Gelişmiş Arama
Ziyaret
6434
Güncellenme Tarihi: 2015/02/15
Soru Özeti
Allahın rızasını ve muhabbetini kazanmak noktasında temizlik ve nezafetin rolü nedir?
Soru
Allahın rızasını ve muhabbetini kazanmak noktasında temizlik ve nezafetin rolü nedir?
Kısa Cevap
Temiz bedene sahip olmak, temiz elbise giymek ve güzel koku sürmek güzellikten hoşlanan fıtri hisse sahip olan kimseler için bir nevi ruhani bir halet vücuda getirir, onun Allaha ve Allahın da pak ve temiz olan insana muhabbetini fazlalaştırmasına neden olabiliyor.
Molla Ahmed-i Nereki (r.h.) zahiri temizlik ile batini temizlik arasında var olan ilişki hakkında şöyle yazıyor:  o ibadet için en önemli iştir. Zira zahiri temizlik batini temizliğin gerçekleşmesi için vesiledir. Bu cihetledir ki ayetler ve rivayetlerde bu tür temizlik övülmüştür…; zira insanın kalbi, nefsinin kötü ve benimsenmeyen ahlaktan temiz olmadığı sürece Allahtan başkası olanlardan temizlenemez. İnsan organları (cevanihleri) günah kirinden temizlenmediği sürece nefsi kötülüklerden temizlenemez. Bedenin zahiri büyük ve küçük abdestsizliğinden temizlenmediği sürece organları temizlenemez”.[1] 
Masum imamlar (a.s.) kişisel, toplumsal ve Allaha ile irtibat noktasında daima temiz ve temizliğe riayet ediyorlardı.  Bu cihetledir ki o hazretlerden bedenin ve elbisenin temizliği, Allahın rızasının geçekleşmesine sebep olduğunu söylen birçok rivayet nakil edilmiştir. Burada örnek teşkil etsin diye temizliğin değerini, önemliliğini, Allahın rızasını celp edeceği miktarını belirleyen birkaç önemli rivayeti burada zikir edilecektir.
  1. İmam Sadık (s.a.a); “koku kollanan (namaz kılarken) bir kimsenin iki rekât namazı, koku kollanmayanın yetmiş rekatından daha değerli olduğunu” söylemiştir.[2]  
  2. İmam Sadık (a.a.) misvak kollanmanın on iki özelliği (eseri) var olduğunu buyurmuştur:  peygamberin sünnetidir;  ağzı temizliyor; gözün aydınlığını artırıyor; Allahın hoşnutluğuna sebep oluyor; dişleri beyazlatıyor; dişlerin düşmesine ve düzleşmesine engel oluyor; diş etlerini muhkem ediyor; iştahı açıyor; balgamı yok ediyor; insanın hafızasını güçlendiriyor; iyililerin katlanmasına neden oluyor; Allahın meleklerini şad ediyor.[3]      
  3. İmam Sadık (a.s.) şöyle buyurmuş: “Allah resulü (s.a.a) başı sidir ile yıkıyordu ve şöyle buyuruyordu: başınızı sidir ile yıkayınız. Zira her melek ve gönderilen her peygamber sidir’in temizleyici olanlardan saymışlardır. Her kim sidir yaprağıyla başını yıkarsa yetmiş gün şeytanın vesveseleri ondan uzak kalıyor. Yetmiş gün şeytan kendisinde uzak kalan bir kimse günah işlemez. Günah işlemeyen bir kimse cennete girer”.[4]   
  4. Allah resulü (s.a.a) şöyle buyurmuş: “çok aynaya bakan ve her bakışta Allaha şükür eden bir gence Allah cenneti vacip eder”,[5]
  5. Allah resulü (s.a.a) şöyle buyurmuş: “her kim Perşembe günü; yani Cuma akşamında mescidi süpürür ve tozunu dışarı atarsa hata eğer onun yaptığı bu iş göz sürmesi kadar olsa bile Allah onun günahlarını bağışlayacaktır”.[6]
Bu rivayetlerin toplamından anlaşılıyor ki Allah u Teâlâ temizliği ve paklığı seviyor ve ondan hoşnut oluyor. Pak ve temiz olana da sevap veriyor, onu cennete götürüyor. Elbette temiz olan genç mümin olması gerekiyor. 
 

[1] Neraki, Molla Ahmet, “Miracu’s – sade”, s. 838, Kum: Hicret, baskı, 6, 1387, ş.
[2] Şeyh Saduk, Muhammed b. Ali, “Sevabul – Amal ve İkabul - Amal”, s. 40, Kum: daru’r – rezi, baskı, 1, 1406. 
[3] Age., s. 18.
[4] Age., s. 20
[5] Age., s. 25
[6] Age., s. 31
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Yemek yemek için ev sahibinden izin almak gerekir mi?
    6842 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/02/14
    İslami açıdan insanın yemeğinin helal ve pak olmasının yanı sıra mubah da olması gerekir yani o yemeğin sahibi de razı olmalıdır ve biz de onun razılığını bilmeliyiz. Başkalarını malını izinleri olmaksızın kullanmak haramdır. Ancak bir kimse başkasını yemek için evine davet etmiş yemek sofrasını açmış veya bir bağ sahibi ...
