Gelişmiş Arama
Ziyaret
5618
Güncellenme Tarihi: 2009/11/10
Soru Özeti
Ben bir kızım, yaklaşık yedi aydır telefonla bir erkekle irtibat kurmuş durumdayım. Bir birimize karşı var olan sevgi ve muhabbet duygumuzu izhar etmedik, ancak iki erkek gibi bir birimizle irtibatlıyız. Acaba sizce bu irtibatın bir sakıncası var mıdır?
Soru
Ben bir kızım, yaklaşık yedi aydır telefonla bir erkekle irtibat kurmuş durumdayım. Ama şu an irtibatımızı sunduğum öneri üzere kesilmiştir. Bu durum hadden fazla ikimizin rahatsızlığına neden olmuştur. Elbette aramızdaki irtibatımız başkasının tahrik edilmesine neden olacak şekilde değildir. Biz bir birimize karşı var olan sevgi ve muhabbet duygumuzu bile ilan etmemişiz. İki erkek gibi bir birimizle irtibatlıydık. Acaba sizce bu irtibatın her hangi bir sakıncası var mıdır?
Kısa Cevap

Kız ile erkek arasındaki ilişki meselesi çok hassas bir meseledir. Eğer bu ilişki şer’i ve ahlaki kurallar çerçevesinde şekillenmezse bireyler için çok ciddi sorunlara neden olur. Bu cihetledir ki İslamın şer’i ve ahlaki düsturları bu esasa bina edilmiştir ki namahrem olan bayan ile erkek arasındaki irtibat çok az bir şekilde şekillenmelidir. Zira bu tür irtibatlarda günah işleme ortamının hazırlanması ve ayakların kayacağı yerler oldukça fazla görünmektedir. Özellikle bu irtibat samimiyet ve has bir yöntem üzere olursa bu durum daha da fazla olacaktır. Buna binaen muhalif cinsle kurulan irtibat hata iş ve öğrencilik ortamında, iş ve öğrenciliğin getirmiş olduğu zorunlulukta olsa bile bu ilişkiler en az seviyeye getirilmesi tavsiye ediliyor. Zorunlu olmayan durumlarda da normal irtibatlardan sakınılması gerekir.

Gençler için meydana gelen birçok ahlaki fesatlar bu tür irtibatlardan kaynaklanıyor. Elbette ilk başta bu irtibatlar çok önemli olduğu göze çarpmıyor ve tehlike içerdiğini ilk etapta fark edilmez olabilir. Ama bu irtibatlar derinleştiği ve samimi hale geldiği vakit ruhi incelikler ve manevi hassasiyetler git gide azalıyor ve geçici hisler, gönül bağlamaları ve bağımlılıkları insana yönelir ve ön plana çıkmaya başlar. İşte bu sırada artık bu irtibatın kötü neticeler doğuracağını beklemek gerekir. Elbette bu arada kendilerine tam musallat olan bazı kimseler olabilir ve onların kendilerine yönelik var olan tasallut o denli güçlü ki hiçbir zaman bu irtibatlar kendileri için bir sorun meydana getirmez olabilirler ama bu durumlar çok istisnaidir.

Bunun yanı sıra bu bey ile bu irtibatın devam edilmesinin ne zorunluluğu vardır. Gerçekten eğer bu arada bir samimiyet yoksa o zaman neden bu ilişkinin kesilmesi ikiniz için o kadar eziyet verici duruma gelmiştir? Telefonda bir birinizin bir birinize karşı olan alakayı izhar etmemiş olmanız bir birinize karşı olan alakanın olmayışına delalet etmiyor anlamında değildir. bilinmelidir ki büyük günahlar ilkin o kadar küçük şeylerden başlıyor ki ilk başta bunlar hiçbir şey sayılıyordu.

Evlenmeden önceki ilişkileriniz ne kadar pak ve temiz olursa gelecekteki evlilikleriniz için o kadar etkilidir hata eğer söz konusu olan bu erkekle evlenirseniz. Biz sizin şu an kesmiş olduğunuz bu irtibatı bu bağlamda değerlendiriyoruz.

