Gelişmiş Arama
Ziyaret
19794
Güncellenme Tarihi: 2011/04/11
Soru Özeti
Ölüm meleği her diri varlığın canını almaktadır mı?
Soru
Ölüm meleği her diri varlığın canını almaktadır mı?
Kısa Cevap

Hadislerin genel ifadesinden anlaşılan şu ki ölüm meleği (Azrail) canları alan ilahi araçların başındadır ve her canlı varlığın canını almaktadır.

Ancak önemli olan şunu bilmektir ki, bütün canlıların canını alan Allah'tır. Onun uyguladığı sünnet gereği bu iş belli araçlar vasıtasıyla gerçekleşir. Bu vasıta meleku'l-mevt olduğu gibi diğer vasıtalar da olabilir.

Ayrıntılı Cevap

Kur'an'da şu ayet yer almaktadır: "Allah canları ölüm zamanı alır."[1]

Yüce Allah bu ayette canları almak işini kendisine isnat etmiştir. Allah kelimesi "yetevvefa" sözcüğünden önce geldiği için bu bir çeşit sınırlamayı ifade eder. Yani canları almak yalnız Allah'ın işidir başkalarının değil.[2]

Ancak Kur'an'ın diğer ayetlerinden, Yüce Allah dünyanın işlerini bir takım melekler vasıtasıyla yönettiği anlaşılır. Nitekim Allah Naziat Suresinin beşinci ayetinde şöyle buyurur: "Yemin olsun işleri Allah'ın emriyle yöneten meleklere."

Bu yüzden meleklerden bir grup ve onların başında[3] meleku'l-mevt canları almakla görevlidirler.[4]

Kur'an bu konuda şöyle buyurmaktadır. "De ki, canınızı almakla görevli olan melek canınızı almaktadır. "[5] Ve yine buyuruyor ki: "Sizden birinizin ölüm zamanı gelince bizim melekler onun canını almaktadır."[6] Eğer bu iki ayeti birinci ayetle bir arada incelemeye kalkarsak şöyle bir sonuç ortaya çıkar: Canları almak işi asıl olarak Allah'a aittir, başkalarına değil. Onun izniyle Meleku'l-mevt bunu üstlenir ve diğer melekler de ölüm meleği Meleku'l-mevt'un yardımcıları olarak onun izniyle bu görevi üstlenirler.[7] Buna göre evrendeki bütün işler Allah'ın ve onun emrini icra eden meleklerin veya diğer varlıkların vasıtasıyladır.

Bir hadiste yer aldığına göre bir kimse İmam Sadık'tan: "Allah canları ölüm zamanı alır." buyurması ve diğer yandan "De ki, canınızı almakla görevli olan melek canınızı almaktadır. "[8] ve yine buyuruyor ki: "Sizden birinizin ölüm zamanı gelince bizim melekler onun canını almaktadır." Dünyada binlerce kişi bir anda ölmektedir, Ölüm meleği bir anda bunların hepsinin canını alması nasıl mümkündür?

İmam cevapta şöyle dedi: Yüce Allah Ölüm meleği için bir takım yardımcılar yaratmıştır. Ölüm meleği onların amiri sayılır. Onlardan her birini bir işle görevlendirir. Buna göre hem o ölüm meleği ruhları almaktadır hem de o melekler, Yüce Allah alınan ruhları Ölüm meleğinden almaktadır."[9]   Mülhit bir kişi Hz. Emirul-müminin Ali (a.s)'a gelerek Kur'an'da çelişki vardır dedi. Çünkü bir yerde Allah'ın insanların canlarını aldığını söylüyor ve diğer yerde meleku'l-mevtun bu işi yaptığını açıklıyor, başka bir yerde de meleklerden bir grubun bu görevi yaptığını söylüyor. İmam Ali (a.s) şöyle buyurdu: "Meleku'l-mevtun rahmet ve azap meleklerinden oluşan bir takım yardımcıları vardır. Onların işi meleku'l-mevtun işi sayılır ve yaptıkları işler meleku'l-mevta isnat edilir. Meleku'l-mevtun işi de Allah'ın işi sayılır. Çünkü Allah canları almaktadır. O vermek, esirgemek, mükafat ve azap etmeği de istediği kimsenin eliyle gerçekleştirir. Onun görevlilerinin işi Onun işi sayılır. Nitekim Kur'an şöyle buyurmaktadır: "Allah bir şeyi istemedikçe siz isteyemezsiniz.[10]"[11]

