Gelişmiş Arama
Ziyaret
5638
Güncellenme Tarihi: 2011/08/30
Soru Özeti
Kısasın sakıt olmasına neden olan sebepler nelerdir?
Soru
Aşağıdaki konulardan hangi birisi kısasın sakıt olmasına neden oluyor mu? İrsi kısas, şahitlerin şahitliklerinden vazgeçmeleri, şahitlerin sözlerinde çelişkinin var olması, şahitlerin yalancı oldukları tespit edilmesi, şahitlik ile yapılan itiraf arasında çelişkinin var olması.
Kısa Cevap
Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız.
Ayrıntılı Cevap

Cevabın açıklanması için zikredilen konuların kısas üzerindeki etkisini incelenmeyi gerekli görüyoruz:

a)      Şahitlerin şahitliği ile yapılan itiraf arasındaki çelişki:

Şahitlerin şahitliği ile yapılan itiraf arasında çelişki söz konusu olduğu durumda; şöyle ki: eğer şahitler her hangi bir kimse (örneğin Amr) aleyhinde şahitlik yaparak kasten Zeydi öldürdü deseler, başka birisi (örneğin Bekr) gelip Zeydi öldüren benim, aleyhinde şahitlik yapılan kişi (yani Amr)  bu bağlamda günahsızdır şeklinde itiraf eder ve (diğer taraftan) gerçekleşen bu cinayette her ikisinin de (aleyhinde şahitlik yapılan kişi ve itiraf eden kimse) ortak olduğu ihtimali söz konusu olursa fakihçiler arasında meşhur olan görüş şu: kan sahibi aşağıdaki seçeneklerden her hangi birisini tercih edebilir:

1-      Aleyhinde şahitlik yapılan kişiyi katil kabul eder ve dolayısıyla ona kısas uygular. İkrar ve itiraf eden kişi de hakkında kısas uygulanmış kişinin varislerine diyetin yarısını öderler.

2-      İkrar ve itiraf eden kişiyi katil kabul eder ve ona kısas uygular. Bu durumda aleyhinde şahitlik yapılmış kişinin ikrar edip hakkında kısas uygulanmış olan kişinin varislerine diyetin yarınsı ödenmeyecek.

3-      Her iki kişiye (ikrar eden kişi ve aleyhinde şehitlik yapılanları) kısas uygular ancak her birsinin diyetinin yarısını varislerine öder.

4-         Her iki kişiye (ikrar eden kişi ve aleyhinde şehitlik yapılan) kısas uygulamaktan sarfınazar eder ve diyet almakla yetinir.

5-      Ama eğer katilin bir kişi olduğunu biliniyor ise bu surette yalanız ikrar ve itiraf eden kişiyi kısas edebilir. Ya tevafuk ederek (anlaşarak) ondan diyet alır.[1]

b)      Şahitler arasında çelişki:

Bu durumda iki suret söz konusudur: Bir: hakkında şahitlik edilen konuda ihtilaf var; Örneğin; birisi sabah, diğeri akşam, öldürdüğüne dair veya birisi zehirle diğeri kılıçla öldürdüğüne dair veya birisi onu pazarda diğeri ise camide öldürdüğüne dair şehitlik ederse hiçbirisinin şahitliği kabul görülmez.[2]

İki: Katilde ihtilaf var; örneğin; iki kişi katilin Zeyd olduğuna dair, diğer iki kişi gelip katilin Zeyd değil de Amr olduğuna dair şahitlik ederse kısasın sakıt olacağı denilmişti. Ancak bu öldürme olayı kasıtlı veya yarı kasıtlı gerçekleşmişse aleyhinde şahitlik yapılan Zeyd ile Amr her birisi diyetin yarısını ödemeliler. Ama eğer gerçekleşen katl hatadan yapılmışsa her ikisinin Akileleri (akrabaları) diyeti ödemelidirler. Şöyle de denilmiştir: Kan velisi o iki kişi yani aleyhinde şahitlik yapılmış kişilerden birisini seçebilir yetkisine sahiptir. Buradaki olay aynen şuna benziyor: İki kişi ayrı ayrı gelmiş falan kişiyi öldürdüklerine dair itiraf etmiş. Bu durumda da öldürülenin varisleri itiraf eden bu ikisinden birisini katil olarak seçebilir yetkisine sahiptirler. Ancak bu konuda söylenmesi gereken en doğru söz şudur: Bu durumda her iki ceza da; yani hem kısas hem diyet sakıt olmasıdır.[3]  

c- Şahitlerin şahitlikten vazgeçmeleri:

