Gelişmiş Arama
Ziyaret
41257
Güncellenme Tarihi: 2012/05/12
Soru Özeti
Hz. Meryem ve Hz. Asiye (s) nasıl ve ne zaman vefat ve nerede toprağa verildiler?
Soru
Hz. Meryem ve Hz. Asiye (s) nasıl ve ne zaman vefat ve nerede toprağa verildiler?
Kısa Cevap

Firavun, Asiye'nin iman ettiğininin farkına vardıktan sonra defalarca onu uyardı ve ısrarla Musa'nın (a) dininden dönmesini ve onun Allah'ından yüz çevirmesini istiyor. Sonunda Firavun'un emri üzrine ellerini ve ayaklarını çivilerle bağlayarak kızgın güneşin ününe atıp göğsünün üzerine büyük bir taş koydular ta ki şahadet mertebesine nail oldu. Onun Hz. Asiye’nin (s) kabri Mısırdadır.[i] Elimizdeki tarih kitaplarını inceledik ancak kaç yaşında iken vefat ettiği hakkında bir bilgiye ulaşamadık.

İslami kaynakların dediğine göre, kutsal kitabın aksine Hz.Meryem (s)-51 veya 63 yaşında- Hz. İsa (a) hayatta iken vefat etti. Hz. İsa’nın (a) kendisi cenazesini yıkamıştı.[ii] Hz. Meryem'in kabri Beytu'l Mukaddes'tedir.

 


[i]  Yakut Hamevi,Şehabeddin Ebu Abdullah Yakut b.Abdullah, ''Mu'cemu'l Buldan'', Lübnan/Beyrut: Daru-Sadır, 1995 m., İkinci Baskı, c.5, s.142

[ii] Kuleyni, ''Kafi'', İran/Tahran, Neşri-İslamiyye,1362ş. ,İkinci Baskı, c.1,s.459

Meclisi,Muhammed Bakr, ''Biharu'l Envar'', Lübnan/Beyrut, Muessesetu'l Vefa, 1404k.,c.43, s.206

 

Ayrıntılı Cevap

Soru iki bölümden meydana geldiği için cevabıda iki bölümde verilecek.

a) Hz. Meryem (s)

Hz. Meryem'in (s) hayatı hakkında elimizde açık ve net bilgiler yoktur dolayısıyla detaylı bir şekilde hayatı hakkında görüş belirtilemez.

Kutsal kitabın açık bir şekilde belirttiğine göre, Hz. Meryem (s), Hz. İsa'nın (a) vefatından sonra uzun bir süre daha yaşamış ve oğlunun çarmıha gerilmesine tanık olmuştur.[1] Lakin kutsal kitabta söylenenlerin aksine islami kaynaklarda Hz. Meryem'in (s) İsa (a) hayattayken vefat ettiği ve Hz. İsa'nın (a) onun cenazesini yıkadığı[2] anlatılmaktadır. Hz. Meryem'in (s) kabri Beytu'l Mukaddes'tedir.[3]

Hz. Meryem'in kaç yaşında vefat ettiği hususunda muhtelif görüşler öne sürülmüştür. Bazılarına göre 51 yaşında,[4] bazılarına görede 63 yaşında[5] vefat etmiştir. Vefat edişinin şekli hakkında sahih bir nakil elimizede yoktur.[6]

b) Hz. Asiye (s)

Firavun'un eşi olan Asiye, sihirbazlar karşısında Musa'nın (a)  mucizesini gördükten sonra kalbinin derinlikleri iman nuruyla aydınlandı ve o lahzadan itibaren Musa'ya iman etti. Asiye (s) sürekli iman edişini gizliyordu. Ancak Allah'a iman etmek ve sevgi beslemek her zaman saklanabilinecek cinsten değildir. Firavun onun iman ettğini fark edince defalarca onu uyardı ve ısrarla Musa'nın dininden ve Allah'ından uzak durmasını istemişti. Ama o, istikamet içinde asla Firavun'un isteğine teslim olmadı.

Sonunda Firavun'un emriyle elleri ve ayakları zincirlerle bağlanıp kızgın güneşin sıcağının altına atıldı ve göğsünün üzerine büyük bir taş konuldu. Hayatının son anlarını geçirirken okuduğu dua şuydu: '' Allah’ım! Benim için cennette kendi indinde bir ev inşa et. Beni Firavun'dan ve yaptıklarından ve bu zalim kavimden kurtar.''[7] Allah'da bu fedakâr, her şeyi gözden çıkaran mümine kadının duasını kabul etti ve onu Meryem gibi dünyanın en dekçin kadınlarından kıldı.[8]

Hz.Asiye'nin (s) mazarı Mısır'dadır.[9] Ancak onun hangi yaşta vefat ettiği hakkıda, ilgili tarih kaynaklarında bir bilgi bulamadık.

