Gelişmiş Arama
Ziyaret
9165
Güncellenme Tarihi: 2009/12/20
Soru Özeti
Niçin evli erkekler eşlerinin izni olmadan geçici evlilik yapabiliyorlar?
Soru
Evli bir erkeğin eşinin izni olmadan geçici evlilik yapmasının caiz oluşunun sebebi nedir?
Kısa Cevap

Cinsel istek, en güçlü cismi isteklerden birisidir ve insanın diğer doğal istekleri gibi bu cinsel istek de doğru bir şekilde karşılanmalıdır. Çünkü insanın doğasından kaynaklanan istekleri söndürmek mümkün değildir. Eğer bu istekleri bastırmayı başarsak dahi, bu akıllıca bir iş değildir ve yaratılış kanunlarıyla mücadele etmek demektir. Bu yüzden insan doğasından kaynaklanan istekleri doğru ve akıllıca bir yolla karşılamak gerekmektedir.

Diğer taraftan birçok yerde bazı kimseler belli yaşlarda sürekli evliliğe güçleri yoktur ya da bazı evli erkekler, uzun yolculuklar, özel görevler veya başka sorunlardan dolayı bu cinsel isteklerini karşılayamamaktadırlar. İslam dini topluma zarar veren, cinsel isteğin karşılanamamasından kaynaklanan sorunların çözümü için, bir bayanla daimi evliliği caiz kılmasına ilave olarak çok evliliği ve geçici evliliği de caiz kılmıştır.

Bununla beraber aşağıdaki şu noktalara da dikkat edecek olursak:

1) Biz, kullarına karşı merhametli olan ve sebepsiz yere hiçbir hükmü göndermeyen bir Allah’a inanmaktayız, yani O’nun kanunları maslahat ve hikmet üzeredir.

2) Geçici ve çok evliliği engellemek, topluma ve bireylere telafisi mümkün olmayan zararlar verir. Kanunları ilahi olan İslam dininde geçici ve çok evlilik caiz kılınmış ve bu hak birinci eşin izni şart kılınmadan erkeğe verilmiştir. Eğer bu hak birinci eşin iznine şart kılınmış olsaydı, bayanların bu konuya olan hassasiyetlerini ve genellikle kocalarının ikinci bir evlilik yapmalarına karşı çıkacaklarını göz önünde bulunduracak olursak, Allah-u Teâlâ’nın istediği maslahat gerçekleşmezdi.

Tabii ki bazı müçtehitler şöyle buyurmuşlardır: Eğer Müslüman olan bir erkek, Ehl-i kitap olan bir bayanla geçici evlilik yapmak isterse ve müslüman bir eşi varsa, bunun için müslüman eşinden izin alması gerekmektedir.

Ayrıntılı Cevap

Cinsel istek, Allah-u Teâlâ’nın insana bağışladığı bir içgüdüdür. Bu isteği karşılamak doğal ve gerekli bir iştir. Ruhbanlığı yayan şahıslar ve ekollerin tersine bu cinsel isteği bastırmak doğru bir iş değildir ve bu isteği bastırmak psikolojik sorunların oluşmasına sebep olur. Bu cinsel isteğin karşılanmasında başıboşluğun ve kuralsızlığın olması da insanın yaratılış hedefiyle uyuşmamaktadır. Bu yüzden kadın ve erkek arasındaki irtibatın en doğal ve iyi şekli şu özelliklere sahip olmasıdır:

1) Karı koca arasındaki irtibatın kanun ve kural üzerine olması,

2) Tek eşlilik

3) Daimi evlilik.

Ama bazı sebeplerden dolayı eğer daimi evlilik mümkün olmazsa veya tek evlilik, insanı veya toplumu bazı özel sorunlarla karşı karşıya bırakırsa, böylesi bir durumda gayrimeşru ilişkilerin mi önerilmesi gerekir ya da bazı kadın veya erkeklerin şehvetleri peşinde koşmalarını engelleyecek geçici veya ikinci bir evlilik gibi çözümleri mi sunmak gerekmektedir? Bu hususta iki görüş vardır:

1) Peygamber (s.a.a.) ve pak 12 imamlar (a.s) yoluyla açıklanmış olan İslam dini, geçici ve çok evliliği caiz bilmektedir. (Tek ve daimi evliliğe ve aile kurulmasına teşvik edildiğine dikkat edilmelidir. Ama zorunlu durumlarda-tek ve daim evliliğin karşısında değil-bu geçici ve çok evliliğin önü açıktır.)

2) Yukarıda açıklanan yola karşı erkeğin birden fazla bayanla olan ilişkisinin kanun çerçevesinde olmasının gerekli görülmemesi. Bu ise İslam dışı bir yöntemdir.

