Gelişmiş Arama
Ziyaret
12857
Güncellenme Tarihi: 2009/11/16
Soru Özeti
Cehennem ehlinin yüzü nasıldır?
Soru
Cehennem ehlinin yüzü nasıldır?
Kısa Cevap

Kur’an’ı kerim ayetlerini inceleme neticesinde şöyle bir netice alınabilinir: Bir taraftan cehennemliklerin yüzü yanma neticesinde derisi kendi kabuğuna çekilir, dudakları parçalanır çok çirkin ve korkunç bir hale gelir şekilde müşahede ediliyor. Bir diğer taraftan ilahi azabın yenilenmesi ve tekrarlanması için Allah u Teâlâ karar kılmış ki beden ve yüzlerinin derisi sürekli onarılabilinir durumda olacaktır. Bu nedenle cehennemliklerin yüzü öyle bir niteliğe sahiptir ki arkadaşları ve tanıdıkları tarafından tanınıyor. Bu arkadaş ve tanıdıkları ister onlarla birlikte cehennemde olsunlar ister ebedi cennette girmiş olanlar olsunlar.

Ayrıntılı Cevap

Kur’an ayetlerini dikkate aldığımızda cehennem ehlinin bazı özellikler ve niteliklere sahip olduğunu öğrenebiliriz. Yüzünün nasıl olduğu bağlamında dakik bilgiler veremezsek bile bu özelliklere dikkatle uzaktan durumlarının nasıl olduğu bağlamında bazı tahminlerde bulunabiliriz. Bu özelliklerden bazıları şöyledir:

  1. Cehennemliklerinin yüzleri olmak üzere tüm bedenleri cehennem ateşini tutuşturan ve alevlendiren odunlardır. Kur’an’ın bazı ayetlerince cehennem ateşinin ilk maddesi veya cehennem ateşinin odunları taşlar ve oranın sakini olan cehennem ehlinden oluşmaktadır.[1]
  2. Cehennem ehli ateşten biçilmiş giysilere sahiptirler ki bedenlerinin tamamını kapatmıştır. Bunun yanı sıra başları ve yüzlerinin üzerine eritilmiş çok sıcak olan maddeler dökülür.[2]  
  3. Cehennemliklerin ateşte yanan yüzleri ateşe uyum sağlamış dolayısıyla ateşten zarar görmez şeklinde bir anlayış zihinlere gelmemelidir. Zira Kur’an tabirince ateş yüzlerini sardıktan sonra onlar “kalih” olacaklardır.[3] Müfessirlerin çoğu “kalih” olmalarını şöyle tefsir etmişlerdir: Alevlerin yüzlerinde bırakmış olduğu eser neticesinde yüzlerindeki deriler kırışarak üst üste çekilmiş şeklindedir. Öyle ki dudakları bir birinden uzak ve açık şekilde kalmış durumdadır.[4]  Keza alınları, yanları ve sırtları yemiş oldukları haram (haram kazanç ve hakkı malında olup vermemiş) mal dolayısıyla dağlanacak ve eserleri çehreleri üzerinde bakı kalacaktır.[5]
  4. Bütün bunlara rağmen cehennemdekilerin fizyolojik bedeni dünyadaki beden gibi değildir ki bir sefer yanmakla yok olup bitsin. Bilakis asırlarca cehennemde kalsa ve bedenini parça parça edecek değişik cezalarla cezalandırılsa[6] bile bedenlerinin sahip olduğu asıl kalıp aradan yok olup onları ölüme götürmez.[7] Cehennemlikler içinde bulundukları bu çetin durumdan dolayı sıkıntıya gelirler. Bazen ölümü temenni ederler[8] ve bazen de dünyaya döndürülüp Salih amel işleyerek bu durumdan kurtulmak isterler ama onların bu isteklerine muvafakat yapılmayacaktır.