Yapılan bu tür ihtiyatlar iyi ve akıllıcadır. Ali (a.s.) dan nakledilmiştir ki kendisi ilkin genç bayanlara selam vermiyordu ve şöyle buyuruyordu: Onların vereceği cevaptan dolayı zararı sevabından daha fazla olan bir şeyin kalbime gireceğinden korkarım”.[1] Hz. Musa’nın biyografisinde şöyle gelmiştir: Hz. Şuayb’in kızı hz. Musa’yı evine doğru kılavuzluk yaparken kız önde hz. Musa da onun arkasından yürüyordu. Ama esen rüzgar kızın elbisesine vurarak kızı zor duruma soktuğunu gören Musa Ona, sen arkamdan gel ve yol ayrımlarında bana kılavuzluk yaparak hangi yoldan gideceğimizi bana söyle[2] dedi. Hz. Musa kendi hayasını bu şekilde orta yere koydu. Buna binaen eğer dinin velileri söz konusu durumlarda böylece ihtiyat ederek o durumu sergiliyorlar ise veli olmayan diğer kimselerin vazifelerinin ne kadar açık olduğu ortadadır. Namahrem olan kimsenin sesini duymak bile kalplerde olumsuz etki bırakabilir. Elbette insan kendisi için birçok tevcih bulabilir. Örneğin iş bağlamında bu ilişki gereklidir veya bu tür ilişki doğal ve insanidir. Ama dikkat edilmelidir ki bu tevcihler insanın yerine getirmesi gereken vazifeden kaçmak için insandaki “nefs-i ammare” ile şeytanın insana ilka ettiği tevcihlerdir. Gerçek vak’ada hiçbir etkinliği yoktur. Namahrem olan erkek ile kız arasındaki ilişki fazla olduğu oranda ve onlar arasında var olan sevginin derinleştiği miktarda sosyal ve ailevi ilişkiler noktasında kuralsızlıkları da fazlalaşır olması mümkündür. Bu durumda Allaha yakınlaşma ve ilahi muhabbete kavuşmakta o kadar zorlaşıyor ve dolayısıyla bu geçici lezzetler insanı ebedi ve kalıcı lezzetlere varılmasını engelliyor.

 


[1] Küleyni, “Usul-i Kafi”, c. 2, s. 648, “bab-u teslim ala’nisa”, hadis no: 1.

[2] MEKARİM-İ ŞİRAZİ, Nasır, “Tefsir-i Nümüne”, baskı, 1, Taharan: Daru’l- Kitabu’l İslamiye, 1374, şemsi, c. 16, s. 59; FAHRUDDİN-İ RAZİ, Muhammed b. Ömer, “Mefatihu’l – Gayb”, baskı, 3, Beyrut: Daru ihya’u turasi’l – arabi”, 1420, kameri, c24, s. 590.   

