Gelişmiş Arama
Ziyaret
35692
Güncellenme Tarihi: 2009/08/20
Soru Özeti
Niçin Allah bütün insanları Müslüman yaratmadı?
Soru
Niçin Allah bütün insanları Müslüman yaratmadı? Neden İnsanların bazıları Yahudi ve Hıristiyan’dırlar…?
Kısa Cevap

Allah Teala insanları Allah’ı tanıyan, tapan, akıl ve düşünce gücüne sahip, irade ve ihtiyar sahibi bir yapıda yaratmıştır. İnsanların hidayeti için de peygamberler göndermiştir. Allah kimseyi kâfir, Hıristiyan, Yahudi… olarak yaratmamıştır. Aksine insan sahip olduğu ihtiyarı kötüye kullanmak ve yaşadığı alan ve koşullar dolayısıyla yanış yola sapmaktadır.

Peygamber Efendimiz şöyle buyurmaktadır: ‘‘Her çocuk tevhidi bir fıtrat üzere doğar; sonra anne ve babası onu Yahudi ve Hıristiyan yapar.’’
Ayrıntılı Cevap

Cevabın anlaşılması için bazı noktaları hatırlatmak gerekir:

1.             Allah Teala’nın vücudu kemal, hayır ve rahmetle özdeştir. Bütün mahlûkatı hayır ve rahmet üzerine yaratmıştır. İşte bu yüzden her mahlûk kendi mertebesine de kâmil ve eksiksizdir.

2.             İnsan, Allah’ın yarattığı en kâmil mahlûktur. Çünkü: Allah’ın halifesidir.[1] Diğer bütün mahlûkat insan için yaratılmıştır.[2] İşte bu yüzden insan çeşitli boyutlara ve kemallere sahiptir. Burada konuyla ilgisi olan insanın birkaç kemaline değineceğiz.

a)            Akıl ve bilinç nimetine sahip olması: Bu nimet Kur’an’da şöyle açıklanmıştır: Nefse ve ona bir düzen içinde biçim verene; ardından da ona bozukluğunu ve takvasını ilham edene and olsun.[3]

b)            (Allah’ı tanımak ve Allah tapmak) fıtratı (yapısı) nimetiyle donanmış olması: Allah Teala kendine yöneliş ve marifeti insanın yaratılışında yerleştirmesi.[4]

“Hani rabbin, âdemoğullarından, bellerinden zürriyetlerini alıp onarı öz benliklerine şahit tutarak sormuştu: ‘‘Rabbiniz değimliyim’’? Onlar: ‘‘Rabbimizsin buna tanıklık ederiz’’. demişlerdi. Kıyamet günü biz bundan habersizdik demeyesiniz. diye”[5]

“O halde sen yüzünü bir hanif olarak dine, Allahın insanları yarattığı, fıtrat üzere çevir. Allahın yaratışında bir değişme olmaz. İşte doğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.”[6]

c)            İrade ve ihtiyar sahibi olmak:

İnsan birçok mahlûkun aksine bilinçli seçimlerle, yaratılış hedefine ve kemallerine ulaşmaktadır. İşte bu yüzden insanın kemali, ihtiyari ve kazanımladır.[7] Kuran buyuruyor ki:‘‘ Deki: hak rabbinizdendir. Artık dileyen inansın dileyende inkâr etsin.’’[8] “Biz ona doğru yolu gösterdik. (artık o) ya şükredici olur, ya da nankör olur.”[9]

Elbette Allah Teala asla isyan etmeyen melekler gibi yaratıklara da sahiptir. [10] Ama irade etmiştir ki, kendi irade ve ihtiyarı ile kendi kemaline ulaşan ve Ona isyan etmeyen bir yaratık da yaratsın. Çünkü böyle bir yaratığın varlığı onun rahmetinin bir gereğidir.

1.             Allah Tealanın rahmetinin tecellilerinden biri de: Tekvini hidayetin gerçekleşmesine olanak sağlayan Allah’ın tanıma ve ona yönelme yapısının (fıtratın) yanı sıra peygamberler göndererek insanları kemalin son noktasına ulaşmaları için hidayet etmesidir.

