Gelişmiş Arama
Ziyaret
24641
Güncellenme Tarihi: 2011/08/21
Soru Özeti
Berzah ve basiret gözü olan kimsenin alamet ve nişaneleri nelerdir?
Soru
Berzah ve basiret gözü olan kimsenin alamet ve nişaneleri nelerdir? Eğer bir kimse bu özelliklere sahip olduğunu iddia ederse, onun doğru söylediği nasıl anlaşılabilir?
Kısa Cevap

Biz kendi çevremizdeki muhitimizi tanımak için bir takım araçlara ihtiyaç duyarız. İslam bilgelerine göre kesin bilgi için birkaç araç mevcuttur. Birincisi duyudur. Görme duyusu ve duyma duyusu bu kabildendir. İkincisi akıldır. Üçüncüsü ise kalptir. Derunî keşifler, mukaşefeler ve bir tür mükaşefe sayılan berzah gözüyle elde edilen tüm bilgiler, aracı kalp olan şuhudî bilgi ile ilintilidir. Berzah gözü olan kimse arı ve temiz olmalıdır. Ancak bu şekilde kendisi hakkında bu ihtimal verilebilir. Ayrıca böyle bir şahsın hiçbir zaman bu araçtan kötü istifade etmemesi, diğer insanlara zarar vermemesi ve şerî hususlara bağlı olması gerekir.

Ayrıntılı Cevap

Berzah gözü gibi bir konunun bizim öğretilerimizin neresinde bulunduğunu öğrenmek için ilkönce kısa bir mukaddime sunuyoruz: Gerçek ve dış dünyada biz kendi çevremizdeki muhitimizi ve duyusal olguları tanımak için bir takım araçlara ihtiyaç duyarız. Mesela eğer göz ve kulağımız olmazsa, bazı bilgi ve malumatları elde etmekten mahrum kalırız. Bu araçların sayısı hakkında tüm bilginler arasında görüş birliği mevcut değildir. Platon sadece aklı bilgi aracı olarak görmekteydi. Bunun mukabilinde Hume gibi Avrupalı duyuya önem veren bilginler ise aklın rolünü çok zayıf bilmekte ve tüm işlevleri duyu ile ilintili bilmektedir. [1] İslam bilgelerine göre kesin bilgi için birkaç araç mevcuttur. Birincisi duyudur. Görme duyusu ve duyma duyusu bu kabildendir. İkincisi akıldır. Üçüncüsü ise kalptir. Bu esasla, bu araçlarla biz birkaç bilgi türüne sahip bulunmaktayız:

1. Duyu yoluyla elde edilen tüm bilgiler duyusal bilgidir.

2. Mantık ve felsefe kabilenden olan aklî bilgi.

3. İrfan ve şuhud yoluyla elde edilen şuhudî bilgi. [2] , [3]

Derunî keşifler, mukaşefeler ve bir tür mükaşefe sayılan berzah gözüyle elde edilen tüm bilgiler, aracı kalp olan şuhudî bilgi ile ilintilidir. Şuhudî bilgi İslamî ve Kur’anî kesin öğretilerimizdendir. Bu merhaleye ulaşmak sadece kalp tezkiyesi, takva ve çok sakınmayla elde edilir. Nitekim Molla Sadra mükaşefe ilmi hakkında şöyle demektedir: “Mükaşefe ilmi, çirkin sıfatların pasından kalp ve gönlü temizledikten sonra insan kalbinde zahir olan bir nurdur.” [4] Kur’an-ı Kerim bu hususta şöyle buyurmaktadır: “ Ey iman edenler! Eğer Allah’a karşı gelmekten sakınırsanız; O, size iyiyi kötüden ayırt edecek bir anlayış verir ve sizin kötülüklerinizi örter, sizi bağışlar. Allah, büyük lütuf sahibidir.” [5] Ve şöyle buyuruyor: “Bizim uğrumuzda cihad edenler var ya, biz onları mutlaka yollarımıza ileteceğiz. Şüphesiz Allah, mutlaka iyilik yapanlarla beraberdir.” [6] Belirtildiği gibi, bu tür bilgiyi elde etmenin tek yolu kalbi kirlerden temizlemekten geçmekte ve ardından bu vesileyle hakikat nuru onda ışıldamaktadır. Bu tür bilgiyi ispatlama delilleri çok ve geniş olup bu sorunun kapsamı dışındadır. Ama şu kadarını söylemeliyiz ki; Avrupalı filozoflar arasında da William Caims ve başka birçok kişi şuhudî bilgiye inanmaktadır. [7] Kalbî sezgi (insan kalbine ilham olan şeyler) ve mukaşefeler dört kısma ayrılır:

