Gelişmiş Arama
Ziyaret
11136
Güncellenme Tarihi: 2010/05/04
Soru Özeti
İnsan neden Allah’ı unutur?
Soru
İnsan neden Allah’ı unutur?
Kısa Cevap

Şeytanın vesveseleri, dünyaya bağlılık ve günah işlemek Allah’ı unutmanın nedenlerindendir. Buna karşılık namaz kılarak, Kur’an okuyarak, ayetler üzerinde tefekkür ederek, yine istidlal ve bürhan ile Allah’ı anmayı kalplerde canlı tutabiliriz.

Allah’ı anmanın çeşitli faydaları vardır, örneğin: 1- Allah’a hep itaat halinde olmak, 2- Huzu içinde ve alçak gönüllü olmak, 3- İbadete karşı aşk duymak, 4- Huzur ve güven içinde olmak, 5- Kulun Allah’a yönelmesi, 6- Allah’ın kuluna karşı sevgi ve muhabbet beslemesi…

Ayrıntılı Cevap

Kur’an’daki bazı ayetler, kafirler, fasıklar, müşrikler ve dinsizlerin başlangıç (mebde’) ve sonlarını (mead) unuttukları için Allah’ı da unuttuklarından söz etmektedir. Kur’an bu konuda şöyle buyuruyor: ‘Ve benzemeyin o kişilere ki Allah'ı unutmuşlar da o da, kendilerini unutturmuştur onlara; onlardır, buyruktan çıkanların ta kendileri.’[1]

 

Bir başka ayette kafirlerin şöyle dedikleri aktarılır: ‘Ve dediler ki: Yaşayış, ancak bu dünyadaki yaşayışımızdan ibarettir, ölürüz ve diriliriz ve bizi zamandan başka bir şey öldürmez.’[2] Böyle biri Allah’ı ve meadı unutmuştur.

 

Yine şöyle buyurulmaktadır: ‘Şu güne ulaşacağınızı unuttuğunuzdan dolayı tadın azabı, şüphe etmeyin ki biz de unuttuk sizi ve tadın ebedi olarak azabı yaptıklarınıza karşılık.’[3]

 

Şu ayette de kafirlere hitaben şöyle buyurulmaktadır: ‘…Siz nasıl bugüne kavuşacağınızı unuttuysanız bugün de biz sizi unuttuk ve yurdunuz ateştir ve size bir yardımcı da yoktur.’[4]

 

Bu ayetlerden istifade edilen noktalar şunlardır:

 

1- Unutmak sözcüğünün manasından Allah’a olan marifetin fıtrî bir geçmişi olduğu, kafir, müşrik ve suçluların maddiyata kapıldıkları için onu unuttukları istifade edilmektedir. Allah-u Teâlâ unutmayı yalnızca müminler ya da ehl-i kitap için kullanmamaktadır; başlangıç ve sonunu inkar eden herkese unutma nipeti vermekte ve ‘siz mebde (başlangıç) ve meadı unuttunuz.’ diye buyurmaktadır.

 

2- Allah’ın unutması insanın kendisini unutmasına neden olur. Çünkü Allah’ın unutması bir taraftan insanın maddi ve şehevi lezzetlere dalmasına, yaratılış hedefini unutmasına ve sonuçta kıyamet günü için ahiret azığını hazırlamaktan gafil olmasına neden olurken, diğer taraftan O’nun yüce sıfatlarını unutmasına da neden olur. Zira Allah, mutlak varlık, sonsuz ilim sahibi ve hiçbir şeye muhtaç olmayandır; O’nun dışında olan her şey O’nun mukaddes zatına muhtaçtır. İşte insan da buna dayanarak kendisini özgür ve ihtiyaçsız sayar ve neticede insanî gerçeklik ve hüviyetini kaybeder.[5]

 

3- Bu ayetlerin hepsi Allah’ın unutabileceğini gösterirken bütün insanların ona müptela olabileceğini de göstermektedir. Kimi Müslümanların bile bazı şartlar altında Allah’ı unuttukları görülmektedir. Bu unutmak bazen devamlı olup tehlikeli boyuta ulaşmakta ve ahiret azabına sebep olmaktadır. Nitekim Kur’an buyuruyor: ‘Allah kalplerini, kulaklarını mühürlemiştir, gözlerinde de perde var ve pek büyük azab onlaradır.’[6] Bazende unutmak geçicidir; burada Allah’a yönelmeye ve Allah’ı anma ruhunun yeniden canlanıp insanın kurtulmasına ümit vardır. Kur’an bu konuda da şöyle buyuruyor: ‘Allah’tan çekinenler, Şeytan'ın bir vesvesesine uğradılar mı düşünürler, bir de bakarsın ki doğru yolu görmüşler bile.’[7]

 

Allah’ı unutmanın nedenleri:

 

1- Şeytan Allah’ı unutmanın önemli etkenlerinden biridir. Kur’an şöyle buyurmaktadır: ‘Şeytan, üstlerine saldırmıştır, üst olmuştur da onlara Allah'ı anmayı unutturmuştur; onlardır Şeytan'ın fırkası; bilin ki şüphesiz Şeytan'ın fırkası, ziyan edenlerin ta kendisidir.’[8]

Şeytanın tek hedefi Allah’ın insana verdiği sermayeyi ondan almaktır. Bu sermayeyi kaybeden kimse kendisinide kaybeder.

