Gelişmiş Arama
Ziyaret
11378
Güncellenme Tarihi: 2009/06/03
Soru Özeti
Eğer Şeytan ateştense nasıl ateşte yanacak?
Soru
Eğer Şeytan ateştense nasıl ateşte yanacak?
Kısa Cevap

Âlem daima bir değişim içerisindedir. Eşyanın (maddenin) özellikleri de etki tepkilerden dolayı değişkenlik göstermektedir. Hatta bilim adamları yanmayan bir maddeyi üzerinde değişiklikler yaratarak yeni bir unsur yani yanıcı bir madde elde edebilirler. İnsanın böyle bir yeteneğe ulaştığı şu halde acaba varlık âleminin Rabbi’nin Şeytan’ı oluşturan unsurlarda küçük değişiklikler yaparak Onu Cehennem ateşinde yakabileceği hususunda şüphe var mıdır?

Ayrıntılı Cevap

Cevap olarak öncelikle bu alanda her ne kadar senet açısından şüpheler olsa da anlatılan bir öykü vardır. Ama her halükarda orada verilen cevap mantıklı olup sizin sorunuzla da alakalıdır:

Behlül’ün de katıldığı bir toplantıda zamanın ilim ehlinden biri bu soruyu yöneltmişti. Bir müddet sonra Behlül, bir sıva parçasını şahsın alnına fırlattı ve başını yaralayarak kana buladı. Onun itirazının cevabında ise “Acaba bu sıva parçası toprak değil mi ve sen topraktan yaratılmadın mı? Ateş başka bir ateşi yakamazsa nasıl olur da bir toprak parçası başka bir toprağa zarar verebilir? ” dedi.[1]

Buna binaen, dikkat buyurun ki insan toprak olmasa da topraktan yaratılmıştır. Şeytan da ateş olmadığı gibi ateşten yaratılmıştır. Toprak nasıl insana zarar verebiliyorsa ateşin de Şeytan’a zarar vermesi muhal ve akıl almaz bir şey değildir. Öyle ki birçok örnek vardır ki aynı kaynaktan olmalarına rağmen bir diğerine olumsuz etki bırakan ve zarar veren maddeler mevcuttur ve ayrıca bazı maddelerin özellikleri onlarda küçük bir değişiklikle tamamen tersine dönmektedir. Lütfen aşağıda belirtilenlere dikkat ediniz:

  1. Buzun sudan oluştuğunu hepimiz biliriz ve kaynar su da suyun kendisidir. Onların moleküler bileşiminde en küçük bir farklılık bulunmamaktadır. Ama buzu kaynar suya yaklaştırdığımızda zarar görerek zamanla ortadan kaybolur.
  2. Bizden ateşin düşmanını sorsalar ve nasıl onunla mücadele edeceğimizi sorsalar, şüphesiz cevaben su diyeceğiz. Suyun alev alması, ateşin alev almasından daha şaşılacak bir durumdur! Şunu bilmekte fayda var ki eğer suyu katalizör eşliğinde elektrik akımına maruz bırakırsak, onu oluşturan moleküllere yani Oksijen ve Hidrojen’e ayırmış oluruz. Bu her iki unsuru da ayrı tutarak onlara ateşi yaklaştırırsak Oksijen’in alev aldığını ve Hidrojen’in ise patladığını görürüz. Bundan daha ilginç olanı ise Allah’ın, Kuran-ı Kerim’de bu iki olaya işaret etmiş olması ve kıyamet alametlerinin beyanında o günde denizlerin alev alacağını[2] ve başka bir yerde ise denizlerin patlayacağı haberini bildirmesidir.[3] Geçmişte suyu oluşturan unsurlardan haberdar olmayan bazı müfessirler, suyun alev almasının şaşılacak bir durum olduğuna ve takriben muhal olduğuna inanmışlardır. Bu bağlamda bu ayetler hakkında çeşitle tevcihlerde bulunmuşlardır.[4] Elbette İmam Ali (a.s)’dan nakledilen bir rivayette İmam (a.s), bir Yahudi’den sormaktadır ki: “Cehennem nerededir?” Yahudi ise İmam’a (a.s) “Denizde” diye yanıt verir. Ali (a.s) onun sözünü destekleyerek onun doğru söylediğini buyurmuştur.[5]
  3. Bütün bitkiler fotosentez ile yani güneş ışınlarının yardımıyla (ateşten oluşan) yetişmekteler. Hatta günümüzde seralarda sadece su ve ışıktan faydalanarak toprağa dahi ihtiyaç duymadan bitki yetiştirmekteler. Şu halde sorumuz şudur ki ateş ve sudan terkip olunan bu bitkileri ateşin oluşturduğu hararete tabi tutarsak acaba onlara zarar vermez mi?
  4. Gökyüzünde uydular vasıtasıyla dağılan çeşitli dalgalar mevcuttur. Radyo, televizyon, uydu bağlantılı telefon ve diğer iletişim araçlarının istasyonları gibi. Ortak bir formüle sahip olan bu araçların tek farkı frekans ve dalga boyutu düzeyindedir.

