Gelişmiş Arama
Ziyaret
9948
Güncellenme Tarihi: 2019/12/08
Soru Özeti
Düzen kanıtı ve evrim teorisi
Soru
İslam’ın evrim seyri teorisini doğru telakki ettiğine dair bir olasılık mevcut mudur? Sizin tanrının varlığını ispat etme hakkındaki cevaplarınızın birinde düzen kanıtı dile getirilmiştir. Düzen kanıtı ile evrim seyri teorisi arasında bir çelişki mevcut mudur?
Kısa Cevap

Bazıları, yaratıklardaki mevcut düzen hakkında özel bir açıklama sunan Darwin’in evrim teorisinin tevhitsel bakışı zedelediğine ve böyle bir durumda yaratıklardaki mevcut düzen için hikmet sahibi, bilge ve şuurlu bir düzen kurucuyu varsaymamızın artık gerekli olmadığına inanmaktadır. Bu görüş birkaç neden sebebiyle kabul edilemez:

1. Darwin’in evrim teorisi, girift canlı varlıkların basit canlı varlıklardan meydana geldiğini açıklamaktan başka bir şey söylememektedir. Lakin bu teori basit varlıkların kökeni hakkında bir şey dile getirmemektedir.

2. Darwin’in evrim teorisinin doğruluğu ispatlanırsa, bu teori ilahi bir düzen kurucunun varlığına dayalı teoriyi geçersiz kılamaz; çünkü böyle bir durumda ilahi düzen kurucu fikrine sahip kesimler şöyle bir cevap verebilirler: Böyle hikmet sahibi ve âlim bir düzen kurucu evreni ve evren içindeki girift varlıkları yaratmak için uzun vadeli bir plan öngörmüştür ve girift varlıkların tedrici olarak ve de evrimsel bir süreç zarfında meydana gelmeleri gerekmekteydi.

3. Öte taraftan Darwin’in teorisi salt kanıtlanmamış bir hipotezdir. Bu hipotezin birçok karşıtı bulunmakta ve bilimsel birçok teori ile de bağdaşmamaktadır.

Bu nedenle bizim inancımıza göre insanların atası Âdem’in (a.s) yaratılışı bağlamında Kur’an’ın onaylamadığı türlerin evrim teorisi, kabul edilse bile düzen kanıtı ile bir çelişki addetmez.

Ayrıntılı Cevap

Bazıları, yaratıklardaki mevcut düzen hakkında özel bir açıklama sunan Darwin’in evrim teorisinin tevhitsel bakışı zedelediğine ve böyle bir durumda yaratıklardaki mevcut düzen için hikmet sahibi, bilge ve şuurlu bir düzen kurucuyu varsaymamızın artık gerekli olmadığına inanmaktadır. Evrim teorisine göre günümüzdeki girift canlı varlıkların yapısı salt tabii bir süreç neticesinde basit varlıklardan meydana gelmiştir. “Atlama veya mutasyon ve neslin artması” adındaki iki etken bu süreçte önemli bir rol oynamıştır. Atlama, dönüşümü gelecek nesillere aktarabilecek ve onların da sonraki nesillere intikal ettirebileceği şekilde çocuk ile anne ve babası arasında farklılık meydana geldiği an gerçekleşir. İkinci etken de şu şekilde etkilidir: Eğer varlıkların türemesi ortam kapsamından fazla olursa, böyle bir durumda mevcut yiyecek stoku için şiddetli bir rekabet ortaya çıkar ve neticede yiyecek temin etmede diğer türlerden daha güçlü olan varlık türü hayatını sürdürmek için daha fazla bir şans elde eder ve özelliklerini sonraki nesle aktarır. Neticede ortada bir takım doğal etkenler mecmuası bulunmakta ve bu etkenlerin kendini göstermesiyle canlı dünya sürekli artar bir tarzda bağdaşırlık yönünde değişim kaydetmektedir.[1] Evrim teorisinin batıda din konusunu birkaç yönden çelişkiler ile yüz yüze bıraktığı gözlemlenmektedir:

