Gelişmiş Arama
Ziyaret
10387
Güncellenme Tarihi: 2012/03/12
Soru Özeti
Eğer cennet için tabakalar varsa, cehennem için de tabakalar var mıdır?
Soru
Eğer cennet için tabakalar varsa, cehennem için de tabakalar var mıdır?
Kısa Cevap

Ayet ve rivayetlerden cehennem tabaka ve yüzeyleri hakkında alınan netice üzere, cehennem de cennet gibi[1] değişik tabakalara sahiptir ve günahkârlar suç ve günah dereceleri hasebince bu tabakaların birinde müstakar olacak ve azaplandırılacaktır. Bir rivayette İmam Bakır (a.s), «لَها سَبْعَةُ أَبْوابٍ لِكُلِّ بابٍ مِنْهُمْ جُزْءٌ مَقْسُوم»[2] (onun yedi kapısı vardır ve her kapıya onlardan bir grup ayrılmıştır) ayeti hakkında şöyle buyurmaktadır: Bana Allah’ın cehennemi yedi tabaka karar kıldığı bildirildi.

1. Onun en yüksek tabakası olan ilk tabakası, “Cehim” adı taşır. Bu tabakadaki cehennem sakinleri, eziyet veren taşlar üzerine oturur ve onların kafatasları ve beyinleri sıcaklığın şiddetinden kaynar.

2. İkinci tabaka “Lazi”dir; bu derecedeki ateşin sıcaklığı el, ayak ve baş derisini yok eder ve Allah’ın emirlerine sırt çevirenler ve mal yığıp biriktirenleri kendine çeker.

3. Üçüncü tabaka “Sakr”dır ve onda ne bir şeyi bırakan ve ne de gitmesine izin veren bir ateş vardır. Beden derisini tamamen dönüştürür. On dokuz kişi (azap melekleri) oraya bırakılmıştır.

4. Dördüncü tabaka “Huteme” (parçalayıcı ateş) adı taşır ve ondan hız ve nicel olarak sarı develer gibi her tarafa dağılan büyük kıvılcımlar saçılır! Tarafına yönelen herkes tıpkı sürme gibi siyah kesilir.

5. Beşinci tabaka “Haviye”[3] (cehennem ve alçakların en alçağına düşme) olarak adlandırılır ve orada bir grup Malik[4] bize yardım et diye çığlık atar. Malik, onların çığlığına yanıt vermek için geldiğinde içinde kokmuş kötü bir su bulunan sarı renkli ateş tabaklarını önlerine koyar. Onların beden derileri aşırı sıcaktan dağlanmış demire dönmüş olacaktır ve bu ateşten tabaktaki suyu içmek için kaldırdıklarında yüz derileri tabağın aşırı sıcaklığından dökülecektir. İşte bu Yüce Allah’ın şu buyruğudur: «وَ إِنْ يَسْتَغيثُوا يُغاثُوا بِماءٍ كَالْمُهْلِ يَشْوِي الْوُجُوهَ بِئْسَ الشَّرابُ وَ ساءَتْ مُرْتَفَقاً»[5] “(Susuzluktan) feryat edip yardım dilediklerinde, maden eriyiği gibi, yüzleri yakıp kavuran bir su ile kendilerine yardım edilir. O ne kötü bir içecektir! Cehennem ne korkunç bir yaslanacak yerdir.” Buna düşen kimse yetmiş yıl ateşte kalır ve yanan derisi yerine başka bir deri eklenir.

6. Altıncı tabaka “Sair” olarak adlandırılır ve onda ateşten yüz çadır, her çadırda ateşten üç yüz saray yer, her sarayda ateşten üç yüz ev ve her evde de üç yüz tür ateş azabı bulunur. Bu evler arasında ateşten yılan ve akrepler ve de yine ateşten pranga, zincir ve gerdanlıklar bulunur. Bu Yüce Allah’ın şu buyruğuna tekabül eder:

«إِنَّا أَعْتَدْنا لِلْكافِرينَ سَلاسِلَ وَ أَغْلالاً وَ سَعيراً»[6] Şüphesiz biz, kâfirler için zincirler, demir halkalar ve alevli bir ateş hazırladık!

7. Yedinci tabaka “Cehennem” olarak adlandırılır ve onda “Falak” yer alır. Bu açıldığında ateşin alevlendiği ve ateşli en dehşet verici azabın bulunduğu cehennem kuyusudur.[7]

Bu sorunun ayrıntılı cevabı yoktur.       

 


[2] Hicr, 44.

[3] Cehennemin “Haviye” olarak adlandırılmasının sebebi, düşme anlamında olan heva maddesinden türemiş olmasıdır. Düşmeden kasıt ise alçakların en alçağına düşmektir. Bkz: Tabatabai, Seyid Muhammed Hüseyin, el-Mizan, c. 20, s. 349, Defter-i İntişarat-ı İslamî, Kum, 1417 k.

[4] Cehennemdeki melek muhafızlardan birisidir.

[5] Kehf, 29.

[6] İnsan, 4.

