Gelişmiş Arama
Ziyaret
17055
Güncellenme Tarihi: 2011/01/17
Soru Özeti
Karidesin helal, ıstakozun haram olmasının felsefesi nedir? Oysa ikiside aynı cinstendir?
Soru
Karidesin helal, ıstakozun haram olmasının nedeni nedir? Bunların cins, tür ve derilerinin farkını söyleyiniz.
Kısa Cevap

Bütün hükümler fayda ve zarar esası üzerinedir ve her hükmün bir felsefe ve nedeni vardır; ama bu nedenlerin ayrıntılarını bilmek çok zordur. En fazla hükümler için genel kaideler söylenebilir. Ancak buradaki genellik istisnaları olan çoğunluk manasına gelmektedir. Karidesin yenmesinin caiz olması konusunda bazı rivayetlerde onun balık cinsinden (pullu) olduğuna işaret edilmiştir. Oysa ıstakozda böyle bir özellik yoktur.

Ayrıntılı Cevap

Konunun daha iyi anlaşılması için birkaç noktayı hatırlatmak gerekir.

1-Şii fakih ve alimlerin görüşü -ki doğru olanda budur- Allah’ın hükümleri fayda ve zarar üzerine kurulu olduğu yönündedir; yani bir amelin önemli ve hayati bir faydası varsa o amel farz edilmiştir. Eğer faydası hayati değilse müstehaptır. Ama bir amelin tehlikeli ve helak edici bir zararı varsa onu yapmak haramdır. Eğer zararı tehlikeli ve helak edici değilse mekruhtur. Fayda ya da zarar yönü baskın olmayan ve eşit olan amel mubahtır. Ancak fayda ve zarardan maksat yalnızca maddi fayda ya da zarar değildir. Onun insan varlığının boyutlarının genellik ve genişliği kadar genel ve geniş bir manası vardır.

2- Her ne kadar ‘İlahi hükümler fayda ve zarar temelleri üzerine kurulmuştur’ kaidesinin genelliği kesin ve yakini ise de detaylarda ve ve mısdaklarda onu keşfetmek çok zordur. Çünkü, bu keşif her şeyden önce çeşitli ilmi açılardan büyük imkanlara sahip olmayı gerektirmektedir. Öte yandan beşer ilim ve sanatta ne kadar çok ilerlese de yine de bildikleri bilmediklerine göre denizde bir damla gibidir: ‘Zaten size pek az bir bilgiden başka bir şey de verilmemiştir.’[1]  

İlahi önderlerin ahkamın felsefesinin tümünü söylememelerinin nedenlerinden biri birçok ilimi hakikatların keşfedilmediği bir dönemde onları söylemenin çoğu insan için bir muamma ve bilmeceden başka bir şey olmayacağından dolayı idi. Bu da muhtemelen insanda bazı şeylere karşı soğutabilirdiı. İmam Ali (a.s) şöyle buyuruyor: ‘İnsanlar bilmediklerinin düşmanıdırlar.’[2]  Bu yüzden ilahi önderler, insanların anlayabileceği ölçüde hükümlerin bazı neden ve felsefelerini söylemişlerdir.

Öte yandan din ve şeriatın hedefi insanların ilmin ve amelin güzellikleriyle ziynetlenmesini sağlamak, düşünce ve ameldeki çirkinliklerden sakındırmaktır. Bu hedef -insanlar ahkamın neden ve felsefesini bilmeselerde- şeriata amel edildiğinde elde edilir. Hastanın -verilen ilaç ve direktiflerin felesefesini bilmese de- doktorun direktiflerine uyarak iyileşmesi bunun benzeri bir örnektir.

Ayrıca müminler, dini buyrukların ilim ve bilgileri hata yapmayan kimselerden geldiğine inanırlar. Dolayısıyla onların etki ve faydalarına da yakin etmekteler.

3-Hükümlerin felsefese ve nedenlerini anlamak zor olsa da onların genel kaidelerini bulmak imkansız değildir. Ancak hukuk meselelerinde ki genellik, istisnası olmayan felsefi meselelerdeki genellik gibi değildir. Hukuki ve ictimai meselelerde genelliğin manası istisnası olan çoğunluktur.

