Gelişmiş Arama
Ziyaret
11635
Güncellenme Tarihi: 2010/12/04
Soru Özeti
Cinsiyet değiştirmek ne demektir?
Soru
Cinsiyet değiştirmek ne demektir ve fakihler onu nasıl tarif etmişlerdir?
Kısa Cevap

Her ne kadar lügatlerde ‘cinsiyet değişikliği’ hakkında herhangi bir tarif gelmemişse de ondan maksat erkek, kadın veya hünsa (çifte cinsiyetli) cinsindeki her türlü değişikliktir. Öyleki şimdi durumu önceki durumundan farklıdır.

Tıbbi yönden cinsiyet değişimi ‘genetik’ veya ‘kromozom’ değişiminden farklıdır. Başka bir ifadeyle tıp dilinde cinsiyet değişimi ‘tenasül aletinin ameliyatı’ demektir. Bu iş hem hünsa ve çifte cinsiyetlilerin cinsiyet değişimi için geçerlidir, hem de Transsexualism (psikolojik hünsalar) için geçerlidir.

Şii fakihler, bu alanda çeşitli tarifler yapmışlarsa da cinsiyet değiştirme hakkında şöyle bir tarif yapılabilir: Cinsiyet değişimi, birinin erkeklikten kadınlığa veya kadınlıktan erkekliğe, yahut hünsalıktan erkeklik ya da kadınlığa veyahut kadınlık ve erkeklikten hünsaya dönülmesi veya geçilmesine denir.

Ayrıntılı Cevap

Soruyu üç maddede cevaplayacağız:

1-Lügatte Cinsiyet Değişimi.

Tağyir (değiştirme) lügatte şimdiki durumun geçmişteki durumla farklı olduğu her türlü değişikliğe denir. ‘Cins’ ise ister Arapça’da olsun ister Farsça’da insan ve hayvan nev’ilerini kapsayan vasıf manasına gelmektedir. Eşya ve mal manasına da gelmiştir. Cinsin, dişi ve erkek manasına gelmesi ikinci derecededir. Yani cinsin asıl ve ilk manası erkek ve dişi değildir. ‘Cinsiyet’ cinsin halet ya da vasfı demektir.

Lügatlerde ‘cinsiyet değişimi’ her ne kadar tarif edilmemişse de ondan maksat erkek, dişi veya hünsa (çifte cinsiyetli) cinslerindeki değişikliklerdir, öyleki şimdiki durum geçmiş durumdan farklıdır.

2-Tıp Dilinde Cinsiyet Değişikliği

 ‘Cinsiyet değişikliği’ deyiminin tıp dilindeki manası galiba lügatte ve halkın içinde bilinen manasıdan fazla bir farkı yoktur ve ondan maksat sonucu kadının erkeğe veya tersine dönüşümü olan tenasül aletinin değişimi veya düzeltilmesidir. Yine hünsa ya da çifte cinsiyetli (hermafrodit) kadın ya da erkekten birinin cinsiyet değişimi demektir.

Kısaca diyebiliriz ki, insanın cinsinde meydana gelen ve kadın ya da erkek olmak bakımından şimdiki durumla eski durum arasındaki farklılık ve değişiklik olan her türlü dönüşüm, düzeltme veya tağyire ‘cinsiyet değişimi’ denmektedir. Dolayısıyla cinsiyet değişimi genetik veya kromozomların değişiminden farklı bir şeydir. Nitekim bunların değişiminde gen ya da kromozom değişimi veya düzeltilmesi gerçekleşir, cinsiyet değişimi değil. Ancak belirtmek gerekir ki, genlerin düzeltme ya da değişikliğiyle insanın davranış ve ahlakında değişiklik meydana gelir. Ve bu yeni ortaya çıkmış duruma ‘cinsiyet değişimi’ denmez.

Başka bir deyişle tıp dilinde cinsiyet değişimi, hem hünsa ve iki cinsiyetlilerin, hem de transeksüel (ruhsal hünsa) cinsiyet değişiminde geçerli olan ‘tenasül aletine yapılan ameliyat’a denmektedir. Öyle ki, böyle kişilerde cinsiyet değişimi yalnızca ‘tenasül aletine yapılan ameliyat’la gerçekleşir. Zaten cinsiyet değişimi ‘modern ameliyatlar’ın yapılmasıyla ortaya çıkan bir kavram olup onunla yakın bir ilişkisi vardır. Kalp, göz, mide vs. ameliyatlar yaygınlaşmaya başlayınca tenasül aletine de ameliyat yapılması gündeme geldi. Ancak tansül aleti hastalığında yapılan ameliyatların hassas ve özel bir durumu vardı. Zira bununla insan kadın veya erkek cinsinden çıkabiliyordu.

Kısaca belirtmek gerekirse, cinsiyet değişikliği tıp dilindeki genetik değişiklikten farklıdır; onun manası erkeğin kadına veya kadının erkeğe dönüşmesi veyahut hünsa ve çifte cinsiyetli (hermafrodit) birinin kadın ya da erkek cinsine dönüşmesine neden olan tensül aletindeki ameliyata denir.

