Gelişmiş Arama
Ziyaret
13908
Güncellenme Tarihi: 2010/11/27
Soru Özeti
Şeytan bizim fikir ve düşüncelerimize nasıl sızmakta ve isteklerini dillendirmektedir?
Soru
Şeytan bizim fikir ve düşüncelerimize nasıl sızmakta ve isteklerini dillendirmektedir?
Kısa Cevap

Şeytanın insana sızma yollarını incelemeye tabi tutmadan önce şeytan denen varlık hakkında kısa da olsa bir bilgi edinmemiz lazımdır. Şeytan sözcüğünün türediği ilk lafız hakkında görüş sahipleri arasında bir takım ihtilaflar mevcuttur. Ama bu kelimenin uzak olmuş anlamındaki “şatan” kavramından türediğini söylememiz daha doğrudur. Dolayısıyla birçok örneği olabilir. Ama onların en belirgini ve hepsinin önderi İblis’tir. Şeytan cin türünden bir varlıktır. Bu yüzden masumlar (a.s) dışında değişik şekillere girip hayvan ve insan dâhil her surete bürünebilir. Dolayısıyla onun temel hile yollarından biri de bu yoldur. O, insanların akıbetinin kritik anlarında kendini güzel görünüşlü bir insan suretine büründürür ve insanları aldatmanın altyapısını oluşturur. Ama o her zaman bu yöntemden istifade etmez; yani soyut hal ile cisim hali arasında bir durumda yer alır. Bu yüzden direkt olarak insanın temel dayanağı ve insaniyeti olan soyut ruha ulaşamaz. Bunun için kötülüğü emreden nefis adındaki kanalla isteklerini bize hâkim kılar. Kötülüğü emreden nefis, hayvansal nefis olup yücelme ve yetkinleşme durumunda mutmain olmuş nefis veya yüce ruha dönüşmektedir. O halde şeytan kötülüğü emreden nefis veya insan nefsinin heveslerinin ilgi duyduğu sapmaları anımsatarak ve şekillendirerek insanın sapmasının ve kanmasının sebeplerini hazırlamaktadır. Bunun için insanın aldanmasında şeytanın nedenin bir parçası ve yardımcı neden olduğunu ve de tam bir neden olmadığını söylemek gerekir. Ama bu şekillendirmelerin tümüyle hayvanî temayüllerimizle uyuşan değişik görünüşleri vardır ve şunlardan ibarettir:

A. Çirkin Amelleri Güzel Göstermek: Şeytan çirkinlikleri güzel göstererek zulüm ve günahın çirkinliğini ortadan kaldırmakta ve insanın daha rahat bir şekilde günaha düşmesi için haram işlemenin toplumsal engellerini azaltmaktadır. Bu, günah ameller için bizim içimizde öne sürdüğümüz bahanelerdir.

B. Yalan Vaatler: Şeytan yalan vaatler vererek ve de uzun ve ulaşılamayan arzular vaat ederek insanı ahret, ölüm ve Yüce Allah’tan alıkoyar. Böyle bir şahıs nefsanî hevesleriyle uğraşır ve Kaf dağındaki arzusuna ulaşma yolunda büyük günahlar işlemeye de hazır hale gelir.

C. Korku ve Kaygı: Şeytan gelecek ve gelecekteki hadiseler hakkında insanda korku ve kaygı oluşturarak insanı servet biriktirmeye, cihattan kaçmaya ve tuğyan edenlerle beraber olmaya vb. davet eder. Onu çirkin ameller ve gelecek korkusundan kaynaklanan günahlara sevk eder.