Başka bir ifade ile (genelde) meleku'mevt doğrudan canları almak yolunda bir girişimde bulunmaz. bunu yardımcıları vasıtasıyla gerçekleştirir. Bütün sebepler, gücünü Allah'tan aldığı ve Onun tedbiriyle hareket ettiği için her işi Allah'a isnat etmek mümkün olduğu gibi o işi diğer vasıtalara örneğin meleku'l-mevta ve onun yardımcılarına isnat etmek de mümkündür. Demek ki doğrudan bir işi yapan sebebe bir işi isnat etmenin yanı sıra, o işi aradaki vasıtalara ve son sebep ve yaratıcı olan Allah'a isnat etmek de mümkündür. Nitekim bir savaşta kazanılan zafer ve başarıyı hem askerlere hem de orta rütbeli komutanlara hem de baş komutana isnat etmek doğrudur.

Bu mukaddimeyi dikkate alarak sorunun cevabına geçelim:

İnsan dışındaki diğer canlıların ruhlarını kim alır?

Hz. Emiru'l-müminin Ali (a.s) bir hadiste şöyle diyor: "Şu kadarını bilmen yeter ki, dirilten ve öldüren Allah'tır. O canları istediği kimselerin eliyle alır. melekler olsun veya meleklerden başka yaratıkları vasıtasıyla olsun.[12]

Yani önemli olan şunu bilmektir ki Allah yaptığı her işi belli araçlar vasıtasıyla yapmaktadır. Bu vasıta meleku'l-mevt olduğu gibi başka bir vasıta da olabilir.

Evet başka bir rivayete göre Peygamber miraca çıktığında meleku'l-mevttan sordular ki: "Sen ölen ve ölecek olan her kesin canını alıyor musun?" O Evet… dedi. Bütün dünya ve Allah'ın bana musahhar ettiği her şey, benim yanımda elinde bir sikke olan ve onu istediği şekilde çevirebilen kimse gibidir. Ben dünyanın bütün evlerine günde beş defa uğruyorum. (Onların namazı zamanda kılıp kılmadıklarını öğrenmek için.)[13]  

Bu hadisin genel açıklaması meleku'l-mevtun insan olsun olmasın bütün canlı varlıkların canını aldığı ihtimalini güçlendirmektedir.

İlgili diğer dizinler:

1. Soru 1104 Dizin: Ömür ve meleklerin ölümü

2. Soru 96 Uyku ve insanın canın ölümü

3. Soru 849, Şeytan ve ölüm



[1]- Zümer, 42 "اللَّهُ یَتَوَفىَّ الْأَنفُسَ حِینَ مَوْتِهَا"

[2] Tabatabi, Muhammed Huseyin, Tefsir-i Mizan (tercüme) c. 17 s. 407

[3] Çünkü meleklerin varlık mertebeleri birbirlerinden farklıdırlar. Bu arada Azrail (meleku'l-mevt), canları almak için emri altında olan meleklerden daha yüksektir.

