Gelişmiş Arama
Ziyaret
11407
Güncellenme Tarihi: 2012/04/15
Soru Özeti
“Hamd Âlemlerin Rabbi olan Allah’a özgüdür” ayeti hakkında İmam Askeri’nin (a.s) tefsiri nedir?
Soru
İmam Hasan Askeri’nin “Hamd Âlemlerin Rabbi olan Allah’a özgüdür” ayetiyle ilgili tefsiri nedir?
Kısa Cevap

İmam Hasan Askeri Tefsiri, bu İmama mensuptur ve bazıları bir takım delillerden ötürü bu tefsirin kendisine isnat edilmesini kesin bilmemektedir. Bu tefsirde Hamd suresi ve Bakara suresi 282. ayete kadar rivayetsel bir şekilde tefsir edilmiştir ve buna Kur’an ilimleri literatüründe “Me’sur” tefsir denilmektedir. Her halükarda İmam Hasan Askeri (a.s) “Hamd Âlemlerin Rabbi olan Allah’a özgüdür” ayetinin tefsirinde yaratıkları savunma, velayet ve İmam Ali’nin imametini kabul etmeden dolayı Şia’nın üstünlük ve erdemi gibi sayısız nimetlerinden ötürü yüce Allah’ı övmeye işaret etmiş ve bütün bu nimetlerden dolayı yüce Allah’a şükretmek gerektiğini ve Hamd âlemlerin Rabbi olan Allah’a özgüdür demek gerektiğini belirtmiştir.

Ayrıntılı Cevap

İmam Hasan Askeri tefsiri, bu İmama mensuptur ve bazıları bir takım delillerden ötürü bu isnadı kesin bilmemektedir.[1] Bu tefsirde Hamd suresi ve Bakara suresinin 282. ayetine varıncaya dek rivayet eksenli bir tefsir yapılmıştır ve Kur’an ilimleri literatüründe bu tefsire “Me’sur” tefsir” denmektedir.[2] Her halükarda, İmam Hasan Askeri (a.s) tefsirinde “Hamd Âlemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur” ayetiyle ilgili yapılan tefsir şudur: “Hamd Allah’a özgüdür” bunun manası şudur: Yüce Allah kullarına vermiş olduğu bazı nimetleri özet olarak kendilerine tanıtmıştır ve bu yüzden kulların onların tümünü detaylı bir şekilde tanıma olanağı yoktur; zira yüce Allah’ın nimetleri sayılamayacak ve tanınamayacak kadar çoktur! Bu yüzden yüce Allah kullarına “Hamd Allah’a özgüdür” diye söylemelerini buyurmuştur.[3] Bunun devamında İmam “Âlemlerin Rabbi” kelimesinin tefsiri ve açıklamasında şu noktalara işaret etmektedir.

1. Âlemlerin Rabbi, tüm yaratıklara rızık vermektedir, onları kendi himayesinde korumaktadır, onları kuşatmaktadır, maslahatı esasınca hepsini idare etmektedir ve kullarına gerçekten şefkat ve rahmet duymaktadır.[4]

2. Tüm yaratıkların rızkı belirlenmiş ve taksim edilmiştir. İnsanoğlu bu dünyada her ne şekilde ve her ne yöntemle hareket etmek isterse ve her durumda olursa rızık ona ulaşır. İnsanoğlu ile onun rızkı arasında bir perde ve engel bulunur; oysaki rızık onu ister ve onun ardında dolaşır; öyle ki eğer bir kimse kendi rızkını istemede geç kalırsa rızkı onu aramaya başlar. Nitekim ölüm de onun ardında gezer.[5]