Ayrıntılı Cevap

Yukarıdaki sorunun doğru cevabına erişmek için kısa da olsa şeytan denen varlık hakkında bilgi edinmemiz lazımdır. Şeytan kelimesinin türediği lafız hakkında bilginler arasında birkaç görüş mevcuttur. Ama şeytan sözcüğünün uzak olmuş anlamındaki “şatan” kelimesinden türediği görüşü daha uygun görünmektedir.[1] Birçok müfessirin söylediğine göre, şeytan; doğru yoldan çıkmış rahatsız edici ve tuğyan eden bir varlıktır. Bu varsayımla, şeytan ismi genel bir isim olup değişik örneklere sahiptir ve insan ve cinlerden her tuğyan eden varlığı kapsamaktadır.[2] Ama İblis insanların atası Âdem’e (a.s) secde etmekten kaçınan şeytandır.[3] Kur-an-ı Kerim'in açık buyruğuyla İblis bir insan değildir, cin türünden[4] bir varlıktır ve ateşten yaratılmıştır. Bu grup yaratıkların özelliği cisim ve soyutluk arasında bir hallerinin olması ve değişik şekillere bürünmeleri yani dış ve somut kalıplara girmeleridir. Şeytan hakkındaki sorulan sorudan anlaşıldığı kadarıyla İblis kastedilmektedir. Bu varsayımdan hareketle soruyu yanıtlayacağız. Belirttiğimiz gibi şeytan şekilsel bir varlıktır ve bildiğimiz üzere insan ise iki boyutlu bir varlıktır; yani hem cismanî ve hem de ruhanî yönlere sahiptir. O halde şeytan insanı kandırmak istediği zaman, çaresiz olarak özel bir kanaldan, insanın dayanağı ve insaniyetinin kaynağı olan ruhuyla irtibat kurması gerekecektir. İnsan nefsi değişik yönlere sahiptir. Bunlar, kendisinden ruh veya mutmain olmuş nefis diye söz edilen ruhanî yön ve kendisinden kötülüğü emreden ve nefsanî hevesler diye söz edilen şeytanî yönden ibarettir. Şeytan insana hükmetmek için çaresiz olarak onun kötülüğü emreden nefsi[5] kanalından istifade edecektir. Öte taraftan ise şekilsel bir varlığın direkt olarak cismanî varlılar ile irtibat ve iletişim kurması mümkün değildir. Şeytanın bu gizemli irtibatı kötülüğü emreden nefis ile yani kendisinden anımsatma ve vesvese diye söz edilen şeyle gerçekleşir. Allame Tabatabai bu hususta şöyle söylemektedir: "Şeytan kalbe vesvese verme yoluyla insanı kandırmaktadır."[6] O halde şeytan nedenin bir bölümüdür ve yalnız başına insanı saptırması mümkün değildir ve o sadece insanı nefsinin istediği yöne çağırmaktadır. Başka bir ifadeyle o yardımcı bir nedendir, tam bir neden değildir. İnsan da onun karşısında özgürdür; onun yolunu takip edebilir veya hakkın buyrukları ve kendi aklına uyabilir. Bu yüzden Yüce Allah insanın şeytana uymaması hakkında şöyle buyuruyor: "Şeytanın adımlarını izlemeyin. Çünkü o, size apaçık bir düşmandır."[7] Soru şudur: Şeytan, insanın ussal olmayan hisleri ve nefsanî heveslerini nasıl tahrik etmekte ve onu çirkin ameller işlemeye yöneltmektedir? Şeytan bu hedefe ulaşmak için değişik yollardan yararlanmaktadır ve onlardan bazılarına işaret edeceğiz. Söylediğimiz gibi şeytan aynî ve somut bir varlık sıfatıyla herhangi bir şekle bürünebilir. Bu, şeytanın aldatma yollarından biridir. Yani o kritik ve tarihî anlarda iyi görünüşlü bir birey şekline bürünüp insanları hak yoldan saptırmaktadır. Bu gerçeğin tarihte numuneleri kaydedilmiştir ve şayet her birimiz için de gerçekleşmiştir.[8] Ama başka yollardan da istifade etmektedir ve Kur'an ayetlerinde onlara işaret edilmiştir.

A. Çirkin Amelleri Güzel Göstermek: Yani insanların yapması gayesiyle beğenilmiş ve güzel görünmesi için beğenilmeyen davranışları şeytan güzel göstermektedir. Bu, Kur'an-ı Kerim'de hakkın batıla[9] ve batılın da hakka büründürülmesi olarak söz edilen ve Yahudilerin taktiklerinden sayılan bir şeydir. Amellerin süslendirilmesi kolay ve insanın nefsanî istekleriyle uyumlu bir yoldur. Bu yüzden Kur'an'da şöyle buyrulmuştur: "Şeytan işlerini onlara güzel gösterdi. Böylece onları Allah yolundan alıkoydu…"[10]

