Gelişmiş Arama
Ziyaret
7606
Güncellenme Tarihi: 2012/03/04
Soru Özeti
Hangi imamın başka imamlardan farklı kendine özgü özellikleri vardır?
Soru
On dört masumdan hangisinin başka imamlardan farklı kendine özgü özellikleri vardır?
Kısa Cevap

Dini öğretilerimize göre Masum İmamların varlıkları iki yönlüdür. Biri nurani varlıkları, diğeri maddi varlıklarıdır. Nur varlıkları açısından onların hepsinin nuru birdir. Ama maddi ve cismi varlıkları açısından zaman ve mekan şartlarına göre her birinin kendine has özellikleri vardır. Örneğin İmam Ali cesarette ve hitapta, İmam Hüseyin cihad ve şehadette, İmam Bakır ve İmam Sadık eğitim ve öğretimde, İmam Kazım zindana tahammülde gibi. Bu özellikler özel şartlardan dolayı Onlarda ortaya çıkmıştır. Yoksa ötekiler bunlardan yoksundur diye bir şey yoktur. Bu yüzden bir özellik İmamlardan sadece birine aittir, diğerlerinde yoktur diyemeyiz.

Belirtmek gerekir ki hadislerde İmamların dünyadaki rütbe ve konumları Onların sıralamasına göre gelmiştir.

Ayrıntılı Cevap

Dini öğretilerimize göre Masum İmamların varlıkları iki yönlüdür. Biri nurani varlıkları, diğeri maddi varlıklarıdır. Nur varlıkları açısından onların hepsinin nuru birdir.[1] Ama maddi ve cismi varlıkları açısından zaman ve mekan şartlarına göre her birinin kendine has özellikleri vardır. Örneğin İmam Ali cesarette ve hitapta, İmam Hüseyin cihad ve şehadette, İmam Bakır ve İmam Sadık eğitim ve öğretimde, İmam Kazım zindana tahammülde gibi. Bu özellikler özel şartlardan dolayı Onlarda ortaya çıkmıştır. Yoksa ötekiler bunlardan yoksundur diye bir şey yoktur. Bu yüzden bir özellik İmamlardan sadece birine aittir, diğerlerinde yoktur diyemeyiz.

Belirtmek gerekir ki hadislerde İmamların dünyadaki rütbe ve konumları Onların sıralamasına göre gelmiştir.

Aşağıda bu konuyla ilgili birkaç hadise yer veriyoruz:

I) İmam Sadık (a.s) buyuruyor: ‘Kim Emirü’l Müminin’in ziyaretini terkederse Allah ona nazar etmez. Melekelerin ve Peygamberlerin ziyaret ettikleri kimseyi ziyaret etmek istemez misin? Şüphesiz Emirü’l Müminin (a.s) bütün İmamlardan üstündür.’[2]

II) Hişam b. Salim diyor ki: İmam Sadık’tan (a.s) ‘İmam Hasan mı (a.s) üstündür yoksa İmam Hüseyin mi (a.s)’ diye sorduğumda: ‘İmam Hasan, İmam Hüseyin’den üstündür.’ diye buyurdu Ben: ‘Öyleyse imamet neden İmam Hasan’dan sonra İmam Hüseyin’inin soyundan geldi?’ diye sorduğumda şöyle buyurdu: ‘Allah Tebareke ve Teala, Musa ve Harun’un (a.s) sünnetinin o ikisinde gerçekleşmesini istedi. Onlar nübüvette ortak idiler, İmam Hasan ve İmam Hüseyin de imamette. Her ne kadar Musa Harun’dan üstün olsa da Allah nübüvetti Musa’nın değil Harun’un soyuna verdi.

