Gelişmiş Arama
Ziyaret
20715
Güncellenme Tarihi: 2012/03/11
Soru Özeti
Namazın sonunda verilen üç selamın hikmeti nedir? ikinci ve üçüncü selamın muhatapları kimlerdir?
Soru
Namazlarda neden selam veriyoruz? Üç selam olan ‘Eyyuhe’n-Nebiy, Ala İbadillahi’s-Salihin ve Aleykum’dan maksat kimlerdir? Birinci selamın Peygamber Efendimize (s.a.a) verildiği bellidir. Ama ikinci selam olan ‘Aleyna ve Ala İbadillahi’s-Salihin’ ve üçüncü selam olam ‘Aleykum’un manası nedir?
Kısa Cevap

Selam, Arapçada iyilik ve esenlik demek olup hem görüşürken, hem de ayrılırken kullanılır. Bu üç selam hadislerde gelmiştir. Ama kimse üçününde farz olduğunu söylememiştir.

Bu selamların manasını anlayabilmek için önce tercümelerine bakmak gerekir:

Selam olsun sana ey Peygamber! Allah’ın rahmet ve berketi senin üzerine olsun.

Selam olsun biz namaz kılanlara ve Allah’ın tüm iyi kullarına.

Allah’ın selam, rahmet ve bereketi siz müminlerin üzerine olsun.

Tercümeler dikkate alındığında zamirlerin kimlere ait olduğu anlaşılmaktadır.

İmam Sadık (a.s) selam hakkında şöyle buyurmaktadır: ‘Namazın sonundaki selamın manası güvencedir. Yani Allah’ın emrini ve Peygamberin sünnetini ihlas ve huşu ile yerine getiren kimse için dünya belasından güvende olmak ve ahiret azabından kurtuluş vardır. Selam Allah’ın isimlerinden biridir.’

Ayrıntılı Cevap

İlk sorunun cevabı için bkz: Dizin: 13141 (Site:12808)

Bildiğiniz üzere namazda üç selam vardır:

Esselamu aleyke eyyuhe’n-nebiyyu ve rahmetullahi ve berekatuhu.

Esselamu aleyna ve ala ibadillahi’s-salihin.

Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatuhu.[1]

Büyük taklit mercileri selamların üçününde namazda okumanın farz olmadığını söylüyorlar. Onlardan hangisinin farz, hangisinin ihtiyat ve hangisinin müstehap olduğu konusunda fakihlerin görüşleri farklıdır.

Selam, Arapçada iyilik ve esenlik demek olup hem görüşürken, hem de ayrılırken kullanılır ve belli bir yerle sınırlı değildir. Bundan dolayı bu kelimenin namazın sonunda gelmesinin şaşılacak bir tarafı yoktur ve Arap edebiyatında çokca kullanılmaktadır.

Birinci, ikinci ve üçüncü selamın kimlere verildiğini anlamak için onların manalarının üzerinde düşünmek gerekir.

Tevzihu’l-Mesail’ler de yapılan tercümelere baktığımızda bu selamların hedef ve maksadı anlaşılmaktadır:

Birinci Selam: Selam olsun sana ey Peygamber! Allah’ın rahmet ve berketi senin üzerine olsun.

ikinci Selam: Selam olsun biz namaz kılanlara ve Allah’ın tüm iyi kullarına.

Üçüncü Selam: Allah’ın selam, rahmet ve bereketi siz müminlerin üzerine olsun.[2]

Bu tercümeler dikkate alındığında zamirlerin kimlere ait olduğu anlaşılmaktadır.

Rivayetlerde üçüncü selamdaki ‘Aleykum’dan maksadın belli kimseler olduğu söylenmiş, zamirin en belirgin örneğinin müminler olduğu belirtilmiştir.