Batıda, cinsel hayattaki başıboşluk ve sonsuz özgürlüğün olması bu ikinci görüşün benimsendiğini göstermektedir. Ama batılı bilim adamları, geçici evlilik gibi evliliklerin toplumsal gereklilikler ve zorunluluklardan olduğunu ve bu geçici ve çok evliliği yasaklamanın telafisi olmayan zararlara yol açacağını itiraf etmektedirler.

Toplumlarda özellikle de günümüz şartlarında cinsel ilişkiyi, daimi evlilikle sınırlamak mümkün değildir ve hiçbir hükümet ve toplum, bu doğal içgüdünün karşılanmasını engelleyemez. Bu cinsel isteğin, toplumların çoğunda olduğu gibi gayrimeşru ve zina yoluyla karşılanması ve hatta kadın ve kızların bu yolda satılmaları İslam dinini onaylamaz. İslam dini buna şiddetli bir şekilde karşıdır ve bu işi kadına ihanet ve onun hak ve şahsiyetine tecavüz, toplumsal ahlakla zıt ve ailelerin yıkılma sebebi olarak görmektedir. Sonuç olarak geriye birinci seçenek yani geçici veya çok evlilik kalmaktadır; yani kadın ve erkeğin belli meşru anlaşmalarla, birbirlerinin haklarına dikkat ederek ve ahlaki, insani ve şer’i kurallar çerçevesinde evlenmeleridir. Geçici evlilikle daimi evlilik arasındaki fark, birisinde zamanın belli olması ve diğerinde ise belli olmamasıdır ve bu, daimi evliliğin mümkün olmadığı ve çeşitli sorunların ortaya çıktığı durumlardadır.

Allah-u Teâlâ kullarına karşı merhametlidir ve hiçbir kanunu boş yere koymamıştır ve İslam dini de ilahi kanunların açıklayıcısıdır. Gerçekten var olan maslahat üzerine, İslam dini, geçici ve çok evlilik hakkını erkeğe vererek caiz kılmıştır[1] ve erkeğin bu haktan faydalanabilmesi için de eşinin izin vermesini göz önünde bulundurmamıştır.[2] Çünkü eğer bu hak birinci eşin iznine şart kılınmış olsaydı, bayanların bu konuya olan hassasiyetlerini ve genellikle kocalarının ikinci bir evlilik yapmalarına karşı çıkacaklarını göz önünde bulunduracak olursak, Allah-u Teâlâ’nın istediği maslahat gerçekleşmezdi.

Tabii ki bazı müçtehitler şöyle buyurmuşlardır: Eğer Müslüman olan bir erkek, ehl-i kitap olan bir bayanla geçici evlilik yapmak isterse ve müslüman bir eşi varsa, bunun için müslüman eşinden izin alması gerekmektedir.[3]



[1] Daha fazla bilgi edinmek için: Konu: Çok evliliğin erkek için caiz olması, 692. soru.

[2] Bu yüzden müçtehitler şöyle buyurmuşlardır: Kadın, kocasının bu haktan faydalanmasını engelleyemez. İmam Humeyni, Sorulara cevap, c: 3, s: 100, soru: 55.

