Gelişmiş Arama
Ziyaret
9876
Güncellenme Tarihi: 2012/05/03
Soru Özeti
Haftanın günlerde kılınan müstehap namazlar, bidat sayılan Duha namazı ile ne gibi bir farklılık taşır?
Soru
Seyit b. Tavus hadisi esasınca, güneşin doğması ile zail olması arasındaki saatlerde kılınan hafta içindeki müstehap namazlar ile bidat sayılan Duha namazı arasında fark nedir?
Kısa Cevap

Duha namazı Şia’nın görüşünde bidattir. Elbette Cuma günü müstesnadır. Bazı Ehlisünnet mensupları da onu bidat bilmektedir. Ama haftanın günlerindeki namazlar bidat değildir ve şer’i olarak müstehaptır; zira Seyit b. Tavus hafta içinde kılınan müstehap namazlarla ilgili hadisi, Duha namazı başlığıyla değil, bilakis hafta günlerindeki namaz olarak nakletmiştir ve bu ayrı bir başlıktır. Bildiğimiz üzere Duha namazının bidat olması, bu vaktin (güneşin doğmasından batışına kadar) kendi başına müstehap bir namaza sahip olmasına inanmamız durumunda geçerlidir. Ama bir namaz başka sıfatlar ile örneğin nafilenin kazası, mescide saygı ve hafta günleri gibi sıfatlarla bu vakitte kılınırsa bidat sayılmaz.  

Ayrıntılı Cevap

Cevaba girmeden önce bidatin ıstılah manasına dikkat etmek gerekir: Bidat, gerçekte din ve şeriatın cüzü olmayan ve İslam kanun ve buyruklarının hiçbirisi ile bağdaşmayan ve uyuşmayan bir şeyi dine isnat etmektir.[1]

A. Duha Namazının Bidat Oluşu

Duha namazı Şia’nın görüşünde bir bidattir[2] ve Ehlisünnete mensup bazıları da onu bidat bilmiştir. Aşağıda Ehlisünnet kaynaklarında bulunan rivayetlerin bir numunesi aktarılacaktır:

1. Muarrek Acli şöyle demektedir: Abdullah bin Amr’dan sen Duha namazını kılıyor musun diye sordum ve kendisi hayır dedi. Baban kılıyor mu diye sordum, kendisi hayır dedi. Ebu Bekir bu namazı kılıyor mu diye sordum, hayır dedi. Allah Resulü bu namazı kılıyor mu diye sordum ve kendisi sanmıyorum diye cevap verdi.[3]   

2. Abdullah bin Amr Duha namazının bidat olduğunu söylemiştir.[4]

3. Eba Said bin Nafi’i şöyle demektedir: Allah Resulünün sahabelerinden olan Ebu Beşir Ensari güneşin doğduğu esnada Duha namazını kılarken beni eleştirdi ve bu namazı kılmaktan beni sakındırdı. Sonra şöyle söyledi: Allah Resulü şöyle buyurmuştur: Güneş zail oluncaya dek Duha namazını kılmayın.[5]

B. Hafta Günleri Namazlarını Kılmak:

Şia inancına göre masum imamlardan nakledilen hadisler şer’i delil ve hüccettir. Bu yüzden Duha namazı dışında başka sıfatlar ile anılan hafta günleri namazları bidat değildir, şer’i müstehaptır. Seyyit b. Tavus bu rivayeti İmam Askeri’den (a.s) ve kendisi de atalarından nakletmiştir.[6] Bu rivayette şöyle buyrulmaktadır: Aktarıcı hangi vakitte bu namazları (hafta günleri) kılalım diye sorar ve İmam cevap olarak güneşin doğmasından yükselmesine çıkmasına dek diye buyurur. Bu rivayetten belirtilen namazların bidat sayılan Duha namazı olduğu anlaşılmış olabilir! Ama bidat olan şey, şer’i bir delil olmaksızın bu zaman için (güneş doğmasından batmasına kadar) özel bir özellik göz önünde bulundurmamızdır. Aksi takdirde başka bir sıfatla bu zamanda namaz kılmak sakıncasızdır. Örneğin mescide saygı duyma namazı[7], nafile namazların kazası[8] ve farz namazların kazasını her zamanda kılmak mümkündür. “Cuma günü nafileleri” de Duha namazının bidat olarak kılındığı bu vakitte kılınmalıdır. Cuma gününde bu namazı kılmanın caiz oluşuna delalet eden rivayetlerin bir kısmı şunlardan ibarettir:

