Gelişmiş Arama
Ziyaret
5064
Güncellenme Tarihi: 2010/11/21
Soru Özeti
Cuma namazı nasıl kılınır?
Soru
Cuma namazı nasıl kılınır açık ve anlaşılır bir biçimde açıklayabilir misiniz?
Kısa Cevap
Cuma namazı edası vacip olan ve cemaatle yerine getirilen ibadetlerden biridir. Fazileti hakkında Kuran’ı kerimde bu isimle bir surenin var olması açıklayıcı olacaktır. Cuma namazının hamt ve sena ile başlayan iki hutbesi vardır. Cemaat imamı bu hutbelerde halkı ilahi takvaya davet etmelidir. Hutbelerden sonra sabah namazında ki gibi iki rekât olarak kılınır. Sadece Cuma namazında iki sünnet kunut vardır.  Bu kunutların ilki ilk rekâtta rükûa gitmeden önce ikincisi ise ikinci rekâtta rükudan sonradır. Her iki kunutta da vacip namazlarda kunutta okunan dualar okunur.  Cumam namazının taşıması gereken bazı şartlar bulunmaktadır; bu şartlar ayrıntılı cevapta açıklanmıştır.
Ayrıntılı Cevap
Cuma namazı diğer günlük namazlar gibi cuma günü öğlen belirli şartlar altında kılınır. Fazileti hakkında Kuran’ı kerimde bu isimle bir surenin var olması yeterlidir. Bu surede açıkça müminler Cuma namazına davet edilmiştir. Bu emir şu ayette gelmiştir: “Ey iman edenler! Cuma günü namaz için çağrı yapıldığı zaman, hemen Allah'ın zikrine koşun ve alışverişi bırakın. Eğer bilirseniz bu, sizin için daha hayırlıdır.”[1]  Bütün müfessirlerin ortak görüşü bu ayette murat Cuma namazıdır. Ayrıca rivayette de şöyle geçer; Cuma namazı insan bedenine cehennem ateşini haram eder, kıyamet azaplarını hafifletir, amellerde işlenen suçlara kalem çekilmesini sağlar.[2] Müstati olmayan Müslüman için Cuma namazı Haç sevabına eştir.[3] Yine başka bir rivayette Cuma namazını terk eden sert bir şekilde kınanmış öyle ki üç hafta boyunca Cuma namazını terk eden münafık olarak tabir edilmiştir.[4]
İmam Zaman (a.c.f)’ın gaybet döneminde Cuma namazı seçilme hakkı olan ama öğlen namazından daha faziletlidir. Cuma namazını kılan insana öğle namazını kılmak vacip değildir. Ama sünnet ihtiyat öğle namazını da eda etmesidir.
Cuma Namazının Kılınış Şekli
Cuma namazının vacip olan iki hutbesi ve iki rekât namazı bulunmaktadır. İlk hutbede hamdı ilahiyi gerine getirmek vaciptir. Elbette bu hamdı ilahi hangi sözle olursa olsun hamdı ilahi sayılırsa söylemek caizdir. Sünnet ihtiyatta göre lafzı celale “Allah” zikredilmelidir. Vacip ihtiyat ise hamttan sonra senayı ilahi yerine getirilmesi ve İslam peygamberine selam gönderilmesidir.  Bu hutbede insanları ilahi takvaya davet etmek ve kurandan kısa bir sure okumak farzdır. İkinci hutbede daha önce zikredildiği üzere hamt ve senayı ilahi yerine getirmek ve İslam peygamberine selam göndermek farzdır. Vacip ihtiyat bu hutbede de insanlar takvaya davet edilmeli ve kısa bir sure okunmalıdır. Tekit edilmiş sünnet ihtiyat ise ikinci hutbede İslam peygamberinden sonra Masum imamlara da selam gönderilmesi ve müminler için bağışlanma dilemektir. Evla olan bu hutbelerde Emir ’il-Müminin Ali (a.s) ve diğer masum imamlardan bizlere ulaşan hutbeler okumaktır.
Hutbelerin tamamlanmasından sonra Cuma namazı kılınır. Cuma namazı sabah namazı gibi iki rekattır yalnızca birkaç farklılık taşımaktadır aşağıda bunlar açıklanacaktır.
Cuma namazında ihtiyat Fatiha’nın ve surenin sesli okunmasıdır.