İmam Sadık (a.s) ise selam hakkında şöyle buyurmaktadır: ‘Namazın sonundaki selamın manası güvencedir. Yani Allah’ın emrini ve Peygamberin sünnetini ihlas ve huşu ile yerine getiren kimse için dünya belasından güvende olmak ve ahiret azabından kurtuluş vardır. Selam Allah’ın isimlerinden biridir.’[3]

Selam zikrinin hikmeti hakkında çeşitli ihtimaller verilmiştir. Namaz kul ile yaratıcısı arasında bir konuşma olduğu için namazdan sonra edilen dua kabul olunur. Bizim bu selamlarla Allah’ın selam ve rahmetini Peygamberimize, kendimize ve bütün namaz kılanlara göndermemizin kendisi değerli bir şey olup namazı onlarla yüce bir şekilde bitirmekteyiz. İnsan bu selamlarla namazdan çıkar. İmam Sadık’ın (a.s) namazın selamını güvence diye nitelemesi bu manayla uyuşmaktadır.

Son olarak belirtmek gerekir ki bu selamlar için birçok irfani tefsirler de yapılmıştır. Faydalı olabileceğini düşündüğümüz o tefsirlerden biri İmam Humeyni’nin (r.a) namazın selamı hakkında buyurduğu şu sözüdür: ‘Bil ki, salih kul fena makamı olan secdelerden baş kaldırdırıp kendine geldiğinde, dalgınlık ve uyanıklık haline geçtiğinde ve insanlardan gaybet durumundan huzur durumuna geldiğinde bütün varlıklara seferden, gaybetten dönen kimsenin selamı gibi selam versin. Seferden döndüğünden ilk önce Resul-i Ekrem’e selam vermelidir... Sonra varlıkların diğer büyüklerine ayrıntılı ve toplu olarak teveccüh etmelidir.’[4]

 

      

 


[1] -Şeyh Tusi, et-Tehzib, c.2, s.93, Daru’l-Kutubi’l-İslamiyye, Tahran, HŞ.1365.

[2] -Hüseyni Sistani, Seyyid Ali, Tevzihu’l-Mesail, s.218, İntişarat-ı Sürur, Kum, HK.1418.

[3] -Allame Meclisi, Biharu’l-Envar, c.82, s.308, Müessesetü’l-Vefa, Beyrut, Lübnan, HK.1404. 