Ben şöyle arzettim: ‘Bir zamanda iki imam olabilir mi?’ Buyurdu ki: ‘Hayır. Ama biri susar ve diğerinin peşinden giderse ve diğeri de onun rehberi olursa olur. Her ikiside konuşur ve imametle görevlendirilirse bu olmaz.’[3]

III) A’maş şöyle diyor: Hz. Sadık’tan ‘Allah Resulünden sonra en üstün insan ve halifeliğine en layık olan kimdir?’ diye sorduğumda şöyle buyurdu: ‘Ali b. Ebi Talib, ondan sonra Allah Resulünün kızı ve kadınların en üstünün iki oğlu Hasan ve Hüseyin’dir. Sonra Ali b. Hüseyin, sonra Muhammed b. Ali’dir. Sonra Cafer b. Muhammed, ondan sonra hidayet olmuş ve hidayet eden imamlardır. Zira vera’, iffet, doğruluk, salah ve içtihat, iyiye ve kötüye emanetini vermek, uzun secde etmek, geceleri ibadetle geçirmek, haramdan uzak durmak, fereci beklemek, güzel davranış ve güzel komşuluk onlardadır.’[4]

Daha fazla bilgi için bkz:

-İmamların Beşeri ve Psikolojik Boyutlardaki Farklılıkları: Soru:12183 (Site:11944)

-İmam Hüseyin: Hidayet Meşalesi ve Kurtuluş Gemisi: Soru:10875 (Site:10731)

-Hz. Muhammed (s.a.a) ve Hz. Ali’nin (a.s) Vahdet-i Nuraniyetleri Soru:7840 (Site:8095)        

 

 


[1] -İmam Zeynu’l-Abidin (a.s) buyuruyor: ‘Allah’ın kudretine şaşırmayın: Ben Muhammedim Muhammed’de benim. Muhammed dedi ki: Ey insanlar! Allah’ın işine şaşımayın: Ben Aliyim Ali’de benim. Hepimiz biriz, bir nurdanız; ruhumuz Allah’ım emridir. Birincimiz Muhammed, ortamızdaki Muhammed, sonuncumuz Muhammeddir ve biz hepimiz Muhammediz.’ (Allame Meclisi, Biharu’l-Envar, c.26, s.18, Müessesetü’l-Vefa, Beyrut, HK.1404.)

[2] -Seyyid Razi, Hasasiusu’l-Eimme (a.s), s.40, Mecmau’l-Buhus-i Astan-ı Kuds-u Razavi, HK.1406

[3] -Biharu’l-Envar, c.25, s.249.