A. Evrim teorisinin ilahiyat meselesi ile zahiri açıdan çelişmesi: Batıda din bilginleri arasında şuurlu ve hedef sahibi yönetici bir yaratıcının varlığına yönelik dile getirilen en önemli kanıt düzen kanıtıydı. Bu kanıt esasınca evrene egemen olan düzen, evren ve varlıklar bağlamında bir yaratıcının varlığını ispatlamakla birlikte söz konusu yaratıcı için kudret, tedbir, şuur ve gayeli olmayı da ispat etmekteydi. Lakin evrim teorisi görünüşte doğanın şuurdan yoksun aksiyon ve reaksiyonlarını evrendeki varlıkların türlerinin ortaya çıkmasının nedeni lanse etmekteydi ve neticede yaratılışın tedbirli ve gayeli bir şekilde oluşunu tümüyle yabana atmaktaydı. Her ne kadar evrim teorisinin dini düşünceler ile en derin çelişkisi bu yönde bulunuyorsa da bu hususun düzen kanıtını doğru yorumlamamaktan kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Düzen kanıtı Müslüman mütekellimler arasında yaygın olduğu şekilde yorumlanması durumunda evrim teorisi tarafından yöneltilebilecek her eleştiri geçersiz olacaktır. Tanrının varlığına inanmak ile bu teori arasında herhangi bir gereğin bulunmadığı hatırlatılmalıdır; yani tanrının varlığının ispat edilmesi sadece düzen kanıtı temeli üzerine inşa edilmemiştir.

B. Evrim teorisinin insanın kutsal konumu ile zahirde çelişmesi:

Batıdaki dinsel teorilerde insanın yaratılışı en üstün hedef olarak göz önünde bulundurulmuş ve tüm varlıkların onun ihtiyaç ve emellerini temin etmek için yaratıldığı ifade edilmiştir. Bu bakışta insan Allah’ın iradesi ile ve O’na ulaşmak gayesiyle varlık âlemine ayak basmış bambaşka bir varlık idi. Diğer varlıklar da insanın bu hedefe ulaşması için seferber olmuş sayılmaktaydı. Hal böyleyken evrim teorisi insan da dâhil olmak üzere evredeki tüm varlıkların bir evrim süreci içinde ve tabiatın şuursuz aksiyon ve reaksiyonları sayesinde ortaya çıktığını belirterek insanın kutsal üstünlüğü ve kendine özgü konumunu tümüyle zedelemiş ve insanın makamını diğer varlıklar düzeyine indirgemiştir. Çelişkinin bu boyutu, daha çok evrim teorisinin taraftarı olan ampiristler ile kutsal kitap öğretilerinin takipçilerinden müteşekkil tartışmanın iki tarafının insanın varlıksal geçmişini şimdiki makam ve konumu ile mukayese etmelerinden kaynaklanıyordu. Hâlbuki iki tarafın da tümüyle gaflet ettiği üçüncü bir varsayıma göre, insan evrende akıl ve tefekkür gücüne sahip olan bir varlık sıfatıyla ayrıcalıklı bir konuma sahiptir ve onun varlıksal geçmişi (evrimin veya anlık yaratılışın ürünü olmak) kendisinin şimdiki üstün konumunu olumlu veya olumsuz bir şekilde etkilemeyecektir.

Evrim Teorisine Yöneltilen Eleştiriler

Bu teoriye yönelik birçok eleştiri yöneltilmiştir ve onlardan bazıları şunlardır:

1. Darwin’in evrim teorisi girift canlı varlıkların basit canlı varlıklardan meydana geldiğini açıklamaktan başka bir şey söylememektedir. Lakin bu teori basit varlıkların kökeni hakkında bir şey dile getirmemektedir. Bu basit varlıkların yapısı kendilerinin ihtiyaçlarını temin edecek şekilde olmalıdır. Aksi takdirde onlar hayatlarını sürdüremezler. Gerçekte bu teori dünyadaki bütüncül düzen bağlamında kâmil bir açıklama yapmamaktadır. Bu teori salt bazı varlıkların başka varlıklardan nasıl evrimleştiğini ifade etmektedir. Bundan dolayı bu teori tevhidi açıklamanın alternatifi olamaz.[2]

