Gelişmiş Arama
Ziyaret
4975
Güncellenme Tarihi: 2014/10/25
Soru Özeti
Acaba Şia mezhebinden Sünni mezhebine geçmek caiz mi?
Soru
Acaba Şia mezhebinden Sünni mezhebine geçmek caiz mi? Eğer caiz değilse hükmü nedir ve bu hükmün dayanağı ve kaynağı nedir?
Kısa Cevap
 Esasen din ve inanç insanın akıl ve mantık yoluyla hakikati araştırması ve araması sonucu kendi seçimiyledir. İnsan temel inançlarında araştırma yapmalı ve hakikate ulaştıktan sonra onu seçmelidir. Din ve mezhep insana büyüklerinden miras kalmaz. Buna binaen dinin temel inançlarında taklit caiz değildir.[1] Zira din, mezhep ve inanç insanın içinden gelen ve kalbi bir kabullenmedir. Doğal olarak bireyin kendisi seçim yapmalı bir miras olarak kabul etmemelidir. Ama bu yolda yaşanabilecek her türlü sapma insanı ebedi bir felakete sürükler. İşte bu yüzden kendinize dini liderler seçerken mümkün mertebe dikkatli ve özenli olmalı Allah Teâlâ’dan bu yolda size yardım etmesini talep etmelisiniz. Kuran’ı Kerim şöyle buyuruyor: “ O gün herkes kendi İmamı ile çağrılacaktır”.[2] Bu temel çerçevesinde kıyamet günü her insan dünya hayatında İmamı ve önderi bildiği ve amelde uyduğu insanın safında yer alacaktır.
Bu dünyada bir önder ile takipçileri arasındaki bağ ahret hayatında kâmil bir şekilde açığa çıkacaktır.  Kurtuluş ehli olan ve azap ehli olan gruplar ayan olacaktır.  Her çağda ve zamanda Peygamberler ve onların halifelerini önder edinenler ahrette de bu mübarek insanlarla birlikte olacaklar. Şeytanı ve onun zorba ve zalim halifelerini önder seçenlerde ahrette onlarla birlikte olacaklardır. Kuran’ı Kerim İmanlar ve önderleri iki guruba ayırarak bizlere tanıtmaktadır. Bir gurup nur ve hidayet önderleri; bu insanları “Emrimize hidayet eden İmamlar”[3] olarak zikretmektedir. Bu gurup insanları Allah’a davet etmekte ve sonuç olarak ta takipçilerini kendileriyle birlikte cennete ve İlahi rızaya ulaştıralar. Diğer gurup ise ateşin ve cehennemin imamları önderleridir. Kuran’ı Kerim bunlardan “Ateşe davet eden İmamlar”[4] olarak bahsetmektedir. Bu cehennemlikler takipçilerini ve halkı kendileriyle birlikte cehenneme doğru götürmektedirler. Akıllı insan düşünerek, bütün cabasını ve azmini ortaya koyarak hakiki İmam ve önderleri tanımalı ve onların takipçisi olmalıdır. Körü körüne takipçilerini cehenneme taşıyan önderlerin arkalarından hareket etmemelidir.  Zira hem Sünni hem de Şia kaynaklarında nakledilen hadiste İslam Peygamberi şöyle buyuruyor: “Kim kendi zamanının imamını tanımadan ve ona marifet elde etmeden ölürse İslam dini üzere dünyadan göçmemiş; aksine cahiliyet üzere ölmüştür.[5]
Yapılan açıklamalar dikkate alındığında; eğer birisi araştırma ve incelemeler sonucunda kesin bir şekilde başka bir mektebin Şia mektebine üstün olduğuna kanaat getirirse. İster bu mektep İslam iddiasında bulunsun isterse de Müslümanların dışında bir yapı olsun; soru sormaya hacet duymadan zihin dünyasının derinliklerinde üstün gördüğü mektebe yönelir ve onu kabul eder. Fert anlamakta zorluk çekse de bizler açık bir şekilde Şia inancının temellerinin sağlamlığı nedeniyle araştırma ve inceleme ehli hiçbir ferdin bu inançtan yüz çevirmeyeceğinden eminiz. Bu konuda daha fazla bilgi için aşağıdaki dizinlere başvurabilirsiniz:
Şia’nın üstünlüğünün delilleri, 222 (bölüm: 1406).
Şia mektebinin özellikleri ve seçkin yönleri, 287 (bölüm: 2483).
İslam mezheplerinin ortaya çıkış sebepleri, 192 (bölüm:4463).
“Ümmetin fırkalara ayrılması” hadisinin incelemesi, 5997 (bölüm:6747).
 
 