3- Fıkıh Istılahında Cinsiyet Değişimi.

Cinsiyet değişimi, bir ‘hakikat-ı şer’iye’ değildir. Başka bir ifadeyle İslam fakihleri, bu deyim için özel bir fıkhi mana ve lügat ve örften farklı bir mana zikretmemişlerdir. Gerçekte fakihlerin cinsiyetten amaçları lügat ve örfteki cinsiyet değişikliğidir. Bu yüzden Ayetullah Mişkini (r.a) bu konuda şöyle buyuruyor: ‘Cinsiyet değişikliğinin lügat manası belli ve açıktır. Ondan amaç erkeğin kadına dönüşümünün şer’i hükmünün beyanıdır; ve yine erkeğe dönmüş kadının şer’i hükmünün beyanıdır.’[1]

Sadece az sayıdaki Şii fakihin cinsiyet değişiminin manası hakkında görüşleri var ki, aşağıda onlara işaret ediyoruz:

Ayetullah Muhammed Asif Muhsini şöyle diyor: ‘Cinsiyet değişimi erkeğin kadına dönüşmesi veya tersidir. Birinci durumda, yani erkeğin kadına dönüşmesi, erkeğin tenasül aletinin alınıp, yerine vajina konulması ve göğüslerin büyümesiyle olur. İkinci durumda, yani kadının cinsiyet değiştirmesi ise göğüsleri ve kadınlık tenasül organlarının alınıp, yerine erkeklik tenasül organı yerleştirilmesidir. Ameliyatla birlikte psikoloji ve hormon tedavisi de uygulanır.’[2]

Bazı Şii fakihler cinsiyet değişimine ‘cinsiyet dönüşümü’ demişlerdir. Ayetullah Muhammed Sadr bu konuda şöyle diyor: ‘Cinsiyet dönüşümü bazen modern tıbbın ameliyatlarıyla olur, yani erkek kadına, kadında erkeğe dönüşür. Biz buna ‘cinsiyet dönüşümü’ dedik.’[3]

Yine başka bir yerde ‘cinsiyet dönüşümünü’ şöyle tarif etmektedir: ‘Cinsiyet dönüşümünden maksadımız şudur: İnsanın kendisini erkek olmaktan çıkarıp kadına dönüştürmesi veya tersidir.[4]

Yukarıda ‘cinsiyet dönüşümü’ veya ‘cinsiyet değişimi’ hakkında yapılan tarifte yalnızca ‘erkeğin kadına dönüşmesi’ veya ‘kadının erkeğe dönüşmesi’ne işaret edilmektedir. Başka bir deyişle ‘hünsanın erkek veya kadına dönüşmesi ya da dönüşümü’nden bahsedilmemiştir.

Ayetullah İmam Humeyni, cinsiyet değişimi ile ilgili açık bir tarif yapmamakla birlikte sözlerinden ‘hünsanın erkek ya da kadına dönüşmesi’ anlaşılmaktadır. İmam Humeyni şöyle buyuruyor: ‘Zahire göre erkeğin kadına veya kadının erkek cinsine, yine hünsanın kadın ve erkek cinslerine geçmesi haram değildir.’[5]  

Göz ardı edilmemesi gereken bir ihtimalde bazen sağlam kişilerin cinsiyet değişiminde hünsaya dönüşmesi meselesidir. Böyle bir cinsiyet değişimi, yani ‘erkeğin veya kadının hünsa olması’ fazla görülen bir şey değildir. Bu tür bir cinsiyet değişiminin herhangi bir mantıklı nedenide yoktur.[6] Ancak doktor hatası yüzünden sağlam biri hünsaya dönüşme ihtimal vardır.

Bütün bu açıklamalardan sonra cinsiyet değişimi için şöyle bir tarif yapabiliriz: Cinsiyet değişimi, erkeğin kadına veya kadının erkeğe yahut hünsanın erkek veya kadına veyahut bir erkek veya kadının hünsa cinsine değişimi ya da dönüşümü demektir.            



[1] -Ali Mişkini, Müstalahat-il Fıkh, s.153, Kum, el-Hadi, 1377.

[2] -Muhammed Asif Muhsini, el-Fıkhu ve’l Mesail-ut Tayyibe, c.1, s.111, Kum, Bustan-ı Kitap, 1382.

[3] -Muhammed Sadık Sadr, Mavera-ul Fıkh, (Beyrut, Dar-ul Ezva, m.1966), c.6, s.133.

[4] -Muhammed Sadık Sadr, Minhac-us Salihin, (Beyrut, Dar-ul Ezva, h.1424), c.3, s.642.

