Gelişmiş Arama
Ziyaret
7085
Güncellenme Tarihi: 2009/07/04
Soru Özeti
İmam evlatlarının adına yapılmış türbelere inanmanın ölçüsü nedir?
Soru
Ben İmam evlatlarına ait türbeler hakkında soru sormak istiyorum, Bu konu etraflıca açıklayan bir site var mı?
Kısa Cevap

İmam evlatlarından maksat Ehl-i Beyt İmamlarının soyundan gelen zatların türbeleridir. Bir çok hadiste Resulullah’ın soyuna saygı göstermenin gerekli olduğu vurgulanmış ve bu iş için büyük bir sevap ve mükafat vaat edilmiştir.

Resulullah’ın soyuna saygı göstermenin bir örneği de onların mezarlarına saygı göstermek, oraları ziyaret etmek, onarmak ve temiz tutmaktır.

Elbette şu iki noktaya dikkat etmek gerekir:

1. Resulullah’ın soyuna saygı göstermekle ilgili tavsiyeler hayatlarında Peygamber’in ahlak ve gidişatını sürdüren Peygamber’in evlatlarına aittir.

2- Günümüzde bazı çıkarcı insanlar yalanla bazı yerleri İmamzade ve mukaddes türbe olarak halka tanıtmaktalar. Hatta bazen oralarda hiçbir kabir bile bulunmamakta ya da var olan kabir Ehl-i Beyt’e mensup değildir. Bu tür su-i istimallerin önünü alabilmek için dikkat etmek gerekir.

Bu iki noktaya dikkatle İmamzadelere (türbelere) karşı vazifemiz belli olur.

Merhum Muhaddis Kummi, bu konuda şöyle demektedir: “İlk önce İmamzade’nin (türbe sahibinin) soyu belli olmalıdır. İkinci olarak onun şahsiyet olarak yüce bir makama sahip olduğu ve üstün bir kişiliğinin olduğu bilinmelidir.”

Ayrıntılı Cevap

Bir çok hadiste yer aldığına göre Resulullah’ın evladına saygı göstermek onlara değer vermek emredilmiştir.[1] Resulullah şöyle buyurmuşlardır: “Benim evlatlarıma saygı gösteren gerçekte bana saygı göstermiştir.”[2]

İmam Rıza (a.s) da şöyle buymuştur: “Bizim evladımızın yüzüne bakmak ibadettir.” Sonra bir adam sizin İmam olan evladınıza mı bakmak ibadettir? diye sordular. İmam: “Peygamber’in yol ve gidişatından ayrılmadıkları ve günaha bulaşmadıkları sürece o hazretin soyunun hepsine bakmak ibadettir.” dediler.[3]

Peygamber’in evlatlarına ve soyuna saygı göstermek hem onların hayat dönemi ve hem de vefatlarından sonraki dönem için geçerlidir.

Nitekim İslam, insanın kendi ölülerinin mezarını ziyaret etmesini emretmiştir.”[4]

Buna göre Peygamber’in dünyadan gitmiş olan evlatlarına saygı göstermenin yollarından biri de onların mezarlarını ziyaret edip o mezarları korumaktır. Bu gibi yerleri onarmak, temiz tutmak, ıtır sürmek bu mezarların sahiplerine bir çeşit saygı sayılır. Çünkü bu işler o mezarların daha muhteşem bir konuma gelmelerine ve halkın oraları ziyaret etmelerine sebep olur.[5]

Burada hadislerde de işaret edilen bir noktayı vurgulamakta yarar vardır. O da şu ki tüm bu tavsiyeler gerçek anlamda Resulullah’ın soyundan gelen ve hayatların boyunca o hazretin yol ve yönteminden ayrılmayan kimseler içindir.

Diğer bir noktada şu ki: Günümüzde bazı çıkarcı insanlar yalanla bazı yerleri İmamzade ve mukaddes türbe olarak halka tanıtmaktalar. Hatta bazen oralarda hiçbir kabir bile bulunmamakta ya da var olan kabir Ehl-i Beyt’e mensup değildir.

