Gelişmiş Arama
Ziyaret
17119
Güncellenme Tarihi: 2011/07/25
Soru Özeti
İnsanın yeryüzünde Allah'ın halifesi olmasının delilleri nelerdir? Kur'an ve ayetler bu konuyu destekliyor mu?
Soru
Bazıları insanın halifeliğinin kendinden önceki yaratıklarının halifeliği olduğunu iddia ediyorlar. Acaba, Ku'ran ve Sünnet ışığında insanın ''Allah'ın halifesi'' olduğunun delilleri nelerdir?
Kısa Cevap

Müfessirler Bakara Suresi'inin 30-39 ayetlerinin, Fatır Suresi'nin 39. ayetinin ve diğer ilgili ayetlerin tefsirinde insanın hilafeti konusunda geniş açıklamalarda bulunmuşlardır. Bazıları maksadın yeryüzünde önceden bulunan meleklerin halifeliği olduğunu ileri sürmüş, bazıları önceden yeryüzünde yaşayan insan veya başka yaratıkların halifesi olduğunu söylemişlerdir. Bazıları da bunu insan nesillerinin birbirinin halefi olduğu anlamına geldiğini ileri sürmüşlerdir. Bazı müfessirler de Allah'ın halifesi olduğunun kastedildiğini savunmuşlardır.

Her halükarda müfessirlerin insanın yeryüzünde, Yüce Allah'ın halifesi olduğu konusundaki ileri sürdükleri delilleri ayetler ve hadislerdir. "O sizi yeryüzünde halifeler kılmıştır." ve "Ey Davut! biz seni yeryüzünde halife kıldık…"

Ayrıntılı Cevap

Müfessirler Bakara Suresi'inin 30-39 ayetleri ve Fatır Suresi'nin 39 ayetinin ve diğer ilgili ayetlerin tefsirinde insanın hilafeti konusunda geniş açıklamalarda bulunmuşlardır.

Onlar şöyle diyorlar "Hani Rabbin meleklere ben yeryüzünde halife yaratacağım, dedi." ayetinde geçen halife kelimesinden maksat birinin diğerinin yerinde oturmasıdır.[1] Ancak burada kimin yerinde oturmanın kastedildiği hakkında farklı görüşler ortaya atılmıştır.

Bazıları insan yaratılmadan önce yeryüzünde bulunan meleklerin yerine oturmak olduğunun kastedildiğini söylemişlerdir. Bazıları önceden yeryüzünde yaşayan insan veya başka yaratıkların halifesi olduğunu söylemişlerdir. Bazıları da bunu insan nesillerinin birbirinin halefi olduğu anlamına geldiğini ileri sürmüşlerdir. Bazı müfessirler de Allah'ın halifesi olduğunu kastedildiğini savunmuşlardır.[2]

Allame Tabatabi bu konuda şöyle diyor: Helaif kelimesi halife kelimesinin çoğuludur. Yeryüzünde insanların halife oluşlarının anlamı sonrakilerin öncekilerin yerinde oturması, onlara halife olmaları ve yeryüzünde tasarruf edebilmeleridir. Nitekim öncekiler de buna kadirdiler. Eğer insanlar bu halifeliğe ulaşmışlarsa yaratışlarındaki özellikleri yüzündendir. Bunların yatılışı çocuk doğurmak ve nesiller yetiştirmek yoluyladır. Çünkü bu tür yaratılış yaratığı önceki ve sonraki olarak iki sınıfa bölmektedir.[3]

Nümune tefsirinde Bakara Sure'sinin 30. ayetinin tefsirinde şöyle deniyor: "İnsaf şudur ki maksat yeryüzünde insanın Allah'ın halifeliği murattır,[4] ama diğer bir yerde şöyle denmiştir: "Önceden var olan insanların yerine geçmek murat olduğu gerçeğe daha yakın bir görüştür."[5]

Her halükarda müfessirlerin halifelik konusundaki ihtilafı konunun aslıyla çelişmez. Çünkü insan hem önceki yaratıkların halifesi sayılabilir hem de yeryüzünde Allah'ın halifesi sayılır. Bunun müşterek noktası peygamberler ve velilerdir. Nitekim Yüce Allah Hz. Davud'a şöyle diyor: "Biz seni yeryüzünde halife karar kıldık, öyleyse insanlar arasında hak üzere hüküm ver." Bu ayette Hz. Davud'un Allah'ın halifesi olduğu murattır çünkü önceki insanların halifesi olduğu kastedilmiş olsaydı artık bu konun özellikle açıklanmasına ve üzerinde vurgu yapılmasına bir gerek kalmazdı çünkü önceki insanların halefi olduğu ayrıca açıklama gerektiren bir şey değildir.

