların dine bakış tarzları, insanın dini anlama ve telaki etme şekli, ...

En Çok Okunanlar