Gelişmiş Arama
Ziyaret
9005
Güncellenme Tarihi: 2012/03/08
Soru Özeti
İslam dini, insanın evlenerek huzura kavuşacağını söylemektedir. Burada iki soru akla geliyor. Biri, neden bazıları bu huzuru bırakıp boşanmaktalar? İkincisi, evlilik cinsel istekleri karşıladığı için insanı huzura erdiriyorsa neden bazıları gayrı meşru yollardan bu ihtiyaçlarını giderdiklerinde böyle bir huzura kavuşamuyorlar?
Soru
Selamun Aleykum. Kur’an’da insanın evlenerek huzura kavuşacağı buyurulmuştur. İnsan evlenmekle nasıl huzura kavuşur? Yani evlilik nasıl bir şey ki huzur verebilsin? Ayrıca insan evlenmekle huzura kavuşuyorsa bu kadar boşanmak ve ayrılık neden baş göstermektedir? Çünkü kimse huzurdan kaçmaz. Cevabınız, ‘Ruhsal sorunlarınımızın çoğu cinsel ihtiyacın karşılanmamasından kaynaklanmaktadır. Evlilikle bu ihtiyaç karşılandığı için insanı huzura kavuşturmaktadır.’ ise o zaman neden bazıları bu ihtiyaçlarını gidermek için gayrı meşru yollara baş vurdukları halde huzura kavuşamuyorlar?
Kısa Cevap

Başarılı evlilik, duygusal ve cinsel ihtiyaçları karşıladığı için eşleri günahlardan koruyup, Allah’a yakınlaştırdığından huzura kavuşturur. Ama gayri meşru cinsel ilişkiler ve diğer dini ölçülere uyulmadan yapılan evlilikler tek başına huzur vermemekteler.

Ayrıntılı Cevap

Başarılı evlilik, duygusal ve cinsel ihtiyaçları karşıladığı için insanı birçok günahlardan korumaktadır. Diğer şartlarda gerçekleşirse insanla yaratıcısı arasında daha güzel bir bağ ortaya çıkar. Allah’la gerçekleştirilen bu bağın neticesi huzura varmaktır. Zira ‘Kalbler yalnızca Allah'ı anmakla huzura kavuşur.’[1]

Buna göre evlilik sadece bu maksada ulaşmak için değerlendirilirse, Kur’an’da gelen ibadet,[2] teheccüd,[3] güzel ahlak[4] vs. tavsiyelerle beraber insanı hedefine ulaştırır.

Böyle bir düşüncede doğal olarak:

1- Gayri meşru cinsel ilişkiler insana istenilen huzuru vermeyeceğinden onu Allah’tan uzaklaştırır.

2- İslam yalnızca evliliğin kendisini önermemiş, aynı zamanda aile içindede samimi ilişkileride tavsiye etmiştir.[5] Bu durumda gerekli ölçülere sahip olan ve diğer dini ölçülere uyulan evlilik insanı huzura kavuşturur. Ama huzursuzluğa neden olursa boşanmak huzurdan kaçmak sayılmaz.

3- Şu noktayıda dikkate alalım ki bazıları hayali bir huzur kurgulayarak gerçek huzurdan kaçmaktadırlar. Tıpkı Allah’la bulacağı gerçek huzuru bırakıp dünyaya düşkün olanın hayali huzurun peşinde olması gibi. Birçok boşanma belkide huzurdan kaçmaktır ve boşanan taraflar için daha huzurlu bir gelecek sağlamaz.    

 

 


[1] -Ra’d/28

[2] -Zariyat/56

[3] -İsra/79

[4] -Bakara/83

[5] -‘Kendi aranızda güzelce danışıp görüşerek yapın bu işleri.’ (Talak/6).

 