Buna göre kesin olan şu ki: insanın yeryüzünde Allah'ın halifesi olduğunu kanıtlayan delil ayetler ve hadislerdir. Bu ayetler bu yazının giriş bölümünde açıklandığı üzere çeşitli surelerde açıklanmıştır. Bunlardan bazı örneklere aşağıda değineceğiz.

1-

Hani Rabbin meleklere, "Ben yeryüzünde bir halife var edeceğim." dedi.[6]

2- Verdiği şeyler hakkında sizi sınamak için yeryüzünde sizi halifeler kılan ve bazılarınızı bazılarınızdan derecelerle üstün yapan O'dur.[7]

3- Sizi yeryüzünde (öncekiler) halef kılan O'dur…[8]

4- Ey Davud! Biz seni yeryüzünde halife kıldık. Artık insanların arasında hak ile hüküm ver…[9]

5-

"إِنَّ اللَّهَ تَبَارَکَ وَ تَعَالَى جَعَلَ الدُّنْیَا کُلَّهَا بِأَسْرِهَا لِخَلِیفَتِهِ حَیْثُ یَقُولُ لِلْمَلَائِکَةِ إِنِّی جاعِلٌ فِی الْأَرْضِ خَلِیفَةً فَکَانَتِ الدُّنْیَا بِأَسْرِهَا لآِدَمَ وَ صَارَتْ بَعْدَهُ لِأَبْرَارِ وُلْدِهِ وَ خُلَفَائِه"[10]

Allah dünyayı içinde olan her şeyle kendi halifesi için yaratmıştır. Nitekim meleklere hitaben şöyle buyurur: Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım Buna göre dünya ve dünyada olan her şey tümüyle Adem'e mahsus kılınmıştır. Ondan sonrada evlatlarından iyilere ve halifelerine mahsustur…

İlgili dizin: Halifetu'llah'ın Kur'an yönünden örneği site: 2023



[1] Mustafavi, Hasan, Tefsir-i Ruşen, c. 15, s. 91, Merkez-i Neşr-i Kitap yay. 1. baskı.

[2] bk Tabersi, Mecmeu'l-Beyan, c. 1 s. 177, Nasir Husrov Tehran, 3. baskı; Mekarim, Nasir,Tefsir-i Nümune, c. 1 s. 172, Daru'l-Kutubu'l-İslamiye, Tahran, 1. baskı,

[3] Tabatabi, Seyyid Muhammed Huseyin, El-Mizan, c. 17 s. 52, Camiay-i Muderrisn yay. Kum, 5. baskı, 1417,

[4] Tefsir-i Nümune, c. 1 s. 172,

[5] ade c. 18, s. 172.

