Gelişmiş Arama
Ziyaret
8290
Güncellenme Tarihi: 2015/05/27
Soru Özeti
Acaba Allah yetmiş yaşındakileri seviyor ve seksen yaşındakileri, azap etmeyeceğini söylemiş midir?
Soru
İmam Cafer’den (a.s.) şöyle bir rivayet nakil edilmiş: “Allah u Teâlâ yetmiş yaşında varmış kimseleri seviyor ve sekse yaşına varmış olanları azap etmeyecektir”. Bu rivayeti kaynaklarda görmek ve incelemek istedim maalesef muvaffak olamadım. Acaba böyle bir rivayet var mıdır? Eğer varsa güvenilir bir hadis midir? Bu rivayetin kaynağı nedir? Hangi şartlarda söylenmiş? Yoksa böyle bir rivayet temelden yok belki uydurma bir rivayet midir? Bunun hakkında ayrıntılı bilgi vermenizi rica ediyorum.
Kısa Cevap
İmam Sadık’tan (a.s.), rivayi (rivayet içerikli) kaynaklarda müminlerin mükâfatı noktasında bir rivayet nakil edilmiş ki şöyle buyuruyor: kırk yaşından sonra imanlı kimseler her on senede Allah tarafından özel merhamet ve lütufla karşılaşıyorlar. Eğer bu rivayetin senedinde, azıcık tesamuh göstersek ve başka rivayetleri de bunun yanına koyup, dikkate alırsak muhtevasını kabul edebiliriz.
 
Ayrıntılı Cevap
İlahi nimetlerin en büyüğü dünyadaki ömür ve yaşama nimetidir. Müminler bu nimetten yararlanarak kendilerini ebedi bir hayat için hazırlıyorlar. Böylece sahip oldukları bu ömürlerinden en güzel şekilde istifade etmiş oluyorlar. Bu nedenle ömrün geçmesiyle; eğer ömür sahibi geçmişteki tecrübelerden yararlanırsa gençlik döneminde yanlış yapma oranı azalacaktır. Her halükarda dünyadaki ömrünün sona yaklaşmasıyla iman sahibi bir kimse adeta âlemlerin rabbiyle mülakat yapmaya hazırlanıyor duruma gelmiş olacaktır. Allah’ın kulluğunda ve itaatinde sarf edilen bir ömür çok değerlidir. Tabii olarak böyleli bir ömrün uzatılması ilahi rızanın sahibinin haline daha fazla şamil gelmeye sebep oluyor. 
Değerli el – Kâfi kitabında bir rivayette şöyle gelmiştir: böyleli müminlerin ömrü birkaç merhaleye taksim edilmiştir: bu yolun yolcuları ki müminlerdir, yetiştikleri her merhalede has ve özel bir mükâfatla karşılaşıyorlar.
Rivayetin Senedi:
Rivayetin raviler silsilesi şöyledir: “iddetun min Ashabina” (Ashabımızdan bir kısmı) Ahmet b. Muhammed’den, o İbni Ebi Necran’dan (Abdurrahman), o Muhammed b. El-Kasımdan, o Ali b. El-Muğireden, o da Aba Abdullah’tan (a.s.) şöyle buyurduğunu duydum diyor:
Mümin kırk yaşına vardığı vakit Allah u Teâlâ onu üç çeşit hastalıktan; Baras, Cüzam ve delilikten, koruyor. Elli yaşına vardığı vakit, Allah onun hesabını kolaylaştırır. Altmış yaşına vardığı vakit, Allah onu tövbe yapmakla rızıklandırıyor. Yetmiş yaşına vardığı vakit gökteki varlıklar onu severler. Seksen yaşına vardığı vakit güzelliklerinin sabitleşmesine ve günahlarının atılmasına (temizlenmesine) emrediyor. Doksan yaşına vardığı vakit Allah u Teâlâ geçmiş ve gelecekteki günahlarını affediyor ve yeryüzünde, Allah in esirinde (güdümünde) karar kılınmış olanlardan yazılacaktır.
 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Yemek yemek için ev sahibinden izin almak gerekir mi?
    6842 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/02/14
    İslami açıdan insanın yemeğinin helal ve pak olmasının yanı sıra mubah da olması gerekir yani o yemeğin sahibi de razı olmalıdır ve biz de onun razılığını bilmeliyiz. Başkalarını malını izinleri olmaksızın kullanmak haramdır. Ancak bir kimse başkasını yemek için evine davet etmiş yemek sofrasını açmış veya bir bağ sahibi ...
  • Bu asırda kızları köleliğe çekmek caiz midir?
