Gelişmiş Arama
Ziyaret
12759
Güncellenme Tarihi: 2011/03/01
Soru Özeti
Allah kelimesinin lügatteki anlamı ndedir?
Soru
Allah kelimesinin lügatteki anlamı ndedir?
Kısa Cevap

Farçada "huda" kelimesiyle karşılık bulmuş olan mübarek "Allah" kelimesi has isim ve Allahın en kapsamlı isimlerindendir. Hz Ali (a.s.) "Allah" kelimesinin anlamı hakkında şöyle buyurmuş: "Allah yaratıkların kendisinde şaşkılıkta kaldığı ve kendisine aşık oldukları bir mabud anlamını veriyor. Gözlerden gizli olan ve akılların (künhi zatiını) derk edemedikleri varlıktır Allah".

Ayrıntılı Cevap

Farsçada "huda" şeklinde tercüme edilmiş olan mübarek Allah kelimesi Allahın has ve en kapsamlı isimlerindendir. Bu isim Allah dışında hiçbir varlık için kullanılmıyor. Zira Allahın her bir ismi Allahın sıfatlarından has bir kısmını yansıtıyor. Allahın bütün sıfatlarını ve ilahi tüm kemalleri bir bütün olarak kapsayan, veya başka bir tabirle Allahın cemal ve celal sıfatlarını kendisinde toplayan tek isim "Allah" ismidir.[1]

Allah kelimesi arapçada "v-l-h" kökünden iştikak edilmiş ve "tahayyur" yani şeşkınlık anlamındadır. Zira akıllar Allahın pak zatında şaşıp kalmışlardır. Bu bağlamda İmam Aliden (a.s.) şöyle nakil edilmiştir: "Allah yaratıkların kendisinde şaşkınlıkta ve kendisine aşık oldukları bir mabud anlamını veriyor. Gözlerden gizli olan ve akılların (künhi zatiını) derk edemedikleri varlıktır Allah".[2]

Bazen bazıları Allah kelimesinin "e-l-h" kökünden gelip ibadet anlamında ve hakikatte ise "yalnız hak olan mabud" anlamında oalan "el-ilah" olduğunu savunmuşlardır. Allah ın diğer isimleri ise "Allah" kelimesi için sıfat olduğu söylenilmektedir. Örneğin; gafur, rahim, semii, alim, besir, razık, zu'l-kuvve, mentin, halik (yaratıcı), barii ve musavvir sıfatları bunlardan bir kaçıdır. Bu sıfatların her birisi Allahın farklı bir boyutuna ve yönüne delalet ediyor. "Gafur" Allahın afcı, "Rahim" Allahın bağışlayıcı olduğuna delaler ediyor. "Allah gafur ve rahimdir",[3] "semii", Allahın işitilen şeylerden haberdar, "alim" bilgisi bütün şeyleri kapsadığına delalet ediyor. "Allah işiten ve bilendir".[4] "Besir" Allahın, görülecek şeylerden haberdar olduğuna işaret ediyor, "Allah, yaptıklarınızı hakkıyla basir (yani) bilendir".[5] Razık, Allahın bütün varlıkların rızkını temin ettiğine delalet ediyor. "zu'l-kuvve" Allahın kudretine, "metin" Allahın fiillerinin ve proğramının sağlam olduğuna delalet ediyor. "Şüphesiz Allah rızık verendir, güçlüdür, çok kuvvetlidir".[6] Halık ve barii Allahın yaratıcı ve musavvir Allahın surat ve şekil veren varlık olduğuna delalet ediyor. "O, yaratan, yoktan var eden, şekil veren Allah’tır. Güzel isimler (esma'ul-husna) O’nundur"[7]

Evet! Allhın tüm sıfatlarını kapsayan en kapsamlı olan isim "Allah" ismidir. Bu nedenledir ki bir ayette Allahın bir çok isminin Allah ismine vasıf olduğunu müşahede ediyoruz: "Huvallahulleziy la ilahe illa huve elmelikulkuddususselamul mu'minul muheyminul 'aziyzul cebbarul mutekebbiru". Yani "O, kendisinden başka hiçbir ilâh bulunmayan Allah’tır. O, mülkün gerçek sahibi, kutsal (her türlü eksiklikten uzak), barış ve esenliğin kaynağı, güvenlik veren, gözetip koruyan, mutlak güç sahibi, düzeltip ıslah eden ve dilediğini yaptıran ve büyüklükte eşsiz olan Allah’tır. (haşır 23).

Allah kelimesinin kapsamlı ve genel bir isim olduğuna en açık bir şekilde şahitlik ve delalet eden delillerden bir diğieri de şudur: iman ve tevhidi ibraz etmek sadece "lailahe illallahu" cümlesiyle mümkün olmasıdır. Bu cümlenin dışında hiçbir cümleyle iman ve tevhid inancı gerçekleşemez. Lailahe illa'l-alim" veya "lailahe illa'r-razık vb. cümlerler tek başına tevhit ve islama delil olamazlar. Hakeza diğer mekteplerin takipçileri müslümanların mabuduna işaret etmek istedikleri vakit Allah kelimesini zikir ediyorlar. Bu da bu ismin camii ve kapsamlı olduğu içindir. Zira ibadet edilen varlığın (mabud) Allah ile vasıflandırılması müslümanlara hastır.



[1] "Tefsir-i nümüne", c. 1, s. 21 – 22.

[2] "Biharu'l-envar", c. 3, s. 222.

[3] Bakara, 226.

[4] Bakara, 227.

[5] Hucerat, 18.

[6] Zariyat, 58.

