Gelişmiş Arama
Ziyaret
543860
Güncellenme Tarihi: 2008/06/22
Soru Özeti
Acaba istimna (mastürbasyon) günah mıdır? Ondan kurtulmanın yolu nedir?
Soru
Benim istimna gibi bir sorunum var. Acaba böyle bir iş büyük günah mıdır? Ve acaba bu sorunu halletmenin bir yolu var mıdır?
Dostlarımdan biri, namahrem olan ve insanla herhangi bir nispeti olmayan bir kızla cinsi münasebette bulunmanın, istimnadan daha iyi olduğunu söyledi, acaba bu söz doğru mudur? Rica ederim sorumu yanıtlayınız ve beni bu sorundan kurtarınız.
Kısa Cevap

İstimna (mastürbasyon) diye bilinen kendini tatmin etme büyük günahlardandır ve haramdır[i] ve ağır bir cezası vardır.

İstimna ve kendini tatmin etmenin en güzel yolları pratik risalelerde şartları açıklanan evliliktir (daimi ve ya geçici). Eğer evlenmek mümkün değilse, toplum fertlerinin cismi, ruhi ve psikolojik etkilerinden korunması için spor yaparak, oruç tutarak ve boş zamanları doldurarak bu kötü işten uzak durmak gerekir. İnsanın (daimi ve geçici) eşinin haricinde hangi şekilde olursa olsun başka kadınlarla cinsi münasebette bulunması haramdır. Bu günahların çeşitli türlerde gerçekleşen örnekleri ve cezalandırma dereceleri olsa da bu, insanın günahlar arasında biri kötü, diğeri daha kötüdür diyerek bir günahı işlemesini caiz kılmaz.



[i] Bu günah rivayette zinayla eşdeğer sayılmıştır. Vesaili Şia c 20, s 352.

Ayrıntılı Cevap

Dini metinlerde istimna olarak tabir edilen (mastürbasyon) veya kendini tatmin etme şundan ibarettir: İnsanın kendisini eliyle veya başka bir organıyla tahrik ederek menisini çıkarmasıdır (cünüp olmasıdır) bu iş insanın kendi bedenine dokunması, şehvet uyandıran (resim, film ve… ) manzaralara bakması veya şehvet içeren (hikâye, roman gibi) kitapları okuması veya şehvet uyandıran (kaset, telefon ve...) şeyleri dinlenesi ve ya meni çıkması kastıyla fikir ve düşünceye dalmasıyla gerçekleşmesi mümkündür. İstimna hangi şekilde olursa olsun haramdır ve büyük günahlardan hesap edilmiştir. İstimna ve kendini tatmin etmeden kurtulmanın en iyi yolu tevzihu’l-mesail risalelerinde açıklanan özel şartlara riayet etmek suretiyle(daimi veya geçici) şeri evliliktir. Evlenmenin mümkün olmadığı durumlarda Allah’a tevekkül edilerek, aşağıda yer alan noktalardan ederek istifade edilebilir:

1- Kendi kendini tatmin etmeyi terk etmek için çok ciddi karar alınız.

2- Şehvet uyandıran her türlü resim ve filme bakmaktan sakınınız.

3- Arkadaş seçimine dikkat ediniz ve arkadaş olarak, sizi bu işe teşvik eden kimseleri seçmeyiniz. Meşru olmayan karşı cinsten kişilerle arkadaşlık kurmaktan kesinlikle kaçınınız.

4- Hayal etmekten kaçınınız ve her zaman faydalı işlerle uğraşınız (şehvet uyandırmayan kitapların mütalaası ve ağır sporlarlar vb …) Şunu da aklınızdan çıkarmayın ki işsizlik kurtulmak bu tür kötü alışkınlıkları kendinizden uzaklaştırmanın temel şartı sayılır.

5- İmkânlar dâhilinde yalnız kalmamaya çalışınız.

6- Nefsanî isteklerin kontrol edilmesi ve iradenin güçlendirilmesinde oruç tutmak sizin için son derece faydalıdır.

Eğer oruç tutmaya gücünüz yetmiyorsa, çok yememeye çalışınız ve ya en azından uyuma esnasında karnınız alışılmışın üstünde dolu olmasın.

7- Cinselliği artıracak muz, çikolata, incir, hurma, soğan, biber, yumurta, kırmızı et, yağlı yiyecekler ve… gibi yiyeceklerden sakınınız.

8- Her zaman idrar torbasını ( mesane) boş tutmaya çalışınız.

9- Geceleri yatmadan önce mütalaa ediniz ve kesinlikle yüzükoyun yatmayınız.