[4] -Deylemi, Hüseyin, İrşadu’l-Kulub İl’s-Savab, c.2, s.421, İntişarat-ı Şerif Raziy, HK.1412.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Yemek yemek için ev sahibinden izin almak gerekir mi?
    6842 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/02/14
    İslami açıdan insanın yemeğinin helal ve pak olmasının yanı sıra mubah da olması gerekir yani o yemeğin sahibi de razı olmalıdır ve biz de onun razılığını bilmeliyiz. Başkalarını malını izinleri olmaksızın kullanmak haramdır. Ancak bir kimse başkasını yemek için evine davet etmiş yemek sofrasını açmış veya bir bağ sahibi ...
  • Bu asırda kızları köleliğe çekmek caiz midir?
    6938 Eski Kelam İlmi 2011/10/23
    Her şeyden önce köleliğin İslam dini tarafından temelleri atılan bir kurum olmadığını, bilakis bu fenomenin İslam’ın doğduğu çağda dünyanın tüm bölgelerinde yaygın olan bir realite olduğunu bilmeliyiz. İslam köle sahiplerine ciddi bir zarar vermeksizin ve mevcut toplumsal dengeyi ani ve hızlı bir girişimle ortadan kaldırmaksızın imkânların elverdiği ölçüde ve ...
  • Çocukken bir defa kız kardeşimin sütünü içmiş olan amcakızım ile evlenebilir miyim?
    7868 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/22
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Allah gerçekleşmeden önce insan amelini nasıl bilmektedir?
    6359 Eski Kelam İlmi 2011/08/21
    Bizim için böyle bir sorunun meydana gelmesinin sebebi, Allah ile zaman arasındaki bağı doğru anlamamamızdır. Allah ezeli, ebedi ve zaman üstüdür; yani Allah zamanı kuşatmıştır ve onunla sınırlı değildir. Esasen Allah geçmişte gelecek hakkında bilgi sahibidir diye bir şey söylememiz doğru değildir; çünkü Allah için geçmiş ve gelecek diye ...
  • Eğer birisi ramazan ayında tutmamış orucunu bir sonraki ramazan ayına kadar kaza etmezse hükmü nedir?
    6682 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2015/09/14
    sorunuzun üç sureti var: biz mercii taklitlerin görüşlerini dikkati nazarda tutarak sorununuzun her bir suretini ayrı ayrı cevaplandırırız. Bir: eğer hastalıktan ötürü orucunu tutmamış ve hastalığı bir sonraki ramazana kadar devam etmişse, tutmamış oruçlarının kazası farz değildir ve her gün yerine yaklaşık on sir (750 gram) denkliğinde ...
  • Eğer bir kız ve erkek evlenmeyi kararlaştırırlarsa ve aralarında ilişki olursa, ama erkek ahdine vefa göstermez ve kızı terk ederse günah işlemiş sayılır mı?
    9322 Pratik Ahlak 2011/08/21
    İslam ahit ve anlaşma dini olup ahde vefa göstermeyi müminlerin alamet ve sıfatlarından biri saymaktadır. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) şöyle buyurmaktadır: Müminler şart ve taahhütlerine bağlıdır.[1] Maalesef bazı insanlar bu önemli hususa bağlı değildir ve menfaat, heves ve arzularının ...
  • Ben hastayım ve cep haclığımı da babamdan alıyorum. Bunun dışında param yoktur ki orucumun kefaretini verebileyim, Acaba yine orucumun kefaret üzerimde farz mıdır? Bu senenin kefaret miktarı kaç tümendir?
    6170 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/14
    Fukahanın (fıkıh âlimleri) fetvası esasınca orucunu kasten (amdi olarak) ve her hangi bir mazereti olmaksızın yiyen bir kimse üç çeşit kefaretten birisini seçmek arasında muhayyerdir. Birincisi: Bir köle azat etmek. Günümüz dünyasında köle konusu mevcut olmadığından dolayı bu şık kendiliğinden devre dışı kalıyor.
  • İmam Ca'fer Sadık'a göre Kur'an karisinin özellikleri
    12688 Kur’anî İlimler 2011/07/19
    İmam Cafer Sadık (a.s) Kur'an karisi için bir takım özellikler ve vasıflar zikretmiştir. Bu cümleden şu vasıfları zikredilebilir: Ehl-i Beyt'in velayetini bilmesi, Kur'an'ı doğru okuması, Kur'an'ı okurken ondan etkilenmesi, abdestli olması, doğru bir kimse olması ve yağcılıktan uzak durması, Kur'an'a karşı tevazu ve huşu göstermesi, ilim öğrenmek yolunda çaba göstermesi, ...
  • Hangi surede hay ve kayyum sıfatları yer almaktadır?
    17459 Tefsir 2010/11/08
    Hay ve kayyum Yüce Allah’ın iki zatî sıfatıdır. “Hay” “diri” manasında ve “kayyum” da “zatıyla kaim olan ve başkalarının kendisiyle kaim olduğu varlık” anlamındadır. Bu iki sıfat beraber bir şekilde Kur’an surelerinin üç ayetinde yer almaktadır:1. Bakara suresi 255. ayet: “
  • Dinin afetleri nelerdir?
    12217 Din Felsefesi 2010/08/22
    Din, kendisinde hata, yanlış, hasar ve afetin yer alamayacağı kutsî ve ilahî bir olgudur. Hata ve yanlış yapma beşerî hususlarla ilgilidir. Din ve dindarlığın hasarlarını bilme bahsindeki hasar ve afet, dinin hakikatiyle ilgili değildir. Bilakis insanların dine bakış tarzları, insanın dini anlama ve telaki etme şekli, ...

En Çok Okunanlar