Bu bağlamda bedenlerinin derisi ve çehreleri Allahın kudretiyle onarılabilinir, dolayısıyla atış içinde yandığı halde azabının daimi olmasını sağlamak için[9] sürekli önceki haletine dönecektir. Eskilerde ciltlerin yeniden onarma konusunun anlaşılması zor olabilirdi ama günümüz dünyasında bilimin gelişmesiyle hasar görmüş olan ciltleri onarmak için keşfetmiş oldukları maddelerin ortaya çıkmasıyla kolaylaşmıştır. Zira Allahın gücü insanların gücünden daha sınırlı olduğunu kabul etmek mümin bir kimse için doğru olamaz.

  1. Bu nedenle cehennemliklerin çehresi arkadaşları ve tanıdıkları tarafından teşhis edilebilinir durumdadır. Öyle ki birbiriyle diyaloga geçebilirler.[10]    Cehennemliklerin zihniyetlerinde şerli bilinen bazı cennete gidip mutlu olan kimseleri kendi yanlarında bulamadığından dolayı hayrette kalırlar.[11] Hatta Kur’an’ın açık ifadesine göre cennetlikler de cehenneme bakarak eski arkadaşlarının oradaki durumunu müşahede eder[12] ve onlarla diyaloga geçebilirler.[13]  

Elbette rivayetler şunu açıklamaktadırlar ki suçlular işlemiş oldukları suça münasip bir çehre ile ahirete adımlarını atarlar. Büyüklük taslayanlar tahkir edilmiş bedenleri bir karınca gibi küçültülmüş haliyle haşır olunurlar.[14] Ayni rivayetlerde açık bir şekilde dile getirilmiştir ki onların bu durumu cennetlik veya cehennemlik bağlamında konumları belirleninceye kadar devam edecektir.[15] Bizim yapmış olduğumuz araştırma miktarınca cehennemliklilerin çehrelerinin nasıl olacağını açık bir şekilde açıklayan rivayetler bulunmamaktadır ama her halükarda bu durumu açık ve net bir şekilde açıklayan rivayetleri bulduğumuzda sizinle paylaşacağız.

Sonuç itibarıyla merhametli rabbimizden cehennemin azabından bizi muaf tutarak bizi ve sizi rahmetinin gölgesinde yerleştirmesini temenni ediyoruz.

 


[1]Yakıtı insanlarla taşlar olan ateşten sakının”, (Bakara, 24; Tahrim, 6; Ali İmran, 10).

[2]İşte iki hasım taraf ki, Rableri hakkında tartışmaya girmişlerdir. Bunlardan inkâr edenler için ateşten giysiler biçilmiştir. Başlarının üstünden de kaynar su dökülür” (Hac, 19).

[3]Telfehu vücuhehümün naru ve hüm fiha kalihun” yani “Ateş yüzlerini yalar ve onlar orada sırıtır kalırlar”, (Müminün, 104).

[4] MEKARIM-İ ŞİRAZİ, “Tefsir-i Nümüne”, Tahran: Daru’l – Kutubu’l – İslamiye, 1374, hicri şemsi, c. 14, s. 330.

[5]O gün bunlar cehennem ateşinde kızdırılacak da onların alınları, böğürleri ve sırtları bunlarla dağlanacak ve, “İşte bu, kendiniz için biriktirip sakladığınız şeylerdir. Haydi tadın bakalım, biriktirip sakladıklarınızı!” denilecek”, (Tevbe, 35).

[6]Bu cennetliklerin durumu, ateşte temelli kalacak olan ve bağırsaklarını parça parça edecek kaynar su içirilen kimselerin durumu gibi olur mu?”, (Muhammed, 15).

[7]İnkâr edenler için ise cehennem ateşi vardır. Öldürülmezler ki ölsünler. Kendilerinden cehennem azabı da hafifletilmez. İşte biz her nankörü böyle cezalandırırız”, (Fatır, 36).

[8] “(Görevli meleğe şöyle seslenirler:) “Ey Mâlik! Rabbin bizim işimizi bitirsin.” O da, “Siz hep böyle kalacaksınız” der”, (zuhruf, 77).