Bu tür su-i istimallerin önünü alabilmek için daha fazla dikkat etmek gerekir.

Bu iki noktaya dikkatle bizim İmamzadelere (türbelere) karşı vazifemiz belli olur.

Merhum Muhaddis Kummi, bu konuda şöyle demektedir:

“İlk önce İmamzade’nin (türbe sahibinin) soyu belli olmalıdır. Yani soy bilimiyle ilgili yazılmış kitaplarda onun masum bir imama mensupluğu kayıtlı olmalıdır. İkinci olarak onun masum bir imamın soyundan geldiğinin belirlenmesinin yanı sıra şahsiyet olarak kendisinin yüce bir makama sahip olduğu ve üstün bir kişiliğinin olduğu bilinmelidir. Bu iki noktanın bir türbe sahibi hakkında geçerli olduğu belirlenirse o zaman o türbeye saygı göstermek gerekir. Örneğin Hz. Abdulazim Hasani (Rey şehri) Hz. Masume (Kum) Hz. Seyid Muhammed (Samirra) Hz. Şahçirağ (Şiraz) ve… gibi türbeler de bu iki noktanın mevcut olduğu kesin olarak ispatlanmış olduğundan bu türbelere saygı göstermek gereklidir ve bunları ziyaret etmenin çok sevabı vardır. Ama bu noktalar belirlenmezse insan sadece Müslümanların Mezarlığı olarak buralarda Fatiha ve Kur’an okuyabilir ve orada bulunan ölüler için Allah’tan bağışlanma dileyebilir. Ancak şuna da dikkat etmek gerekir ki halk arasında meşhur olan türbelere de saygısızlık doğru bir iş değildir. Elbette doğru bir temele sahip olmadığı belirlenirse o başka; hatta bu durumda da saygısızlık yapılmaz sadece halka burada Ehl-i Beyt’en kimse defnedilmemiştir demekle yetinilir.”[6]



[1] Muhaddis Nuri, Mustedreku’l-Vesail, c. 12 s. 376

[2] Ade.

[3] Vesailu’ş-Şia c. 12 s. 311

[4] Biharu’l-i Envar, c. 79 s. 64

[5] Ziyaretin faydaları konusunu işlemek daha geniş bir fırsatı gerektirir. Ancak kısaca ziyaretin faydaları bilmek için Bkz. Soru 171.

