Gelişmiş Arama
Ziyaret
7955
Güncellenme Tarihi: 2010/02/05
Soru Özeti
Bizim salâvatımız Hz. Peygamberin (s.a.a) makamının yükselmesine neden olur mu?
Soru
Bizim salâvatımız Hz. Peygamberin (s.a.a) makamının yükselmesine neden olur mu?
Kısa Cevap

Bizim Hz. Peygamberi Ekrem’e (s.a.a) gönderdiğimiz salâvatlar değişik yönler taşır ve burada onların bazılarına işaret ediyoruz:

1. Salâvat, Kur’an-ı Mecid’te Allah’ın buyruğudur: Şüphesiz Allah ve melekleri Peygamber’e salât ediyorlar. Ey iman edenler! Siz de ona salât edin, selâm edin.[1] Dolayısıyla Allah’ın kulları O’nun emrine itaat etmek ve onlara selam yollamakla görevlidirler.

2. Gerçekte Hz. Peygambere salâvat ve selam göndermek Hz. Peygamber ve Ehlibeyt’inin zahmet ve çabalarını takdir etmek ve onlara teşekkür etmektir; zira onlar toplumda devamlı doğru ve dürüst bir şekilde yaşamış, insanlığı hidayete erdirme yolunda bütün zorluk ve acılara katlanmışlardır. Onlar, kâmil insanın örneği ve numunesidirler. Bu esas uyarınca onlar kesinlikle takdir ve teşekküre layıktırlar. Bu teşekkürün en küçük derecesi onlara salâvat göndermektir. Onlar bu salâvata bir ihtiyaç duymasalar bile, onların zahmetlerinden faydalanan kimseler olarak bizlerin bu kadirşinaslıkta bulunması gerekir.

3. Hz. Peygamberin ailesine salâvat göndermenin faydası nedir? Onların bizim selam ve salâvatımıza ihtiyaçları yoktur. Merhum Allame Tabatabai kendisinden böyle bir soru soran şahsa güzel bir cevap vermiştir: Biz salavat gönderdiğimizde evvela bunu kendimizden bahşetmiyoruz, aksine bunu Allah’tan talep ediyor ve ondan Hz. Peygamber ve ailesine özel rahmet göndermesini istiyoruz. İkincisi, her ne kadar bu aile bize muhtaç olmasa da yüce Allah’a muhtaçtır ve daima ilahi feyzin onlara nazil olması gerekir. Biz bu salâvatlar ile gerçekte kendimizi bu aileye yakın kılmaktayız. Ardından Allame Tabatabai şöyle bir örnek vermektedir: Eğer bir bağcı tüm gül ve meyvelerin bağ sahibine ait olduğu bir bağda çalışır ve bağ sahibinden maaş alırsa ve bayram günü bağdan bir deste gül hazırlar ve onu bağ sahibine götürürse, onun bu davranışı kendisinin bağ sahibine yakınlaşmasına neden olur mu, olmaz mı? Kesinlikle bu onun bağ sahibine yakınlaşmasına neden olacaktır. Bu davranış bağcının edebinin göstergesidir. Salâvat da ancak bizim edebimizi kanıtlar; yoksa bizim herhangi bir şeyimiz bulunmamaktadır. Biz, sadece yüce Allah’tan bu büyük şahsiyetlerin mertebe ve derecelerini artırmasını dilemekteyiz.  Bu edepli istek bizim yüce Allah’a yakınlaşmamıza neden olacaktır.[2]

 