[3] Sırat-un Necat, Tebrizi, Şeyh Cevat, c: 2, s: 270. Alakalı konular: 1209. soru, Ehl-i Kitap bayanlarla geçici evlilik yapılması.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Kuranı kerimde ayetlerin ve konuların tekrarlanması kuran ayetlerinin insicamsızlığına delil değil midir?
    12632 Fasahat & Balaghat 2015/05/04
    Kuranda zikir edilen kıssalardan güdülen hedef, insanların rüştü ve tekâmülüdür. Hedef insanların can ve ruhlarında aydınlığı ve nurlandırmayı icat etmektir. Dik kafalı nefisleri kontrol ve zalimliğe, zulme ve inhirafa karşı koymaktır. Kurandaki konuların dağınıklığının delili kuranın, asaleti muhtevaya ve ibret verici konulara vermesi, insanı ve toplumu yapılandırmaya ...
  • Senetleri sahih olan Mütevatir-i Lafzi, Mütevatir-i Manevi ve Mütevatir-i İcmali hadis çeşitlerinin kuralı nedir?
    15900 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/03/03
    Şii alimleri, bir haberin her tabakasında ki senet silsilesinde ravilerin sayısı ilime neden olacak ve rivayetin Masum’un (a.s) söylediğine yakin haddine ulaştıracak habere mütevatir hadis demekteler. Her tabakada yerine göre kişilerin sayısını farklı saymış ve ravilerin sayısı hakkında belli bir sayı belirtmemişlerdir. Onlara göre ölçü sözün Masumdan çıktığını ...
  • Dini mektep ve nizamlarla dini olmayanların arasında ne gibi ayrıcalıklar vardır?
    7258 Teorik Ahlak 2012/05/12
    İlk önce şunu hatırlatmamız gerekmektedir ki; İslam dini ve tahrif olmamış diğer semavi dinler arasındaki asli benzerlik, yeryüzünde tevhidin istikrarı ve Allah’a ibadet etme ve insanların kulluktan uzaklaştırma ve Allah’tan başkasına ibadet etmektir; Nitekim Kur’an’-ı Kerim’de şöyle buyurmaktadır: “Andolsun biz, her ümmete, “Allah’a kulluk edin, tâğûttan kaçının” ...
  • Acaba Mütalaada başarılı olmak ve daha iyi öğrenmek için Kur’an-ı Kerimden bir ayet veya bir dua var mıdır?
    11238 Pratik Ahlak 2010/01/16
    Mütalaa etmek, bir şey üzerinde onu anlamak ve öğrenmek için yoğunlaşmak ve düşünmektir. Bu yüzden bu özelliği taşımayan her okuma mütalaa değildir. Bir Mütalaanın faydalı ve verimli olması için diğer işler gibi özel şartların hazırlanmasına ihtiyacı vardır.
  • Şia mezhebinde namazın sırları ve felsefesi nedir?
    10034 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2012/05/16
    Şüphesiz ilahi hükümlerin tümünün felsefe ve delili vardır, ama ilahi hüküm ve buyrukların tümünün delillerini bulmamız gerekli değildir. Müslümanlar vahiy mesajı karşısında teslim olmalıdır. Bu teslim ve kabul etme psikolojisi insanın kemalidir ve esasen bazı buyruklar teslim ve kulluk ruhunu sınamak içindir. Ama bununla birlikte Kur’an defalarca ...
  • Akika kurbanının şartları ve sünnetleri nelerdir?
    10594 Pratik Ahlak 2019/11/10
    Akika: Yeni doğan çocuğun doğumunun yedinci günü belalardan korunması için bir koyunun veya kurban etmeye salahiyeti olan bir hayvanın kurban edilmesidir.Kurban kesmek yerine para bağışlanması akika yerine geçmez. Münasip olan kız çocuğuna dişi, erkek çocuğuna ise erkek koyunun kurban edilmesidir. Eğer mümkün değilse dişi ...
  • Neden İmam Hüseyin (a.s) Muaviye’nin döneminde kıyam etmedi?
    13678 Masumların Siresi 2010/04/07
    İmam Hüseyin’in (a.s) Muaviye’nin döneminde kıyam etmemesinin sebebi hakkında şunları söyleyebiliriz:1- İmam (a.s) kardeşi ve imamı olan İmam Hasan’ın (a.s) hayatı döneminde Muaviye’yle yaptığı anlaşmaya gösterdiği saygı ve Muaviye’nin de böyle bir anlaşmaya göstermelik olarak yaptığı saygıdan dolayı.2- ...
  • Tabiatı doğru bir şekilde kullanmanın yolu nedir?
    6333 Pratik Ahlak 2012/02/04
    İslam, başka mektepler gibi insanın ihtiyaçlarına tek bir açıdan bakmamış, tek maddi yönüne veya tek manevi yönüne odaklanmamış, aksine orta yolu tutmuştur. İlahi nimetleri doğru bir şekilde kullanmak, maneviyatla ve ahiretle çelişmediği gibi insanın saadet yolunda ilerlemesini de sağlar. ...
  • Bütün peygamberlerin kitabı var mıydı? Vardıysa Hz. Nuh’un kitabının adı nedir?
    29340 Eski Kelam İlmi 2012/05/15
    Kur’an-ı Kerim’de ve hadislerde Hz. Nuh’un kitabının olduğuna dair bir şey gelmemiştir. Ama ‘Andolsun ki biz, peygamberlerimizi, apaçık delillerle gönderdik ve insanlar adaleti ayakta tutsunlar diye onlarla beraber kitap ve terazi de indirdik...’ ayetinden bütün peygamberlerin kitap sahibi olduğu anlaşılsa da bazı rivayetlerde bu ayet değişik şekillerde ...
  • Farz namazların kazaları yerine sünnet namazları kılınabilir mi?
    7489 Kaza Namazı Ve Kiralık Namaz 2012/10/01
    İmam Humeyni (r.a) benzeri bir soruya yanıtta şöyle buyurmuştur: Geçmiş farz namazların kazası farzdır ve sünnet namazlarını kılmayla bir çelişki arz etmez. Lakin sünnet namazı, farz namazın kazasının yerini almaz.[1] Bundan dolayı her ne kadar sünnet namazları birçok fazilete sahip olsa da sizin kaza ...

En Çok Okunanlar