Hz. Meryem ve Hz. Asiye'nin (s) şahsiyetleri hakkında daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki indekslere bakabilirsiniz.

  1. '' Seyyideyi-Zenané Alem Fatima Ve Meryem (s)Soru 23558 (Site: 13742)
  2. ''Hz.Zeynep Ve Zenané Berteré Alem''Soru 15669 (Site: 15401)
  3. '' Makamı-Hz.Meryem (s)Soru 6591(Site:8306)

 


[1] Yuhanna İnicili;19,25

[2] '' Kafi'' , c.1, s.459,  ''Biharu'l Envar'',c.43, s.206

[3]  İbnu'l Fakih, Ebu Abdullah Ahmed b.Muhammed b.İshak, ''El'buldan'', Tahkik: Yusuf El'hadi, Lübnan/Beyrut, Alemu'l Kutup, Birinci Baskı, s.146

[4] İbni Esir, ''El'kamil Fi-Ttarih'',Lübnan/Beyrut, Daru-Sadır,1389k. , c.1, s.307

[5]  ''Nasihu-Ttavarih'', Hz.İsa'yı (a) konu eden cild, s.113

[6]   Örneğin denilir ki; bir gün Hz. Meryem sahraya çıkmıştı. Bir dağın eteğinde yoğun düşmüş ve yatmıştı. Bir daha da kalkmamış ve hayata gözlerini kapamıştı. Allah tarafından cennet hurileri gelip onu yıkamış ve beyaz bir parçayı üzerine çekmişlerdi. İsa (a) geldiğinde onu yatmış ve üzerine beyaz bir parça çekilmiş halde görüyor. Onu uyandırmaya kıyamayıp bir müddet etrafı gezmiş. Vakit geçti ve annesinin iftar ve namaz zamanı gelmişti. Yavaşça onu çağırdı cevap almadı. Yakınına gidip yüksek sesle çağırdı, yine cevap alamayınca üzerinden beyaz parçayı araladı ve annesinin vefat ettiğini gördü. Hüzün ve gözyaşları içinde annesini kaldırıp getirdi ve Beytu'l Mukaddes'te toprağa verdi.( ''Kısasu'l Enbiya'', Hüseyin İmad Zade, Neşri-İslam,1388ş.). Bu anlatılanlarının bir kısmı, Hz.İsa'nın (a) annesinin cenazesini yıkadığını serahaten ifade eden hadisler çelişmektedir. 

[7] Tahrim; 11

[8]  ''Biharu'l Envar'', c.13, s.164-165,  ''El'kamil Fi-Ttarih'', c.1, s.183-185

[9]  Yakut Hamevi, Şehabeddin Ebu Abdullah Yakut b.Abdullah, ''Mu'cemu'l Buldan'', c.5,s.142