B. Yalan Vaatler: Şeytan yalan vaatler vererek ve uzun emelleri yayarak insanı gerçeklerden ve önündeki imtihanlardan gafil kılar ve onu ulaşılmayan vehimlerle meşgul eder. Böyle bir şeyin neticesinin de Allah'ı unutmak ve O'ndan gaflet etmek olduğu bellidir. Bu yüzden Yüce Allah şöyle buyuruyor: "Şeytan onlara (birçok) vaatte bulunur ve onları kuruntulara sürükler…"[11]

C. Korku ve Kaygı: Şeytanın hilelerinden biri de insanı geleceğine dönük korkutmak ve kaygılandırmaktır. Bu korku hali Allah'a ümitsiz olmak, kötü zan beslemek, tevekkül etmemek ve neticede de insanın iyilik yapmaktan sakınması gibi birçok sonucun nedenidir. Tıpkı şeytanın insanı gelecekte fakir ve yoksul olmayla korkutması ve bu hususun da insanın cimri olması ve infak etmesine engel olması gibi. Bu konu da Kur'an ayetlerince önemsenmiştir. Kur'an şöyle buyuruyor: "Şeytan sizi fakirlikle korkutur ve size, çirkinliği ve hayâsızlığı emreder."[12]

Kaynak ve Referanslar:

1. Tefsir-i Numune, Nasır Mekarim Şirazi.

2. El-Mizan, Muhammed Hüseyin Tabatabai.

3. Ahlak Der Kur'an, Muhammed Taki Misbah Yezdî.



[1] Lisnu'l-Arab, c. 13, "Şatan" kavramı.

[2] Tefsir-i Numune, c. 1, s. 191.

[3] "Hani meleklere, “Âdem için saygı ile eğilin” demiştik de İblis hariç bütün melekler hemen saygı ile eğilmişler, İblis (bundan) kaçınmış, büyüklük taslamış ve kâfirlerden olmuştu." (Bakara, 34.)

[4] Kehf, 54.

[5] Ahlak Der Kur'an, s. 234.

[6] Tercüme-i El-Mizan, c. 1, s. 201.

[7] Bakara, 208.

[8] Bkn: Selim b. Kays Hilalî, Esrar-i Alî Muhammed, s. 220.

[9] Bakara, 42.

[10] Nahl, 24.

[11] Nisa, 120.

