Gelişmiş Arama
Ziyaret
49472
Güncellenme Tarihi: 2010/05/19
Soru Özeti
Hayız kanın özelliklerini görmedim diye kendi adet dönemimin içinde namaz kılabilir miyim?
Soru
Âdetim çok düzensizdir. Gün içinde bazen geliyor, bazen gidiyor. Eğer kan görmezsem namaz kılmalı mıyım? Hatta bir iki saat sonra göreceğimi bilsemde mi? Yoksa adet dönemimin tamamen bittiğinden emin olmak için gün bitimine kadar beklemem mi gerekiyor?
Aslında şunu öğrenmek istiyorum: Eğer hayızın özelliklerini görmezsem adet dönemimin içinde namaz kılabilir miyim?
Kısa Cevap

Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız.

Ayrıntılı Cevap

Aşağıda değindiğimiz konular sorunuzun cevabını almakta size yardımcı olacaktır:

Hayız gören kadınlar birkaç kısıma ayrılırlar:

-İlk kez âdet gören kadın: Buna "mübtedia" denir.[1]

-Kendisine âdet edinememiş kadın: Bir kaç ay âdet görmüş, ama kendisine belli bir âdet edinemeyen veya âdeti değişmiş ve yeni bir âdet yerleşmemiş olan kadındır. Buna "muztaribe" denir.[2]

-Âdetini unutan kadın: Böyle birine ‘nâsiye’[3] denir.[4]

-Hamilelik ve çocuğa süt vermekten dolayı önceki âdetinden iki yıldan fazla geçtiğinden adetini unutma olasılığı çok olan kadın: Böyle birine ‘farziye’ denir

-Belli zaman ve sayıda âdet gören: Zamanı ve âdet gördüğü günlerin miktarı da aynı olan kadındır.

- Belli zamanda âdet gören: Her ay aynı zamanda âdet gören, ama gördüğü âdet günlerinin miktarı değişik olan kadındır.

-Belli sayıda âdet gören: Her ay âdet gördüğü günlerin sayısı eşit olan, ama kan görme zamanları değişik olan kadındır.

 

Hayızın bittiğini şu şekilde anlayabiliriz- burada kanın on günde durduğu farzedilmektedir-: Kan on güne kadar kesilirse tümü hayızdır ve hayızın altı kısmı arasında hüküm yönünden fark yoktur. Ancak (amelde) belli adetleri olan ve gördükleri kan, adet günlerini geçen kadınlar, bunun onu günü geçip geçmeyeceğini bilmiyorlarsa görevleri istihzardır.[5]

 

İstihzar, kadının kendisini hayız görmesi ve hayızın ahkâmına amel etmesidir. Yani durumu belli oluncaya kadar ibadet etmemeli ve hayızlı kadına haram olan şeylerden kaçınmalıdır. Ama âdeti düzenli olan ve âdet gördüğü günlerin miktarı hiç değişmeyen kadın için bu hüküm geçerli değildir.[6]

 

İstihzar hakkında başka görüşlerde var ki daha fazla bilgi için ilgili kitaplara başvurulabilir.[7]

 

Hayız olan kadının adet döneminde kanı kesildikten sonra, on günden önce vazifesi şöyle açıklanabilir:

Hayız kanı on günden önce kesilirse bu durumda çeşitli kısımlara ayrılır ki, aşağıda her birinin hükmünü ayrıntılı olarak getiriyoruz:[8]

1- Temizlendiğini biliyor ve içeride de kan yoktur (bunun dört kısmı vardır):

a) On gün dolmadan önce yeniden kan göreceğini biliyor. Hz. İmam Humeyni (r.a), Hz. Ayetullah Hoi (r.a), Hz. Ayetullah Eraki (r.a) ve Hz. Ayetullah Fazıl (r.a) gibi kimi fakihler ‘Arada temizlendiği günlerde de hayızdır’ derken, Hz. Ayetullah Gulpaygani (r.a), Hz. Ayetullah Sistani ve Hz. Ayetullah Mekarim ‘Arada temizlendiği günlerde ihtiyat etmelidir’ görüşündedirler.

b) On gün dolmadan önce yeniden kan görmeyeceğini biliyor. Bu durumda gusül almalı ve namaz kılmalıdır.

c) On gün dolmadan önce yeniden kan göreceği ihtimalini vermektedir. Bu durumda da gusletmeli ve namaz kılmalıdır.

d) On gün dolmadan önce her zaman yeniden kan görüyor. İmam Humeyni (r.a) gibi bazı fakihler bu konuda şöyle buyuruyorlar: ‘Farz ihtiyata göre temizlenmiş kimsenin amelleri ile hayız gören kadına haram olan işleri terketmeyi beraber yapmalıdır.’ Ayetullah Sistani: ‘Bu yeniden kan görme ilim veya itminana neden olursa temizlenmiş kimsenin amelleri ile hayızın terk etmesi gereken işleri beraber yapmalıdır.’ derken Ayetullah Hoi (r.a) ve Ayetullah Eraki (r.a) gibi kimi fakihlerde ‘Bu yeniden kan görme ilim veya itminana neden olursa hayızlı kimsenin amellerini yerine getirmelidir’ diye buyurmaktadırlar.