[6] Bakara, 30

[7] En'am, 165

[8] Fatır, 39

[9] Sad, 26

[10] Kuleyni, c. 1 s. 538, Daru'l-Kutub el-İslamiye, Tahran.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Göğe ne kadar çok çıkılsa oksijenin o oranda azaldığı bilimsel bir gerçektir. Kur’an’da bu gerçeğe işaret eden bir ayet var mı?
    13874 Tefsir 2010/12/28
    ‘Kur’an’ın kapsamlılığı’ hakkında görüş bildiren alim ve müfessirler, Kur’an’ın, pozitif bilimlerin bütün mesele ve ayrıntılarını ele alıp almadığı konusunda aralarında görüş birliği yoktur.Kimileri Kur’an’ın -bir ansiklopedi gibi- bilimsel konuların bütün detaylarını içerdiğini söylemekte, kimileri Kur’an, hiç bir bilimsel konuya değinmemiştir demekte, ...
  • Hazreti Muhammed’in (s.a.a) dokuz yaşında eşimi vardı?
    3807 پیامبر اکرم ص 2018/11/14
    İslam peygamberinin hayatını, eşlerinin özeliklerini ve peygamberin onlar ile olan ilişkilerini incelemek şu noktayı açığa çıkarır: Eğer Peygamber müteaddit eş edinmiş ise bu eylemin çeşitli hikmetleri bulunmaktadır. Burada onlardan bazılarına işaret edeceğiz. Öncelikle Peygamberin Ayşe ile olan evliliğinde şunu bilmemiz gerekir ki bu evlilik Ayşe’nin ...
  • Acaba din bir tane midir yoksa çeşitli midir?
    7115 Yeni Kelam İlmi 2010/01/02
    Dinden kasıt, Allah tarafından gönderilen ve Peygamberler (a.s.)'ın vasıtasıyla tebliğ edilen akaid, ahlak, kanunlar topluluğu ise bu durumda din tektir. Dinler arasında ki fark sadece hükümler arasında ki küçük ayrıntılardır ki, bireysel ...
  • Yüksek düzeyde kârla muzarebe yapmak doğru mudur?
    5646 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/29
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Peygamberin buyruğuna göre Kur’an’ın batın ve tefsirini açıklayan kimdir?
    9396 Eski Kelam İlmi 2011/08/17
    Bu içerik değişik tabirlerle imamlar (a.s) hakkında zikredilmiştir. Oların imanın temsilcileri, Kur’an’ın gerçek müfessirleri, konuşan Kur’an ve Kur’an’ın emirlerini aşikâr kılanlar oldukları ve başlarında da İmam Ali’nin (a.s) yer aldığı belirtilmiştir. Elbette bu hususun İslam inançlarında kanıtsal bir desteği de mevcuttur. Buna örnek teşkil edecek rivayetler vardır. Bu cümleden ...
  • Ehl-i kitap, meadın cismani olduğuna inanıyor mu? Lütfen bu alanda bir kaç kitap tanıtır mısınız?
    7999 Tefsir 2010/12/28
    Cevabın daha iyi anlaşılabilmesi için birkaç noktaya dikkat çekmek gerekiyor:1-Ehl-i kitabın (ister Yahudi olsun, ister Hıristiyan, ister Zerdüşt) öğretilerinde cismani mead adı altında bir konudan özel olarak bahsedilmemiştir. Bu yüzden bu konuda söyleyeceğimiz şeyler Ehl-i kitabın dini kitaplarından mead inancı hakkında anladıklarımızdır.
  • Berzah âleminde ilmî tekâmül gerçekleşebilmektedir, ama amelî tekâmül mümkün değildir. Bu konu felsefî açıdan ispat edilebilir mİ?
    11767 İslam Felsefesi 2012/01/23
    Kur’an ve rivayet açısından berzah eksenli tekâmül kabul edilmiş bir konudur. Felsefe de buna değinmiş ve onun hakkında değişik bahisler dile getirilmiştir. İnsanın berzah âleminde farzları yerine getirerek ve haramlardan sakınarak daha yüksek bir tekâmüle ulaşması anlamında olan ilmî tekâmülün mümkün olmadığını ilkönce hatırlatmak gerekir; çünkü berzah âlemi yükümlülük ...
  • Şia’daki adaletin Mutezile ile farkı nedir?
    10518 Eski Kelam İlmi 2012/01/23
    Şia ve Mutezile’den ibaret her iki okul da adaleti kendi mezhep usullerinden biri olarak ilan etmekte ve her ikisi de aklî iyi ve çirkine inanmaktadır; yani bir takım konular hakkında hatta mukaddes şeriat tarafından bir hüküm belirtilmemişse dahi, insan aklı yalnız başına onların iyi veya kötü olduğunu ...
  • Ölümden sonra ruhun, dünyanın işleri ve olaylarından haberi olabilir mi?
    39809 Eski Kelam İlmi 2010/06/12
    Kur’an-ı Kerim’den ve Masum İmamların (a.s) rivayetlerinden, öldükten sonra ruhların dünyaya gelebildikleri, yakınlarının, eş ve dostlarının vs. durumlarından haberdar oldukları anlaşılmaktadır. Meleklerinde bu işteki rolü reddedilmediği gibi buna açıkca değinilmiştirde.Rivayetlerde bu konuda şöyle buyurulmaktadır:1- ‘Şüphe yok ...
  • İkinci Halife, Hz. Ali (a.s)’ın damadı mıydı?
    12708 تاريخ بزرگان 2010/01/16
    İkinci halifenin Hz. Ali (a.s)’ın kızı Ümmü Kulsümle evlendiği konusu hem Şii, hem de Sünni rivayetlerde gelmiştir. Ama bu olayı anlatan rivayetler aynı olmayıp, birbirlerinden farklıdırlar. Sünni ve Şii rivayetlerde ortak olan nokta ikinci halifenin Ümmü Kulsüm’ü istediği, ama ...

En Çok Okunanlar