İlk rekâtta Fatiha suresinden sonra Cuma suresini ikinci rekâttan Fatiha’dan sonra münafıkun suresini okumak sünnettir.
Cuma namazında iki kunut sünnettir. Bu kunutların ilki ilk rekâtta rükûa gitmeden önce ikincisi ise ikinci rekâtta rükudan sonradır. Her iki kunutta da vacip namazlarda kunutta okunan dualar okunur.  Cuma namazı kunutunda hatta diğer namazların kunutunda evla olan dualarda kurtuluş istemektir.
İmam Sadık (a.s) şöyle nakledilir: “Cuma namazının ilk kunutunda surelerin kıtaatından sonra kunutta söyle: la ilahe illallah ul-helim ul-kerim… .” 
Cuma namazının şartları:
İlk şart: Cuma namazı cemaatle kılınır; ferdi olarak gerçekleştirmek sahih değildir.
 İkinci şart: Cuma namazının kılınabilmesi için cemaat imamı da dahil olmak üzere en az beş kişi olmalıdır. Daha az olursa Cuma namazı kılınamaz.
Üçüncü şart: iki Cuma namazı arası en az bir fersah olmalıdır.
Aşağıda konuya vakıflığın artması için kısaca bazı bilgiler verilmiştir.
Cuma namazının vakti: güneşin doruğa ulaştığı zaman Cuma namazının ilk vaktidir.  
Cuma namazının sünnetleri:
Cuma namazı imamının şunları yapması sünnettir:
  1. Hutbelerde yüzünü halka dönmesi
  2. Ortama hâkim olarak, açık ve etkili konuşma yapması
  3. Günlük namazlarını vaktinde kılması
  4. İlahi emirleri hatta sünnetleri yerine getirmede hevesli ve istekli olması
  5. İlahi yasakları hatta mekruhları terk etmesi
  6. Şüpheli şeylerden kaçınması
  7. Nefesinin insanlar üzerinde etkili olması için boş konuşmalardan uzak durması
  8. Kış ve yaz namaz kılarken emame takması
  9. Namaz kılarken aba   giyinmesi
  10. Hutbeleri okurken asaya, kılıca veya benzeri bir gerece yaslanması
  11. Cemaatiyle karşılaştığında selam vermesi
  12. Hutbelerden önce Müezzin ezan okurken oturması
Cuma namazının mekruhları:
Cuma namazı imamına ve cemaate hutbe sırasında mekruh olan şeyler
  1. Hatip hutbe okurken hutbe dışında bir söz söylemekten çekinmelidir.
  2. Hutbeyi dinleyen cemaat hutbeler okunurken konuşmamalı ihtiyaten hutbeleri dikkatle dinlemeli ve hatibin verdiğini öğütlere teveccüh etmelidir.[5]
Konuyla ilgili dizin: Cuma namazının seçmeli vacip oluşu, 8313 (site:8495)
 
 
 

 
 

[1] Cuma/9
[2] Nesayih, 255.s
[3] Nevadir revendi, tercüme sadigi erdistani, 277.s
[4] Emali, Şeyh Sadug, tercüme, kumrei, metn, 485.d
[5] Taklitmercilerin bu konuda görüşlerine vakıf olmak için: tevzuh’ul-mesail (el’mehşi lil’İmam Humeyni), 1.c, 843-880.s
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Yemek yemek için ev sahibinden izin almak gerekir mi?
    6842 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/02/14
    İslami açıdan insanın yemeğinin helal ve pak olmasının yanı sıra mubah da olması gerekir yani o yemeğin sahibi de razı olmalıdır ve biz de onun razılığını bilmeliyiz. Başkalarını malını izinleri olmaksızın kullanmak haramdır. Ancak bir kimse başkasını yemek için evine davet etmiş yemek sofrasını açmış veya bir bağ sahibi ...
  • Bu asırda kızları köleliğe çekmek caiz midir?
    6938 Eski Kelam İlmi 2011/10/23
    Her şeyden önce köleliğin İslam dini tarafından temelleri atılan bir kurum olmadığını, bilakis bu fenomenin İslam’ın doğduğu çağda dünyanın tüm bölgelerinde yaygın olan bir realite olduğunu bilmeliyiz. İslam köle sahiplerine ciddi bir zarar vermeksizin ve mevcut toplumsal dengeyi ani ve hızlı bir girişimle ortadan kaldırmaksızın imkânların elverdiği ölçüde ve ...
