Gelişmiş Arama
Ziyaret
5521
Güncellenme Tarihi: 2011/02/08
Soru Özeti
imam-ı zamanın (a.f.) bizden razı olduğunu nasıl anlayabiliyoruz?
Soru
imam-ı zamanın (a.f.) bizden razı olduğunu nasıl anlayabiliyoruz?
Kısa Cevap
Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız.
Ayrıntılı Cevap

İmam-ı zamanın (a.f.) Şiaları ve Müminler, kendilerini imamın huzurunda his ettiğine ve yerine getirdikleri amelleri o hazretin huzurunda gerçekleştirdiklerine inanmaktadırlar. O hazretin mübarek gönlünü kıracaklarından veya o hazretin özel inayetinden mahrum kalacaklarından korkuyorlar. Dolayısıyla tekâmül ve yücelme yolunda o hazretin has inayetini celp etmek için çok çalışmalı ve dikkatli olmalılar. Olmasın (Allah kurusun) kendi elleriyle işleyecekleri ameller ve davranışlarla o hazretin gönlünü kırsınlar.

Zamanın imamı (a.f.) rauf, Mihriban ve bütün insanlar, belki de bütün varlıklar için kalbı sızlıyor. Zira imamların (a.s.) hedef ve programları, peygamberlerin hedefi ve onların programlarının aynısıdır. Kuranı kerim peygamberler hakkında şöyle buyurmaktadır: "Andolsun, size kendi içinizden öyle bir peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya düşmeniz ona çok ağır gelir. O, size çok düşkün, mü’minlere karşı da çok şefkatli ve merhametlidir".[1]     Yani size eziyet veren kendisi için ağır geliyor ve müminlere karşı çok şefkat ve onlara karşı çok merhametlidir.

Zamanın imamının (a.f.) sahip olduğu bu merhameti dikkate aldığımızda onun bizden zor ve ağır olan şeyleri beklemediğini ve bize karşı her hangi bir surununun olmadığını anlamayktayız. O hazretin kalbini bizden razı edecek tek bir şey vardır. Oda şudur: vacip ve farz kılınmış olan amelleri yerine getirmek ve haram kılınmış olan şeyleri de terk etmektir. Buna binaen Allahın düsturlarına amel eder Allah tarafından boynuna vazife olarak karar kılınmış olan teklifleri doğru bir şekilde yerine getiren bir kimseden kesinlikle zamanın imamı (a.f.) razı olmuş ve olacaktır. Konuyla ilgili şöyle nakil edilmektedir; "adamın birisi iman Sadık'a (a.s.) hitaben şeyle dedi: mertlik ve yiğitlik nededir? ey Allah resulünün oğlu! İmam Sadık (a.s.) cevaben şöyle buyurdu: "Allah'ın, seni haram kıldığı şeyleri yerine getirmekle meşgul olmadığını ve emr ettiği şeyleri bırakıp onlardan uzak kalmadığını görsün". (ella yerake haysu nehake ve la efkudeke min hasu emerek).[2]

İmam Cafer'in oğlu imam Musa (a.s.) kendi çocuklarına yapmış olduğu tavsiyelerde şöyle denilmektedir: ey oğlum! Allah'ın seni haram kıldığı günahlarla meşgul olduğunu ve emr ettiği itaatle meşgul olmadığını gördüğünden sakın…!"[3]

Ama kendi vazifesini ve üzerlerinde farz kılınmış; namaz, oruç, örtünme, kazancının beşte birisi (humusu), zekatı verme ve benzer vacipleri, yerine getirmeyen kimselerden imamın (a.f.) razı olamayacağı kesindir. Bu kimseler ziyarete gitseler, imam Hüseyin (a.s.) için yas tutsalar, cemkeran (Kum eyaletinde bir mıntıkanın ismidir.) camisini (Ayetullah Burucerdinin kabul gördüğü, bir iddiaya göre imam Mehdinin (a.f.) tavsiyesi üzerine yapılmış bir cami) ziyaret etme gibi müstahap türünden olan faaliyetlere faal bir şekilde iştirak etse bile imam kendisinden razı olmuyor.

Buna binaen bu makalede özetle söylenmesi mümkün olan şey şudur: zamanın imamı olan Hz. Mehdi'nin (a.f.) hoşnutluğu Allahın hoşnutluğundadır. Allah'ı hoşnut eden her şey zamanın imamı olan Hz. Mehdiyi de hoşnut eder. Allah'ı hoşnut eden şeyler ise pratikte Allahın düsturlarını hayatında uygulamaktır. Yani Allahın farz kıldığı amelleri yerine getirip hayatında tatbik ve Allahın haram kıldığı amellerden de sakınmaktır. Çünkü imamın kendisi de mukaddes İslam dininin getirmiş olduğu şeriat ve ahkâma karşı sorumlu ve dini değerleri korumakla yükümlüdür.

Konuyla ilgili daha fazla bilgi edinmek için bkz. İndex: "nasıl Allahın kendisini sevdiği bir kul olabiliyoruz?" 261. sorunun cevabı.



[1] Tevbe 128.

[2]  "Fıkhu'r-rıza", s. 358.