2- Temizlendiğini bilmiyor. Bu durumda kendisini kontrol etmelidir. Kontroldan sonra iki hal ortaya çıkar:

a) Temiz olduğunu görür (önceki şıkta olduğu gibidir).

b) Temizlenmediğini görür (bununda iki kısmı vardır):

I) Belli âdeti vardır; bu durumda da üç kısmı ayrılır:

a) On güne kadar mutlaka kesileceğini biliyorsa kan kesilinceye kadar beklemelidir.

b) On günü geçeceğini biliyorsa adet günlerinden fazlasını istihaze saymalıdır.

c) On günü geçip geçmeyeceğinde emin değilse, bu durumda istihzar etmelidir.

II) Belli bir adeti yoktur. O zaman (on güne kadar) kanın kesilmesini beklemelidir.

 

Bu aşamada önemiden dolayı iki meseleye dikkat çekiyoruz:

Mesele-1: Kontrol etmek şu şekilde olmalıdır: Kan kesildikten sonra fercine bir miktar pamuk sokup biraz bekledikten sonra çıkarmalıdır. Eğer pamuk temiz ise temizlenmiş kimsenin hükmünü uygular.[9]

Mesele-2: Kontrol etmez ve namaz kılarsa namazı batıldır, hatta sonradan temizlendiğini bilse bile. Ancak her ne kadar vazifesini yerine getirmemişse de kurbet kastı etmiş idiyse o zaman (temiz halde) kıldığı namaz geçerlidir.[10]

 

Daha fazla bilgi için bk:

-Tevzih-ul Mesail-i Meraci, c.1, s.252-295

-Ahkam-ı Banuvan (Kadınların Hükümleri). Muhammed Vahidi, s.67-90



[1] -Tevzih-ul Mesail-i Meraci’, Mesele:496

[2] -a.g.e. Mesele: 478 ve 494

[3] - Nasiye’ye mutahayyire ve muztaribe’de denir. Bu durumda ‘mübtedia’nın genel manasını almış ve iki kısıma ayırmışlardır:

a) Kadının ilk defa kan görmesi.

b) Kendisine belli bir âdet edinemeyen kadın (muztaribe’nin ilk manası), el-Urvet-ul Vuska, c.1, Fi’l Hayz, Mesele:8

[4] -Tevzih-ul Mesail-i Meraci’, Mesele:499

[5] - el-Urvet-ul Vuska, c.1, Fi’l Hayz, Mesele:17, 20 ve 23

[6] -Tevzih-ul Mesail-i Meraci’, Mesele:480

[7] - a.g.e. Mesele: 480 ve 506; el-Urvet-ul Vuska, c.1, Fi’l Hayz, Mesele:23

[8] - el-Urvet-ul Vuska, c.1, Fi’l Hayz, Mesele:23, 24 ve 25; Tevzih-ul Mesail-i Meraci’, Mesele:505-506

[9] - a.g.e. mesele:23; Tahrir-ul Vesile, c.1, Fi’l Hayz, Mesele:18; Tevzih-ul Mesail-i Meraci’, Mesele:506