  • Bu asırda kızları köleliğe çekmek caiz midir?
    6938 Eski Kelam İlmi 2011/10/23
    Her şeyden önce köleliğin İslam dini tarafından temelleri atılan bir kurum olmadığını, bilakis bu fenomenin İslam’ın doğduğu çağda dünyanın tüm bölgelerinde yaygın olan bir realite olduğunu bilmeliyiz. İslam köle sahiplerine ciddi bir zarar vermeksizin ve mevcut toplumsal dengeyi ani ve hızlı bir girişimle ortadan kaldırmaksızın imkânların elverdiği ölçüde ve ...
  • Çocukken bir defa kız kardeşimin sütünü içmiş olan amcakızım ile evlenebilir miyim?
    7868 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/22
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Allah gerçekleşmeden önce insan amelini nasıl bilmektedir?
    6359 Eski Kelam İlmi 2011/08/21
    Bizim için böyle bir sorunun meydana gelmesinin sebebi, Allah ile zaman arasındaki bağı doğru anlamamamızdır. Allah ezeli, ebedi ve zaman üstüdür; yani Allah zamanı kuşatmıştır ve onunla sınırlı değildir. Esasen Allah geçmişte gelecek hakkında bilgi sahibidir diye bir şey söylememiz doğru değildir; çünkü Allah için geçmiş ve gelecek diye ...
  • Eğer birisi ramazan ayında tutmamış orucunu bir sonraki ramazan ayına kadar kaza etmezse hükmü nedir?
    6682 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2015/09/14
    sorunuzun üç sureti var: biz mercii taklitlerin görüşlerini dikkati nazarda tutarak sorununuzun her bir suretini ayrı ayrı cevaplandırırız. Bir: eğer hastalıktan ötürü orucunu tutmamış ve hastalığı bir sonraki ramazana kadar devam etmişse, tutmamış oruçlarının kazası farz değildir ve her gün yerine yaklaşık on sir (750 gram) denkliğinde ...
  • Eğer bir kız ve erkek evlenmeyi kararlaştırırlarsa ve aralarında ilişki olursa, ama erkek ahdine vefa göstermez ve kızı terk ederse günah işlemiş sayılır mı?
    9322 Pratik Ahlak 2011/08/21
    İslam ahit ve anlaşma dini olup ahde vefa göstermeyi müminlerin alamet ve sıfatlarından biri saymaktadır. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) şöyle buyurmaktadır: Müminler şart ve taahhütlerine bağlıdır.[1] Maalesef bazı insanlar bu önemli hususa bağlı değildir ve menfaat, heves ve arzularının ...
  • Ben hastayım ve cep haclığımı da babamdan alıyorum. Bunun dışında param yoktur ki orucumun kefaretini verebileyim, Acaba yine orucumun kefaret üzerimde farz mıdır? Bu senenin kefaret miktarı kaç tümendir?
    6170 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/14
    Fukahanın (fıkıh âlimleri) fetvası esasınca orucunu kasten (amdi olarak) ve her hangi bir mazereti olmaksızın yiyen bir kimse üç çeşit kefaretten birisini seçmek arasında muhayyerdir. Birincisi: Bir köle azat etmek. Günümüz dünyasında köle konusu mevcut olmadığından dolayı bu şık kendiliğinden devre dışı kalıyor.
  • İmam Ca'fer Sadık'a göre Kur'an karisinin özellikleri
    12688 Kur’anî İlimler 2011/07/19
    İmam Cafer Sadık (a.s) Kur'an karisi için bir takım özellikler ve vasıflar zikretmiştir. Bu cümleden şu vasıfları zikredilebilir: Ehl-i Beyt'in velayetini bilmesi, Kur'an'ı doğru okuması, Kur'an'ı okurken ondan etkilenmesi, abdestli olması, doğru bir kimse olması ve yağcılıktan uzak durması, Kur'an'a karşı tevazu ve huşu göstermesi, ilim öğrenmek yolunda çaba göstermesi, ...
  • Hangi surede hay ve kayyum sıfatları yer almaktadır?
    17459 Tefsir 2010/11/08
    Hay ve kayyum Yüce Allah’ın iki zatî sıfatıdır. “Hay” “diri” manasında ve “kayyum” da “zatıyla kaim olan ve başkalarının kendisiyle kaim olduğu varlık” anlamındadır. Bu iki sıfat beraber bir şekilde Kur’an surelerinin üç ayetinde yer almaktadır:1. Bakara suresi 255. ayet: “
  • Dinin afetleri nelerdir?
    12217 Din Felsefesi 2010/08/22
    Din, kendisinde hata, yanlış, hasar ve afetin yer alamayacağı kutsî ve ilahî bir olgudur. Hata ve yanlış yapma beşerî hususlarla ilgilidir. Din ve dindarlığın hasarlarını bilme bahsindeki hasar ve afet, dinin hakikatiyle ilgili değildir. Bilakis insanların dine bakış tarzları, insanın dini anlama ve telaki etme şekli, ...

En Çok Okunanlar