Gelişmiş Arama
Ziyaret
5937
Güncellenme Tarihi: 2015/06/21
Soru Özeti
İlahi seferin yüce merhalelerine erişmek salt Şiilere özgü müdür yahut Ehlisünnet kardeşler de bu makama ulaşabilirler mi?
Soru
Allah’ın selamı üzerinize olsun. Size ilahi seferle ilgili bir soru sormak istiyorum. Sorum şöyle: İlahi seferin en yüksek makamlarına ulaşmak sadece Şiilere mi aittir, yoksa Sünni kardeşlerimiz de bu makama ulaşabilirler mi? Çünkü imamların (a.s) velayetini kabul etmeyen kimse nasıl bu makamlara ulaşabilir? Örneğin imam Rabbani Sünni olmasına rağmen Mektubat kitabı onun yüksek makamlara erdiğini gösterir gibi. Cevabınızı bekleyeceğim.
Kısa Cevap
Biz masum velilerin velayeti olmaksızın hiçbir kimsenin manevi yüce makamlara erişemeyeceğine inanırız. Bu konuda daha fazla bilgi edinmek için bakınız: 222 (İmamlar ve tekvini velayet). Elbette burada birkaç noktaya dikkat edilmelidir.
1. Velayetin iki kavramı veya iki mertebesi vardır: Birincisi genel velayet ve ikincisi de özel velayettir. Genel velayetten kasıt, İmamlara (a.s) sevgi ve muhabbet beslemektir. Bu, onlara düşmanlık beslememek anlamına gelebilir. Özel velayetten kasıt ise İmamların (a.s) velayet ve önderliğine inanmak ve hayatın tüm yönlerinde onlara itaat etmektir. Hiçbir ferdin masum velilerin velayeti olmaksızın manevi makamlara erişemeyeceği hususundan kastedilen şey ise insanın velayet mertebelerinin en azını yani imamların muhabbet ve sevgisini taşımasıdır. Yahut en azından Ehl-i Beyt’e (a.s) bilerek düşmanlık etmemesidir. Bundan dolayı bir insanın Masum İmamların (a.s) karşıtı ve düşmanı olması ve bununla birlikte manevi makamlara erişmesi imkânsızdır.
2. Birçok birey imkânların olmaması nedeniyle imamların (a.s) hakikati hakkında bilgi edinememektedir; bu grubun imamların düşmanları olarak algılanamayacağı apaçıktır. Hatta bu grup imamların (a.s) velayetini kabul etmeyen kimseler olarak değerlendirilemez; zira kabul etmemek çağrıya ve en azından bir bilgi ve bilince bağlıdır.
3. Bir şahsın kendi içinde imamların (a.s) velayetini kabul etmesi ama gerçek inançlarını insanlardan gizlemesi olasılığı da mevcuttur.
 
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cenabet guslü alması gereken biri namaz kılabilmek için guslün yanı sıra abdestte alması gerekir mi?
    26159 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/11
    Cenabet guslü yerine getirmiş olan kimse normal şartlarda abdesti bozan bir durumla karşılaşmadığı takdirde (tuvalete çıkma, yellenme gibi…)aldığı cenabet guslü ile namaz kılabilir ve namaz için abdest almaması gerekir. Eğer abdesti bozan bir durumla karşılaşmadığı halde gusülden sonra namaz için abdest alırsa haram olan(yapmaması gereken ) bir ...
  • İmam niçin masum olmalıdır ve imamın masum olduğu nasıl belirlenmelidir?
    13092 Eski Kelam İlmi 2008/06/18
    Şia, Ehl-i Sünnet’in aksine, imamın, da masumiyet konusunda peygamberler (s.a.a.) gibi olduğuna inanmaktadır. Bu yüzden İslam Peygamberi ve diğer ilahi peygamberlerin de masum oldukları gibi, imam da hata ve yanlıştan masum olmalıdır.Ama Ehl-i Sünnet, peygamberden sonraki halifeliği, ilahi değil, toplumsal bir makam olarak görmektedirler onlara göre bu makam halk ...
  • Rehberliğin görüşüne göre “bilerek” namazı bozmanın hükmü nedir?