1. Bilgi ve öğretiler ile ilintili olan sezgilerdir. Bu tür sezgilere “Rabbanî” denir.  

2. Erdemli hayır ve melekelere çağıran sezgilerdir. Bu tür “meleke” olarak adlandırılır.

3. Nefsanî lezzetlere çağıran sezgilerdir. Bu kısma “nefsanî” denir.

4. Hakka karşı gelmeye ve isyana çağıran sezgilerdir. Bu tür de “şeytanî” olarak adlandırılır. [8]

Bu açıklamalara binaen duyusal olmayan her husus Rabbanî ilham olarak değerlendirilemez; zira bu merhalede birçok kez nefsanî ve şeytanî sezgiler bazılarınca Rabbanî sezgiler olarak karıştırılmaktadır. Reşiduddin Mubidi kalbî sezgileri teşhis etmenin zarafeti hakkında bir arifin dilinden şöyle demektedir: “Eğer bir şahıs bir bostana girer ve dallar üzerindeki tüm kuşların kendisine sana selam olsun ey Allah’ın veli kulu dediğini görürse, bunun hile ve aldatma olduğundan korkmazsa, kesinlikle kandırılmıştır.” [9]

Teşhis Ölçüleri:

1. İnsanın kendisi için vuku bulmasına veya bir başka insanın iddiası olmasına bakılmaksızın bu kalbî sezgiler, aklî kaidelere aykırı olmamalıdır. Çok önemli kaidelerden biri şudur: Sezgiler hiçbir zulmü (geniş anlamıyla zulüm) onaylamamalıdır. Bilakis adaleti onaylamalı ve zulmü çirkin görmelidir.

2. Bu sezgiler dinî öğretilere aykırı olmamalıdır. Bu konuyu teşhis etmek dinî uzmanlara düşer.

3. Bu sezgiler dinî hükümler ile çelişmemelidir. Eğer bu sezgiler insanı lakaytlığa ve dinsel hususlara arka dönmeye teşvik ederse, kesinlikle Rabbanî sezgiler değildir.

4. Eğer bir şahıs berzah gözü taşımak gibi iddialarda bulunuyorsa arı ve temiz olmalıdır. Ancak bu şekilde kendisi hakkında bu ihtimal verilebilir. Ayrıca böyle bir şahsın hiçbir zaman bu araçtan kötü istifade etmemesi, diğer insanlara zarar vermemesi ve şerî hususlara bağlı olması gerekir; zira belirttiğimiz gibi bu hususlar sadece nefis tezkiyesiyle elde edilebilir ve eğer bir insan bu yol dışında başka bir vesileyle harikulade işlerde bulunursa, asla ona güvenilmez.

Keramet sahibi insanların sıfatlarını tanımak için 1193. Soruya (site: 1496) müracaat ediniz.



[1] Mutahari, Mürteza, Mesele-i Şınaht, s. 48 ve 49, İntişarat-ı Sadra, Tahran, 1376.

[2] Misbah, Yezdi, Muhammed Taki, Amuzeş-i Akaid, s. 36, İntişarat-ı Beynelmilel, Tahran, 1377.

[3] Bu hususta Allah’ı Tanımanın İmkanı, soru: 98 başlığına müracaat edebilirsiniz.

[4] Sadru’l-Müteellihin, Şirazi, Muhammed b. İbrahim, Tefsirü’l-Kur’ani’l-Kerim, c. 2, s. 69, Neşr-i Bidar, Kum, 1366.

[5] Enfal, 29.

[6] Ankebut, 69, Bu mücahade, nefsanî mücahadeyi de kapsar. Bkz: Mesele-i Şınaht, s. 67-72.

[7] Bkz: Mesele-i Şınaht, s. 66.

[8] Makale-i Berresi Rabıta-i Mükaşefe Der İrfan-ı İslamî Ve Tecrübe-i Dinî Der İrfan Ve Felsefe-i Garbi, Muhsin Kumî ve Muhammed Muhsin Hüseyinzade. Tibyan sitesinden alıntılanmıştır.

