Gelişmiş Arama
Ziyaret
9970
Güncellenme Tarihi: 2019/11/27
Soru Özeti
Esrar gibi kafa yapan uyuşturucu madde kullanmanın hükmü?
Soru
Esrar gibi kafa yapan, mutluluk verici uyuşturucuları kullanmanın hükmü nedir? Tıbbi açıdan bedene zarar vermezse hükmü değişir mi?
Kısa Cevap

 Esrar bir çeşit uyuşturucu olarak tanımlanırsa doğal olarak esrar kullanmakta diğer uyuşturucular gibi şahsa ve topluma kayda değer zarar verdiği için haramdır. Bir çeşit uyuşturucu olarak hesap edilmez ve tütün çeşidi olarak tanımlanırsa doğurduğu zarar kayda değer düzeyde ise ve toplum fertlerinin huzur ve sükuneti bozmaktaysa caiz değildir.

Bu konuda taklit mercilerin fetvalarını dikkatinizi çekmek isteriz:[i]

Ayetullah uzma Hamaney:

Esrar, bir çeşit uyuşturucu olarak tanımlanırsa, her çeşit uyuşturucu gibi kullanıldığı taktirde şahsa ve topluma kayda değer zarar verdiği için haramdır. Eğer bir tütün çeşidi olarak tanımlanırsa doğurduğu zarar kayda değer düzeyde ise ve toplum fertlerinin huzur ve sükuneti bozmaktaysa caiz değildir.

Ayetullah uzma Mekarim Şirazi:

Hiç şüphesiz uyuşturucu kullanmak hangi boyut ve ölçüde olursa olsun haramdır. Uyuşturucu maddenin günümüzde kimyasal olarak üretilen yeni nesil olması veya eski türlerden olması hükmü değiştirmez. Bu maddelerin ekimi, yetiştirilmesi, hasadı, hazırlanması, dağıtılması, alım satımı, bulundurulması veya kullanımına her türlü yardımda haramdır. İslam toplumu şiddetle bu yıkıcı felaketle mücadele etmelidir. Bu konuda iyiliği emredip kötülükten sakındırma ilkesinde tefrit etmemelidirler.

Ayetullah uzma Sistani:

Esrar ve türevi her türlü uyuşturucu kayda değer bir zarara yol açması halinde haramdır. Bu zarar ister aşırı kullanım dolayısıyla ister bağımlılık neticesinde olsun fark etmez. Hatta hangi ölçüde olursa olsun vacip ihtiyat gereği kullanmak caiz değildir. Elbette tedavi için zaruri olarak gerekliyse zaruret miktarında kullanmak caizdir.

Ayetullah Hadevi Tahrani:

Vacip olan ihtiyat gereği insanı anormal bir hale sokan bütün uyuşturucular ve psikotrop maddeler alkollü içki hükmünde olup haramdır. Tür olarak bu maddeler tahribata yol açan ürünler olduğu için haram oluşunda tek ölçü yalnız kayda değer zarara yol açması değildir.

Fetva sitesi linki.

 

 

 