[9]Şüphesiz âyetlerimizi inkâr edenleri biz ateşe atacağız. Derileri yanıp döküldükçe, azabı tatmaları için onların derilerini yenileyeceğiz. Şüphesiz Allah, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir”, (Nisa, 56).

[10]İşte böyle! Şüphesiz azgınlar için elbette kötü bir dönüş yeri, cehennem vardır. Onlar oraya girerler. Orası ne kötü bir yataktır, İşte (azap), onu tatsınlar: Bir kaynar su ve bir irin, O azaba benzer çeşit çeşit başka azaplar da vardır, Kendi aralarında şöyle derler:) “İşte sizinle beraber cehenneme tıkılacak bir grup. Onlara rahat ve huzur olmasın! Şüphesiz onlar cehenneme gireceklerdir. O grup da, “Hayır, size rahat ve huzur olmasın. Bu cehennemi bizim önümüze siz sürdünüz. Orası ne kötü durak yeridir!” der. Şöyle derler: “Ey Rabbimiz! Bunu bizim önümüze kim sürdüyse, cehennemde onun azabını bir kat daha artır. (Sad, 55-61).

[11]Yine şöyle derler: “Dünyada kendilerini kötü saydığımız adamları acaba neden göremiyoruz?”, (Sad, 62).

[12]İçlerinden biri der ki: “Benim bir arkadaşım vardı, Sen de tekrar dirilmeyi tasdik edenlerden misin?” derdi, Konuşan o kimse, yanındakilere, “Bakar mısınız, hâli ne oldu?” der. Kendisi de bakar ve onu cehennemin ortasında görür”, (saffat, 51 – 55).

[13]Onlar cennetlerdedirler. Birbirlerine suçlular hakkında sorular sorarlar ve dönüp onlara şöyle derler: “Sizi Sekar’a (cehenneme) ne soktu?. Onlar şöyle derler: “Biz namaz kılanlardan değildik, Yoksula yedirmezdik, Batıla dalanlarla birlikte biz de dalardık, Ceza gününü de yalanlıyorduk, Nihayet ölüm bize gelip çattı”, (müdessir, 40 – 47).

[14] HUR AMULİ, Muhammed b. El- Hüseyin, “Vesailu’ş – Şia”, Kum: Müesesei Alulbeyt, 1409, kameri, c. 15, s. 378,  hadis no: 20795.