Eğer hâkim hüküm vermeden önce şahitler şahitliklerinden vazgeçerlerse onların şahitlikleri sakıt oluyor ve dolayısıyla bu doğrultuda hüküm sadır olmaz. Ama eğer hâkim yapılan şahitliğe dayanarak hüküm sadır ettikten sonra şahitler şahitliklerinden vazgeçerlerse kısas sakıt oluyor.[4]

d)      Şahitlerin yalancı oluşları:

Şahitlerin yalancı olduğu tesbit edilirse adaletten düşerler, dolayısıyla yalancı şahitlerin vermiş oldukları şahitlik doğrultusunda sabit olan hüküm sakıt oluyor. Daha doğrusu bu durumda hükmün kendisi asıl itibarıyla sabit olunmamıştır.[5]  

e)      İrsi Kısas:

Eğer kısas alma hakkına sahip olan bir kimse bu hakkını almadan vefat eder dünyadan giderse onun bu kısas hakkı varislerine geçer. Kısas hakkının varislere geçmesiyle kısas sakıt olmuyor. Varisler kısası uygulama hakkına sahip oldukları gibi “caniyi” affederek kısastan vazgeçebilirler veya anlaşarak diyet alabilirler. (elbette bu muavveze (yani bir hükmü başka bir hükümle değiştirme söz konusu olduğu için ) caninin rızası olması gerekir).



[1] AYETTULLAH HUYİ, seyit Ebulkasım, “mebaniyi tekmiletu’l-minhacis-sahlihin”, Müesesei İhyai Asar İmam Huyi, c. 2, s. 94.

[2] İmam HUMEYNİ, “tahriru’l-vesile”, c. 2, s. 525, el-kevlu fima yesbutu bihi el-kevd, elbeyyine, el-mesele rakam 2.

[3] A.g.e., s. 526, mesele no: 5.

[4] MURVARİD, Ali Asgar, “el-mevsuatu fıkhiye”, çap; Beyrut: 1421 h.k. el-kada ve eş-şahadat, c. 4, s. 14.

[5] [5] İmam HUMEYNİ, “tahrirul-vesile”, c. 2, s. 441; HUYİ seyit Ebulkasım, “mebaniyi tekmiletu’l-minhacis-sahlihin”, müesesei ihyai asar imam huyi, c. 2, s. 92; NECEFİ, Muhammed Hasan, “cevahirul-kelam”, Beyrut: daru ihyai turasil Arabi, c. 42, s. 209.