[4] -İmam Humeyni, Adab-ı Namaz, s.366, Müessese-i Tanzim ve Neşr-i Asar-ı İmam Humeyni, HŞ.1370.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Neden felsefî ikinci makuller tür ve ayıraca sahip değildir? Mantıkî ikinci makuller de böyle midir?
    10086 İslam Felsefesi 2011/10/23
    Makul, felsefî bir terim olup zihne gelen şey anlamındadır ve hissedilenin yani hisle duyumsananın karşısında yer alır. Makul terimi bazen aklî suretler için, bazen dışarıda bir varlığı olmayan hususlar için ve bazen de hissedilmeyen ve soyut olan şeyler için kullanılır ki bu durumda makulden kasıt akıldır. Bizim konumuzda makulden ...
  • Bozgunculuğun bahsedildiği Kur’an ayetleri hangileridir?
    13595 Tefsir 2011/01/20
    Bozgunculuk ıslah karşısında olup her tahripkâr işe denir. Bundan dolayı noksanlık ve tahrip cihetinde yer alan her iş veya bireysel ve toplumsal meselelerdeki ifrat ve tefrit bozgunculuk sıfatıyla anılır. Kur’an-ı Kerim’in hedef ve misyonu insanları her türlü bozgunculuktan kurtarmaktır. Bu yüzden Kur’an-ı Kerim’in birçok ...
  • Hayız kanın özelliklerini görmedim diye kendi adet dönemimin içinde namaz kılabilir miyim?
    49297 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/05/19
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Masum olmayan bir kimse Allah’ın halifeliğinin örneği olabilir mi?
    7124 Eski Kelam İlmi 2011/01/20
    Allah’ın halifeliğinin örneklerine değinmeden önce Allah’ın halifesinin kim ve vasıflarının ne olduğunu açıklamak gerekir. Hilafet ve halifelik kavramının batınında halife kılanın halifede zuhur etmesi manası saklıdır ve halife ise halife kılan özneye kimliği bağlı olan kimsedir. Halifenin ondan ayrı bir mana ve hakikati yoktur. ...
  • Bir insanın mürtet olmasının hükmü şeriat hâkiminin hükmüne gerek duyar mı?
    8484 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/12
    Sorunuz büyük taklit mercilerinin bürolarından soruldu ve alınan cevapları aşağıda aktarıyoruz: Hz. Ayetullah Uzma Hamaney (ömrü uzun olsun): Mürtetlik şeriat hâkiminin hükmüne gerek duymaz. Eğer dinin gereklerinden birini inkâr etmek peygamberliği veya aziz İslam Peygamberini inkâr etmeyle veyahut şeriata bir noksanlıkta bulunmayla sonuçlanırsa, ...
  • İyi ve kötülerin birbirlerine karşı olan sevgi ve kini nasıldır?
    6393 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/11/12
    Sorunun açıklığa kavuşması için İmam Askeri’nin (a.s) hadisinin metnini hatırlatacağız. İmam Hasan Askeri (a.s) şöyle buyurmuşlardır: “İyilerin, iyilerle dostluğu, iyiler için sevaptır, kötülerin, iyilere muhabbeti, iyiler için büyüklüktür; kötülerin, iyilerle düşmanlığı, iyiler için süstür (ziynettir) ve iyilerin, kötülerle düşmanlığı, kütüler için rüsvalıktır.”[1] Buna ...
  • Zırar mescidinin anlamı nedir? Onun inşa edilme hikâyesi nedir?
    12235 tarihi Yerler 2012/03/12
    “Zırar” Arapçada mufaale babından olup bilerek[1] zarar verme[2] anlamına gelir. Kur’an-ı Kerim’de Tövbe suresinde Zırar mescidi macerasına işaret edilmiştir. Zırar mescidinin bu adla adlandırılmasının nedeni, bir grup münafığın İslam ve Müslümanlar aleyhine olan kendi kirli emellerini hayata geçirmek ve Hz. Peygamber ...
  • Melekler Âdem’in yaratılmasından önce Âdem’in bozgunculuk çıkaracağını nerden bilmekteydiler?
    12817 Tefsir 2011/06/20
    Meleklerin Âdem’in yaratılmasından önce Âdem’in bozgunculuk çıkaracağını nerden bildiği hususunda bir takım ihtimaller beyan edilmiştir:1. Lavh-i Mahfuz kanalıyla Âdem’in zürriyetinin yeryüzünde bozgunculuk çıkaracağı ve kan akıtacağı öğrenilmiştir. 2. İlahi haberler yoluyla öğrenilmiştir.3. Bu konu gerçekte meleklerin öngörüsüydü; çünkü onlar insanın bir takım tabii çelişkiler taşıyan toprak ...
  • Kur’an’ın nüzulu hangi yılda tamamlandı?
    15341 Kur’anî İlimler 2011/04/28
    Peygambere nazil olan son ayet ve son sure hakkındaki rivayetler farklıdır. Bazı rivayetlerde Peygambere (s.a.a) nazil olan son surenin Nasr suresi olduğunu söylenirken bazılarında da Beraet suresinin son sure olduğunu söylenmektedir. Yine bazı rivayetlerde Bakara suresinin 281. ayetinin son ayet olduğunu söylenirken bazılarında da ‘Bugün dininizi size ikmale ...
  • Bir mercii taklit etmede kendisinin rızası gerekli midir?
    5648 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/30
    Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani’nin bu husustaki görüşü şudur:Eğer şerî muteber yollardan (açık delil, şöhret ve vicdanî ilim) bir şahsın taklit için salahiyeti olduğu tespit edilirse, onu taklit etmek caiz olur ve kendisinin onayına gerek duyulmaz. Daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki adrese müracaat ediniz:

En Çok Okunanlar