[5] -İmam Humeyni, Tahrir-ul Vesile, c.2, s.588, Kum, İsmailiyan yayınları, h.ş.1366

[6] -Muhammed Sadık Sadr, a.g.e, c.3, s.642.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Kur'an-i Kerim "Açık kitap nazil ettik. Bu ayetteki açık kelimesinden maksat nedir?
    9490 Tefsir 2011/07/23
    Açık (mübin) Kur'an'ın bir sıfatıdır. Kur'an'ı bu şekilde vasıflandırmakla onu halka daha fazla tanıtmayı hedef almaktadır. Onun diğer semavi olan ve olmayan kitaplara olan üstünlüğünü açıklıyor. Çünkü hiçbir kitabın emir ve programları Kur'an gibi açık değildir.Kur'an'da sürekli çeşitli ayetlerde bu Kur'an'ı nazil ettiğini açıklaması hidayet nimetini insanlara hatırlatmak içindir.
  • Hz. Zehra’nın (s.a) şahsiyeti hangi yönlere sahiptir?
    10849 Masumların Siresi 2010/07/06
    Sadece irdeleme ve derin düşünme aracılığıyla engin boyutlarına ulaşmanın mümkün olduğu Hz. Zehra’nın (a.s) yüce şahsiyetinin yönleri çok geniş ve engindir. O yüce şahsiyetin manevî ve ilahî, ilim ve marifet, siyasal ve toplumsal mücadele yönleri hakkında okumak ve araştırmak bize hedefimize ulaşmada yardımcı olacaktır. Kadınların efendisinin muhtelif ...
  • Âlimler ve müçtehitlerin Savefi Şahları hakkında ki genel görüşleri nedir?
    7289 تاريخ بزرگان 2009/04/08
    Her şeyden önce bilmek gerekir ki âlim ve müçtehitler şöyle bir genel kaideye inanırlar: Dini tebliğ edip yaymak için çaba harcamak lazımdır ve onun temellerinin sağlamlaştırmak için hiçbir fedakârlıktan kaçınılmamalıdır. Ancak bu ortak hedefe ulaşmak için metot konusunda görüş ayrılığı olabilir.İmam ...
  • “A’lem, fe’l a’lem”in anlamı nedir?
    8345 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/06
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Ölüm meleği her diri varlığın canını almaktadır mı?
    20487 Eski Kelam İlmi 2011/04/11
    Hadislerin genel ifadesinden anlaşılan şu ki ölüm meleği (Azrail) canları alan ilahi araçların başındadır ve her canlı varlığın canını almaktadır.Ancak önemli olan şunu bilmektir ki, bütün canlıların canını alan Allah'tır. Onun uyguladığı sünnet gereği bu iş belli araçlar vasıtasıyla gerçekleşir. Bu vasıta meleku'l-mevt ...
  • Aerobik egzersizinin hükmü nedir?
    6555 Müzik Eşliğinde Spor Hareketleri 2012/05/15
    Ayetullah el-Uzma Hamanei: Genel olarak günah ortamlarına uygun olan eğlendirici bir müzik olur veya şehveti tahrik eder yahut haram bir işe neden olur veyahut fesada yol açarsa caiz değildir. Ayetullah el-Uzma Sistani: Ritmi eğlence ve oynamaya neden olursa bilerek dinlenmemelidir. Ayetullah el-Uzma Safi ...
  • Neden Allah cennetin çoğunu maddi hususlar ile nitelemiştir?
    7469 بهشت و جهنم 2012/05/27
    Kur’an-ı Kerim’de cennet ve cehennem hem maddi özellikler ve hem de ruhani ve manevi özellikler ile betimlenmiştir. Maddi nimetler ile nitelemek, birçok insanın manevi ve ruhani nitelemeler aracılığıyla bilgi edinmesinin zor ve hatta imkânsız olması nedeniyledir. Zira insanların zihni daha çok maddi konulara alışıktır ve bu nedenden ...
  • İmam Mehdi (a.s)’ın kısa biyografisini sunabilir misiniz?
    3313 امام مهدی عج 2020/01/20
  • Karz-ul hasene ev kredisi hesabına humus gelir mi?
    7618 Tasarruf Humusu 2011/04/13
    Sorunuz büyük taklit mercilerinin bürolarına gönderildi ve şimdiye kadar elimize geçen cevaplar şunlardır:Hz. Ayetullah el-Uzma Hamanaei: Söz konusu meblağın gelirinizden olan miktarına humus gelir, humus yılı başında onun beşte birini vermelisiniz.  Hz. Ayetullah el-Uzma Mekarim Şirazi: Humusunu vermemişseniz, geri kalana humus gelir. ...
  • Zengin olan kimselerin sahip oldukları servet kendilerin göstermiş oldukları çabanın karşılığı mıdır yoksa Allah’ın kendilerine vermiş olduğu lütuf müdür?
    11480 Eski Kelam İlmi 2011/07/14
    Rızık ve azık veya servet genel anlamda Allah tarafından bağışlanan genel bir lütuftur. Ancak Allah’ın genel anlamda olan bu lütuf ile servet elde etmek için çaba harcamak ve uğraş göstermek arasında her hangi tezat söz konusu değildir. Ama Allah u Teâlâ’nın, iman eden kulları ilişkin has ...

En Çok Okunanlar