3. Şiiler yüce Allah’ın kendilerine verdiği erdem ve üstünlükten dolayı ona şükretmelidir.[6] Bu doğrultuda Yüce Allah Hz Musa’ya hitap ederek İslam Peygamberinin diğer Peygamberlerden daha erdemli ve üstün olduğunu ve de Hz Peygamberin ümmetinin diğer ümmetlerden daha üstün ve faziletli olduğunu belirtmiş ve Hz Peygamberi Ekrem’in ümmetine yönelik şöyle hitap etmiştir: Ey Muhammed ümmeti! Kesin bilgiyle biliniz ki benim kaza ve kaderim size yönelik rahmetimin gazabımın ve de af ve bağışlamamın cezalandırmamın önüne geçmesidir. O halde siz bana dua etmeden ben sizin duanızı kabul etmişimdir ve sizler benden istemeden önce ben size vermişimdir. Eğer sizden birisi “La ilahe İllallah vahdehu la şerike leh ve enne Muhammeden abduhü ve resulühü” şehadeti ile benim görüşmeme gelirse ve davranışlarında haklı olursa (söyledikleri ve bildikleri ile amel ederse) ve Ali bin Ebi Talib’in Muhammed’den sonra onun kardeşi, vasii ve velisi olduğuna tanıklık ederse[7], ona itaat etmeye bağlı olursa, tıpkı Muhammed’e yaptığı gibi onu takip eder, kendisine itaat ederse, onların Allah’ın velileri, seçtikleri ve zamanın temiz insanları olduğuna şehadet getirir ve kendilerinin hak ayetleri ve ilahi hüccetler olduğuna ve de Peygamber’den sonra Allah’ın velileri olduğuna tanıklık ederse onu cennete koyarım.[8]

4. O halde bütün bu nimetlerden dolayı yüce Allah’a hamd etmek, onu övmek ve “Hamd Âlemlerin Rabbi olan Allah’a özgüdür” demek gerekir.[9]           

 


[1] Bu hadisin senedi hakkında bilgi edinmek için: Alevi Mihr, Hüseyin, “Aşinai ba Tarihi tefsir ve müfessiran”, s: 190 – 198, Neşr Merkezi cihani-i ulumu İslami, Kum, çapı evvel, 1384 h.ş.

[2] Müeddep, Seyyid Rıza, “Revişhayi Tefsiri Kur’an”, s: 167 – 169, Neşr Eşrak, Kum, çapı evvel, 1380 h.ş.

[3] Et-Tefsiri’l Mensub ila’l İmamı’l Hasanu’l Askeri (a.s), s: 30, Neşr Medresei İmam Mehdi (a.c.f), Kum, çapı evvel, 1409 h.k.

[4] a.g.e

[5] a.g.e, s: 31.

[6] a.g.e

[7]  «مَنْ لَقِيَنِي مِنْكُمْ بِشَهَادَةِ... أَنَّ عَلِيَّ بْنَ أَبِي طَالِبٍ أَخُوهُ- وَ وَصِيُّهُ مِنْ بَعْدِهِ وَ وَلِيُّه» به «مَن» بر می گردد نه «محمّد» ifadesindeki “وَلِيُّه” kelimesinin zamiri cümledeki “من”  kelimesine dönmektedir. Bu yüzden cümlesinin anlamı şudur: Her kim İmam Ali’nin (a.s) vefatından sonraHz. Peygamberin (a.s) kardeşi ve vâsii olduğuna inanıyorsa, İmam Ali onun velisidir.

[8] a.g.e, s: 33.