Bu sebepten ötürü, tüm bunlar birbirine etki edebileceği gibi birbirlerinin işlevlerini de bozabilirler. Daha önce duymuş olduğunuz elektronik savaş bu özellikler kullanılarak gerçekleşebilir. Acaba aklınıza dalgaların başka dalgalara nasıl zarar verebileceği sorusu gelmedi mi?

Günümüzde fizikte madde ve enerjinin asla yok olmadığı sadece bir durumdan başka bir duruma dönüştüğü yönünde bir kanun vardır. Bu delile dayanarak, bir madde veya enerji onda oluşan değişimlerle farklı özellikler kazanır. Bir gün ateşi söndürme özelliğine sahip olan su, bazı değişikliklere uğrayarak ateşleme yapma ve alev alma ve patlama gibi olumlu etkiler göstermektedir.

Tabiat âleminde bu tür hayret verici özellikler yaratan yüce Allah kolayca, ateşten yaratılan Şeytan’ı kendi irade ve Şeytan’ın özelliklerinde uygulayacağı küçük eylemlerle veya alevlenebilen bir maddeye dönüştürerek Cehennem ateşinde yakabilir.

"إن ذلک علی الله یسیر"؛  ve şüphesiz bu Allah’a kolaydır.[6]    

 


[1] Hüseyni Şah Abdul Azimi, Hüseyin, Tefsir-i İsna Aşeri, C. 4, S. 28, İntişarat-i Misak, Tahran, 1363 h.ş

[2] Tekvin suresi, 6 ، "و إذا البحار سجّرت"

[3] İnfitar Suresi, 3 "و إذا البحار فجّرت".

[4] Girtabi, Muhammed b. Ahmet, El-Cami’ul Ahkam’il Kuran, C. 20, S. 231, İntişarat-i Nasir Hüsrev, Tahran, 1364 h.ş

[5] Taberi, Muhammed b. Cureyr, Cemi’ul Beyan fi Tefsir’il Kuran, C. 30, S. 43, Dar’ul Marifet, Beyrut, 1412 h.k