4- Masum İmamlar’ın (a.s) rivayetlerinde yenmesi helal ve haram olan hayvanların genel kaidesi hakkında çeşitli ölçüler zikredilmiştir. Örneğin karada, suda ve havada yaşayan hayvanlar için ayrı ayrı kaideler söylenmiştir. Suda yaşayan hayvanların helal olmasının ölçüsü onların pullu olmasıdır.

Bir rivayette[3] Muhammed b. Müslim, İmam Bakır’a (a.s) ‘Bize derisiz (pulsuz) balık getiriyorlar’ diye arzettiğinde İmam (a.s) şöyle buyurdu: ‘Derisi (pulu) olan balığı ye, derisi olmayanı yeme.’ Deriden maksat rivayetlerde de geldiği gibi puldur.[4]

Ancak yaratılışın başlangıcında pullu olması gereklidir. Eğer çevrenin etkisi veya yaşam şeklinden dolayı pullar sonradan dökülürse sakıncası yoktur. Nitekim bir rivayette böyle gelmiştir.[5]

Karidesin helal olması konusunda özel olarak ‘Onun yenmesinin sakıncası yoktur ve karides bir balık çeşididir.’[6] şeklinde rivayet vardır.

Onun helal olması konusunda şu ihtimaller verilebilir:

1-Karides, pulu normal gözle görülmese de pullu balıklardandır.

2-Karidesler doğuştan pulludurlar, sonradan pulları dökülmüştür.

3-Karides tür ve cins açısından pullu olmasa bile hüküm olarak pullu balık hükmündedir ve yenmesinin sakıncası yoktur. Başka bir ifadeyle suda yaşayan bu tür hayvan şu anda bizim bilmediğimiz nedenlerden dolayı pulu olmasada istisna olmuş ve rivayetlerde helal olduğuna hükmedilmiştir.[7]

Istakoz konusunda da özel rivayet var ki şöyle buyurmaktadır: ‘... kaplumbağa ve ıstakoz yemek haramdır.’[8]

Istakozun pullu olmadığı bilinmektedir.

Yukarıda söylenenler dikkate alındığında İslam’da karidesin helal, ıstakozun haram olduğu -her ne kadar ikisinin arasındaki öz ve tür farkını tam olarak bilmesekte- görülecektir. Ve bilimin bugüne kadar bu ikisinin arasındaki öz ve mahiyet farkını ortaya çıkaramaması onların mahiyetinin farklı olmadığı manasına gelmez. Zooloji ve gıda bilim uzmanlarının gelecekte bu alanda yapacakları geniş araştırmalarla ikisinin arasındaki farka ulaşmalarını ümit ediyoruz.


[1] -İsra/85.

[2] -Mizan-ul Hikme’den Seçmeler, c.1, s.214.

[3] -Vesail-uş Şia, c.16, s.397-398, hadis1, bab:8

[4] -a.g.e. hadis:3 ve 7.

[5] -a.g.e. bab:10, (At’ima-ı Muharreme), s.405.

[6] -a.g.e. s.408, hadis:5 ve 12, (At’ima-ı Muharreme).