[1] Ahzap Suresi, 56. ayet.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cemaat namazında saf nasıl tutulur? Hareket etmek namazı batıl eder mi?
    12279 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/03/07
    Karşılaştığınız olay (cemaat namazında saf oluşturmak) fıkıh kitaplarındaşöyle anlatılır:  1- Me’mum imamdan önde olmamalıdır.[1]2- Me’mum bir erkek ise imamın ...
  • Beyin ölümünden sonra organ bağışı hakkında taklit mercilerinin görüşünün ne olduğunu öğrenmek istiyorum.
    5981 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/12
    Aşağıdaki cevaplar taklit mercilerinin bürolarından alınmıştır: Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Eğer diğer hastaları tedavi etmek için söz konusu hastaların beden organlarından istifade etmek kendilerinin ölümlerini çabuklaştırır ve hayatlarının noktalanmasına neden olursa, caiz değildir. Bu ...
  • Allah bir işi yapamayacak kadar güçsüz müdür ve bir başkasının O’nun işini yapması gerekir mi?
    7555 Eski Kelam İlmi 2012/06/23
    Bu soruda dile getirilen iddia ve varsayım şudur: Her nerede Allah’ın zatı bir işi yapmaya güç yetirebiliyorsa O’nun kendisi bu işi yapar ve eğer buna güç yetiremezse sebeplerden istifade eder. Allah’ın her işe güç yetirebildiğini bildiğimizden dolayı O’nun fillinin nedenler kanalıyla gerçekleşmesi muhaldir ve her kim bir ...
  • Öldürmenin çeşitlerini ayrıntılarıyla anlatınız.
    6619 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/03
    Öldürme, çeşitli yönlerden kısımlara ayrılabilir. Aşağıda kısaca onlara değiniyoruz:1- Haklı ve haksız olarak öldürme.2- Öldürmenin ne zaman yapıldığı3- Öldürmenin idamla, silahla veya sopayla olması, yine taşlanmak ve diğer şekillerde cezaları yönünden gerçekleşmesi. 4- Öldürmenin kasıtlı, kasıtlıya ...
  • İnsanın üstünlüğünü tehdit eden amiller nelerdir?
    7493 Pratik Ahlak 2012/01/23
    Kur’an-ı Kerim’in bakışında gerçekte insanın insanî makam ve üstünlükten düşmesine neden olan ahlakî düşüş, değişik etkenlere bağlıdır: Bir grup Kur’an ayeti, insanların gaflet, akıl ve düşünceyi kullanmama ve bunların gerekleriyle amel etmeme nedeniyle insanî üstünlüklerini yitirdiğini beyan etmektedir. Başka Kur’an ayetleri ise nefis hevesi ve dünya sevgisini ...
  • Kur’an’da Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı kaç defa zikredilmiştir?
    17590 Kur’anî İlimler 2011/05/21
    Yüce İslam Peygamberi Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı Kur’an’da dört defa gelmiş ve aşağıdaki surelerde zikredilmiştir:1. Ali İmran, 144. Ayet: “Muhammed, ancak bir peygamberdir. Ondan önce de peygamberler gelip geçmiştir. Şimdi o ölür veya öldürülürse gerisin geriye (eski dininize) mi döneceksiniz? Kim gerisin geriye dönerse, Allah’a hiçbir zarar ...
  • Hazreti Muhsin Kimdir ve nasıl şehit edildi, onun katili kimdir?
    33885 تاريخ بزرگان 2012/09/20
    Şia ve ehlisünnetin rivayet ve tarihi kaynaklara göre hazreti Muhsin (a.s.) Hz. Ali ve hazreti Fatma’nın çocuklarındandır. Ömer veya Kunfüz hazreti Fatma’yı (a.s.) duvar ile kapı arasına sıkıştırdı ve onun bu işi o kadar şiddetli ve baskısı o denli bastırıcı idi ki o hazretin kaburgalarının kırılmasına ve ...
  • Şüphesine itina etmemesi gereken kesirü’ş-şekk, şüphelerinin hiç birisine mi itina etmemelidir?
    7487 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/02/15
    ‘Kesirü’ş-Şekk’in (Çok Şüphe Edenin) şüphesi yoktur.’ kaidesine göre çok şüphe eden kimse şüphesine itina etmemelidir. Fakihlerin çoğuna göre bu kaide sadece namaza özgü olmayıp, abdest, gusül ve teyemmüm gibi namazın mukeddamatını da kapsarken hac, muameleler, itikatlar gibi terkipli ibadetleri de içine almaktadır. Bu görüşte olanlar ‘Kesirü’ş-Şekkin şüphesi ...
  • Bidat ve onun İslam’daki ölçüsü nedir?
    9155 Eski Kelam İlmi 2010/11/08
    “Bidat” sözlükte yeni ve geçmişi olmayan iş manasındadır. Istılahta ise “dinde olmayan bir şeyi dine sokmak” anlamındadır; yani din ve şeraitin bir cüzü olmayan ve de hiçbir İslam kanun ve buyruklarıyla uyuşmayan bir şeyi dine isnat etmektir. Bu yüzden İslam’ın tümel buyruklarını yeni ve modern hususlara ...
  • Peygamberden (s.a.a) gelen kırk hadis ezberleme hakkındaki rivayetler sahih midir? Bu kırk hadisin ölçütlerini söyleyiniz.
    12558 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/15
    Şii[1] ve bazı sünni[2] kaynaklarda çeşitli ibarelerle İslam Peygamberinden (s.a.a) ‘Erbain’ diye meşhur olan hadiste, kırk hadis ezberlemeye önemle tavsiye edilmiştir. Örneğin: ‘Ümmetimdem kim, halkın ihtiyaç duyduğu hadislerimden kırkını ezberlerse Allah ...

En Çok Okunanlar