2.             Bütün peygamberler insanları tevhide davet etmekteydiler yani kendileri Allah’ın emirlerine gerçekten boyun eğmiş kullar olarak.[11] İnsanları da İslam’a yani Allah’In emirlerine boyun eğmeye davet etmekteydiler. Çünkü İslam aslında fıtrattan başka bir şey değildir. Başka bir tabirle Fıtrat ve şeriat tam bir birlik beraberlik içindedirler.

Lakin önceki peygamberlerin getirdikleri şeriat üzerinden uzun zaman geçmesi hasebiyle onların getirdikleri dinlerde tahrif meydana gelmiştir; buna ek olarak bütün peygamberler peygamber-i Ekrem dışında, kendilerinden sonra gelecek olan peygamberi müjdelemişlerdir. Buna göre bir peygamberin davetini kabul etmek sonraki peygambere iman etmeyi gerekli kılmaktaydı. Öyleyse İslam dışındaki dinler, uyulmak salahiyetine sahip değillerdir ve Allah Teala’nın nezdinde kabul gören ve kurtarıcı olan tek din İslam dinidir. ‘‘Şüphesiz Allah katında hak din İslam dinidir.’’[12] ‘‘Ve her kim İslam dininden başka bir din kendine din edinirse ondan kabul edilmeyecektir.’’[13]

Bütün bunlardan anlaşılıyor ki, Allah Teala insanı fıtrat üzere, akıl ve düşünme gücüne sahip, irade ve ihtiyar sahibi yaratmıştır. İnsanlığa yol göstermeleri için de peygamberleri göndermiştir. Öyleyse Allah Teala kimseyi kafir, Yahudi ve Hıristiyan,… Yaratmamakta aksine insan kendi iradesi ve yaşadığı ortam sayesinde sapmaktadır.[14]

Peygamber-i Ekrem buyuruyor ki: ‘‘Bütün çocuklar fıtrat (tevhide yönelik yaratılış) üzere doğmaktadırlar, anne ve babaları onları Yahudi veya Hıristiyan yapmaktadır.’’[15]

 

 



[1] Bakara,30

[2] Casiye,13

[3] Şems, 7-8.

[4] Daha fazla bilgi için bk. 44. soru.

[5] Araf, 172.

[6] Rum,30.

[7] Maarifi İslami, c.1,s109,soru164,287.

[8] Kehf,29.

[9] İnsan,3.

[10] Tahrim,6.

[11] Alı İmran,67.

[12] Al-ı İmran,19.

[13] Al-ı İmran,85.

[14] Daha fazla bilgi için bk. 292’inçi soru.