[6] Hac suresi, 70

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cenabet guslü alması gereken biri namaz kılabilmek için guslün yanı sıra abdestte alması gerekir mi?
    26159 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/11
    Cenabet guslü yerine getirmiş olan kimse normal şartlarda abdesti bozan bir durumla karşılaşmadığı takdirde (tuvalete çıkma, yellenme gibi…)aldığı cenabet guslü ile namaz kılabilir ve namaz için abdest almaması gerekir. Eğer abdesti bozan bir durumla karşılaşmadığı halde gusülden sonra namaz için abdest alırsa haram olan(yapmaması gereken ) bir ...
  • İmam niçin masum olmalıdır ve imamın masum olduğu nasıl belirlenmelidir?
    13092 Eski Kelam İlmi 2008/06/18
    Şia, Ehl-i Sünnet’in aksine, imamın, da masumiyet konusunda peygamberler (s.a.a.) gibi olduğuna inanmaktadır. Bu yüzden İslam Peygamberi ve diğer ilahi peygamberlerin de masum oldukları gibi, imam da hata ve yanlıştan masum olmalıdır.Ama Ehl-i Sünnet, peygamberden sonraki halifeliği, ilahi değil, toplumsal bir makam olarak görmektedirler onlara göre bu makam halk ...
  • Rehberliğin görüşüne göre “bilerek” namazı bozmanın hükmü nedir?
    30111 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/22
    İradi olarak farz namazı bozmak ve kesmek haramdır ama bir kefareti yoktur. Eğer insan namazını doğru kılıp kılmadığına dair şüphe ederse şüphesine itina etmemeli, namazını doğru kıldığına hükmetmeli ve namazı bozmamalıdır. Ama namazını bozarsa bunun bir kefareti yoktur. Elbette farz namazı iradi olarak bozmak haramdır ama ...
  • Eğer namaz kılan bir insan namaz esnasında mescidin necis olduğunu veya olacağını anlarsa ne yapmalıdır?
    6070 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/09/12
    Tevzihü’l-Mesail’de şöyle belirtilmiştir: “Eğer namaz kılan şahıs namaz esnasında mescidin necis olduğunu anlarsa ve namaz vakti dar ise namazın tümünü kılmalıdır. Eğer vakti varsa ve mescidi temizlemek namazı bozmaya neden olmazsa namaz esnasında temizlemeli ve sonra namaz kılmalıdır. Lakin bu namazı bozacaksa, namazı bozmalı, mescidi temizlemeli ve sonra namaz ...
  • Ümmü'l Mü'minin deyimi nasıl ortaya çıktı?
    11752 Tefsir 2009/06/16
    Ümmü'l Mü'minin deyimi ilk olarak Peygamber (s.a.a)'in zamanında Ahzap suresinin 6. ayetinin nazil olmasıyla deyimleşti. Ayet, Peygamber (s.a.a)'in eşlerinin mü'minlere göre durumunu ortaya ...
  • Yemek yemek için ev sahibinden izin almak gerekir mi?
    7032 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/02/14
    İslami açıdan insanın yemeğinin helal ve pak olmasının yanı sıra mubah da olması gerekir yani o yemeğin sahibi de razı olmalıdır ve biz de onun razılığını bilmeliyiz. Başkalarını malını izinleri olmaksızın kullanmak haramdır. Ancak bir kimse başkasını yemek için evine davet etmiş yemek sofrasını açmış veya bir bağ sahibi ...
  • Eğer Ayşe müminlerin annesiyse ve Kur’an onun temiz olduğunu ilan etmişse, Cemel savaşında İmam Ali’yle (a.s) nasıl savaştı?
    9578 Eski Kelam İlmi 2011/09/21
    Sorudaki temizlikten kastedilen temizlik, tathir ayetinin içeriği olan tüm yönleriyle ve mutlak temizlikse, tathir ayeti sadece aziz Peygamber (s.a.a), İmam Ali (a.s), Fatıma (a.s), İmam Hasan (a.s) ve İmam Hüseyin ile ilgilidir ve Peygamberin eşlerini kapsamamaktadır. Ama iffet ile çelişen bir ameli yapma ithamından (ifk hadisesi) temizlenmek ise, bu ...
  • Gusül alırken bedenin mutlaka yıkanması gereken yerleri neresidir?
    9969 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/01/17
    Guslün doğru olmasının şartlarından biri suyun bedenin görünen dış yüzünün tümüne ulaşmasıdır. Nitekim Tevzih-ul Mesail’de şöyle yazar: ‘Gusül alırken bedende iğne ucu kadarda yıkanmayan yer kalırsa gusül batıldır. Ama kulak ve burun içi gibi görünmeyen yerlerini yıkamak farz değildir.’
  • Hz. Meryem’in makamının yükselmesine neden olan şey nedir?
    15584 Tefsir 2012/06/26
    Kur’an ve hadislerden anlaşılan şu ki; İmran’ın kızı Meryem, mali bakımından iaşesini idare edebilecek bir güce sahip değil ve böyle fakir bir ailede (zira o doğmadan önce babası vefat etmişti) dünyaya gelmiştir. Bu neden dolayı onun sorumluluğunu Hz. Zekeriya (Meryem’in teyzesinin kocası) üstlenmişti. Bu değerli ...
  • Aceleyi gidermek için ne yapılmalıdır?
    6741 Teorik Ahlak 2012/05/03
    Acele, dinsel öğretilerin men ettiği hususlardandır. Bu, işleri yapmada erken girişimde bulunmak anlamına gelir. Acele etmek hız ve işleri zamanında yapmak ile fark eder. Hız, öncüllerin ve gerekli şartların hazır olmasından sonra insanın fırsatı elden vermemesi ve işi yapmak için girişimde bulunmasıdır. Acelenin karşısında ise soğukkanlılık ve ...

En Çok Okunanlar