  • Çocukken bir defa kız kardeşimin sütünü içmiş olan amcakızım ile evlenebilir miyim?
    7868 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/22
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Allah gerçekleşmeden önce insan amelini nasıl bilmektedir?
    6359 Eski Kelam İlmi 2011/08/21
    Bizim için böyle bir sorunun meydana gelmesinin sebebi, Allah ile zaman arasındaki bağı doğru anlamamamızdır. Allah ezeli, ebedi ve zaman üstüdür; yani Allah zamanı kuşatmıştır ve onunla sınırlı değildir. Esasen Allah geçmişte gelecek hakkında bilgi sahibidir diye bir şey söylememiz doğru değildir; çünkü Allah için geçmiş ve gelecek diye ...
  • Eğer birisi ramazan ayında tutmamış orucunu bir sonraki ramazan ayına kadar kaza etmezse hükmü nedir?
    6682 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2015/09/14
    sorunuzun üç sureti var: biz mercii taklitlerin görüşlerini dikkati nazarda tutarak sorununuzun her bir suretini ayrı ayrı cevaplandırırız. Bir: eğer hastalıktan ötürü orucunu tutmamış ve hastalığı bir sonraki ramazana kadar devam etmişse, tutmamış oruçlarının kazası farz değildir ve her gün yerine yaklaşık on sir (750 gram) denkliğinde ...
  • Eğer bir kız ve erkek evlenmeyi kararlaştırırlarsa ve aralarında ilişki olursa, ama erkek ahdine vefa göstermez ve kızı terk ederse günah işlemiş sayılır mı?
    9322 Pratik Ahlak 2011/08/21
    İslam ahit ve anlaşma dini olup ahde vefa göstermeyi müminlerin alamet ve sıfatlarından biri saymaktadır. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) şöyle buyurmaktadır: Müminler şart ve taahhütlerine bağlıdır.[1] Maalesef bazı insanlar bu önemli hususa bağlı değildir ve menfaat, heves ve arzularının ...
  • Ben hastayım ve cep haclığımı da babamdan alıyorum. Bunun dışında param yoktur ki orucumun kefaretini verebileyim, Acaba yine orucumun kefaret üzerimde farz mıdır? Bu senenin kefaret miktarı kaç tümendir?
    6170 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/14
    Fukahanın (fıkıh âlimleri) fetvası esasınca orucunu kasten (amdi olarak) ve her hangi bir mazereti olmaksızın yiyen bir kimse üç çeşit kefaretten birisini seçmek arasında muhayyerdir. Birincisi: Bir köle azat etmek. Günümüz dünyasında köle konusu mevcut olmadığından dolayı bu şık kendiliğinden devre dışı kalıyor.
  • İmam Ca'fer Sadık'a göre Kur'an karisinin özellikleri
    12688 Kur’anî İlimler 2011/07/19
    İmam Cafer Sadık (a.s) Kur'an karisi için bir takım özellikler ve vasıflar zikretmiştir. Bu cümleden şu vasıfları zikredilebilir: Ehl-i Beyt'in velayetini bilmesi, Kur'an'ı doğru okuması, Kur'an'ı okurken ondan etkilenmesi, abdestli olması, doğru bir kimse olması ve yağcılıktan uzak durması, Kur'an'a karşı tevazu ve huşu göstermesi, ilim öğrenmek yolunda çaba göstermesi, ...
  • Hangi surede hay ve kayyum sıfatları yer almaktadır?
    17459 Tefsir 2010/11/08
    Hay ve kayyum Yüce Allah’ın iki zatî sıfatıdır. “Hay” “diri” manasında ve “kayyum” da “zatıyla kaim olan ve başkalarının kendisiyle kaim olduğu varlık” anlamındadır. Bu iki sıfat beraber bir şekilde Kur’an surelerinin üç ayetinde yer almaktadır:1. Bakara suresi 255. ayet: “
  • Dinin afetleri nelerdir?
    12217 Din Felsefesi 2010/08/22
    Din, kendisinde hata, yanlış, hasar ve afetin yer alamayacağı kutsî ve ilahî bir olgudur. Hata ve yanlış yapma beşerî hususlarla ilgilidir. Din ve dindarlığın hasarlarını bilme bahsindeki hasar ve afet, dinin hakikatiyle ilgili değildir. Bilakis insanların dine bakış tarzları, insanın dini anlama ve telaki etme şekli, ...

En Çok Okunanlar