[12] Bakara, 268.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Istakoz, deniz kabukları ve ahtapot yemek haram mıdır?
    59266 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/05/09
     Istakoz[1] ve deniz kabuklarını yemek haramdır. Dini kaynaklar uyarınca helal ve haram olan hayvanların birbirlerinden ayırt edilmesi için bir takım genel kurallar açıklanmıştır. Bu kurallar deniz ve kara hayvanları hakkında birbirinden farklıdır. Kuşların da kendilerine özgü hükümleri vardır…
  • Bir şahıstan veya bankalardan aldığımız borca ve her ay taksitini ödediğimiz paraya humus düşer mi?
    5865 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/11
    Dikkatinizi buna benzer bir soruya İmam Humeyni (r.a) ve Ayetullah Hamaney tarafından verilen cevaba çekiyoruz: 868. Soru: Birkaç yıl önce bir bankadan borç aldım ve onu bir yıllığına banka hesabıma aktardım. Bu borçtan faydalanamadım ve her ay ...
  • Kız ve oğlan elçilik ve nişanlılık aşamasından sonra ve nikahtan önceki ilişkileri nasıl olmalıdır?
    12259 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/03/07
    Hikmet sahibi Allah kadın ve erkeği birbiri için yaratmıştır. İslam’a göre kadın ve erkek birbirlerinin tamamlayıcısıdırlar; zira birbirlerine sükunet vermekte, cinsel, ruhsal ve duygusal ihtiyaçlarını gidermekteler. İslam, her iki tarafında ...
  • Hz. Ali'nin (a.s) dilenciye yüzüğünü vermesi haliyle, ayağından ok çekildiğinde bunu fark etmemesi hali arasında bir çelişki yok mudur?
    15833 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2009/04/18
    Sorunuza şu şekilde cevap verebiliriz: 1- İnsan, ilahi rızaya uygun ameller yaparak kemale erişebilme gücüne sahiptir. Yani insan-ı kâmil makamına ulaşarak bütün mükemmellikleri kendisinde toplayabilir. 2- İnsan-ı kâmil makamına ulaşmak demek, bu makama ulaşanların çeşitli halleri olmayacağı anlamına gelmez. Bize ve birçok Müslüman'a göre İmam Ali (a.s), Müslümanlar için mükemmel bir örnektir ve ...
  • Cude’nin Hz. Hasan’dan (a.s) olma bir evladı var mıydı?
    19559 تاريخ بزرگان 2011/08/17
    Cude, Eş’as b. Kays Kindi’nin kızıdır. Eşas, İslam’ın ilk yıllarındaki meşhur şahıslardan olup o dönemin tehlikeli münafıklarından sayılmaktaydı. Belazeri’nin yazdığına göre Cude babasının hilesiyle İmam Hasan Mücteba (a.s) ile evlenmiştir.[1] Bir rivayette İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: Eşas, Müminlerin ...
  • Sehl bin Sa’d Saidi kimdi?
    9033 تاريخ بزرگان 2011/04/13
    Sehl bin Sa’d Ensari Saidi, Resul-i Ekrem’in (s.a.a) tanınmış sahabelerinden olup Peygamberimiz vefat ettiği zaman 15 yaşındaydı. Onun asıl adı ‘Hazn’ idi, ama Peygamber (s.a.a) adını ‘Sehl’ diye değişti. Künyesi ‘Ebu’l Abbas’ idi. Uzun bir ömür sürdü. Medine’de ölen son sahabe olduğu söylenmektedir. Kimisi hicri 88 yılında, kimisi ...
  • Kuranı kerimde, kalpteki itminan ile iman ilişkisi nasıl konu edilmiş?
    12615 Tefsir 2010/12/18
    Lügatte imanın anlamı şöyle beyan edilmiştir: yalanlamanın karşıtı olup tasdik etmektir. Istılahta ise anlamı şöyledir. Dille ikrar ve itiraf etmektir, kalpte bir kararlılık ve sözleşmedir, organlarda da ameldir. "İtminan" ve tümenine ise lügatte kararsızlık ve ıstırabın ardından gerçekleşen (kalpsel veya zihinsel) rahatlık ve huzurdur.
  • Peygamberin (s.a.a.) Teşkil Etmiş Olduğu Hükümetin, Allah’ı Arayan Fıtrat ile İrtibatı nedir?
    8033 کلیات 2012/10/24
    Bize göre Resul-i Ekrem’in (s.a.a.) teşkil etmiş olduğu hükümet ilahi bir emir idi. Ama bu emri iktiza eden nokta, bu hükümetin insan yaşamının tüm alanlarında tesir etmesidir. İmam Bakırdan (a.s.) “…velayete davet edildiği kadar hiç bir şeye davet edilmedi”[i] şeklinde nakledilen tabir buna yöneliktir. ...
  • “Vebtelül yetama hatta iza beleğun nikahe” şeklinde olan ayetin anlamı nedir?
    8041 Tefsir 2012/05/12
    Allah u Teâlâ bu ayeti kerimede yetimlerden sorumlu olan kimselere düstur veriyor ki yetimlerin mallarına karşı dikkatli olmalarını istiyor. Yani onların sermayesini korusunlar, sorumlulukları döneminde buluğ ve rüşt çağına erinceye kadar onları denemeye tabi tutsunlar. Sorumlular, sorumluluklarının altında olan yetimlerin buluğ ve rüşt çağına erdiklerini fark ettiklerinde ...
  • Dört seçkin kadın ve babalarının ismi nedir?
    20774 تاريخ بزرگان 2010/05/19
    İnsanlık tarihi boyunca tevhid yolunda ve ilahi hedefler uğruna büyük fedakârlıklar gösteren Evliya ve Salihlerin içinde kadınlarda vardır. Onların namı insanlığın karanlık tarihinde parlamaktadır. İslami rivayet ve kaynaklarda büyüklük, fazilet ve yüce makamlarından ötürü en üstün kadınlar ve cennet kadınlarının en üstünleri olarak yad edilen, yücelikle övülen ...

En Çok Okunanlar