[9] Meybudi, Reşiduddin Ahmed b. Ebi Sad, Keşfu’l-Esrar, c. 7, s. 222, İntişarat-ı Emir Kebir, Tahran, 1371.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Berzahta veya kıyamette ezan okunacak mı?
    7481 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/04/03
    1- Berzah aleminde ezan okunması konusunda hadis kaynaklarında herhangi bir şey yoktur. 2- Bir rivayette İmam Bakır (a.s) şöyle buyuruyor: ‘Resul-i Ekrem (s.a.a) miraca gittiğinde geçmiş bütün Peygamberler Onun yanına geldiler. Cebrail, Allah’ın emriyle ezan okudu ve kamet getirdi.[1] 3- ...
  • Aşura günü oruç tutma hakkında Peygamberden (s.a.a) hadis var mı? Aşura günü oruç tutmak müstehap mıdır?
    10676 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/15
    Şianın muteber kaynaklarında Hz. Muhammed’den (s.a.a) aşura günü oruç tutmanın müstehap olduğunu gösteren herhangi bir hadise rastlanmamaktadır. Sadece O’nun (s.a.a) siretinde aşura günü oruç tuttuğunu gösteren hadisler vardır. Örneğin bir hadiste İmam Rıza (a.s) şöyle buyuruyor: ‘Resulullah (s.a.a) aşura günü oruç tutardı.’ Ama böyle rivayetleri esas alarak ...
  • acaba hem Allah-ı sevmek ve hem de ondan korkmak mümkün müdür?
    9244 Pratik Ahlak 2010/12/18
    Allah u Teâlâ'ya yönelik, ümit ile korkunun birlikte ve beraber oluşları, bazı yerlerde ve zamanlarda da mehabetin oluşu hiç de hayret verici bir durum değildir. Zira bu durum yaşamımızın her tarafını kapsamış, ancak biz bu durumdan, bu durumun şiddetli bir şekilde açık olduğundan dolayı gafiliz. ...
  • Hz Zehra’nın şehadetinin kesin tarihi nedir?
    10332 تاريخ بزرگان 2012/04/15
    Hz Zehra’nın (a.s) şehadet günü hakkında tarih kitaplarında birkaç görüş vardır. Bazı tarihçiler bunun Hz Peygamberin vefatından 40 gün sonra bazıları 6 ay sonra ve bir grup da 8 ay sonra gerçekleştiğini belirtmiştir. Aynı şekilde imamlarımızdan (a.s) nakledilen rivayetlerde iki tarih belirtilmiştir ve birçok Şia âlimi Hz ...
  • Arafat’ta durmanın sır, fazilet ve adabı nedir?
    10983 Pratik Ahlak 2011/08/17
    Arafat’ta durmanın sırrı hakkında birçok rivayet bulunmakta ve hepsi bu mübarek günün azamet ve faziletini göstermektedir. Arafat günü insanın kendisini tanıdığı ve de dua ve yakarış ile Allah’ın kerem ve ihsan sofrasında yer edinebilmek için arı bir niyet ile Allah’ın misafirliğine kabul olduğu gündür. Şeytan bu günde ...
  • Yaşamımda sürekli sorun ve buhranlarla karşı karşıyayım, benim için bir çözüm yolu var mıdır?
    7409 Eski Kelam İlmi 2011/04/11
    İnsanlar sürekli değişik yollarla Allah’ın sınamasına tabi tutulur ve başarılı şahıslar ancak bu sınamalardan yüz akıyla çıkanlardır. Bu esas uyarınca Allah’ın rahmetinden meyus olmayın ve Allah’a dua etmeyle, O’ndan rızık talebinde bulunmayla ve sorunları gidermeyi istemeyle birlikte mevcut durumunuzun iyilileşmesi için çalışın. Her halükarda ...
  • Neden Allah boşanmadan çok nefret etmektedir?
    9671 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2012/03/12
    Boşanma ve evlilik arasında bir karşıtlık bulunduğundan, Allah’ın boşanmadan nefret etmesinin nedenini öğrenmek için, ilkönce evliliğin önemi açıklanmalıdır.[1] Yüce Allah Kur’an’da insanların çift yaratılmasını huzur ve sükûnet sağlayan ilahi ayet ve nişanelerden saymıştır.[2] Masumların (a.s) rivayetlerinde de evlilik büyük bir öneme ...
  • İslami düşüncenin kapsamlılığıyla ilgili dengeli bir proje sunmak mümkün müdür?
    8109 Eski Kelam İlmi 2007/08/23
    İslam, gönderilmiş olan son ve en mükemmel dindir. Bundan dolayı insan hayatını ilgilendiren bütün toplumsal ve ferdi alanlarda bu dinin yol gösterici olması beklentisi içerisindeyiz. “İslam’da sistematik düşünce teorisi “ İslam dininin kapsamlılığıyla ilgili dengeli bir teoridir. ...
  • Yezit İmam Hüseyin’i (a.s) neden öldürdü?
    14560 Eski Kelam İlmi 2011/08/03
    Birçok delil Yezit b.Muaviye’nin ahiret ve kıyamete hiçbir inancı olmadığını göstermektedir. O, üç yıllık yönetimi süresince İmam Hüseyin’i (a.s) şehit etmek, Medine’yi yağmalamak ve tahrip etmek, sahabelerden ve diğer kesimlerden[1] birçok ferdi öldürmek ve Allah’ın evini taşa tutmak ve ...
  • İlim ve ameli birleştirmek için uygun ve etkili çözüm nedir?
    6344 Pratik Ahlak 2012/01/18
    İslamî usuller esasınca, ancak salih ameli peşinden getiren bir ilim ve bilgi faydalı olabilir. Ama bununla birlikte bazı âlimlerin salih amel işlemekten geri kaldığını gözlemlemekteyiz. Bu konu değişik nedenlerden kaynaklanabilir. Mesela onlar sadece bir takım ıstılahları öğrenmiş, gerçek bilgin olmamış, bilgilerine önem vermemiş, dünya hayatını ahirete tercih etmiş, dinî ...

En Çok Okunanlar