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Bir insanın mürtet olmasının hükmü şeriat hâkiminin hükmüne gerek duyar mı?
    8763 Kâfir 2012/03/12
    Sorunuz büyük taklit mercilerinin bürolarından soruldu ve alınan cevapları aşağıda aktarıyoruz: Hz. Ayetullah Uzma Hamaney (ömrü uzun olsun): Mürtetlik şeriat hâkiminin hükmüne gerek duymaz. Eğer dinin gereklerinden birini inkâr etmek peygamberliği veya aziz İslam Peygamberini inkâr etmeyle veyahut şeriata bir noksanlıkta bulunmayla sonuçlanırsa, ...
  • Kuranı kerimde ayetlerin ve konuların tekrarlanması kuran ayetlerinin insicamsızlığına delil değil midir?
    12671 Fasahat & Balaghat 2015/05/04
    Kuranda zikir edilen kıssalardan güdülen hedef, insanların rüştü ve tekâmülüdür. Hedef insanların can ve ruhlarında aydınlığı ve nurlandırmayı icat etmektir. Dik kafalı nefisleri kontrol ve zalimliğe, zulme ve inhirafa karşı koymaktır. Kurandaki konuların dağınıklığının delili kuranın, asaleti muhtevaya ve ibret verici konulara vermesi, insanı ve toplumu yapılandırmaya ...
  • Hz. Peygamber, Ebu Leheb’e ile sıla-i rahimde bulunuyor muydu?
    15366 Masumların Siresi 2012/02/18
    Sıla-i rahim, akrabalar ile irtibatı sağlayan amele denir. Bunun İslam açısından önemi, kâfir akrabalar ile dahi irtibatın kesilmesinin yasaklanmış olması derecesindedir. Elbette kâfir akrabalar inatçı olur ve İslam’a darbe vurma niyeti taşırsa, İslam onlara sıla-i rahimde bulunmayı yasaklamıştır. Bu yüzden Tebbet suresi, Ebu Lehep ve eşi hakkında nazil olmuş ...
  • Niçin Saffat suresinde Muhlesin kelimesi ism-i meful şeklinde kullanılmıştır? Bu kelimenin ism-i meful kipi ism-i fail kipinden daha üstün bir anlamı ifade ediyor mu? Bundan Allah’ın, sadece bizzat kendisinin ihlâslı kıldığı kimseleri mi helak etmeyeceği anlaşılır?
    10746 Tefsir 2009/06/06
    Saffat suresindeki ayetlerin akışı geçmiş ümmetlerin başlarından geçen olaylarla ilgilidir. Bu ayetler Allah’ın onların çoğunu -yalnız Allah ihlaslı kıldığı az bir grup hariç- şirklerinden dolayı azap ettiğini açıklamaktadır.Muhlesler sadece peygamberleri içermiyor. Peygamberler olmayan pak insanları da kapsamına alır. Çünkü bizzat bu ...
  • Neden-Sonuç Konusunda Mutezile İle Şia’nın Bakışı Arasındaki Fark
    7761 Eski Kelam İlmi 2011/04/21
    Allame Tabatabai insanların filleri ve Yüce Allah ile olan irtibatı konusunda Mutezile mensuplarının görüşüne işaret etmiştir. Onlara göre insan muhayyerdir. Bundan ötürü insan fiillerinin öznesi sadece kendidir ve başka bir ilk neden yoktur. Bu grup, insan fillerinin öznesini Allah bilmemiz durumunda bunun cebri gerektireceğini düşünmüştür. Allame ...
  • İnsanın saadet ve kamalı neye bağlıdır?
    8158 Pratik Ahlak 2010/03/09
    Bu soruya cevap verebilmek için şu iki soruyu cevaplandırmamız gerekir:1) Saadet nedir? Kemalden ayrı bir şey midir? 2) İnsan nasıl bir varlıktır? Acaba sırf maddi bir varlık mı yoksa böyle değil mi?
  • Kur’an’daki yedi göğün manası nedir?
    39561 Tefsir 2010/09/22
    Gök ve galaksiler hakkında bilimsel açıdan müphemlikler olması nedeniyle Kur’an’daki yedi göğün manası hakkında kesin bir görüş ileri sürülemez. Sadece ihtimal ve sanı düzeyinde birkaç teori dile getirilebilir. Ama Kur’an’ın hedefinin insanlığın manevî ve terbiye eksenli hidayeti olduğu noktasından gafil olmamalıyız. Kur’an’ın yedi gök ve yer ...
  • Humus yılının sonunda kalan harcama kalemleri humusunun hesap şekli nasıldır?
    6841 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/11/08
    Yüce rehberlik makamı bu husustaki bir sorunun cevabında şöyle buyurmuştur: “Pirinç, yağ vb. günlük kullanılan ihtiyaçlardan artı kalan ve humus yılının başına kadar duran her şeyin humusu vardır.”[1] Humus bizzat kalemlere düşer; mesela humus yılının başında beş kilogram pirinç ...
  • Üç Haslet hadisinin senedi sahih midir?
    7321 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/10/23
    Söz konusu hadisin bazı ravileri hakkında elde herhangi bir bilgi yoksa da birkaç sebepten dolayı ona istinat edilebilir:1-Hadis, çeşitli birinci grup rivayet kaynaklarında gelmiştir. Ve biliyoruz ki bir rivayet değişik kaynaklarda gelmişse ve büyük muhaddisler ona önem vermişlerse bu, onun itibarını ve muhaddislerin ...
  • İlime hakiki anlamda iştiyak kazanmanın yolu nedir?
    7882 Pratik Ahlak 2011/07/23
    Ayetullah Hadevi Tehrani'nin bu konuyla ilgili görüşü şöyledir:İlime duyulan iştiyak ilahi bir lütuftur. Ancak bu hissi bazı yollardan güçlendirmek mümkündür:1- Sırayı gözeterek ve düzenli bir şekilde ders okuma. Bu tür ders alma insanda öğrenme ve ilime ilgi hissini güçlendirir ...

En Çok Okunanlar