[10] - el-Urvet-ul Vuska, c.1, Fi’l Hayz, Mesele:157.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Vaktin başında namaz kılmak mı iyidir yoksa iki doğuş arasında yatmamak mı?
    5640 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/11
    Her şeyden önce bir noktaya dikkat etmeniz lazımdır:Kerahete neden olan uyku ister sabah namazından sonra olsun, ister ondan önce olsun iki doğuş arasındaki uykudur. Bu yüzden sorunuza göre siz iki doğuş arasında uyuduğunuzdan dolayı her iki durumda da kerahete mürtekip olmuş bulunmaktasınız. ...
  • Ahmet ismi İncil’in neresinde gelmiştir?
    26742 Eski Kelam İlmi 2011/11/12
    Bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli nokta şudur: Kur’an, İncil’de İslam Peygamber’inin (s.a.a) müjdeleyici olduğunu söylüyorsa, tahrif edilmiş İncil’i değil, Hz. İsa’nın (a.s) getirdiği incili kastetmektedir. Elbette tahrif edilmiş hali hazırdaki İncil’de de, bu meseleye işaret edilmesi dikkate değer bir konudur.Hz. Mesih (a.s), “Farkilit”ın geleceği müjdesini vermişti. Bu kelime ...
  • Bazen kıbleye doğru oturuyor ve temiz imamlar (a.s) ile sohbet ediyorum ve bu esnada bedenimde özel bir hal hissediyorum ve deyim yerindeyse tüm tüylerim ürperiyor. Bu hal neyin işaretidir?
    10283 Pratik Ahlak 2012/01/18
    Bildiğiniz gibi masum hazretler (a.s) bizim amellerimizi gözetlemektedir ve rivayetlerde de bu konuya işaret edilmiştir. Kesinlikle bu ilgi onların haremindeyken veya dikkatle kendilerine sevgi ifadesinde bulunduğumuzda daha çok ve belirgindir. Öte taraftan bedenin heyecanlıyken ve manevi hallerde reaksiyon göstermesi, hepimiz için vuku bulmuştur ve ayet ve rivayetlerde de bunun ...
  • Bankanın halktan geciken taksitten dolayı aldığı “gecikme parası” faiz sayılıyor mu?
    5983 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/09/09
    Banka aracılığıyla gecikmiş taksitten dolayı alınan gecikme parasın hükümü hakkında bazı mercilerin görüşleri aşağıda açıklandığı şekildedir: Ayetullah Uzma Hamenei’nin (Allah onun ömrünü uzun etsin) Defteri: Çalışmalarını “İslami Şura Meclisi’nin” tasvip ettiği kanunlar esasına göre yapan ve “Gözetleme Şurası’nın” teyit ettiği bankanın uygulamasında bir ...
  • İlahi yaşam nasıl bir yaşamdır? Şu andaki yaşamla bir tezaddı var mı?
    7834 Pratik Ahlak 2012/01/05
    Kur’an’a baksak ve ‘’Neden yaratıldık? sorusunu ona sorsak şu cevabı verecektir: ‘Ben, cinleri ve insanları, sadece bana kulluk etsinler diye yarattım.’ İbadet nedir? İbadet yani Allah’a kulluk etmektir. Yani yaptığımız bütün işler, hatta yemek içmek gibi günlük ve çok normal işlerimiz bile ilahi ve ibadi ...
  • Acaba Şia mezhebinden Sünni mezhebine geçmek caiz mi?
    4784 Diğer Konular 2018/12/08
    Esasen din ve inanç insanın akıl ve mantık yoluyla hakikati araştırması ve araması sonucu kendi seçimiyledir. İnsan temel inançlarında araştırma yapmalı ve hakikate ulaştıktan sonra onu seçmelidir. Din ve mezhep insana büyüklerinden miras kalmaz. Buna binaen dinin temel inançlarında taklit caiz değildir.[1] Zira din, ...
  • Rivayetlere göre iyi bir ortağın taşıması gereken özellikler nelerdir?
    3561 Şirket 2020/01/20
  • Anne (kadınlar) yoluyla da seyitli intikal eder mi?
    16105 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/06/20
    Hz. Zehra’nın (a.s) tüm evlatlarının Peygamberin (s.a.a) evlatları olduğu hususunda hiçbir şüphe yoktur. Ama Allah Resulü’nün (s.a.a) evladı olmak sıfatı ile seyit ve Haşimi olmak sıfatı arasında fark bulunduğuna dikkat etmek gerekir. Soyu Fatıma Zehra’ya (a.s) ulaşan herkes İslam Peygamberinin (s.a.a) neslindendir, ama seyitlerden değildir; zira seyit ve Haşimî ...
  • Bilal-i Habeşî Ve Hilafet Meselesi
    9683 تاريخ بزرگان 2011/08/03
    Tarihten anlaşıldığı kadarıyla Bilal-i Habeşî halifeler biat etmemiş, bazı yerlerde onlara itiraz etmiş ve hilafet sistemi için ezan okumaktan uzak durmuştur. Bu yüzden Şam’a sürgüne gönderilmiş ve orada vefat etmiştir. ...
  • “Farz” ve “vacip” hangi manaya gelmektedir? Bu iki kelime arasındaki fark nedir?
    10232 مبانی فقهی و اصولی 2014/01/21
    Farz ve vacip eğer değişik durumlarda ve özellikle ayrı (birlikte değil) bir şekilde kullanılırsa, kesinlik ve belirleme anlamına gelir[1] ve ıstılahtaki manası ise mütealliklerinin zorunlu olmasıdır. Ama bu iki kelime arasında bir farkın olduğu bazı lügat kitaplarında zikredilmiştir. Farz ve vacip arasındaki fark, farzın ...

En Çok Okunanlar