.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Acaba içinde humus payı olan veya borç olarak verilen para değer kaybına uğrarsa zaminliğe neden oluyor mu?
    7838 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/07/04
    Aşağıdaki noktalara dikkat etmek sorulan sorulara cevap verme hususunda bize yardımcı oluyor: 1-   Ukala (akıl sahibi olanlar) nezdinde mal olarak kabul edilen her şey İslam anlayışında mal olarak kabul görülmekte ve şeraitin istisna ettiği yerler ...
  • Misali soyut varlıkların bir hacim ve mekânı var mıdır?
    7468 İslam Felsefesi 2012/08/21
    Her ne kadar boyut ve şekillere sahip olsalar da misal âlemindeki mevcut suretler ve hayali şekillerin maddi mekânları olduğuna inanılamaz; çünkü her varlığın hükümleri kendisine özgüdür ve varlıklara isnat edilen hükümler onların tahakkuk ettikleri kapsama tabidir. Eğer onların tahakkuk ettiği kapsam zihni ise hükümleri de zihni olur. ...
  • Tek başıma (furada) kıldığım farz namazı tekrar cemaatle kılabilir miyim, kılabiliyor isem farz niyetini yapmalıyım yoksa müstahap niyetini mi?
    5277 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/09/21
    Günümüzdeki fakihler bu bağlamda şöyle buyurmuşlardır: “Cemaat namazı kılındığı zaman namazını tek başına (furada) kılmış olan kimseler tekrar namazlarını cemaatle kılmaları müstahaptır. Eğer daha sonra önceki nazmının batıl olduğunu anlarsa ikinci namazı kendisi için kâfidir”.
  • İddet ve delilleri hakkında açıklamada bulunur musunuz?
    9162 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2010/12/22
    İddet fakihlerin ıstılahında şerî bekleme halidir; kadının boşandıktan ve nikâhın zail olmasından sonra veya vefatın ardından zorunlu olarak bir süre beklemesi ve sonra başka biriyle evlenebilmesi durumudur. İddet türleri şunlardır: 1. Boşanma iddeti. 2. Vefat iddeti. 3. Kayıp iddeti, 4. Yanlışlıkla cinsel ilişki kurma iddeti. Belirtilen ...
  • Hz. Peygamber, Ebu Leheb’e ile sıla-i rahimde bulunuyor muydu?
    14027 Masumların Siresi 2012/02/18
    Sıla-i rahim, akrabalar ile irtibatı sağlayan amele denir. Bunun İslam açısından önemi, kâfir akrabalar ile dahi irtibatın kesilmesinin yasaklanmış olması derecesindedir. Elbette kâfir akrabalar inatçı olur ve İslam’a darbe vurma niyeti taşırsa, İslam onlara sıla-i rahimde bulunmayı yasaklamıştır. Bu yüzden Tebbet suresi, Ebu Lehep ve eşi hakkında nazil olmuş ...
  • Ayat namazı nasıl kılınır?
    9951 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/28
    Konuyu iki bölümde ele alacağız: a) Ayat namazına neden olan şeyler.b) Ayat namazının nasıl kılındığı.a) Ayat namazı şu olaylardan biri vuku bulduğunda farz olur: Güneş tutulması, Ay tutulması (tutulmalar kısmi de olsa), deprem ve halkın genelini korkutan şimşek çakması, ...
  • Niçin network marketing, ve QI İnternational İran’da yasaklanmış ve haramdır?
    13557 Yeni Kelam İlmi 2010/06/12
    Gold quest ve Goldmine gibi piramit sistemiyle sermaye toplayan şirketlerin İran’da yasaklanışı ülkenin ekonomisine vurdukları büyük zararlardan dolayıdır.Bu zararlardan bazılarını şöyle sıralayabiliriz:1-     Karşılığında ülkeye eşdeğere ...
  • Hz. Ali’ye (a.s.) göre vacip nedir? Vacipten daha vacip nedir? Zor nedir? Daha zor nedir? Acayip nedir? Acayipten daha acayip nedir? Yakın nedir? Yakından daha yakın olan nedir?
    12796 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/14
    Allame Meclisi’nin “Biharu’l Envar” adlı kitabında da naklettiği bir rivayette: Şahsın birisi Hz Ali’den (a.s) şu sorularına cevap vermesini istedi; vacip nedir? Vacipten daha vacip hangisidir? Acayip nedir? Acayipten daha acayip nedir? Zor olan hangisidir? Zordan daha zor olan nedir? Yakın nedir? Yakından daha ...
  • Şia düşüncesine göre imam nasıl her yerde hazırda bulunuyor?
    5668 Eski Kelam İlmi 2010/11/22
    İmam peygamberin (s.a.a.) yerine geçen halifedir. Peygamberin uhdesinde bulunan (vahiy almak hariç) bütün vazifeler imamın da uhdesindedir. Peygamber (s.a.a.) kendi uhdesinde bulunan vazifeleri yerine getirmek için fiziksel olarak her yerde bulunmasına gerek olmadığı gibi, imam da kendi uhdesinde bulunan teklifleri yerine getirmek için fiziksel olarak her yerde bulunmasına gerek yoktur. ...
  • Zifaf amellerini öğrenmek için şehvet uyandıran filmler izlemek caiz midir?
    34388 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/17
    Zifaf gecesi birbiriyle evlilik ahdi imzalayan ve ortak yaşamlarına başlayan karı ve kocanın aynı yastığa baş koydukları ilk gecedir. Bu gece çok önemli ve kutludur. Karı ve kocanın yaşam ve geleceklerine çok etki eder. Bu yüzden İslam geleneği ve de rivayet ve İslamî kitaplarda belirtilenlere göre onun adabı yerine ...

En Çok Okunanlar