[7] -a.g.e. Dipnot, s.408

[8] -a.g.e. hadis:1, bab:16, (At’ima-ı Muharreme), s.145.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • cinsel sapıklık ve inhiraftan korkulmadığı taktirde evlilik bırkalabilinir mi?
    10114 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/01
    Evlilik olgusu bütün milletler arasında süre gelmiş bir gelenektir. Ancak islam dini evliliğe ve aile yuvasının ve teşkilatının kurulmasına çok önem vermiştir. Ayet ve rivayetlerdeki bütünlükten evliliğin ne kadar önemli olduğu çok güzel bir şekilde anlaşılıyor. Allahu teala kuranı kerimde bekar olanları evlendirin, şeklinde emr ...
  • İmam Musa Kazım’ın (a.s) hayatı, evlatları ve torunlarını özetle benim için açıklar mısınız?
    21759 تاريخ بزرگان 2011/01/20
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Melekler Âdem’in yaratılmasından önce Âdem’in bozgunculuk çıkaracağını nerden bilmekteydiler?
    13280 Tefsir 2011/06/20
    Meleklerin Âdem’in yaratılmasından önce Âdem’in bozgunculuk çıkaracağını nerden bildiği hususunda bir takım ihtimaller beyan edilmiştir:1. Lavh-i Mahfuz kanalıyla Âdem’in zürriyetinin yeryüzünde bozgunculuk çıkaracağı ve kan akıtacağı öğrenilmiştir. 2. İlahi haberler yoluyla öğrenilmiştir.3. Bu konu gerçekte meleklerin öngörüsüydü; çünkü onlar insanın bir takım tabii çelişkiler taşıyan toprak ...
  • Cennet ve cehennemde ölüm var mıdır?
    18303 Eski Kelam İlmi 2010/07/05
    Kur’an, rivayet ve aklî deliller, insanların cennete veya cehenneme gittiği zaman artık bir ölümün olmadığı hususunda müttefiktirler. Kur’an’ı Kerim bir taraftan kıyameti daimi gün (ebediyet günü) olarak adlandırmış ve öte taraftan da cennetlikleri daimiler (ebediler) sıfatıyla nitelemiştir. Rivayetlerde geldiği üzere cennetlik ve cehennemliklere şöyle ...
  • Yolculuktayım ve yolculuğumun müddeti belli değil. Lütfen seferî kılma ve tam kılma açısından namazımın durumunu belirtiniz.
    6948 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/08/22
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Cemaat namazı niyetinde namaz rekâtlarının sayısı belirtilmeli midir?
    6376 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/09/12
    Asıl yanıta değinmeden önce niyette iki önemli konunun dile getirildiği noktasını hatırlamak gerekir:1. Niyette söz gerekli midir?2. Niyette muteber olan şeyleri dile getirmenin lazım olmadığı açıklığa kavuştuktan sonra[1] hangi şeylerin niyette gerekli ve muteber olduğu konusu ortaya çıkmaktadır. ...
  • Hicr suresi 91. ayetteki bölenlerden Allah’ın kasti nedir?
    11333 Tefsir 2010/11/27
    Bu ayet-i şerifede yer alan “el-muktesimin” kavramı bölen ve bölücüler anlamındadır. Bu ayetin nüzul sebebinin ne olduğu ve kimler hakkında nazil olduğu hususunda ise tefsirlerde birkaç ihtimal beyan edilmiştir. 1. Hac aylarında yolculara Muhammed adındaki bir şahsın bir takım iddiaları olduğunu ve kesinlikle kendisinin sözlerini dinlememelerini ...
  • Üç Haslet hadisinin senedi sahih midir?
    7310 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/10/23
    Söz konusu hadisin bazı ravileri hakkında elde herhangi bir bilgi yoksa da birkaç sebepten dolayı ona istinat edilebilir:1-Hadis, çeşitli birinci grup rivayet kaynaklarında gelmiştir. Ve biliyoruz ki bir rivayet değişik kaynaklarda gelmişse ve büyük muhaddisler ona önem vermişlerse bu, onun itibarını ve muhaddislerin ...
  • Sigaranın orucu bozduğunu bilmeyen biri, sigara içerek tuttuğu oruçların kazasının yanı sıra keffarette vermeli midir?
    8350 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/13
    İmam Humeyni (r.a) ve diğer büyük taklit mercilerinin görüşleri şöyledir: (Oruç tutan kişi) Meseleyi bilmediğinden dolayı orucu bozan bir şey yapsa, eğer meseleyi öğrenme imkanı vardıysa farz ihtiyat gereği üzerine keffaret gelir. Eğer meseleyi öğrenme imkanı yoktuysa veya meselenin farkında değildiyse yahut filan şeyin orucu bozduğunu kesin olarak ...
  • Hz. Müslim kimdi?
    19268 Büyük Şahsiyetlerin Siresi 2010/12/22
    Akil’in oğlu olan Müslim üç imam (müminlerin önderi Ali, İmam Hasan, İmam Hüseyin (a.s) ) ile aynı asırda olup onları yakından görmüş, İmam Hüseyin’in (a.s) imameti zamanında imamının hedefleri için canını feda etmiş ve Übeydullah b. Ziyad emriyle şahadete ulaşmıştır. O bu zamanda İmam Hüseyin’in (a.s) ...

En Çok Okunanlar