[7] Meclisi, Muhammed Bakır, Biharü’l-Envar, c. 8, s. 289 – 290, Müessesetü’l-Vefa, Beyrut, 1409 k.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Zikir nedir ve türleri nelerdir?
    17011 Pratik İrfan 2012/09/24
    Zikir ve Allah’ı anmanın birçok ruhi ve ahlaki yapıcı etkisi vardır ve bunun karşısında Allah’ın kulunu hatırlaması, kalbin aydınlanması, kalp huzuru, Allah’a itaatsizlik etmeden korkmak, günahların bağışlanması ve ilim ve hikmet bunlardan sayılır. Genellikle zikir kalpsel ve dilsel olarak iki türe ayrılır. Dille yapılan zikre “vird” de ...
  • Zatı âlinizin Kur’an’ın tahrif edildiği hadisler konusundaki görüşünüz nedir?
    5973 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/10
    Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani’nin bu bağlamdaki görüşü şöyledir: Kur’an’ın tahrif edildiğini söyleyen hadisler ya senet bakımından zayıftırlar ya da sadır olma cihetinden hüccet değildirler veya delaletleri kabul edilebilinir durumda değildir. Kur’an-ı Kerim hiçbir zaman tahrif olmamış ve olmayacaktır. Kur’anın tahrif ...
  • Hangi ameller insanı güzel ve nuranî kılar?
    11448 Pratik Ahlak 2011/07/21
    İslam’ın bakışında güzellik zahirî güzellik ve batınî güzellik diye iki kısma ayrılır. Muteber ve mütevatir rivayetler açısından insanın batınî güzelliğini sağlayan bazı etkenler sabır, tahammül, vakar, sükûnet, takva ve sakınmadan ibarettir. Aynı şekilde rivayetlerde insan yüzünün nuraniyet ve güzelliğini sağlayan birçok amil zikredilmiştir. Abdest, az ...
  • İnsan olağan üstü işler yapabilir mi? Bu tür işleri yapmanın faydası nedir?
    10290 Teorik İrfan 2009/09/07
    Sizin işaret ettiğiniz şey, insanın ruhi güç kazanmasının sayesinde gerçekleşir; bu ruhi güç bazen dinin emirlerine uyarak ve şer’i riyazetler çekerek kazanılır; yani insan Allah’a yakınlaşarak İsm-i A’zama sahip olur. Bu güç sayesinde maddi alem üzerinde etkili olabilir ve iradesiyle bir takım işler yapar. Ancak bazen de ...
  • Musa (a.s.) Kısasının Kuranda Tekrar Edilmesinin hikmeti nedir?
    10556 Tefsir 2015/05/20
    Hazreti Musa’nın (a.s.) kur’anı kerimde tekrar edilmesinin hikmeti için hatırlatmalıyız; evvelen; Anlamsız ve lağviyete (boş) neden olacak kâmilen bir tekrar söz konusu değildir. Belki her surede, o surede zikir edilenin muhteva ve içeriğe uygun olan kıssanın kısmına işaret edilmiştir. Saniyen; kuranı kerimde hazreti Musa’nın (a.s.) hayatının diğer ...
  • Acaba humsu ve seyitlere ait olan hakkı taklit merciinin izni olmadan ödemek caiz mi?
    8976 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/10/18
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Tabiatı doğru bir şekilde kullanmanın yolu nedir?
    6091 Pratik Ahlak 2012/02/04
    İslam, başka mektepler gibi insanın ihtiyaçlarına tek bir açıdan bakmamış, tek maddi yönüne veya tek manevi yönüne odaklanmamış, aksine orta yolu tutmuştur. İlahi nimetleri doğru bir şekilde kullanmak, maneviyatla ve ahiretle çelişmediği gibi insanın saadet yolunda ilerlemesini de sağlar. ...
  • Ziyaret-i Aşura’da ki ‘Beri’tu ilellah ve ileykum minhum’ (Önce Allah’a sonra size onlardan dolayı beri oluyorum) cümlesinde Allah’a ve masumlara beri olmak ne demektir?
    6433 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/03/03
    Beraet lügatte birinden veya bir şeyden ayrılmak, uzaklaşmak manasına gelmektedir. Bu manalar eğer ‘İla’ ile birlikte olmazsa beraet için kullanılır. Ama ‘İla’ ile birlikte olursa bizarlık manasının yanı sıra sığınma manası da vermektedir. Buna göre ziyaretteki sığınma cümlesinin manası şöyle olur: Hak Teala’ya ve siz Ehl-i Beyt’e (a.s) ...
  • Peygamber (s.a.a) ve İmamların (a.s) cariye ve kölelere sahip olmaları kölelik sistemini benimsemek değil midir?
    19729 Eski Kelam İlmi 2009/07/04
    Kölelerle evlenme, onlarla mahrem olma, mukatebe (kölelerin özgürlük anlaşması) vs. hükümlerin Kur’an’da gelmesi Peygamber (s.a.a)’in zamanında köleliğin olduğunu ispat etmektedir, ama belirtmek gerekir ki, İslam’ın köleleri azat etmek için çok kapsamlı projeleri vardır. Bu projenin neticesinde bütün köleler zamanla özgürlüklerine kavuşmuşlardırlar. ...
  • Derslerimin Cuma namazına denk gelmesi nedeniyle Cuma namazını kılamamaktayım. Bunu telafi etmek için ne yapmalıyım?
    9607 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/11/17
    Değerli kullanıcı! İmam Zaman’ın (a.c.f) gıyabı döneminde Cuma namazı taklit mercilerinin çoğunluğunun fetvasına göre seçimli bir farzdır; yani yükümlü Cuma gününde şartlar mevcut ise Cuma namazını veya öğle namazını kılmada özgürdür. O halde eğer bir kimse Cuma namazını kılarsa, öğle namazını kılmasına gerek kalmaz. Elbette ...

En Çok Okunanlar