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İmam Hüseyin’in (a.s) mübarek bedenini kim defnetti?
    10303 تاريخ بزرگان 2011/12/20
    Alimlerin bu konudaki görüşleri farklıdır. Bazı rivayet ve tarih kitaplarına dayanarak ileri sürülen görüşlerden bir şudur: İmam Hüseyin’in (a.s) mübarek bedenini, değerli oğlu İmam Zeynulabidin (a.s) Kerbela’da toprağa vermiştir. Yani İmam Seccad (a.s), ‘İmam’ı imamdan başkası gusledemez, kefenleyemez ve defnedemez’ hükmü gereği Kerbela şehidlerini özellikle masum babası ...
  • İslam Dinin Zarurileri Nelerdir?
    4635 Genel Konular Ve Istılahlar 2014/06/23
    Dinin zarurileri din sahibi tarafından açık bir şekilde tespit edilmiş şeylerdir. Dinin zaruri has ve genel olmak üzere iki kısımdır: Has zaruriler din sahibi tarafından o dinin genel insanları için değil, belki has kişileri için açık bir şekilde sabit olunmuş şeylerdir. Genel zaruriler ise söz konusu dine ...
  • Berzahta veya kıyamette ezan okunacak mı?
    6393 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/04/03
    1- Berzah aleminde ezan okunması konusunda hadis kaynaklarında herhangi bir şey yoktur. 2- Bir rivayette İmam Bakır (a.s) şöyle buyuruyor: ‘Resul-i Ekrem (s.a.a) miraca gittiğinde geçmiş bütün Peygamberler Onun yanına geldiler. Cebrail, Allah’ın emriyle ezan okudu ve kamet getirdi.[1] 3- ...
  • Çocukken bir defa kız kardeşimin sütünü içmiş olan amcakızım ile evlenebilir miyim?
    6956 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/22
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Cemaat namazında mezhebi Sünni olan bir imama iktida etmek caiz midir?
    9164 Varie 2014/01/21
    Ehlisünnetin cemaat namazına katılmak ve onlara uymak sakıncasızdır. Bazı nakledilen muteber hadislerde onların namazlarının ilk safında durup onlara katılanlar Allah Resulü’nün (s.a.a) arkasındaki ilk safta durup namaz kılan kimseye benzetilmiştir.[1] Ama imkân dâhilinde Şialar gibi namaz kılınmalıdır. Eğer bir takiye durumu bulunmuyorsa ve Ehlisünnet ...
  • ‘İmam Hüseyin’i (a.s) ziyaret etmek, arşta Allah’ı ziyaret etmek gibidir’ cümlesinin manası nedir?
    14894 Eski Kelam İlmi 2011/12/21
    Şiilerin üçüncü imamı Hz. Hüseyin b. Ali (a.s), hedef, özellik, amel, fedakarlık ve Allah yolunda çektiği musibetlerden dolayı Allah katında çok büyük bir makama sahiptir. Allah Teala, ona  pek çok mükafatlar vermiştir. Onlardan biri dünyadaki izzet ve azamettir. Öyle ki herkesi Onun kutsal ...
  • Hz Meryem için cennetten yiyecek ve meyve gönderilmesi nasıl mümkündür? Cennette bulunanlar da dünyaya dönebilir mi?
    14462 زن 2012/05/27
    Ayet ve hadislerde bulunan karine ve delillere binaen Hz Meryem’in yiyeceği direkt olarak ve maddi aracılar kullanılmaksızın Allah tarafından ve cennetten sağlanıyordu. İslami öğretiler esasınca, cennette insanların hayatı ebedi olacak, onlar cennetteki nimet ve lezzetlerden daimi olarak yararlanacak ve nimetler yenilenecektir. Bundan dolayı bu nimetler için bir ...
  • Hayız kanın özelliklerini görmedim diye kendi adet dönemimin içinde namaz kılabilir miyim?
    42985 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/05/19
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Allah kelimesinin lügatteki anlamı ndedir?
    11686 Eski Kelam İlmi 2011/03/01
    Farçada "huda" kelimesiyle karşılık bulmuş olan mübarek "Allah" kelimesi has isim ve Allahın en kapsamlı isimlerindendir. Hz Ali (a.s.) "Allah" kelimesinin anlamı hakkında şöyle buyurmuş: "Allah yaratıkların kendisinde şaşkılıkta kaldığı ve kendisine aşık oldukları bir mabud anlamını veriyor. Gözlerden gizli olan ve akılların (künhi zatiını) derk edemedikleri ...
  • Acaba taklidi merci olamayan bir kimseye humus ödenebilinir mi?
    5546 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/07/18
    Bildiğiniz üzere bazı değerli mercilerin görüşüne göre kendi taklidi mercii olmayan bir başka mercie humus ödeyebilmek için sadece bazı prensipler dairesinde mümkündür. Söz konusu mercilerin değerli görüşleri aşağıda zikrediliyor: Eğer bir kimse imamın (a.f.) payını (humusu) taklit etmediği bir müçtehide vermek istiyor ise bir surette bu izin kendisine veriliyor. ...

En Çok Okunanlar