    30111 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/22
    İradi olarak farz namazı bozmak ve kesmek haramdır ama bir kefareti yoktur. Eğer insan namazını doğru kılıp kılmadığına dair şüphe ederse şüphesine itina etmemeli, namazını doğru kıldığına hükmetmeli ve namazı bozmamalıdır. Ama namazını bozarsa bunun bir kefareti yoktur. Elbette farz namazı iradi olarak bozmak haramdır ama ...
  • Eğer namaz kılan bir insan namaz esnasında mescidin necis olduğunu veya olacağını anlarsa ne yapmalıdır?
    6070 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/09/12
    Tevzihü’l-Mesail’de şöyle belirtilmiştir: “Eğer namaz kılan şahıs namaz esnasında mescidin necis olduğunu anlarsa ve namaz vakti dar ise namazın tümünü kılmalıdır. Eğer vakti varsa ve mescidi temizlemek namazı bozmaya neden olmazsa namaz esnasında temizlemeli ve sonra namaz kılmalıdır. Lakin bu namazı bozacaksa, namazı bozmalı, mescidi temizlemeli ve sonra namaz ...
  • Ümmü'l Mü'minin deyimi nasıl ortaya çıktı?
    11752 Tefsir 2009/06/16
    Ümmü'l Mü'minin deyimi ilk olarak Peygamber (s.a.a)'in zamanında Ahzap suresinin 6. ayetinin nazil olmasıyla deyimleşti. Ayet, Peygamber (s.a.a)'in eşlerinin mü'minlere göre durumunu ortaya ...
  • Yemek yemek için ev sahibinden izin almak gerekir mi?
    7032 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/02/14
    İslami açıdan insanın yemeğinin helal ve pak olmasının yanı sıra mubah da olması gerekir yani o yemeğin sahibi de razı olmalıdır ve biz de onun razılığını bilmeliyiz. Başkalarını malını izinleri olmaksızın kullanmak haramdır. Ancak bir kimse başkasını yemek için evine davet etmiş yemek sofrasını açmış veya bir bağ sahibi ...
  • Eğer Ayşe müminlerin annesiyse ve Kur’an onun temiz olduğunu ilan etmişse, Cemel savaşında İmam Ali’yle (a.s) nasıl savaştı?
    9578 Eski Kelam İlmi 2011/09/21
    Sorudaki temizlikten kastedilen temizlik, tathir ayetinin içeriği olan tüm yönleriyle ve mutlak temizlikse, tathir ayeti sadece aziz Peygamber (s.a.a), İmam Ali (a.s), Fatıma (a.s), İmam Hasan (a.s) ve İmam Hüseyin ile ilgilidir ve Peygamberin eşlerini kapsamamaktadır. Ama iffet ile çelişen bir ameli yapma ithamından (ifk hadisesi) temizlenmek ise, bu ...
  • Gusül alırken bedenin mutlaka yıkanması gereken yerleri neresidir?
    9969 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/01/17
    Guslün doğru olmasının şartlarından biri suyun bedenin görünen dış yüzünün tümüne ulaşmasıdır. Nitekim Tevzih-ul Mesail’de şöyle yazar: ‘Gusül alırken bedende iğne ucu kadarda yıkanmayan yer kalırsa gusül batıldır. Ama kulak ve burun içi gibi görünmeyen yerlerini yıkamak farz değildir.’
  • Hz. Meryem’in makamının yükselmesine neden olan şey nedir?
    15584 Tefsir 2012/06/26
    Kur’an ve hadislerden anlaşılan şu ki; İmran’ın kızı Meryem, mali bakımından iaşesini idare edebilecek bir güce sahip değil ve böyle fakir bir ailede (zira o doğmadan önce babası vefat etmişti) dünyaya gelmiştir. Bu neden dolayı onun sorumluluğunu Hz. Zekeriya (Meryem’in teyzesinin kocası) üstlenmişti. Bu değerli ...
  • Aceleyi gidermek için ne yapılmalıdır?
    6741 Teorik Ahlak 2012/05/03
    Acele, dinsel öğretilerin men ettiği hususlardandır. Bu, işleri yapmada erken girişimde bulunmak anlamına gelir. Acele etmek hız ve işleri zamanında yapmak ile fark eder. Hız, öncüllerin ve gerekli şartların hazır olmasından sonra insanın fırsatı elden vermemesi ve işi yapmak için girişimde bulunmasıdır. Acelenin karşısında ise soğukkanlılık ve ...

En Çok Okunanlar