1. Süleyman bin Halit şöyle demektedir: İmam Sadık’tan (a.s) Cuma gününde nafile namaz kılmak hakkında bir soru sordum ve kendisi güneşin batmasından önce altı rekât ve batması esnasında da iki rekât diye buyurdu.[9]

2. Allah Resulü Cuma günü dışında güneşin doğuşu ve batışı esnasında nafile namazı kılmayı yasaklamıştır.[10]

3. İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: Nafile namazı Cuma gününün dışında günün ilk yarısında kılınmaz.[11]

Bundan dolayı Duha namazı, özel bir sıfat taşımaksızın yılın tüm günlerinde bu vakitte (güneşin doğmasından batışına dek) kılınması durumunda bidattir. Ama başka sıfatlar ile ve şer’i bir delilin bulunması durumunda bu zamanda kılınırsa bidat sayılmaz.

 


[1] Daha fazla bilgi için; Bid’at ve ölçüsü, soru: 10562 (Site: tr10508) müracaat ediniz.

[2] Kuleyni, Muhammed bin Yakup, El- Kafi, c: 3, s: 453, Muhakkik ve Musahhih: Ali Ekber Gaffari, Daru’l Kitabı İslamiye, Tahran, çapı çaharum, 1407 h.k; Saduk Kummi, Muhammed bin Ali bin Babıveyh, Men la Yahzeruhu’l Fakih, c: 2, s: 137, Defteri İntişaratı İslami, Kum, çapı dovvum, 1413 h.k.  

[3] Makrizi, Takiyu’d Din, İmtau’l Esmai bima Lin Nebi mine’l Ehvali ve’l Emvali ve’l Hufde, c: 13, s: 18, Daru’l Kitabi’l İlmiye, Beyrut, çapı evvel, 1420 h.k; Esed Eş- Şeybani, Ahmet bin Muhammet bin Hanbel, Müsnedi Ahmed bin Hanbel, c: 8, s: 377, muhakkık: Şuayb El- Ernevut, Adil Mürşit ve diğeran, Müessesei Er- Risale, çapı evvel, 1421 h.k. 

[4] İmtau’l Esmai bima Lin Nebi mine’l Ehvali ve’l Emvali ve’l Hufde, c: 13, s: 18.

[5] Müsnedi Ahmed bin Hanbel, c: 36, s: 213.

[6] Seyyit bin Tavus, Cemal El Usbu’u, s: 40 ve 43, İntişaratı Rezi, Kum.

[7] Saduk, Muhammed bin Ali, Men la Yahzeruhu’l Fakih, c: 4, s: 3, hadis 4968, İntişaratı Camiayı Müderrisin, Kum, 1413 h.k.

[8] Tusi, Muhammet bin Hasan, Tehzibu’l Ahkam, c: 2, s: 175, hadis 154, Daru’l Kitabı İslamiye, Tahran, 1365.

[9] a.g.e, c: 3, s: 11, hadis 37.

[10] Meclisi, Muhammed Bakır, Biharu’l Envar, c: 80, s: 153, Müessesetu El- Vefa, Beyrut, 1404 h.k.