2. Eğer Darwin’in evrim teorisinin doğruluğu ispatlanırsa, bu teori ilahi bir düzen kurucunun varlığı teorisini geçersiz kılamaz; çünkü böyle bir durumda ilahi düzen kurucuya dayalı teorinin taraftarları şöyle bir cevap verebilirler: Böyle hikmet sahibi ve alim bir düzen kurucu evreni ve evren içindeki girift varlıkları yaratmak için uzun vadeli bir plan öngörmüştür ve girift varlıkların tedrici olarak ve de evrimsel bir süreç zarfında meydana gelmeleri gerekmekteydi.

3. Öte taraftan Darwin’in teorisi salt ispatlanmamış bir hipotezdir. Bu hipotezin birçok karşıtı bulunmakta ve bilimsel birçok teori ile de bağdaşmamaktadır.[3]

Bu nedenle bizim inancımıza göre insanların atası Âdem’in (a.s) yaratılışı bağlamında Kur’an’ın onaylamadığı türlerin evrim teorisi kabul edilse bile düzen kanıtı ile bir çelişki addetmez. Nitekim bu husus 731 sayılı (Site: 911) cevapta beyan edilmiştir.

İnsanın nasıl yaratıldığı hakkında daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki adreslere müracaat etmeniz faydalı olacaktır:

İnsanın yaratılışının merhaleleri, 1175 (Site: 1289).

Hz. Âdem’in cismani yaratılışı, 506 (Site: 547).

Hz. Âdem’in yaratılışı ve bilginlerin bulguları, 2999 (Site: 3297).

 


[1] Paul Edwarz, Berahin-i İspat-ı Vucudu Huda der Felsefe-i Garb, Tercüme, Cemali Neseb, Ali Rıza, Muhammed Rızai, Muhammed, s. 79 – 80, nakl ez Dairetu’l-Mearif, Kum, Merkezi Mutalaat ve Tahkikatı İslami, 1371.

[2] a.g.e, s. 80.