[i]Bu konu da açıklanan görüşler, yukarıda ismi zikredilen taklit mercilerden İslamquest tarafından fetva istenilerek yayınlanmıştır.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Vaktin başında namaz kılmak mı iyidir yoksa iki doğuş arasında yatmamak mı?
    5640 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/11
    Her şeyden önce bir noktaya dikkat etmeniz lazımdır:Kerahete neden olan uyku ister sabah namazından sonra olsun, ister ondan önce olsun iki doğuş arasındaki uykudur. Bu yüzden sorunuza göre siz iki doğuş arasında uyuduğunuzdan dolayı her iki durumda da kerahete mürtekip olmuş bulunmaktasınız. ...
  • Ahmet ismi İncil’in neresinde gelmiştir?
    26742 Eski Kelam İlmi 2011/11/12
    Bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli nokta şudur: Kur’an, İncil’de İslam Peygamber’inin (s.a.a) müjdeleyici olduğunu söylüyorsa, tahrif edilmiş İncil’i değil, Hz. İsa’nın (a.s) getirdiği incili kastetmektedir. Elbette tahrif edilmiş hali hazırdaki İncil’de de, bu meseleye işaret edilmesi dikkate değer bir konudur.Hz. Mesih (a.s), “Farkilit”ın geleceği müjdesini vermişti. Bu kelime ...
  • Bazen kıbleye doğru oturuyor ve temiz imamlar (a.s) ile sohbet ediyorum ve bu esnada bedenimde özel bir hal hissediyorum ve deyim yerindeyse tüm tüylerim ürperiyor. Bu hal neyin işaretidir?
    10283 Pratik Ahlak 2012/01/18
    Bildiğiniz gibi masum hazretler (a.s) bizim amellerimizi gözetlemektedir ve rivayetlerde de bu konuya işaret edilmiştir. Kesinlikle bu ilgi onların haremindeyken veya dikkatle kendilerine sevgi ifadesinde bulunduğumuzda daha çok ve belirgindir. Öte taraftan bedenin heyecanlıyken ve manevi hallerde reaksiyon göstermesi, hepimiz için vuku bulmuştur ve ayet ve rivayetlerde de bunun ...
  • Bankanın halktan geciken taksitten dolayı aldığı “gecikme parası” faiz sayılıyor mu?
    5983 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/09/09
    Banka aracılığıyla gecikmiş taksitten dolayı alınan gecikme parasın hükümü hakkında bazı mercilerin görüşleri aşağıda açıklandığı şekildedir: Ayetullah Uzma Hamenei’nin (Allah onun ömrünü uzun etsin) Defteri: Çalışmalarını “İslami Şura Meclisi’nin” tasvip ettiği kanunlar esasına göre yapan ve “Gözetleme Şurası’nın” teyit ettiği bankanın uygulamasında bir ...
  • İlahi yaşam nasıl bir yaşamdır? Şu andaki yaşamla bir tezaddı var mı?
    7834 Pratik Ahlak 2012/01/05
    Kur’an’a baksak ve ‘’Neden yaratıldık? sorusunu ona sorsak şu cevabı verecektir: ‘Ben, cinleri ve insanları, sadece bana kulluk etsinler diye yarattım.’ İbadet nedir? İbadet yani Allah’a kulluk etmektir. Yani yaptığımız bütün işler, hatta yemek içmek gibi günlük ve çok normal işlerimiz bile ilahi ve ibadi ...
  • Acaba Şia mezhebinden Sünni mezhebine geçmek caiz mi?
    4784 Diğer Konular 2018/12/08
    Esasen din ve inanç insanın akıl ve mantık yoluyla hakikati araştırması ve araması sonucu kendi seçimiyledir. İnsan temel inançlarında araştırma yapmalı ve hakikate ulaştıktan sonra onu seçmelidir. Din ve mezhep insana büyüklerinden miras kalmaz. Buna binaen dinin temel inançlarında taklit caiz değildir.[1] Zira din, ...
  • Rivayetlere göre iyi bir ortağın taşıması gereken özellikler nelerdir?
    3561 Şirket 2020/01/20
  • Anne (kadınlar) yoluyla da seyitli intikal eder mi?
    16105 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/06/20
    Hz. Zehra’nın (a.s) tüm evlatlarının Peygamberin (s.a.a) evlatları olduğu hususunda hiçbir şüphe yoktur. Ama Allah Resulü’nün (s.a.a) evladı olmak sıfatı ile seyit ve Haşimi olmak sıfatı arasında fark bulunduğuna dikkat etmek gerekir. Soyu Fatıma Zehra’ya (a.s) ulaşan herkes İslam Peygamberinin (s.a.a) neslindendir, ama seyitlerden değildir; zira seyit ve Haşimî ...
  • Bilal-i Habeşî Ve Hilafet Meselesi
    9683 تاريخ بزرگان 2011/08/03
    Tarihten anlaşıldığı kadarıyla Bilal-i Habeşî halifeler biat etmemiş, bazı yerlerde onlara itiraz etmiş ve hilafet sistemi için ezan okumaktan uzak durmuştur. Bu yüzden Şam’a sürgüne gönderilmiş ve orada vefat etmiştir. ...
  • “Farz” ve “vacip” hangi manaya gelmektedir? Bu iki kelime arasındaki fark nedir?
    10232 مبانی فقهی و اصولی 2014/01/21
    Farz ve vacip eğer değişik durumlarda ve özellikle ayrı (birlikte değil) bir şekilde kullanılırsa, kesinlik ve belirleme anlamına gelir[1] ve ıstılahtaki manası ise mütealliklerinin zorunlu olmasıdır. Ama bu iki kelime arasında bir farkın olduğu bazı lügat kitaplarında zikredilmiştir. Farz ve vacip arasındaki fark, farzın ...

En Çok Okunanlar