[3] "men la yahduru'l-fakih" c. 4, s. 409.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cenabet guslü alması gereken biri namaz kılabilmek için guslün yanı sıra abdestte alması gerekir mi?
    26159 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/11
    Cenabet guslü yerine getirmiş olan kimse normal şartlarda abdesti bozan bir durumla karşılaşmadığı takdirde (tuvalete çıkma, yellenme gibi…)aldığı cenabet guslü ile namaz kılabilir ve namaz için abdest almaması gerekir. Eğer abdesti bozan bir durumla karşılaşmadığı halde gusülden sonra namaz için abdest alırsa haram olan(yapmaması gereken ) bir ...
  • İmam niçin masum olmalıdır ve imamın masum olduğu nasıl belirlenmelidir?
    13092 Eski Kelam İlmi 2008/06/18
    Şia, Ehl-i Sünnet’in aksine, imamın, da masumiyet konusunda peygamberler (s.a.a.) gibi olduğuna inanmaktadır. Bu yüzden İslam Peygamberi ve diğer ilahi peygamberlerin de masum oldukları gibi, imam da hata ve yanlıştan masum olmalıdır.Ama Ehl-i Sünnet, peygamberden sonraki halifeliği, ilahi değil, toplumsal bir makam olarak görmektedirler onlara göre bu makam halk ...
  • Rehberliğin görüşüne göre “bilerek” namazı bozmanın hükmü nedir?
    30111 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/22
    İradi olarak farz namazı bozmak ve kesmek haramdır ama bir kefareti yoktur. Eğer insan namazını doğru kılıp kılmadığına dair şüphe ederse şüphesine itina etmemeli, namazını doğru kıldığına hükmetmeli ve namazı bozmamalıdır. Ama namazını bozarsa bunun bir kefareti yoktur. Elbette farz namazı iradi olarak bozmak haramdır ama ...
  • Eğer namaz kılan bir insan namaz esnasında mescidin necis olduğunu veya olacağını anlarsa ne yapmalıdır?
    6070 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/09/12
    Tevzihü’l-Mesail’de şöyle belirtilmiştir: “Eğer namaz kılan şahıs namaz esnasında mescidin necis olduğunu anlarsa ve namaz vakti dar ise namazın tümünü kılmalıdır. Eğer vakti varsa ve mescidi temizlemek namazı bozmaya neden olmazsa namaz esnasında temizlemeli ve sonra namaz kılmalıdır. Lakin bu namazı bozacaksa, namazı bozmalı, mescidi temizlemeli ve sonra namaz ...
  • Ümmü'l Mü'minin deyimi nasıl ortaya çıktı?
    11752 Tefsir 2009/06/16
    Ümmü'l Mü'minin deyimi ilk olarak Peygamber (s.a.a)'in zamanında Ahzap suresinin 6. ayetinin nazil olmasıyla deyimleşti. Ayet, Peygamber (s.a.a)'in eşlerinin mü'minlere göre durumunu ortaya ...
  • Yemek yemek için ev sahibinden izin almak gerekir mi?
    7032 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/02/14
    İslami açıdan insanın yemeğinin helal ve pak olmasının yanı sıra mubah da olması gerekir yani o yemeğin sahibi de razı olmalıdır ve biz de onun razılığını bilmeliyiz. Başkalarını malını izinleri olmaksızın kullanmak haramdır. Ancak bir kimse başkasını yemek için evine davet etmiş yemek sofrasını açmış veya bir bağ sahibi ...
  • Eğer Ayşe müminlerin annesiyse ve Kur’an onun temiz olduğunu ilan etmişse, Cemel savaşında İmam Ali’yle (a.s) nasıl savaştı?
    9578 Eski Kelam İlmi 2011/09/21
    Sorudaki temizlikten kastedilen temizlik, tathir ayetinin içeriği olan tüm yönleriyle ve mutlak temizlikse, tathir ayeti sadece aziz Peygamber (s.a.a), İmam Ali (a.s), Fatıma (a.s), İmam Hasan (a.s) ve İmam Hüseyin ile ilgilidir ve Peygamberin eşlerini kapsamamaktadır. Ama iffet ile çelişen bir ameli yapma ithamından (ifk hadisesi) temizlenmek ise, bu ...
  • Gusül alırken bedenin mutlaka yıkanması gereken yerleri neresidir?
    9969 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/01/17
    Guslün doğru olmasının şartlarından biri suyun bedenin görünen dış yüzünün tümüne ulaşmasıdır. Nitekim Tevzih-ul Mesail’de şöyle yazar: ‘Gusül alırken bedende iğne ucu kadarda yıkanmayan yer kalırsa gusül batıldır. Ama kulak ve burun içi gibi görünmeyen yerlerini yıkamak farz değildir.’
  • Hz. Meryem’in makamının yükselmesine neden olan şey nedir?
    15584 Tefsir 2012/06/26
    Kur’an ve hadislerden anlaşılan şu ki; İmran’ın kızı Meryem, mali bakımından iaşesini idare edebilecek bir güce sahip değil ve böyle fakir bir ailede (zira o doğmadan önce babası vefat etmişti) dünyaya gelmiştir. Bu neden dolayı onun sorumluluğunu Hz. Zekeriya (Meryem’in teyzesinin kocası) üstlenmişti. Bu değerli ...
  • Aceleyi gidermek için ne yapılmalıdır?
    6741 Teorik Ahlak 2012/05/03
    Acele, dinsel öğretilerin men ettiği hususlardandır. Bu, işleri yapmada erken girişimde bulunmak anlamına gelir. Acele etmek hız ve işleri zamanında yapmak ile fark eder. Hız, öncüllerin ve gerekli şartların hazır olmasından sonra insanın fırsatı elden vermemesi ve işi yapmak için girişimde bulunmasıdır. Acelenin karşısında ise soğukkanlılık ve ...

En Çok Okunanlar