[7] Haşır, 24.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Vaktin başında namaz kılmak mı iyidir yoksa iki doğuş arasında yatmamak mı?
    5640 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/11
    Her şeyden önce bir noktaya dikkat etmeniz lazımdır:Kerahete neden olan uyku ister sabah namazından sonra olsun, ister ondan önce olsun iki doğuş arasındaki uykudur. Bu yüzden sorunuza göre siz iki doğuş arasında uyuduğunuzdan dolayı her iki durumda da kerahete mürtekip olmuş bulunmaktasınız. ...
  • Ahmet ismi İncil’in neresinde gelmiştir?
    26742 Eski Kelam İlmi 2011/11/12
    Bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli nokta şudur: Kur’an, İncil’de İslam Peygamber’inin (s.a.a) müjdeleyici olduğunu söylüyorsa, tahrif edilmiş İncil’i değil, Hz. İsa’nın (a.s) getirdiği incili kastetmektedir. Elbette tahrif edilmiş hali hazırdaki İncil’de de, bu meseleye işaret edilmesi dikkate değer bir konudur.Hz. Mesih (a.s), “Farkilit”ın geleceği müjdesini vermişti. Bu kelime ...
  • Bazen kıbleye doğru oturuyor ve temiz imamlar (a.s) ile sohbet ediyorum ve bu esnada bedenimde özel bir hal hissediyorum ve deyim yerindeyse tüm tüylerim ürperiyor. Bu hal neyin işaretidir?
    10283 Pratik Ahlak 2012/01/18
    Bildiğiniz gibi masum hazretler (a.s) bizim amellerimizi gözetlemektedir ve rivayetlerde de bu konuya işaret edilmiştir. Kesinlikle bu ilgi onların haremindeyken veya dikkatle kendilerine sevgi ifadesinde bulunduğumuzda daha çok ve belirgindir. Öte taraftan bedenin heyecanlıyken ve manevi hallerde reaksiyon göstermesi, hepimiz için vuku bulmuştur ve ayet ve rivayetlerde de bunun ...
  • Bankanın halktan geciken taksitten dolayı aldığı “gecikme parası” faiz sayılıyor mu?
    5983 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/09/09
    Banka aracılığıyla gecikmiş taksitten dolayı alınan gecikme parasın hükümü hakkında bazı mercilerin görüşleri aşağıda açıklandığı şekildedir: Ayetullah Uzma Hamenei’nin (Allah onun ömrünü uzun etsin) Defteri: Çalışmalarını “İslami Şura Meclisi’nin” tasvip ettiği kanunlar esasına göre yapan ve “Gözetleme Şurası’nın” teyit ettiği bankanın uygulamasında bir ...
  • İlahi yaşam nasıl bir yaşamdır? Şu andaki yaşamla bir tezaddı var mı?
    7834 Pratik Ahlak 2012/01/05
    Kur’an’a baksak ve ‘’Neden yaratıldık? sorusunu ona sorsak şu cevabı verecektir: ‘Ben, cinleri ve insanları, sadece bana kulluk etsinler diye yarattım.’ İbadet nedir? İbadet yani Allah’a kulluk etmektir. Yani yaptığımız bütün işler, hatta yemek içmek gibi günlük ve çok normal işlerimiz bile ilahi ve ibadi ...
  • Acaba Şia mezhebinden Sünni mezhebine geçmek caiz mi?
    4784 Diğer Konular 2018/12/08
    Esasen din ve inanç insanın akıl ve mantık yoluyla hakikati araştırması ve araması sonucu kendi seçimiyledir. İnsan temel inançlarında araştırma yapmalı ve hakikate ulaştıktan sonra onu seçmelidir. Din ve mezhep insana büyüklerinden miras kalmaz. Buna binaen dinin temel inançlarında taklit caiz değildir.[1] Zira din, ...
  • Rivayetlere göre iyi bir ortağın taşıması gereken özellikler nelerdir?
    3561 Şirket 2020/01/20
  • Anne (kadınlar) yoluyla da seyitli intikal eder mi?
    16105 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/06/20
    Hz. Zehra’nın (a.s) tüm evlatlarının Peygamberin (s.a.a) evlatları olduğu hususunda hiçbir şüphe yoktur. Ama Allah Resulü’nün (s.a.a) evladı olmak sıfatı ile seyit ve Haşimi olmak sıfatı arasında fark bulunduğuna dikkat etmek gerekir. Soyu Fatıma Zehra’ya (a.s) ulaşan herkes İslam Peygamberinin (s.a.a) neslindendir, ama seyitlerden değildir; zira seyit ve Haşimî ...
  • Bilal-i Habeşî Ve Hilafet Meselesi
    9683 تاريخ بزرگان 2011/08/03
    Tarihten anlaşıldığı kadarıyla Bilal-i Habeşî halifeler biat etmemiş, bazı yerlerde onlara itiraz etmiş ve hilafet sistemi için ezan okumaktan uzak durmuştur. Bu yüzden Şam’a sürgüne gönderilmiş ve orada vefat etmiştir. ...
  • “Farz” ve “vacip” hangi manaya gelmektedir? Bu iki kelime arasındaki fark nedir?
    10232 مبانی فقهی و اصولی 2014/01/21
    Farz ve vacip eğer değişik durumlarda ve özellikle ayrı (birlikte değil) bir şekilde kullanılırsa, kesinlik ve belirleme anlamına gelir[1] ve ıstılahtaki manası ise mütealliklerinin zorunlu olmasıdır. Ama bu iki kelime arasında bir farkın olduğu bazı lügat kitaplarında zikredilmiştir. Farz ve vacip arasındaki fark, farzın ...

En Çok Okunanlar