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Bir insanın mürtet olmasının hükmü şeriat hâkiminin hükmüne gerek duyar mı?
    8763 Kâfir 2012/03/12
    Sorunuz büyük taklit mercilerinin bürolarından soruldu ve alınan cevapları aşağıda aktarıyoruz: Hz. Ayetullah Uzma Hamaney (ömrü uzun olsun): Mürtetlik şeriat hâkiminin hükmüne gerek duymaz. Eğer dinin gereklerinden birini inkâr etmek peygamberliği veya aziz İslam Peygamberini inkâr etmeyle veyahut şeriata bir noksanlıkta bulunmayla sonuçlanırsa, ...
  • Kuranı kerimde ayetlerin ve konuların tekrarlanması kuran ayetlerinin insicamsızlığına delil değil midir?
    12671 Fasahat & Balaghat 2015/05/04
    Kuranda zikir edilen kıssalardan güdülen hedef, insanların rüştü ve tekâmülüdür. Hedef insanların can ve ruhlarında aydınlığı ve nurlandırmayı icat etmektir. Dik kafalı nefisleri kontrol ve zalimliğe, zulme ve inhirafa karşı koymaktır. Kurandaki konuların dağınıklığının delili kuranın, asaleti muhtevaya ve ibret verici konulara vermesi, insanı ve toplumu yapılandırmaya ...
  • Hz. Peygamber, Ebu Leheb’e ile sıla-i rahimde bulunuyor muydu?
    15366 Masumların Siresi 2012/02/18
    Sıla-i rahim, akrabalar ile irtibatı sağlayan amele denir. Bunun İslam açısından önemi, kâfir akrabalar ile dahi irtibatın kesilmesinin yasaklanmış olması derecesindedir. Elbette kâfir akrabalar inatçı olur ve İslam’a darbe vurma niyeti taşırsa, İslam onlara sıla-i rahimde bulunmayı yasaklamıştır. Bu yüzden Tebbet suresi, Ebu Lehep ve eşi hakkında nazil olmuş ...
  • Niçin Saffat suresinde Muhlesin kelimesi ism-i meful şeklinde kullanılmıştır? Bu kelimenin ism-i meful kipi ism-i fail kipinden daha üstün bir anlamı ifade ediyor mu? Bundan Allah’ın, sadece bizzat kendisinin ihlâslı kıldığı kimseleri mi helak etmeyeceği anlaşılır?
    10746 Tefsir 2009/06/06
    Saffat suresindeki ayetlerin akışı geçmiş ümmetlerin başlarından geçen olaylarla ilgilidir. Bu ayetler Allah’ın onların çoğunu -yalnız Allah ihlaslı kıldığı az bir grup hariç- şirklerinden dolayı azap ettiğini açıklamaktadır.Muhlesler sadece peygamberleri içermiyor. Peygamberler olmayan pak insanları da kapsamına alır. Çünkü bizzat bu ...
  • Neden-Sonuç Konusunda Mutezile İle Şia’nın Bakışı Arasındaki Fark
    7761 Eski Kelam İlmi 2011/04/21
    Allame Tabatabai insanların filleri ve Yüce Allah ile olan irtibatı konusunda Mutezile mensuplarının görüşüne işaret etmiştir. Onlara göre insan muhayyerdir. Bundan ötürü insan fiillerinin öznesi sadece kendidir ve başka bir ilk neden yoktur. Bu grup, insan fillerinin öznesini Allah bilmemiz durumunda bunun cebri gerektireceğini düşünmüştür. Allame ...
  • İnsanın saadet ve kamalı neye bağlıdır?
    8158 Pratik Ahlak 2010/03/09
    Bu soruya cevap verebilmek için şu iki soruyu cevaplandırmamız gerekir:1) Saadet nedir? Kemalden ayrı bir şey midir? 2) İnsan nasıl bir varlıktır? Acaba sırf maddi bir varlık mı yoksa böyle değil mi?
  • Kur’an’daki yedi göğün manası nedir?
    39561 Tefsir 2010/09/22
    Gök ve galaksiler hakkında bilimsel açıdan müphemlikler olması nedeniyle Kur’an’daki yedi göğün manası hakkında kesin bir görüş ileri sürülemez. Sadece ihtimal ve sanı düzeyinde birkaç teori dile getirilebilir. Ama Kur’an’ın hedefinin insanlığın manevî ve terbiye eksenli hidayeti olduğu noktasından gafil olmamalıyız. Kur’an’ın yedi gök ve yer ...
  • Humus yılının sonunda kalan harcama kalemleri humusunun hesap şekli nasıldır?
    6841 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/11/08
    Yüce rehberlik makamı bu husustaki bir sorunun cevabında şöyle buyurmuştur: “Pirinç, yağ vb. günlük kullanılan ihtiyaçlardan artı kalan ve humus yılının başına kadar duran her şeyin humusu vardır.”[1] Humus bizzat kalemlere düşer; mesela humus yılının başında beş kilogram pirinç ...
  • Üç Haslet hadisinin senedi sahih midir?
    7321 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/10/23
    Söz konusu hadisin bazı ravileri hakkında elde herhangi bir bilgi yoksa da birkaç sebepten dolayı ona istinat edilebilir:1-Hadis, çeşitli birinci grup rivayet kaynaklarında gelmiştir. Ve biliyoruz ki bir rivayet değişik kaynaklarda gelmişse ve büyük muhaddisler ona önem vermişlerse bu, onun itibarını ve muhaddislerin ...
  • İlime hakiki anlamda iştiyak kazanmanın yolu nedir?
    7882 Pratik Ahlak 2011/07/23
    Ayetullah Hadevi Tehrani'nin bu konuyla ilgili görüşü şöyledir:İlime duyulan iştiyak ilahi bir lütuftur. Ancak bu hissi bazı yollardan güçlendirmek mümkündür:1- Sırayı gözeterek ve düzenli bir şekilde ders okuma. Bu tür ders alma insanda öğrenme ve ilime ilgi hissini güçlendirir ...

En Çok Okunanlar