[15] Şeyh Saduk, “sevabu’l – Amal”, Kum: intişarat-i Şerif Rezi, 1364, hicri şemsi, c. 1, s. 280.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Vaktin başında namaz kılmak mı iyidir yoksa iki doğuş arasında yatmamak mı?
    5640 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/11
    Her şeyden önce bir noktaya dikkat etmeniz lazımdır:Kerahete neden olan uyku ister sabah namazından sonra olsun, ister ondan önce olsun iki doğuş arasındaki uykudur. Bu yüzden sorunuza göre siz iki doğuş arasında uyuduğunuzdan dolayı her iki durumda da kerahete mürtekip olmuş bulunmaktasınız. ...
  • Ahmet ismi İncil’in neresinde gelmiştir?
    26742 Eski Kelam İlmi 2011/11/12
    Bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli nokta şudur: Kur’an, İncil’de İslam Peygamber’inin (s.a.a) müjdeleyici olduğunu söylüyorsa, tahrif edilmiş İncil’i değil, Hz. İsa’nın (a.s) getirdiği incili kastetmektedir. Elbette tahrif edilmiş hali hazırdaki İncil’de de, bu meseleye işaret edilmesi dikkate değer bir konudur.Hz. Mesih (a.s), “Farkilit”ın geleceği müjdesini vermişti. Bu kelime ...
  • Bazen kıbleye doğru oturuyor ve temiz imamlar (a.s) ile sohbet ediyorum ve bu esnada bedenimde özel bir hal hissediyorum ve deyim yerindeyse tüm tüylerim ürperiyor. Bu hal neyin işaretidir?
    10283 Pratik Ahlak 2012/01/18
    Bildiğiniz gibi masum hazretler (a.s) bizim amellerimizi gözetlemektedir ve rivayetlerde de bu konuya işaret edilmiştir. Kesinlikle bu ilgi onların haremindeyken veya dikkatle kendilerine sevgi ifadesinde bulunduğumuzda daha çok ve belirgindir. Öte taraftan bedenin heyecanlıyken ve manevi hallerde reaksiyon göstermesi, hepimiz için vuku bulmuştur ve ayet ve rivayetlerde de bunun ...
  • Bankanın halktan geciken taksitten dolayı aldığı “gecikme parası” faiz sayılıyor mu?
    5983 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/09/09
    Banka aracılığıyla gecikmiş taksitten dolayı alınan gecikme parasın hükümü hakkında bazı mercilerin görüşleri aşağıda açıklandığı şekildedir: Ayetullah Uzma Hamenei’nin (Allah onun ömrünü uzun etsin) Defteri: Çalışmalarını “İslami Şura Meclisi’nin” tasvip ettiği kanunlar esasına göre yapan ve “Gözetleme Şurası’nın” teyit ettiği bankanın uygulamasında bir ...
  • İlahi yaşam nasıl bir yaşamdır? Şu andaki yaşamla bir tezaddı var mı?
    7834 Pratik Ahlak 2012/01/05
    Kur’an’a baksak ve ‘’Neden yaratıldık? sorusunu ona sorsak şu cevabı verecektir: ‘Ben, cinleri ve insanları, sadece bana kulluk etsinler diye yarattım.’ İbadet nedir? İbadet yani Allah’a kulluk etmektir. Yani yaptığımız bütün işler, hatta yemek içmek gibi günlük ve çok normal işlerimiz bile ilahi ve ibadi ...
  • Acaba Şia mezhebinden Sünni mezhebine geçmek caiz mi?
    4784 Diğer Konular 2018/12/08
    Esasen din ve inanç insanın akıl ve mantık yoluyla hakikati araştırması ve araması sonucu kendi seçimiyledir. İnsan temel inançlarında araştırma yapmalı ve hakikate ulaştıktan sonra onu seçmelidir. Din ve mezhep insana büyüklerinden miras kalmaz. Buna binaen dinin temel inançlarında taklit caiz değildir.[1] Zira din, ...
  • Rivayetlere göre iyi bir ortağın taşıması gereken özellikler nelerdir?
    3561 Şirket 2020/01/20
  • Anne (kadınlar) yoluyla da seyitli intikal eder mi?
    16105 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/06/20
    Hz. Zehra’nın (a.s) tüm evlatlarının Peygamberin (s.a.a) evlatları olduğu hususunda hiçbir şüphe yoktur. Ama Allah Resulü’nün (s.a.a) evladı olmak sıfatı ile seyit ve Haşimi olmak sıfatı arasında fark bulunduğuna dikkat etmek gerekir. Soyu Fatıma Zehra’ya (a.s) ulaşan herkes İslam Peygamberinin (s.a.a) neslindendir, ama seyitlerden değildir; zira seyit ve Haşimî ...
  • Bilal-i Habeşî Ve Hilafet Meselesi
    9683 تاريخ بزرگان 2011/08/03
    Tarihten anlaşıldığı kadarıyla Bilal-i Habeşî halifeler biat etmemiş, bazı yerlerde onlara itiraz etmiş ve hilafet sistemi için ezan okumaktan uzak durmuştur. Bu yüzden Şam’a sürgüne gönderilmiş ve orada vefat etmiştir. ...
  • “Farz” ve “vacip” hangi manaya gelmektedir? Bu iki kelime arasındaki fark nedir?
    10232 مبانی فقهی و اصولی 2014/01/21
    Farz ve vacip eğer değişik durumlarda ve özellikle ayrı (birlikte değil) bir şekilde kullanılırsa, kesinlik ve belirleme anlamına gelir[1] ve ıstılahtaki manası ise mütealliklerinin zorunlu olmasıdır. Ama bu iki kelime arasında bir farkın olduğu bazı lügat kitaplarında zikredilmiştir. Farz ve vacip arasındaki fark, farzın ...

En Çok Okunanlar