 

2- Dünyaya bağlanmak Allah’ı unutmanın bir başka önemli nedenidir; zira dünya çekiciliğiyle insanları kendisine bağlamaktadır. Hz. Ali (a.s) buyuruyor: ‘Allah katında olan şeye dünyadan kopmanın dışında bir şeyle ulaşılmaz.’[9]

 

3- Allah-u Teâlâ’ya karşı günah işlemek, insanla Allah arasına çekilen bir perdedir. Günah insanın Allah’ı ve yaratlışının başlangıcını unutmasına neden olarak onu gaflete düşürür. İmam Rıza’dan (a.s) ‘Neden Allah perde arkasındadır?’ diye sorulduğunda şöyle cevap buyurdular: ‘İnsanların işlediği günahlardan dolayı.’[10]

 

Bütün bunlara karşılık olarak kendimiz ve başkalarının kalbinde Allah’ın yâdını canlı tutmamız gerekir. Nitekim Allah-u Teâlâ şöyle buyuruyor: ‘Onlar, Allah'ı ayaktayken, otururken ve yan üstü yatarken anarlar’[11]

 

Allah’ı anmanın özel bir şekli yoktur, mümkün olan her şekilde anılabilir. Bununla birlikte dinimiz Allah’ı anmak için bazı amelleri de tavsiye etmiştir. Örneğin:

1- Namaz kılmak; Kur’an bu konuda buyuruyor: ‘Beni anmak için namaz kıl.’[12]

2- Kur’an’la irtibat ve temas halinde olmak; Kur’an buyuruyor: ‘Bunları, sana ayetlerimizden ve doğrulukla hükmeden Kur'an'dan okuyoruz.’[13]

3- Gökler ve yerin üzerinde tefekkür etmek: ‘Göklerle yeryüzünün yaratılışını düşünürler de Rabbimiz derler, bunları boş yere yaratmadın, sen noksan sıfatlardan arısın, bizi ateşin azabından koru.’[14]

4- İlahi sıfatlara yönelmek: ‘Doğu da Allah'ındır, batı da. Artık nereye dönerseniz dönün, orada Allah'a dönmüş olursunuz. Şüphe yok ki Allah'ın (lütfü, rahmeti) boldur, o her şeyi bilir.’[15] Allah her yerde olduğu için nereye dönsen Allah ordadır. Netice olarak kendine dikkat et ki hürmeti koruyabilesin.

 

Allah’ı anmanın insan yaşamında birçok hayır ve faydası vardır, örneğin:

1- Allah’ın emir ve yasaklarına karşı itaatkar olmak.

2- Hakkın, hakikatın ve Allah’ın zayıf kullarına karşı huzu ve tevazu içinde olmak.

3- İbadete karşı aşk duymak.

4- Huzur ve güven bulmak.

5- Allah, kuluna karşı sevgi ve muhabet besler.  

 

İnşallah bu hayırlar bize de nasip olur.  



[1] - Haşr/19, Tövbe/67, Yasin/78

[2] - Casiye/24

[3] - Secde/14

[4] - Casiye/34

[5] - Tefsir-i Nümune, c.23, s.541

[6] - Bakara/7

[7] - A’raf/201, Al-i İmran/135

[8] - Mücadele/19

[9] - Nehc-ül Belağa’nın (Farsça) Tercümesi’nden, 193. Hutbe, s.286

[10] - Şeyh Saduk, et-Tevhid (Camiay-ı Müderrisin Yayınları-Kum, 1398 h.k (1357 h.ş)), .252

