Gelişmiş Arama
Ziyaret
13605
Güncellenme Tarihi: 2010/12/22
Soru Özeti
Yanlış yapılması durumunda namazdaki kelimeleri ve surelerin ayetlerini tekrar etmek caiz midir?
Soru
Eğer bir şahıs namazda bir yeri yanlış okursa ve az sonra onu doğru okumaya başlarsa, namazı doğru sayılır mı yoksa yanlış mı sayılır? Sehiv secdesine ihtiyaç var mıdır?
Kısa Cevap
Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız.
Ayrıntılı Cevap

Namazda okunan zikirleri ve sure kelimelerini tekrar etmek, eğer eda etmekten ve doğru eda etmekten emin olmak içinse ve vesveseye ve de rüknün çoğalmasına neden olmayacaksa sakıncasızdır. Meselenin tam olarak incelenmesi için değişik ihtimalleri beyan ediyoruz:

1. Mesela insan namazın zikirlerinden birini söylemediğini veya yanlış söylediğini bilmektedir; bu ihtimalin de birkaç sureti vardır:

A. Eğer rükne girerse ve sonra anlarsa namazı doğrudur ve geriye dönmemeli ve ıslah etmemelidir.

B.  Eğer sonraki rükne girmeden önce olursa, onu yerine getirmelidir. Hz. İmam Humeyni (r.a) bu hususta şöyle demektedir: “Eğer rüku için eğilmeden önce Hamd ve sureyi okumadığını anlarsa, okumalıdır. Eğer sureyi okumadığını anlarsa, sadece sureyi okumalıdır. Ama sadece Hamd’ı okumadığını anlarsa, ilkönce Hamd’ı ve sonra da ikinci defa sureyi okumalıdır. Aynı şekilde eğer eğilirse ve rükua varmadan önce Hamd ve sureyi veyahut sadece sureyi veya sadece Hamd’ı okumadığı anlarsa, doğrulmalı ve bu kurala göre amel etmelidir.”[1]

2. Namazın farz zikirlerinden birini söylemediğine veya yanlış söylediğine dair bir şüphesi olması durumunda yine birkaç ihtimal mevcuttur:

A. Eğer ondan sonra gelen şeyle meşgul olmamışsa, o ayet ve kelimeyi doğru bir şekilde söylemelidir.

B. Eğer ondan sonra gelen şeyle meşgul olmuşsa ve o şey rükün olursa, şüphesine itina etmemelidir.

C. Eğer ondan sonra gelen şeyle meşgul olmuşsa ve o şey rükün değilse, yine şüphesine itina etmeyebilir.

Bu hususta Hz. İmam şöyle buyurmaktadır: “Bir ayet veya kelimeyi doğru veya yanlış söylediğine dair insan şüphe ederse ve ondan sonra gelen şeyle meşgul olmamışsa, o ayet ve kelimeyi doğru bir şekilde söylemelidir. Eğer ondan sonraki şeyle meşgul olmuşsa ve o şey rükün ise; mesela rükûdayken filan surenin kelimesini doğru söyleyip söylemediğine dair şüphe ederse, şüphesine itina etmemelidir. Eğer rükün değilse; mesela “Allahu Samed” söyleme esnasında “Kulhuvallah Ahad”ı doğru söyleyip söylemediğine dair şüphe ederse, yine şüphesine itina etmeyebilir. Ama ihtiyat olarak o ayet ve kelimeyi doğru şekilde söylerse bunun bir sakıncası olmaz. Eğer birkaç defa şüphe ederse, birkaç defa söyleyebilir. Ama vesveseye düşerse ve yine söylerse, zorunlu ihtiyat gereği namazını yeniden kılmalıdır.”[2]     


[1] Tevzihü’l-Mesail, (el-Mahşi lil-İmam Humeyni), c. 1, s. 545, mesele. 982.