[1] Tevzuh’ul-Mesail (el’Mehşi’il-İmam Humeyni), 1.c, 11.s.
[2] İsra/71.
[3] Secde/24
[4] Kasas/41
[5] Meclisi, Muhammet Bakır, Bihar’ul-Envar, 51.c, 160.s, dar’ul-vefa, Beyrut, 1404.
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hangi ayet tevhidin kısımlarını içermektedir? Tevhidin kısımları nelerdir?
    16882 Eski Kelam İlmi 2011/08/14
     Tevhit konusu, Kuranî ve dinî kavramlar içinde en derin ve geniş konulardandır. Çünkü tevhidin çeşitleri ve mertebeleri vardır. Bu yüzden Kuran’da tevhit konusu birçok sure ve ayette genişçe ve derin olarak işlenmiştir. Kuran’ın bu üslup ve tarzı temel kavramlardadır. Bugün bu üslup, Kuran’ın konusal ...
  • Genetik düzeltmenin hükmü ve bu yöntemle dünyaya gelen çocuğun hükmü nedir?
    7251 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/07/11
    Genetik düzeltmeler yapmanın birçok çeşidi söz konusudur bu yüzden tabii olarak hükümleri de farklıdır.Ancak genel olarak söylemek gerekir ki genetik düzeltme karı kocanın (eşlerin) sperm ve yumurtalığı üzerinde yapılır ve maksat dünyaya gelecek çocuğun genler ve kalıtımla geçen hastalıklara karşı bağışıklık kazanması olursa ...
  • Niçin bizim mektepte imamlık makamı babadan oğla irsi olarak geçmektedir?
    8827 Eski Kelam İlmi 2010/10/05
    İmamet makamı masum olmak ve bol ilim gibi vasıflara sahip olan kişiye verilir. Bu vasıflara kimin sahip olduğunu yalnız Allah Teala bilir. Bu yüzden imamlar dünyaya gelmeden önce onların isimleri ve özellikleri Allah tarafından Peygambere bildirilmiştir. Ama imamlık veya peygamberlik makamının gereken liyakati taşıdığı için önceki peygamberin soyunda yer ...
  • Acaba İmam Hüseyin(a.s) bir hadisinde, Arap ve Acem arasında fark koymuş ve Acemleri kınamış mıdır?
    9935 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2010/09/04
    Dile getirdiğiniz rivayet Ebu Ebdillah (a.s)'dandır. Yani İmam Sadık (a.s)'tan, İmam Hüseyin (a.s)'den değildir. Şöyle buyurmuşlardır: “Biz Kureyşteniz ve bizim Şialarımız da Araptırlar, acem değil”. Bu rivayetin zahir anlamı dikkate alındığında Arap, acem ve Kureyş'ten maksat bilinen meşhur ırklardır. Ama bu rivayet senet açısından zayıftır. ...
  • Müslüman kadınlar camiasından ilmi havzalarda içtihat derecesine ulaşanlar var mı?
    10122 تاريخ بزرگان 2010/06/08
    İslam’ın ilime önem vermesi ve ilimi kadın erkek herkese farz kılması sonucu bazı kadınlar ilim öğrenimine iştigal edip sonunda içtihat derecesine ulaşmışlardır.Örneğin, H. K. 1403 yılında vefat etmiş olan Bayan Müçtehit Emin ve şimdi kadınların ilmi havzalarının değerli üstatlarından ...
  • Ailenin duyarsılığından dolayı tutumadığım oruçları kaza etmek zorunda mıyım?
    5608 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/14
    Hz. Ayetullahi’l-uzma Sistaninin (allah yüce gölgesini dahada uaztsın) defteri:Eğer itminanla orucun vacip olmadığına inanarak oruç tutmamışsa (kefaret yoktur ve) kaza yeterlidir.Hz. Ayetullahi’l-uzma Mekarım-i Şirazinin (allah yüce gölgesini dahada uaztsın) defteri:Namaz ve oruçları tedrici bir şekilde kaza ediniz. Kefaretin ile ilgili (niteliği hakkında) tevzihu’l-mesailimizdeki 1301-1402 numaralı meselelerdeki ...
  • Ağzı temizleyen maddelerin içinde genellikle az miktarda alkol bulunur. Bunun hükmü nedir?
    6519 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/06/12
    Sarhoş edici[1] sıvılardan olup olmadığı belli olmayan alkoller temiz hükmündedirler. Onların karıştırıldığı sıvıların alınıp satılması ve kullanılmasının herhangi bir sakıncası yoktur.[2]
  • Ahmet ismi İncil’in neresinde gelmiştir?
    27338 Eski Kelam İlmi 2011/11/12
    Bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli nokta şudur: Kur’an, İncil’de İslam Peygamber’inin (s.a.a) müjdeleyici olduğunu söylüyorsa, tahrif edilmiş İncil’i değil, Hz. İsa’nın (a.s) getirdiği incili kastetmektedir. Elbette tahrif edilmiş hali hazırdaki İncil’de de, bu meseleye işaret edilmesi dikkate değer bir konudur.Hz. Mesih (a.s), “Farkilit”ın geleceği müjdesini vermişti. Bu kelime ...
  • el-Muttali ve el-Mulakkan sıfatlar kemaliye mi yoksa veya cemaliye sıfatlardan mıdırlar?
    7183 Eski Kelam İlmi 2012/05/15
    İster Allah’ın lütfunu, ister kahrını vs. yansıtsın bir sıfatın Allah’ta olduğunu ispat eden bütün sübuti sıfatlar kelam ilminde cemal sıfatları diye bilinmekte ve varlık açısından aralarında herhangi bir fark yoktur. Soruda gelen el-Muttali (Telkin edici) ve el-Mulakkan (Bilen)’da bunlardandır. ...
  • Şia imamlarının Son Peygamber Hz. Muhammed dışında diğer peygamberlerden daha faziletli ve üstün oluşunun sebebi nedir?
    17757 Eski Kelam İlmi 2010/10/05
    Bizim dini öğretilerimizde geldiğine göre Hz. Muhammed dışında hiçbir peygamber, peygamberlik vasfı dışında imamlardan üstün değildir.Yine bazı hadislere göre ism-i azam 73 harften ibarettir ki önceki peygamberler bu harflerin hepsine vakıf değildiler. Örneğin Hz. İbrahim'e yalnız sekiz harf verilmiştir ancak İslam Peygamberi Hz. Muhammed (s.a.a)'e 72 harf verilmiştir ...

En Çok Okunanlar