[11] - Al-i İmran/191

[12] - Ta-Ha/14

[13] - Al-i İmran/58

[14] - Al-i İmran/191

[15] - Bakara/115

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Istakoz, deniz kabukları ve ahtapot yemek haram mıdır?
    59266 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/05/09
     Istakoz[1] ve deniz kabuklarını yemek haramdır. Dini kaynaklar uyarınca helal ve haram olan hayvanların birbirlerinden ayırt edilmesi için bir takım genel kurallar açıklanmıştır. Bu kurallar deniz ve kara hayvanları hakkında birbirinden farklıdır. Kuşların da kendilerine özgü hükümleri vardır…
  • Bir şahıstan veya bankalardan aldığımız borca ve her ay taksitini ödediğimiz paraya humus düşer mi?
    5865 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/11
    Dikkatinizi buna benzer bir soruya İmam Humeyni (r.a) ve Ayetullah Hamaney tarafından verilen cevaba çekiyoruz: 868. Soru: Birkaç yıl önce bir bankadan borç aldım ve onu bir yıllığına banka hesabıma aktardım. Bu borçtan faydalanamadım ve her ay ...
  • Kız ve oğlan elçilik ve nişanlılık aşamasından sonra ve nikahtan önceki ilişkileri nasıl olmalıdır?
    12259 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/03/07
    Hikmet sahibi Allah kadın ve erkeği birbiri için yaratmıştır. İslam’a göre kadın ve erkek birbirlerinin tamamlayıcısıdırlar; zira birbirlerine sükunet vermekte, cinsel, ruhsal ve duygusal ihtiyaçlarını gidermekteler. İslam, her iki tarafında ...
  • Hz. Ali'nin (a.s) dilenciye yüzüğünü vermesi haliyle, ayağından ok çekildiğinde bunu fark etmemesi hali arasında bir çelişki yok mudur?
    15833 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2009/04/18
    Sorunuza şu şekilde cevap verebiliriz: 1- İnsan, ilahi rızaya uygun ameller yaparak kemale erişebilme gücüne sahiptir. Yani insan-ı kâmil makamına ulaşarak bütün mükemmellikleri kendisinde toplayabilir. 2- İnsan-ı kâmil makamına ulaşmak demek, bu makama ulaşanların çeşitli halleri olmayacağı anlamına gelmez. Bize ve birçok Müslüman'a göre İmam Ali (a.s), Müslümanlar için mükemmel bir örnektir ve ...
  • Cude’nin Hz. Hasan’dan (a.s) olma bir evladı var mıydı?
    19559 تاريخ بزرگان 2011/08/17
    Cude, Eş’as b. Kays Kindi’nin kızıdır. Eşas, İslam’ın ilk yıllarındaki meşhur şahıslardan olup o dönemin tehlikeli münafıklarından sayılmaktaydı. Belazeri’nin yazdığına göre Cude babasının hilesiyle İmam Hasan Mücteba (a.s) ile evlenmiştir.[1] Bir rivayette İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: Eşas, Müminlerin ...
  • Sehl bin Sa’d Saidi kimdi?
    9033 تاريخ بزرگان 2011/04/13
    Sehl bin Sa’d Ensari Saidi, Resul-i Ekrem’in (s.a.a) tanınmış sahabelerinden olup Peygamberimiz vefat ettiği zaman 15 yaşındaydı. Onun asıl adı ‘Hazn’ idi, ama Peygamber (s.a.a) adını ‘Sehl’ diye değişti. Künyesi ‘Ebu’l Abbas’ idi. Uzun bir ömür sürdü. Medine’de ölen son sahabe olduğu söylenmektedir. Kimisi hicri 88 yılında, kimisi ...
  • Kuranı kerimde, kalpteki itminan ile iman ilişkisi nasıl konu edilmiş?
    12615 Tefsir 2010/12/18
    Lügatte imanın anlamı şöyle beyan edilmiştir: yalanlamanın karşıtı olup tasdik etmektir. Istılahta ise anlamı şöyledir. Dille ikrar ve itiraf etmektir, kalpte bir kararlılık ve sözleşmedir, organlarda da ameldir. "İtminan" ve tümenine ise lügatte kararsızlık ve ıstırabın ardından gerçekleşen (kalpsel veya zihinsel) rahatlık ve huzurdur.
  • Peygamberin (s.a.a.) Teşkil Etmiş Olduğu Hükümetin, Allah’ı Arayan Fıtrat ile İrtibatı nedir?
    8033 کلیات 2012/10/24
    Bize göre Resul-i Ekrem’in (s.a.a.) teşkil etmiş olduğu hükümet ilahi bir emir idi. Ama bu emri iktiza eden nokta, bu hükümetin insan yaşamının tüm alanlarında tesir etmesidir. İmam Bakırdan (a.s.) “…velayete davet edildiği kadar hiç bir şeye davet edilmedi”[i] şeklinde nakledilen tabir buna yöneliktir. ...
  • “Vebtelül yetama hatta iza beleğun nikahe” şeklinde olan ayetin anlamı nedir?
    8041 Tefsir 2012/05/12
    Allah u Teâlâ bu ayeti kerimede yetimlerden sorumlu olan kimselere düstur veriyor ki yetimlerin mallarına karşı dikkatli olmalarını istiyor. Yani onların sermayesini korusunlar, sorumlulukları döneminde buluğ ve rüşt çağına erinceye kadar onları denemeye tabi tutsunlar. Sorumlular, sorumluluklarının altında olan yetimlerin buluğ ve rüşt çağına erdiklerini fark ettiklerinde ...
  • Dört seçkin kadın ve babalarının ismi nedir?
    20774 تاريخ بزرگان 2010/05/19
    İnsanlık tarihi boyunca tevhid yolunda ve ilahi hedefler uğruna büyük fedakârlıklar gösteren Evliya ve Salihlerin içinde kadınlarda vardır. Onların namı insanlığın karanlık tarihinde parlamaktadır. İslami rivayet ve kaynaklarda büyüklük, fazilet ve yüce makamlarından ötürü en üstün kadınlar ve cennet kadınlarının en üstünleri olarak yad edilen, yücelikle övülen ...

En Çok Okunanlar