Gelişmiş Arama
Ziyaret
12861
Güncellenme Tarihi: 2011/04/12
Soru Özeti
Nasıl kötü düşünceleri kendimsen uzaklaştırabilir ve Allah ile irtibatımı daha iyi yapabilirim?
Soru
Allah ile irtibatımın bir müddettir zayıflamış olduğunu hissediyorum. Elbette bunun zihnime devamlı gelen düşüncelerden kaynaklandığını sanıyorum. Kendimi ne kadar kurtarmaya çalışıyorsam da bir faydası olmuyor. Bazı zamanlar ölmeyi ve bu durumdan kurtulmayı istiyorum. Ne yapmalıyım?
Kısa Cevap

İrtibat her zaman iki yönlüdür. Allah ile irtibatımızın bazen kesilmesi ve zayıflaması bizim yönümüzden kaynaklanmaktadır. Ama O her zaman ve her yerde bizimledir. Yüce Allah şöyle buyuruyor: Nerede olursanız Allah sizinledir.[1] O halde Allah ile irtibatımız zayıflamış ise kusur ve noksanlığı kendimizde aramalıyız. Bir şey ile ünsiyet kurmanın yolunun onunla çok irtibat kurmak olduğu söylenmiştir. Bu konu psikolojik açıdan kesin ve inkâr edilmez bir husustur. Dolayısıyla bizi Allah’tan uzak kılan nedenleri araştırmalıyız. Bu nedenler bazen gurur, kıskançlık, istiğna ve yeri insan zihin ve düşüncesi olan diğer günahlardır. Bunlar ruhumuzun düşünce ve fikir kısmını sekteye uğratmaktadır. Bazen de insan uzuv ve organlarıyla gerçekleştirilen ve bizim ile Allah arasında perde oluşturan azalara ait günahlarıdır. Söylediğiniz gibi Allah’tan bu uzak kalışınızın bu düşüncelerden kaynaklanmış olduğu uzak bir ihtimal değildir. Çünkü insanın yaptığı her davranışın arkasında bir düşünce ve fikir yatmaktadır. Başka bir ifadeyle ilim amelin mukaddimesidir. Gönül evi kapısı önünde durulmalı ve her düşünce ve fikre girme izni verilmemelidir. Her ne kadar bu iş biraz zor olsa da çok tatlı neticeleri vardır. Bazen zihne gelen düşünceler şeytan tarafındandır. Onları edebildiğince çabuk kendimizden uzaklaştırmak gerekir; çünkü insanı çabucak amele yönlendirmektedir. Yüce Allah şöyle buyuruyor: Kuşkusuz şeytanlar ve dostları vesvese verirler…”[2] O halde şeytanî düşüncelerin önünü almak gerekir. “İnsanı Allah’tan uzaklaştıran ve gaflete neden olan en büyük ve en önemli etkenlerden birisi istenmeyen bu düşüncelerdir.”[3] Bazen ilahi olmayan bu düşünceler namaz gibi en güzel ibadet hallerinde bile kalp huzuru bırakmayacak kadar insana tesir etmektedir. Bu düşüncelerin büyüyüp çoğalmasının önü baştan alınmalıdır. “Hatıralar, bir dizi sözler, duyulanlar, oturumlara katılmak ve bazı dergileri okumak vb. tedricen zihinde resimleşmekte ve çoğalıp biriktiğinde de şevke zemin hazırlamaktadır. Neticede bu düşünce ve fikirler bizim nefsanî melekelerimiz olmakta, bundan sonra kolay bir şekilde zihne gelmekte, diri ve canlı tutulmakta ve sürekli insanı Allah’tan gafil kılmaktadır. Bu nedenden ötürü maddî düşünen insanlar sürekli maddî zevk verici hususları düşünmektedirler.[4] Söylenenler bir ölçüye dek gerçeğin tahlilinden ibaretti, ama sorunun çözümünün ne olduğuna bakmak gerekir. Belirtildiği gibi bu tür düşüncelerin zihne girmesinin önünün alınması ve diğer kısmının da defedilmesi için çabalanması gerekmektedir. Kur’an’ın verdiği çözüm kendimizi ve Allah’ı anmayı kontrol etmemizdir; insan oturumları, okudukları, duydukları yedikleri ve giydiklerine dikkat etmelidir. Bu hususlara dikkat edildiği zaman tedricen Allah’ı anmak insan kalp ve nefsinde yer edinir ve güzel hatıralar zihninde canlanır. Bu yüzden Kur’an gafleti yok etmek ve hakka yakınlaşmak için Allah’ı zikretmeyi bize öğretmektedir.[5] Yüce Allah şöyle buyuruyor: “Ey iman edenler Allah’ı çok anın.”[6] Kalpte birisinin zikri çoğalırsa insan ona ilgi duyar ve bu ilgi melekeye dönüşür; öyle ki insan her halde namaz ve Allah’ı anma halinde olur. Şair ne güzel söylemiş: He zaman namazda olanlara ne mutlu. O halde Allah’ı anmayla, rahatsız edici düşüncelerin sızma kanallarını kontrol etmeyle ve onlara teveccüh etmemekle kalp sayfasının ilahi düşünceler ile temizlenme zemini meydana gelir ve insan zihin ve kalbinde güzel ilahi düşüncelerin canlanması icat edilir.