[15] Biharu’l- Envar,c.3,s.289.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Yaşı ilerlemiş kimselerin medreselerde ilim tahsil etmeleri nasıl mümkün olabilir?
    17209 Pratik Ahlak 2009/12/20
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız ...
  • ayet ve rivayetlere göre imamların konu mu üstündür yoksa kuranın konumu mu?
    9039 Eski Kelam İlmi 2011/02/03
    farklı rivayetlerde, ehlibeytin (a.s.) konumu kuranın konumuyla aynı derecede ve aynı seviyede olduğu belirtilmektedir. Sakaleyn (iki değerli ve ağır emaneti açıklayan) rivayeti onlardan bir tanesidir. Evet! Bazı hadis kitaplarında sakaleyn rivayeti bazı nakillere göre kuranı kerim ağırlık bağlamında daha büyük (sıklı ekber), ehlibeyt (a.s.) ise ...
  • Şia’nın bakışında Muharrem ayını karşılamanın bir manası var mıdır, yok mudur?
    5685 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/02
    İmam Hüseyin (a.s) için matem merasimi düzenlemek, imamların (a.s) teşvik ve yönlendirmesiyle tesis edilmiş geleneklerdendir[1]ve düzenlenme şekli ve tarzında harama bulaşılmadıkça da bir engeli yoktur. Netice itibariyle Muharrem ayını ilan etme, halkın dikkatini bu ayın geldiğine ...
  • Haram yoluyla meydana gelmiş cenabetin teri temiz midir?
    11137 Fıkıh 2011/10/30
    Ayetullah Mekarim Şirazi’nin görüşüne göre haram yoluyla meydana gelen cenabetin teri temizdir. Lakin namaz için elbiseyi değiştirmek gerekir. Ama guslün ardından (müstehap ihtiyat gereği) tüm beden bir defa yıkanmalıdır. Mastürbasyondan hâsıl olan cenabetin eserleri ile uyurken hâsıl olan cenabetin eseri arasında fark vardır; çünkü mastürbasyon haram ve günahtır, ama ...
  • Acaba cinsiyeti değiştirmek Allahın yaratığını değiştirmek değil mi?
    68332 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/09/28
    Cinsiyet değiştirmenin farklı kısımları var. Tartışma ve hakkında konuşulması gereken kısım dakik bir şekilde beyan edilmesi lazım. İki cinsiyetli veya hunsa (hermaphrodite) olan kimseler kendi cinsiyetini değiştirebilirler noktasında söz sahibi bütün düşünürler görüş birliğindedir. Psikolojik olarak sorunlu olan kimseler (Transsexual) kendi cinsiyetini sahip ...
  • Kadın eşinin cinsel birleşme isteği karşısında kaçınabilir mi?
    88222 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/07/21
    Peygamber Ekrem (s.a.a) ve onun pak Ehlibeyti’nin (a.s) rivayetlerinde cinsel birleşmeyle alakalı kadın ve erkeğin bir birlerini gözetmeleri gerektiği konusu belirtilmiştir. Cinsel birleşmede olduğu gibi karşılıklı bu gözetme çok yönlüdür. Bu rivayetlerde erkeğe şöyle buyrulur: Erkeğin dinginlikle, oynaşarak ve yavaş yavaş cinsel birleşme amelini yerine getirmesi müstehaptır.
  • Acaba kadın veya erkek, şehvetinin tahrik olunması için cinsel ilişkide bulunurken başka bir şahsı tasavvur etmeleri caiz midir?
    8800 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2015/06/18
    Aşağıdaki cevaplar taklidi mercilerin defterlerinden alınmıştır: Ayetullahi’l uzma Hamenei hazretleri (yüce gölgesi devam etsin) Vacibi ihtiyat gereğince terk etmesidir. Ayetullahi’l uzma Mekarimi Şİrazi hazretleri (yüce gölgesi devam etsin) Bu iş mekruhtur, ondan sakınınız. Ayetullahi’l uzma Safi Gölpaygani hazretleri (yüce gölgesi devam etsin) Soruda farz edilen tefekkür ve ...
  • Hz. Zeynep (a.s.) hakkında Hz. Peygamber Efendimiz’den (s.a.a.) rivayet edilen bir hadis var mı?
    17171 تاريخ بزرگان 2008/08/18
    Hz. Zeynep (s.a.), hicretin beşinci veya altıncı yılında, Medine-i Münevvere’de dünyaya gelmiştir. Peygamber Efendimiz’in (s.a.a.), Hz. Zeynep (s.a.) hakkında buyurduğu güvenilir bir rivayet elimizde bulunmasa da Hz. Fatıma (s.a.) hakkında buyurduğu birçok güvenilir rivayet vardır ve bu rivayetler Hz. Zeyneb’i (s.a.) de kapsamaktadır. Hz. Zeynep (s.a.), iman, takva, sabır, zulümle ...
  • Ehlisünnetin ve özellikle Vahabilerin hangi delil esasınca peygamberlerin salt vahiy almada masum olduğunu ve başka durumlarda masum olmadığını belirttiklerini bilmek istiyorum?
    8963 Eski Kelam İlmi 2012/08/22
    Ehlisünnetin bazı grupları (Haşevilik ve Selefilik gibi) Hz. Âdem (a.s) ve onun cennetten çıkarılması gibi bir takım Kur’an ayetlerine istinatta bulunarak peygamberlerin sadece vahiy almada ve peygamberliği tebliğ etmede masum olduğunu ve diğer hallerde günah ve hata işleyebileceklerini belirtmişlerdir. Peygamberlerin ve ardınca temiz imamların masum olmadığına inanan ...
  • Mehdiliği tehdit eden şeyler nelerdir?
    6733 Eski Kelam İlmi 2012/08/22
    Mehdiliği tehdit eden hususlar çoktur. Biz burada sadece üç önemli şeye işaret edeceğiz: 1. Eğer en üstün kanunlar ehil olmayan uygulayıcıları eline düşerse veya eğer en pahalı şeyler ehil olmayan insanların elinde bulunursa, ne kanundan ve ne de belirtilen değerli şeyden bir sonuç alınamaz. Mehdilik ...

En Çok Okunanlar