[6] Bk. Tibayan yay. Soru ve Cevap “CD”.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Kabirde soru ve sual nasıldır ve gayri Müslimler için hangi şekildedir?
    16030 Eski Kelam İlmi 2011/08/17
    Berzah sözlükte iki şey arasında yer alan perde ve engel anlamındadır. Istılahta ise Yüce Allah’ın dünya ve ahiret arasında karar kıldığı ve ölümden sonra insanın ilk menzili olan âleme denmektedir. Berzah âleminden kastedilen, kabir âlemidir; bu âlemde insan kıyamete dek özel bir tür yaşam sürecektir. Burada kabirden kastedilen şey ...
  • Müslüman kadınlar camiasından ilmi havzalarda içtihat derecesine ulaşanlar var mı?
    10174 تاريخ بزرگان 2010/06/08
    İslam’ın ilime önem vermesi ve ilimi kadın erkek herkese farz kılması sonucu bazı kadınlar ilim öğrenimine iştigal edip sonunda içtihat derecesine ulaşmışlardır.Örneğin, H. K. 1403 yılında vefat etmiş olan Bayan Müçtehit Emin ve şimdi kadınların ilmi havzalarının değerli üstatlarından ...
  • Zihinde gayrimeşru bir ameli canlandırmanın hükmü nedir?
    7417 Yeni Kelam İlmi 2011/11/21
    Günah ve gayrimeşru amel düşüncesi her ne kadar insan zihin, düşünce ve ruhunu kirletse ve birçok başarıyı engellese de haram amel işlemeye varmayana dek günah sayılmaz. Ama cünüp olmaya neden olursa, mastürbasyon türlerinden sayılır ve haram olur.[1]
  • İslam’ın telepati hakkındaki görüşü nedir?
    77765 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2008/03/15
    Telepati deyimi Yunanca bir deyim olup,uzaklık anlamında tele ve duygu anlamında patus sözcüklerinden oluşmuştur. Telepati kendi duygu organlarından yararlanmadan esrarengiz bir şekilde başkalarının hislerini bilmesi veya duymasını ifade eder. Telepati yanlıları şöyle diyorlar: Normal insanlar için bile yüzlerce kilometre uzakta bulunan dost ve akrabalarının ölümü zamanında tevehhüm ...
  • Bura b. Azip Kimdir? Ehl-i Beyt’in dostlarından mıdır? Hz. Ali’nin imamlığını kabul etmiş midir?
    7649 تاريخ بزرگان 2008/05/13
    Evs kabilesinden olan Bura b. Azip İslam Peygamberi’nin sadık dostlarındandır. Peygamber’in savaşlarının çoğunda Peygamber’in yanında savaşmıştır. O, 14 gazvede Peygamber’in emrinde savaştım, demiştir. Onun katıldığı ilk savaş Handek savaşıdır. Bedir savaşında ise yaşının küçük olduğu için birkaç arkadaşıyla birlikte yarı yoldan geriye döndürülmüştür. Hicri 24 ...
  • Erkek ölmüş olan kaynanasına gusül aldırabilir mi?
    7015 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/09/12
    Büyük fakih ve merciler kadın ve erkeğin gusül aldırması hakkında şöyle fetva vermişlerdir: Eğer erkek kadına ve kadın erkeğe[1] gusül aldırırsa gusül geçersizdir.[2] Ama kadın kocasına ve koca karısına gusül ...
  • Neden namaz, oruç ve hac gibi farzların eda edilmesinin somut eserleri bulunmamaktadır?
    7712 Pratik Ahlak 2011/10/30
    Namaz, oruç ve hac gibi tüm ibadetler birçok bireysel ve toplumsal esere sahiptir. Namazın en üstün eserlerinden biri, Allah’a yakınlaşmak ve kötülük ve haramlardan sakınmaktır. Oruç da birçok esere sahiptir. Bedensel sağlık, dertleşme hissinin icat edilmesi ve takvalı olmak bunlardandır. Hac da ruhanî ve manevî yolculuk sıfatıyla kendine has ...
  • Müstehcen filmlere bakmaktan nasıl tövbe edebiliriz?
    25199 Pratik Ahlak 2010/02/01
    Günah, kötü kokulu bir lağım kuyusu gibidir, insan ona ne kadar çok dalsa kokusunu o kadar az alır. Zira insanın koku alma duyusu iş yapamaz hale gelir ve daha fazla battığının farkında olmaz. Öte yandan, insanın bu ...
  • Mürmenliler (Murmen dinsel fırkası) ehli kitap mıdır?
    6137 Eski Kelam İlmi 2011/11/21
    1. Hıristiyanlığın birçok fırkası vardır ve Amerika’da bulunan çok meşhur bu fırkalardan birisi de Murmen adındaki gruptur. Bu grup, Jozef Smit adında bir ferdin önderliğinde 1820 yıllarında kurtarıcılık faaliyet ve tebliğine başladı. Jozef Smit, 1830 yılında yazdığı “Murmen” kitabında şöyle bir iddiada bulundu: Amerika kıtasını bulan Kıristof Kolom, Amerika’nın ...
  • Kur’an ve rivayetlerde Hz. Hızır hakkında ne gibi bilgiler var?
    30012 تاريخ بزرگان 2010/10/12
    Kur’an-ı Kerimde, Hz. Hızır’ın adı açıkca gelmemiş, ondan ‘...kullarımızdan bir kul...ki biz, katımızdan ona rahmet ihsan etmiştik ve katımızdan ilim belletmiştik.’[1] diye söz edilerek onun ubudiyetine ve sahip olduğu özel ilmi makama ...

En Çok Okunanlar