[1] Hadid, 4.

[2] Enam, 121.

[3] Cevadî Amuli, Abdullah, Merahil-i Ahlak Der Kur’an, s. 30.

[4] a.g.e., s. 32; az bir değişik ile.

[5] Merahil-i Ahlak Der Kur’an, s. 34-35.

[6] Ahzab, 41.

Ayrıntılı Cevap
Bu sorunun ayrıntılı cevabı yoktur.
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Bedensel esenlik sırrını nasıl araştırabiliriz?
    7666 Yeni Kelam İlmi 2011/08/21
    Allah tarafından konulan tabiat kanunları bu dünyada hiçbir insanın baki kalmamasını ve değişik nedenlerle ve bu cümleden olmak üzere bedensel esenliği kaybederek dünyayı terk edip ebedi âleme geçmesini muayyen kılmıştır. Öte taraftan her ne kadar peygamberler ve imamlar (a.s) bir takım özel durumlarda Allah’ın izniyle hastalara (sadece Allah’ın evliyalarının ...
  • Bahailik konusu ve onların tarihi hakkında bilgi verebilir misiniz?
    11742 Eski Kelam İlmi 2008/02/16
    Bahailik fırkasının kurucusu, Mirza Hüseyin Ali Nuri’dir. O, Muhammed Bab’ın, Molla Hüseyin Beşruyeyi’nin tebliği vesilesiyle ortaya çıkmasından sonra Muhammed Bab’ın anlayışına yönelerek onun görüşlerini kabul etmiştir. Muhammed Bab’ın ölümünden ve onun yerine geçen kardeşi Yahya Subh-u Ezel’i kabul etmemesinden sonra Muhammed Bab’ın, zuhurunu vaat ettiği kimsenin (Men ...
  • Acaba iki yıldır süt veren bir kadına emzirme kefaretinin yanı sıra geciktirme kefareti de farz mıdır?
    12992 Orucun Kazası Ve Kefaretleri 2013/01/14
    Ayetullahe'l-uzma SİSTANİ’NİN (Allah yüce gölgesini devam ettirsin) defteri: Bebek emziren kadının sütü az olduğunda, eğer oruç tutması emzirdiği bebeğe zarar verecek olursa, oruç tutmak ona farz değildir. ister bu kadın bebeğin öz annesi olsun, isterse dadısı olsun veya ücretle süt veren bir kadın olsun, fark etmez. Ancak ...
  • Eğer Ehlibeyt (a.s) «خُزّان العلم» ilmin madeni iseler neden kumeyl duasını Hz. Hızır İmam Ali (a.s)’a öğretmiştir?
    6875 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2019/04/07
    Kumeyl duası Şeyh Tusi’nin “Misbah’ul-Muteheccid”[1] ve Seyit ibn. Tavus’un “İkbal’ul-Emal” adlı eserlerinde nakledilmiştir. Seyit ibn. Tavus bu duayı eserinde naklederken şöyle açıklama yapmaktadır: Şeyh Tusi’nin naklettiği rivayetten başka bir rivayette gördüm ki Kumeyl ibn. Ziyad Neğei diyor ki: Basra mescidinde İmam Ali (a.s)’ın yanında ...
  • Zatı âlinizin Kur’an’ın tahrif edildiği hadisler konusundaki görüşünüz nedir?