[3] Düzen kanıtı ve evrim teorisi hakkında bkz: Şerh-i Usul-i Felsefe Ve Reveş-i Realizm, Üstat Şehit Mutahhari, Mecmua-i Asar, c. 65, Tahran, Sadra, 1373, s. 940-950; aynı şekilde Üstat Mutahhari bu eleştiriyi Tevhit kitabında ilmi tam bir şekilde etüt etmiş ve incelemiştir. Mutahhari, Mürteza, Tevhit, s. 256-278, Sadra, Tahran, çapı dehum, 1381.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hafızayı takviye etmenin yolları nelerdir?
    8761 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/04/04
    Peygamber efendimiz ve masum İmamlardan bizlere ulaşan rivayetlerin bir kısmı bazı bitkilerin özellikleri, ilaçlar ve yiyecekler hakkındadır. Birçok rivayette hafızayı takviye etmenin yolları ve hangi yiyecekler ve ilaçların kullanılması gerektiği açıklanmıştır. Zikri geçen rivayette İmam Ali (a.s) şöyle buyuruyor: “Her kim biraz halis safranı, ayak otu ve ...
  • İnsan kıyamette bu dünyada sevdiği ve ilgi duyduğu insanlarla mı haşır olacak?
    3207 Hadis 2020/01/20
  • Hz. Fatıma Zehra (a.s) nerede toprağa verildi?
    47421 تاريخ کلام 2011/10/23
    Fatıma Zehra (a.s), İslam Peygamberinin (s.a.a) elçiliğe seçilmesinden sonra[1] ve hicretten sekiz yıl önce (peygamberliğin beşinci yılında) Mekke’de doğmuş[2] ve dokuz yaşındayken İmam Ali (a.s) ile evlenmiştir.[3] Peygamberden (s.a.a) sonra Hz. Fatıma’ya (a.s) zulüm ...
  • İslamın beşer medeniyetinin ilerlemesindeki rolü nedir?
    10791 Fıkıh Tarihi 2012/02/15
    Medeniyet her milletin yücelişi ve ilerlediğinin göstergesidir. İslami ülkelerdeki medeniyetin icat edilişinin geçmişi şu anlamdadır: Müslümanlar fikir, düşünce, servet, sermaye ve hakeza kudret üretmiş olmalarıdır. Eğer böyle bir durum olmamış olsaydı hiç bir medeniyet şekillenmezdi.Medeniyet şu anlamdadır: Şehirleşmeyi, düzen ve kanunu, ...
  • Hac ve umre giderlerini hayırlı işlerde kullanmak hac ve umrenin sevabını taşır mı?
    14834 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/06/14
    Tüm ömür boyunca bir defalığına Allah’ın evini ziyaret etmek gerekli şartları taşıyan herkese farzdır ve bu farzdan yüz çevirmek diğer farzlarda olduğu gibi hiçbir bahaneyle caiz değildir. Ama müstehap hac ve umre gibi müstehap amellerin tümüyle ilgili olarak genel bir kaide vardır ve bu kaide esasınca içinde ...
  • Ehlisünnetin kadınları kabirleri ziyaret etmekten men etmesinin nedeni nedir?
    8975 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/21
    Ehlisünnet kitaplarında kadınların kabir ziyaretinde bulunmasının mekruh veya haram olduğunu yansıtan bir takım rivayetler mevcuttur. Lakin böyle ziyaretlerin caiz olduğunu belirten daha güçlü hadislerin varlığı ve birinci grup hadislerin senet ve muhtevasındaki zayıflık, birçok Ehlisünnet âlimini şer’i şart ve durumlara riayet etmesi halinde kadınların da erkekler gibi ...
  • Namazda kırattan sonra rükû’a gitmeden önce azıcık beklemek gerekiyor mu? Rükû’a bitişik kıyamın hükmü nedir?
    11569 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/09/09
    Namazda kırattan sonra biraz bekleme ve rüku’a bitişik kıyamın hükmü konusunda büyük taklit mercilerinin görüşleri şöyledir: Ayetullah Uzma Hamanei’nin (Allah onun ömrünü uzun etsin) Defteri: Cevap 1: Durmak vacip değildir ve tekbirin söylenmesi de farz değil, müstehaptır. Cevap 2: Rükün olan ...
  • Hz. Ali’ye (a.s.) göre vacip nedir? Vacipten daha vacip nedir? Zor nedir? Daha zor nedir? Acayip nedir? Acayipten daha acayip nedir? Yakın nedir? Yakından daha yakın olan nedir?
    13965 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/14
    Allame Meclisi’nin “Biharu’l Envar” adlı kitabında da naklettiği bir rivayette: Şahsın birisi Hz Ali’den (a.s) şu sorularına cevap vermesini istedi; vacip nedir? Vacipten daha vacip hangisidir? Acayip nedir? Acayipten daha acayip nedir? Zor olan hangisidir? Zordan daha zor olan nedir? Yakın nedir? Yakından daha ...
  • Güvercin oynatmanın İslamdaki hükmü nedir?
    10378 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/29
    Bu işin kendiliğinden şer’i bir sakıncası yoktur, ancak genel olarak başkalarını ve komşuları rahatsız ve eziyet edecekse ve bazı bölgelerede bunu yapan ciddiye alınmayacaksa sakıncalı olduğu söylenebilir. Bütün bunları göz önüne alan büyük taklit merciileri şöyle fetva vermişlerdir:Hz. Ayetullah Hamanei’nin Bürosu:
  • Anne rızası olmadan Müslüman olmayan bir kızla evlenmenin hükmü nedir?
    9048 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/09/22
    İslam dini insanların bozulması ve yozlaşmasını önlemek ve ahlakî yozlaşmalardan kaynaklanan problemlerden birey ve toplumu korumak ve aynı şekilde aile müessesesini güçlendirmek için evlenmeyi çok tavsiye etmiştir. Elbette gencin hayatı ve geleceği için karar alabileceği bir erginlik ve rüşt yaşına ermesi de İslam dini tarafından önemsenen ...

En Çok Okunanlar