    6938 Eski Kelam İlmi 2011/10/23
    Her şeyden önce köleliğin İslam dini tarafından temelleri atılan bir kurum olmadığını, bilakis bu fenomenin İslam’ın doğduğu çağda dünyanın tüm bölgelerinde yaygın olan bir realite olduğunu bilmeliyiz. İslam köle sahiplerine ciddi bir zarar vermeksizin ve mevcut toplumsal dengeyi ani ve hızlı bir girişimle ortadan kaldırmaksızın imkânların elverdiği ölçüde ve ...
  • Çocukken bir defa kız kardeşimin sütünü içmiş olan amcakızım ile evlenebilir miyim?
    7868 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/22
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Allah gerçekleşmeden önce insan amelini nasıl bilmektedir?
    6359 Eski Kelam İlmi 2011/08/21
    Bizim için böyle bir sorunun meydana gelmesinin sebebi, Allah ile zaman arasındaki bağı doğru anlamamamızdır. Allah ezeli, ebedi ve zaman üstüdür; yani Allah zamanı kuşatmıştır ve onunla sınırlı değildir. Esasen Allah geçmişte gelecek hakkında bilgi sahibidir diye bir şey söylememiz doğru değildir; çünkü Allah için geçmiş ve gelecek diye ...
  • Eğer birisi ramazan ayında tutmamış orucunu bir sonraki ramazan ayına kadar kaza etmezse hükmü nedir?
    6682 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2015/09/14
    sorunuzun üç sureti var: biz mercii taklitlerin görüşlerini dikkati nazarda tutarak sorununuzun her bir suretini ayrı ayrı cevaplandırırız. Bir: eğer hastalıktan ötürü orucunu tutmamış ve hastalığı bir sonraki ramazana kadar devam etmişse, tutmamış oruçlarının kazası farz değildir ve her gün yerine yaklaşık on sir (750 gram) denkliğinde ...
  • Eğer bir kız ve erkek evlenmeyi kararlaştırırlarsa ve aralarında ilişki olursa, ama erkek ahdine vefa göstermez ve kızı terk ederse günah işlemiş sayılır mı?
    9322 Pratik Ahlak 2011/08/21
    İslam ahit ve anlaşma dini olup ahde vefa göstermeyi müminlerin alamet ve sıfatlarından biri saymaktadır. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) şöyle buyurmaktadır: Müminler şart ve taahhütlerine bağlıdır.[1] Maalesef bazı insanlar bu önemli hususa bağlı değildir ve menfaat, heves ve arzularının ...
  • Ben hastayım ve cep haclığımı da babamdan alıyorum. Bunun dışında param yoktur ki orucumun kefaretini verebileyim, Acaba yine orucumun kefaret üzerimde farz mıdır? Bu senenin kefaret miktarı kaç tümendir?
    6170 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/14
    Fukahanın (fıkıh âlimleri) fetvası esasınca orucunu kasten (amdi olarak) ve her hangi bir mazereti olmaksızın yiyen bir kimse üç çeşit kefaretten birisini seçmek arasında muhayyerdir. Birincisi: Bir köle azat etmek. Günümüz dünyasında köle konusu mevcut olmadığından dolayı bu şık kendiliğinden devre dışı kalıyor.
  • İmam Ca'fer Sadık'a göre Kur'an karisinin özellikleri
    12688 Kur’anî İlimler 2011/07/19
    İmam Cafer Sadık (a.s) Kur'an karisi için bir takım özellikler ve vasıflar zikretmiştir. Bu cümleden şu vasıfları zikredilebilir: Ehl-i Beyt'in velayetini bilmesi, Kur'an'ı doğru okuması, Kur'an'ı okurken ondan etkilenmesi, abdestli olması, doğru bir kimse olması ve yağcılıktan uzak durması, Kur'an'a karşı tevazu ve huşu göstermesi, ilim öğrenmek yolunda çaba göstermesi, ...
  • Hangi surede hay ve kayyum sıfatları yer almaktadır?
    17459 Tefsir 2010/11/08
    Hay ve kayyum Yüce Allah’ın iki zatî sıfatıdır. “Hay” “diri” manasında ve “kayyum” da “zatıyla kaim olan ve başkalarının kendisiyle kaim olduğu varlık” anlamındadır. Bu iki sıfat beraber bir şekilde Kur’an surelerinin üç ayetinde yer almaktadır:1. Bakara suresi 255. ayet: “
  • Dinin afetleri nelerdir?
    12217 Din Felsefesi 2010/08/22
    Din, kendisinde hata, yanlış, hasar ve afetin yer alamayacağı kutsî ve ilahî bir olgudur. Hata ve yanlış yapma beşerî hususlarla ilgilidir. Din ve dindarlığın hasarlarını bilme bahsindeki hasar ve afet, dinin hakikatiyle ilgili değildir. Bilakis insanların dine bakış tarzları, insanın dini anlama ve telaki etme şekli, ...

En Çok Okunanlar