Hangi şekilde olursa olsun, kendi eşi dışında (daimi ve geçici eş) biriyle cinsi münasebette bulunmak haramdır. Bu günah (zina) büyük günahlardandır ve bunun şer’i cezası bazen öldürülmek ve bazen de kırpaçtır. Ahirette de ebedi cehennem ateşine girmeye sebep olur. Bu yüzden Müslüman bir kimse Allah’ın haram kıldığı kötü işlerden mutlak surette uzak durmalıdır.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Kabirleri ziyaret etmek belirli bir dönemde geçici olarak yasak idi, hangi yılda bu caiz kılındı?
    22055 زیارت قبور و بنای مراقد 2012/05/16
    İslam’ın başlangıcında kısa bir süreliğine men edilmiş ve yasaklanmış olan hususlardan biri de kabirleri ziyaret etmek idi. Bu yasaklamanın değişik delilleri vardır. İslam toplumunun nicel ve nitel olarak gelişip büyümesiyle bu hususa değinmek için uygun bir atmosfer oluştu. Bunun için Hz Peygamber (s.a.a) bir müddet sonra kabirleri ...
  • Ahmet ismi İncil’in neresinde gelmiştir?
    27822 Eski Kelam İlmi 2011/11/12
    Bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli nokta şudur: Kur’an, İncil’de İslam Peygamber’inin (s.a.a) müjdeleyici olduğunu söylüyorsa, tahrif edilmiş İncil’i değil, Hz. İsa’nın (a.s) getirdiği incili kastetmektedir. Elbette tahrif edilmiş hali hazırdaki İncil’de de, bu meseleye işaret edilmesi dikkate değer bir konudur.Hz. Mesih (a.s), “Farkilit”ın geleceği müjdesini vermişti. Bu kelime ...
  • İnsanın kendi zihninde küfür etmesi günah mıdır?
    62670 Teorik Ahlak 2019/09/29
    İnsanın işlediği günahlar bazen zihin dünyamızın dışında dış alemde gerçekleşir. Örneğin: yalan, gıybet, iftira,... bazen ise zihin dünyamızda ve kalbimizde vuku bulur. Örneğin: insanın hakkı gizlemesi, şirk, riya,... insanın iç dünyasında işlediği günahların dışa vuran sonuçları ve etkileri olsada bu etkiler ve sonuçlar günahın kendisi değildir.
  • Eğer birisi oruçluyken eşiyle oynaşır ve bedeni gevşer ama meni gelmez ise görevi nedir? Eğer meni gelirse görevi nedir?
    9933 Cünüpte Şüphe Etmek 2018/12/08
    Meni bedeninizden dışarı çıkmadığı sürece cenabet olmazsınız ve gusül size farz olmaz. Taklit Mercilerin bu konuda fetvaları şöyle: “Eğer meni mecrasından hareket eder ama dışarı çıkmaz ise veya insan dışarı çıkıp çıkmadığından şüphe duyarsa gusül almak vacip olmaz.”[1] Buna göre cenabet olmadığı için orucu ...
  • Hz. Ali’nin (a.s) kaç tane çocuğu vardı? Çocukların ve annelerinin isimleri nedir?
    128911 Masumların Siresi 2011/04/13
    Şeyh Müfid, İrşad adlı eserinde Hz. Ali’nin (a.s) erkek ve kız olmak üzere on yedi çocuğunun olduğunu yazmıştır. O şöyle diyor: ‘Bir kısım Şii alimler diyorlar ki, Fatıma, Peygamberin (s.a.a) vefatından sonra Peygamberin Muhsin adını verdiği çocuğuna düşük yaptı. Onlara göre İmamın (a.s) on sekiz evladı vardı.’
  • Hz. Mehdi'den gelen tevki'lerin doğru olduğuna nasıl güvenebiliriz?
    7512 Ricalu’l-Hadis (Ravilerin İncelenmesi) 2011/07/26
    Masumlardan bize ulaşan hadisler sözlü ve yazılı olarak iki kısma ayrılır. Masum İmam'ın yazılı olarak sorulara verdiği cevaba tevki' denir. Buna göre tevki'ler yazılı hadisler sınıfına girer. Bu hadislerin Hz. Mehdi'den geldiğini bilmek için izlenen yol diğer hadislerin doğruluğunu belirlemekle ayınıdır. Aslında rical ve diraye ilimleri hadis ve rivayet kaynaklarında ...
  • Kur’an insanları humus ve zekât vermeleri ve farzlarını yerine getirmeleri için neden efsanevi canlılardan korkutmaktadır?
    7310 Eski Kelam İlmi 2010/07/05
    1.     Kur’an-ı Kerim’de insanların efsanevi varlıklardan korkmaları gerektiğine yahut Kur’an’ın onları korkuttuğuna dair bir örnek bile mevcut değildir.2.     Bazı rivayetlerde bazı günahların cezaları (Kur’an ehli olup şarap içenler gibi) hakkında bin ...
  • Kuran’ı anlamakta aklın hata yapmayacağını nasıl iddia edebiliriz?
    3841 Tefsir 2019/12/03
    Eğer insan temelsiz ön kabuller olmadan, ruhsal açıdan selim bir kalple ve insaf üzere Kuran ayetlerini aklıyla tahlil, analiz ederse ve  gerekli tefekkürü yaparsa Kuran’ı anlamakta hataya duçar olmaz.  Elbette Kuran’da bulunan bazı müteşabih ayetlerde gerekli birikime sahip olmayan veyahut hasta ruhlu şahıslar bilinçli veya bilinçsiz bir ...
  • Baba gaipte veya hapiste olsa, anne, baba tarafından dedenin yerine çocuğuna bakabilir mi?
    6764 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/07/13
    Hz. Ayetullah-ul Uzma Hamanei’nin bürosunun cevabı: Baba ölürse İslami kanunlara göre çocuğun bakımı ve korunması buluğa kadar anneye aittir. Ama baba kaybolursa çocuğun korunma hakkı kaybolmasa da bu durumda annenin de çocuğa bakmasına bir engel yoktur. Hz. Ayetullah-ul ...
  • İtret kelimesinin manası nedir? Ehlibeyt’in bakışında Sakaleyn hadisindeki manası nedir?
    23484 اهل بیت و ذوی القربی 2014/05/18
    İtret sözlükte yakın akrabalar ve zürriyet anlamına gelir. Ama Şia’nın bakışında rivayetlere binaen Allah Resulü'nün (s.a.a) Sakaleyn hadisindeki itretten kastettiği, müminlerin önderi Hz. Ali (a.s), Hz. Fatıma Zehra (s.a), İmam Hasan (a.s), İmam Hüseyin (a.s) ve İmam Hüseyin’in (a.s) zürriyetinden biri diğerinin ardınca gelen ve en sonuncusu ...

En Çok Okunanlar