[11] Tehzibu’l Ahkam, c: 3, s: 13, hadis 44.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Namahremden suni saç ve suni tırnağı gizletmek vacip midir?
    7277 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/07/19
    İmam Humeyni hazretleri (kuddise sırıhu) ve diğer değerli merciler şöyle buyurmuşlardır: Kadınlar suni saçları ve gizli (kalması gereken) ziynetleri (bilezik ve gerdanlıklar gibi) de namaz dışında kapatmaları gerekir.[1] Namaz esnasında ise suni olan saçları, ...
  • Yaşayan anne ve babaya yönelik yapılan hayırlar doğru mudur?
    18411 Pratik Ahlak 2011/04/11
    Her insan iyi işler yapıp sevabını başkalarına ve bu cümleden olmak üzere anne ve babasına bağışlayabilir. Böyle bir durumda bu hayırlı amelin sevabı onlara ulaşacak ve buna ek olarak aynı sevabın benzeri veya hatta ondan daha fazlası ameli bağışlayan için de göz önünde bulundurulacaktır. ...
  • Dünyayı sevmekten kurtulmanın yolu nedir?
    15353 Pratik Ahlak 2010/08/08
    Dünya “edna”nın müennesi olup (ahret hayatı karşısında) daha aşağı ve daha değersiz şey anlamındaki “deni” ve “denaet”ten veya (ahret hayatı karşısında) daha yakın anlamındaki “denev”den türemiştir. Kur’an ve rivayetlerin açıklamasında dünya yerilen dünya ve övülen dünya diye iki kısma ayrılır. Dünyadan söz eden ve insanları onun ...
  • Raf’ı hadisi nedir?
    8156 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/15
    Raf’ı hadisi İslam Peygamberinden (a) rivayet edilen iki hadisin unvanıdır. Birinci hadis, İslam dininde bazı özel durumlarda teklif ve onun gerekliliklerinin ilga edildiğini veya bazı amellerin vaz'i yada teklifi sonuçlarının kaldırıldığını içerir. İkinci hadis, teklif veya bazı hükümlerin, belirli kişileri kapsamadığını ifade eder.
  • İmam Hasan’ın (a.s) yaşantısı, faziletleri, menkıbeleri, sulh ve şahadeti tarihçesini kısaca açıklayınız.
    9232 Tarih 2011/06/20
     İmam Ali b. Ebu Talip’in (a.s) oğlu İmam Hasan (a.s), mübarek Ramazan ayının 15. gecesinde hicretin üçüncü yılında Medine’de dünyaya gözlerini açtı. 37 yaşındayken ona İmam Ali’nin halifesi ve (a.s) varisi olarak biat edildi. İmamet dönemi altı ay üç gün sürdü. Ondan sonra oluşan bazı özel etken ve şartlardan dolayı ...
  • Bazen mezarları namaz kılan kimsenin kıble yönüne düşen imamların kabri yanında namaz kılmak doğru mudur?
    10156 Tefsir 2010/11/27
    Özellikle söz konusu ayetin zahiri, kabirlerin yanında mescit yapmaya izin vermektedir ve böyle bir mescidin Ashab-ı Kehf’in kabirleri civarında yapılmış olduğu da tefsirlerden anlaşılmaktadır. Elbette zahiri manaları itibariyle bu mekânlarda mescit yapmayı yasaklayan bir takım rivayetler de mevcuttur.  Ama bu ayeti göz önünde bulundurmayla ve bu ...
  • Hindistan ve Osmanlı İslamının teorik mukayesesi.
    7410 Fıkıh Tarihi 2010/12/04
    Osmanlı İslamıyla Hind İslamını değerlendirip mukayese etmek için bu iki ülkeye nüfuz eden ve hakim olan mezhebi bilmek gerekir. Osmanlıya (hicri 7. asırdan 10. asıra kadar) hakim olan fıkhi mezhep Ehl-i Sünnetin dört mezhebinden biri olan Hanefi mezhebidir. Ancak onlar itikatta Eş’ari mezhebine mensuptular. Hanefi ...
  • neden İslam'ı kabul etmeliyiz.
    26094 Yeni Kelam İlmi 2011/01/31
    Allah tarafından insanı hidayet edip onu ebedi mutluluğuna ve kemaline kavuştumak için gönderilen dinlerin en kâmili ve en kapsamlısı İslam dinindir. İslam dinini kabul etmemizi gerektiren nedenler aşağıdaki kanıtlar ve delillerdir.1-   İslam dinin kapsamlılığı;
  • Rivayetlere göre gayrimüslimlere karşı davranışımız nasıl olmalıdır?
    11709 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/10/12
    İslam, insan fıtratına uygun sevgi dolu bir din olup bütün insanlığın hidayet ve saadeti için gelmiştir. Din seçmek isteğe bağlı olduğu için her zaman bütün islam toplumlarında az çok gayrimüslim bulunur. İster İslam toplumunda ve İslam devletinin himayesinde yaşayanlar olsun (ehl-i zimme), ister gayr-i İslami ...
  • Utanmanın kökü nedir?
    12855 Teorik Ahlak 2010/09/22
    Utanmak “çekingenlik” anlamındadır. Çekingenlik ise olağanüstü “kendine bakma” ve başkalarıyla karşılaşmaktan korkmaktır. Çekingenlik hayâ ile eşdeğer değildir. Hayâ kendini kontrol etme gücü olup iradî ve değerli bir fiildir. Ayet ve rivayetlerde ondan olumlu bir şekilde söz edilmiştir. Çekingenlik ise tamamıyla gayri tabii, hoş olmayan ve insanın ...

En Çok Okunanlar