[2] Tevzihü’l-Mesail, (el-Mahşi lil-İmam Humeyni), c. 1, s. 559, mesele. 1016.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cemaat namazında saf nasıl tutulur? Hareket etmek namazı batıl eder mi?
    12279 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/03/07
    Karşılaştığınız olay (cemaat namazında saf oluşturmak) fıkıh kitaplarındaşöyle anlatılır:  1- Me’mum imamdan önde olmamalıdır.[1]2- Me’mum bir erkek ise imamın ...
  • Beyin ölümünden sonra organ bağışı hakkında taklit mercilerinin görüşünün ne olduğunu öğrenmek istiyorum.
    5981 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/12
    Aşağıdaki cevaplar taklit mercilerinin bürolarından alınmıştır: Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Eğer diğer hastaları tedavi etmek için söz konusu hastaların beden organlarından istifade etmek kendilerinin ölümlerini çabuklaştırır ve hayatlarının noktalanmasına neden olursa, caiz değildir. Bu ...
  • Allah bir işi yapamayacak kadar güçsüz müdür ve bir başkasının O’nun işini yapması gerekir mi?
    7555 Eski Kelam İlmi 2012/06/23
    Bu soruda dile getirilen iddia ve varsayım şudur: Her nerede Allah’ın zatı bir işi yapmaya güç yetirebiliyorsa O’nun kendisi bu işi yapar ve eğer buna güç yetiremezse sebeplerden istifade eder. Allah’ın her işe güç yetirebildiğini bildiğimizden dolayı O’nun fillinin nedenler kanalıyla gerçekleşmesi muhaldir ve her kim bir ...
  • Öldürmenin çeşitlerini ayrıntılarıyla anlatınız.
    6619 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/03
    Öldürme, çeşitli yönlerden kısımlara ayrılabilir. Aşağıda kısaca onlara değiniyoruz:1- Haklı ve haksız olarak öldürme.2- Öldürmenin ne zaman yapıldığı3- Öldürmenin idamla, silahla veya sopayla olması, yine taşlanmak ve diğer şekillerde cezaları yönünden gerçekleşmesi. 4- Öldürmenin kasıtlı, kasıtlıya ...
  • İnsanın üstünlüğünü tehdit eden amiller nelerdir?
    7493 Pratik Ahlak 2012/01/23
    Kur’an-ı Kerim’in bakışında gerçekte insanın insanî makam ve üstünlükten düşmesine neden olan ahlakî düşüş, değişik etkenlere bağlıdır: Bir grup Kur’an ayeti, insanların gaflet, akıl ve düşünceyi kullanmama ve bunların gerekleriyle amel etmeme nedeniyle insanî üstünlüklerini yitirdiğini beyan etmektedir. Başka Kur’an ayetleri ise nefis hevesi ve dünya sevgisini ...
  • Kur’an’da Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı kaç defa zikredilmiştir?
    17590 Kur’anî İlimler 2011/05/21
    Yüce İslam Peygamberi Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı Kur’an’da dört defa gelmiş ve aşağıdaki surelerde zikredilmiştir:1. Ali İmran, 144. Ayet: “Muhammed, ancak bir peygamberdir. Ondan önce de peygamberler gelip geçmiştir. Şimdi o ölür veya öldürülürse gerisin geriye (eski dininize) mi döneceksiniz? Kim gerisin geriye dönerse, Allah’a hiçbir zarar ...
  • Hazreti Muhsin Kimdir ve nasıl şehit edildi, onun katili kimdir?
    33885 تاريخ بزرگان 2012/09/20
    Şia ve ehlisünnetin rivayet ve tarihi kaynaklara göre hazreti Muhsin (a.s.) Hz. Ali ve hazreti Fatma’nın çocuklarındandır. Ömer veya Kunfüz hazreti Fatma’yı (a.s.) duvar ile kapı arasına sıkıştırdı ve onun bu işi o kadar şiddetli ve baskısı o denli bastırıcı idi ki o hazretin kaburgalarının kırılmasına ve ...
  • Şüphesine itina etmemesi gereken kesirü’ş-şekk, şüphelerinin hiç birisine mi itina etmemelidir?
    7487 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/02/15
    ‘Kesirü’ş-Şekk’in (Çok Şüphe Edenin) şüphesi yoktur.’ kaidesine göre çok şüphe eden kimse şüphesine itina etmemelidir. Fakihlerin çoğuna göre bu kaide sadece namaza özgü olmayıp, abdest, gusül ve teyemmüm gibi namazın mukeddamatını da kapsarken hac, muameleler, itikatlar gibi terkipli ibadetleri de içine almaktadır. Bu görüşte olanlar ‘Kesirü’ş-Şekkin şüphesi ...
  • Bidat ve onun İslam’daki ölçüsü nedir?
    9155 Eski Kelam İlmi 2010/11/08
    “Bidat” sözlükte yeni ve geçmişi olmayan iş manasındadır. Istılahta ise “dinde olmayan bir şeyi dine sokmak” anlamındadır; yani din ve şeraitin bir cüzü olmayan ve de hiçbir İslam kanun ve buyruklarıyla uyuşmayan bir şeyi dine isnat etmektir. Bu yüzden İslam’ın tümel buyruklarını yeni ve modern hususlara ...
  • Peygamberden (s.a.a) gelen kırk hadis ezberleme hakkındaki rivayetler sahih midir? Bu kırk hadisin ölçütlerini söyleyiniz.
    12558 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/15
    Şii[1] ve bazı sünni[2] kaynaklarda çeşitli ibarelerle İslam Peygamberinden (s.a.a) ‘Erbain’ diye meşhur olan hadiste, kırk hadis ezberlemeye önemle tavsiye edilmiştir. Örneğin: ‘Ümmetimdem kim, halkın ihtiyaç duyduğu hadislerimden kırkını ezberlerse Allah ...

En Çok Okunanlar