    6158 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/10
    Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani’nin bu bağlamdaki görüşü şöyledir: Kur’an’ın tahrif edildiğini söyleyen hadisler ya senet bakımından zayıftırlar ya da sadır olma cihetinden hüccet değildirler veya delaletleri kabul edilebilinir durumda değildir. Kur’an-ı Kerim hiçbir zaman tahrif olmamış ve olmayacaktır. Kur’anın tahrif ...
  • Cenabet olan kimse gusül almadan banyodan çıkarsa bütün bedeni necis sayılır mı?
    29968 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/06/12
    Sorunun cevabını vermeden önce şu noktayı hatırlamamız gerekir: Cenabetten maksat necasetle bütün bedenin necis olması değildir. Cenabet gerçekte manevi necasettir. Meni bedenin tümünü değil yanlızca bedenin değdiği yeri necis eder, yıkamakla ve necasetin gidermesiyle değdiği yer pak olur. Örneğin cenabet olan ...
  • Peygamber (s.a.a) ve Ehlibeyt (a.s) diri midirler? Eğer diriyseler bunun manası nedir?
    9429 دانش، مقام و توانایی های معصومان 2012/07/24
    Hz. Peygamber (s.a.a) ve Ehlibeyt’inin (a.s) diri olması, hakiki hayat konusunda Kur’an’daki anlamı içerir ve özellikle şehitler hakkında buna vurguda bulunulmuştur: "وَ لا تَحْسَبَنَّ الَّذينَ قُتِلُوا في‏ سَبيلِ اللَّهِ أَمْواتاً بَلْ أَحْياءٌ عِنْدَ رَبِّهِمْ يُرْزَقُونَ". Aynı şekilde birçok rivayette de imamların diri oluşu hakkında bu anlama ...
  • Nahiye-i mukaddese ziyareti Şia'da muteber kabul edilir mi? Bunu teyit eden delil ve akide nedir?
    11085 Pratik Ahlak 2011/09/27
    Nahiye-i Mukaddese ziyareti mutlak ziyaretnameler türündendir. Yani onu her zaman (Aşura günü ve diğer günlerde) ve her yerde okuyarak Hz. Hüseyin (a.s)'ı ziyaret etmek mümkündür. Bu ziyaret peygamberlere, din önderlerine ve pak İmamlara selam ile başlar, sonra Hz. Hüseyin ve onun vefalı yaranlarına selamlamakla devam eder, daha sonra Hz. ...
  • İlime hakiki anlamda iştiyak kazanmanın yolu nedir?
    7859 Pratik Ahlak 2011/07/23
    Ayetullah Hadevi Tehrani'nin bu konuyla ilgili görüşü şöyledir:İlime duyulan iştiyak ilahi bir lütuftur. Ancak bu hissi bazı yollardan güçlendirmek mümkündür:1- Sırayı gözeterek ve düzenli bir şekilde ders okuma. Bu tür ders alma insanda öğrenme ve ilime ilgi hissini güçlendirir ...
  • İnsan kıyamette bu dünyada sevdiği ve ilgi duyduğu insanlarla mı haşır olacak?
    3293 Hadis 2020/01/20

En Çok Okunanlar