[4] Mekarim Şirazi, Nasir, Tefsir-i Numune, c. 17 s. 140

[5] Secde, 11

[6] En'am, 61

[7] Tabatabi, Muhammed Hüseyin, Tefsir-i Mizan (tercüme) c. 17 s. 407

[8] Nehl, 32

[9] Şeyh Saduk, Menlayehzeruhu fakıh, c. 1 s. 136

[10] İnsan, 20; Tekvir, 29

[11] Meclisi, Biharu'l-envar, c. 6 h. 1 s. 140

[12] Ade Hadis 6 s. 143

[13] Ade Hadis 6 s. 141

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Yemek yemek için ev sahibinden izin almak gerekir mi?
    6842 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/02/14
    İslami açıdan insanın yemeğinin helal ve pak olmasının yanı sıra mubah da olması gerekir yani o yemeğin sahibi de razı olmalıdır ve biz de onun razılığını bilmeliyiz. Başkalarını malını izinleri olmaksızın kullanmak haramdır. Ancak bir kimse başkasını yemek için evine davet etmiş yemek sofrasını açmış veya bir bağ sahibi ...
  • Bu asırda kızları köleliğe çekmek caiz midir?
    6938 Eski Kelam İlmi 2011/10/23
    Her şeyden önce köleliğin İslam dini tarafından temelleri atılan bir kurum olmadığını, bilakis bu fenomenin İslam’ın doğduğu çağda dünyanın tüm bölgelerinde yaygın olan bir realite olduğunu bilmeliyiz. İslam köle sahiplerine ciddi bir zarar vermeksizin ve mevcut toplumsal dengeyi ani ve hızlı bir girişimle ortadan kaldırmaksızın imkânların elverdiği ölçüde ve ...
  • Çocukken bir defa kız kardeşimin sütünü içmiş olan amcakızım ile evlenebilir miyim?
    7868 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/22
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Allah gerçekleşmeden önce insan amelini nasıl bilmektedir?
    6359 Eski Kelam İlmi 2011/08/21
    Bizim için böyle bir sorunun meydana gelmesinin sebebi, Allah ile zaman arasındaki bağı doğru anlamamamızdır. Allah ezeli, ebedi ve zaman üstüdür; yani Allah zamanı kuşatmıştır ve onunla sınırlı değildir. Esasen Allah geçmişte gelecek hakkında bilgi sahibidir diye bir şey söylememiz doğru değildir; çünkü Allah için geçmiş ve gelecek diye ...
  • Eğer birisi ramazan ayında tutmamış orucunu bir sonraki ramazan ayına kadar kaza etmezse hükmü nedir?
    6682 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2015/09/14
    sorunuzun üç sureti var: biz mercii taklitlerin görüşlerini dikkati nazarda tutarak sorununuzun her bir suretini ayrı ayrı cevaplandırırız. Bir: eğer hastalıktan ötürü orucunu tutmamış ve hastalığı bir sonraki ramazana kadar devam etmişse, tutmamış oruçlarının kazası farz değildir ve her gün yerine yaklaşık on sir (750 gram) denkliğinde ...
  • Eğer bir kız ve erkek evlenmeyi kararlaştırırlarsa ve aralarında ilişki olursa, ama erkek ahdine vefa göstermez ve kızı terk ederse günah işlemiş sayılır mı?
    9322 Pratik Ahlak 2011/08/21
    İslam ahit ve anlaşma dini olup ahde vefa göstermeyi müminlerin alamet ve sıfatlarından biri saymaktadır. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) şöyle buyurmaktadır: Müminler şart ve taahhütlerine bağlıdır.[1] Maalesef bazı insanlar bu önemli hususa bağlı değildir ve menfaat, heves ve arzularının ...
  • Ben hastayım ve cep haclığımı da babamdan alıyorum. Bunun dışında param yoktur ki orucumun kefaretini verebileyim, Acaba yine orucumun kefaret üzerimde farz mıdır? Bu senenin kefaret miktarı kaç tümendir?
    6170 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/14
    Fukahanın (fıkıh âlimleri) fetvası esasınca orucunu kasten (amdi olarak) ve her hangi bir mazereti olmaksızın yiyen bir kimse üç çeşit kefaretten birisini seçmek arasında muhayyerdir. Birincisi: Bir köle azat etmek. Günümüz dünyasında köle konusu mevcut olmadığından dolayı bu şık kendiliğinden devre dışı kalıyor.
  • İmam Ca'fer Sadık'a göre Kur'an karisinin özellikleri
    12688 Kur’anî İlimler 2011/07/19
    İmam Cafer Sadık (a.s) Kur'an karisi için bir takım özellikler ve vasıflar zikretmiştir. Bu cümleden şu vasıfları zikredilebilir: Ehl-i Beyt'in velayetini bilmesi, Kur'an'ı doğru okuması, Kur'an'ı okurken ondan etkilenmesi, abdestli olması, doğru bir kimse olması ve yağcılıktan uzak durması, Kur'an'a karşı tevazu ve huşu göstermesi, ilim öğrenmek yolunda çaba göstermesi, ...
  • Hangi surede hay ve kayyum sıfatları yer almaktadır?
    17459 Tefsir 2010/11/08
    Hay ve kayyum Yüce Allah’ın iki zatî sıfatıdır. “Hay” “diri” manasında ve “kayyum” da “zatıyla kaim olan ve başkalarının kendisiyle kaim olduğu varlık” anlamındadır. Bu iki sıfat beraber bir şekilde Kur’an surelerinin üç ayetinde yer almaktadır:1. Bakara suresi 255. ayet: “
  • Dinin afetleri nelerdir?
    12217 Din Felsefesi 2010/08/22
    Din, kendisinde hata, yanlış, hasar ve afetin yer alamayacağı kutsî ve ilahî bir olgudur. Hata ve yanlış yapma beşerî hususlarla ilgilidir. Din ve dindarlığın hasarlarını bilme bahsindeki hasar ve afet, dinin hakikatiyle ilgili değildir. Bilakis insanların dine bakış tarzları, insanın dini anlama ve telaki etme şekli, ...

En Çok Okunanlar