[9] a.g.e.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Vaktin başında namaz kılmak mı iyidir yoksa iki doğuş arasında yatmamak mı?
    5640 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/11
    Her şeyden önce bir noktaya dikkat etmeniz lazımdır:Kerahete neden olan uyku ister sabah namazından sonra olsun, ister ondan önce olsun iki doğuş arasındaki uykudur. Bu yüzden sorunuza göre siz iki doğuş arasında uyuduğunuzdan dolayı her iki durumda da kerahete mürtekip olmuş bulunmaktasınız. ...
  • Ahmet ismi İncil’in neresinde gelmiştir?
    26742 Eski Kelam İlmi 2011/11/12
    Bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli nokta şudur: Kur’an, İncil’de İslam Peygamber’inin (s.a.a) müjdeleyici olduğunu söylüyorsa, tahrif edilmiş İncil’i değil, Hz. İsa’nın (a.s) getirdiği incili kastetmektedir. Elbette tahrif edilmiş hali hazırdaki İncil’de de, bu meseleye işaret edilmesi dikkate değer bir konudur.Hz. Mesih (a.s), “Farkilit”ın geleceği müjdesini vermişti. Bu kelime ...
  • Bazen kıbleye doğru oturuyor ve temiz imamlar (a.s) ile sohbet ediyorum ve bu esnada bedenimde özel bir hal hissediyorum ve deyim yerindeyse tüm tüylerim ürperiyor. Bu hal neyin işaretidir?
    10283 Pratik Ahlak 2012/01/18
    Bildiğiniz gibi masum hazretler (a.s) bizim amellerimizi gözetlemektedir ve rivayetlerde de bu konuya işaret edilmiştir. Kesinlikle bu ilgi onların haremindeyken veya dikkatle kendilerine sevgi ifadesinde bulunduğumuzda daha çok ve belirgindir. Öte taraftan bedenin heyecanlıyken ve manevi hallerde reaksiyon göstermesi, hepimiz için vuku bulmuştur ve ayet ve rivayetlerde de bunun ...
  • Bankanın halktan geciken taksitten dolayı aldığı “gecikme parası” faiz sayılıyor mu?
    5983 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/09/09
    Banka aracılığıyla gecikmiş taksitten dolayı alınan gecikme parasın hükümü hakkında bazı mercilerin görüşleri aşağıda açıklandığı şekildedir: Ayetullah Uzma Hamenei’nin (Allah onun ömrünü uzun etsin) Defteri: Çalışmalarını “İslami Şura Meclisi’nin” tasvip ettiği kanunlar esasına göre yapan ve “Gözetleme Şurası’nın” teyit ettiği bankanın uygulamasında bir ...
  • İlahi yaşam nasıl bir yaşamdır? Şu andaki yaşamla bir tezaddı var mı?
    7834 Pratik Ahlak 2012/01/05
    Kur’an’a baksak ve ‘’Neden yaratıldık? sorusunu ona sorsak şu cevabı verecektir: ‘Ben, cinleri ve insanları, sadece bana kulluk etsinler diye yarattım.’ İbadet nedir? İbadet yani Allah’a kulluk etmektir. Yani yaptığımız bütün işler, hatta yemek içmek gibi günlük ve çok normal işlerimiz bile ilahi ve ibadi ...
  • Acaba Şia mezhebinden Sünni mezhebine geçmek caiz mi?
    4784 Diğer Konular 2018/12/08
    Esasen din ve inanç insanın akıl ve mantık yoluyla hakikati araştırması ve araması sonucu kendi seçimiyledir. İnsan temel inançlarında araştırma yapmalı ve hakikate ulaştıktan sonra onu seçmelidir. Din ve mezhep insana büyüklerinden miras kalmaz. Buna binaen dinin temel inançlarında taklit caiz değildir.[1] Zira din, ...
  • Rivayetlere göre iyi bir ortağın taşıması gereken özellikler nelerdir?
    3561 Şirket 2020/01/20
  • Anne (kadınlar) yoluyla da seyitli intikal eder mi?
    16105 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/06/20
    Hz. Zehra’nın (a.s) tüm evlatlarının Peygamberin (s.a.a) evlatları olduğu hususunda hiçbir şüphe yoktur. Ama Allah Resulü’nün (s.a.a) evladı olmak sıfatı ile seyit ve Haşimi olmak sıfatı arasında fark bulunduğuna dikkat etmek gerekir. Soyu Fatıma Zehra’ya (a.s) ulaşan herkes İslam Peygamberinin (s.a.a) neslindendir, ama seyitlerden değildir; zira seyit ve Haşimî ...
  • Bilal-i Habeşî Ve Hilafet Meselesi
    9683 تاريخ بزرگان 2011/08/03
    Tarihten anlaşıldığı kadarıyla Bilal-i Habeşî halifeler biat etmemiş, bazı yerlerde onlara itiraz etmiş ve hilafet sistemi için ezan okumaktan uzak durmuştur. Bu yüzden Şam’a sürgüne gönderilmiş ve orada vefat etmiştir. ...
  • “Farz” ve “vacip” hangi manaya gelmektedir? Bu iki kelime arasındaki fark nedir?
    10232 مبانی فقهی و اصولی 2014/01/21
    Farz ve vacip eğer değişik durumlarda ve özellikle ayrı (birlikte değil) bir şekilde kullanılırsa, kesinlik ve belirleme anlamına gelir[1] ve ıstılahtaki manası ise mütealliklerinin zorunlu olmasıdır. Ama bu iki kelime arasında bir farkın olduğu bazı lügat kitaplarında zikredilmiştir. Farz ve vacip arasındaki fark, farzın ...

En Çok Okunanlar