Gelişmiş Arama
Ziyaret
9222
Güncellenme Tarihi: 2008/05/25
Soru Özeti
Suhayb-i Rumi'nin kişiliği hakkında bilgi verir misiniz? Bu zat Ehl-i Beyt'in dostlarından mıdır? Hz. Ali'nin imametini kabul emiş midir?
Soru
Suhayb-i Rumi'nin kişiliği hakkında bilgi verir misiniz? Bu zat Ehl-i Beyt'in dostlarından mıdır? Hz. Ali'nin imametini kabul emiş midir?
Kısa Cevap

Suhayb b. Sinan, Irak asıllı ve Dicle’nin kıyılarında Musul şehrinin yakınlarında yaşayan kabilelere mensuptur. Babası ve amcası Kesra tarafından Ebelle şehrinin yönetimini üstlenmişler, İran ve Ruma arasında cereyan eden savaşlardan birinde Rumlulara esir düşmüş, onu Ruma’ya götürmüşler ve orada büyümüştür. Bu yüzden Suhayb-i Rumi diye anılılr. Bundan dolyayı dilinde peltek vardı, ne Araptı ve ne de Avrupalı. Kelp kabilesinin bazı büyükleri onu diğer bir kısım kölelerle birlikte Ruma’dan satın aldılar ve Mekke’de Abdullah b. Ce’dan’a sattılar. Abdullah da onu azat etti.[1]

Suhayb ve Ammar Yasir otuz kaç kişiden sonra Müslüman olmuşlardır. Peygamber (s.a.a) ve ashabından bir grubun Arkam’in evinde gizlendikleri bir sırada Ammar kapıda giriş için izin verilmesini beklerken Suhayb da oraya gelmiş, Ammar ona buraya, niçin geldin? diye sorunca o da: Peki sen ne için geldin? diye karşılık vermiş. Ammar Peygamber’in huzuruna çıkmak ve sözlerini duymak için geldim, demiştir. Suhayb benim maksadım aynı şeydir, demiştir. Bunun üzerine ikisi de içeri girerler, İslam Peygamberi onlara İslam dinini sunar ve onlar da Müslüman olurlar.[2]

Peygamber’in Medine’ye hicretinden sonra Suhayb de Medine’ye doğru hareket eder Kureyşli kâfirler onu takip etmeye koyulurlar. Şecaatli biri olan Suhayb yayına bir ok bırakır ve şöyle der: Hepiniz beni iyi tanıyorsunuz, ok atmada tam bir meharete sahibim. Eğer beni bırakmasanız bütün oklarımı size doğru atar sonra kılıçla sizinle savaşırırm. Üstelik benim size bir yararım da yoktur. Ama beni bırakırsanız ben mallarımın yerini size söylerim siz onları kendinize alırsınız. Onlar bu anlaşmaya razı oldular. Ve geri döndüler Suhayb de yoluna devam edip Kuba’da Peygamber’e ulaştı.[3]

Suhayb Bedir, Uhut, Handek ve diğer savaşlara katılmıştır.[4]

Suhayb ikinci halife’ye özel bir ilgi duyardı. Bazı kitaplarda kaydedildiğine göre Suhayb ikinci Halife yaralanıp yatakta olduğu sırada onun için ağlar ve ağıt söylerdi. Ölümünden sonra da onun cenaze namaz kıldı. İkinci halife de ona karşı özel bir muhabbet beslerdi. Yatakta yattığı sıralarda Suhayb’in halka namaz kıldırmasını emretmişti. O da bu emir üzere hilafet şürası işini tamamlayıncaya kadar halka imamlık yapmıştır.[5]

Her halukarda tarihi kaynaklarda onun Hz. Ali’nin imamlığını kabul ettiğini veya Ehl-i Beyt’e karşı muhabbet beslediğini gösteren bir şey bulunmamıştır.

Hatta bazı rivayetlere göre Suhayb yaptığı bazı kötü işlerinden dolayı Ehl-i Beyt tarafından azarlanmış ve kınanmıştır.[6]

Suhayb Şevval ayının 28’de yetmiş yaşında vefat etmiş ve Bakii mezarlığında toprağa verilmiştir.[7]



[1] İbn-i Abdu’l-Birr, İzziddin, Usdu’l-Gabe, c. 2 s. 418

[2] İbn-I Abdu’l-Birr, Ebu Ömer Ysusuf, El-İstiab fi Marifetus’-sehabe, c. 2 s. 728

[3] Adge. 732

[4] İbn- Sa’d, Muhammed b. Sa’d, Et-Tabaku’Kubra c. 3 s. 172

[5] Adge. 173

[6] Meclisi, Biharu’l-Envar, c. 22 s. 142

[7] Tabakat c. 3. s. 173 El-İstiab fi Marifetus’-sehabe, c. 2 s. 733

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İslam dininin kadına bakış açısı nasıldır ve onun için nasıl bir konum belirlemiştir? Onlar tıpkı erkekler gibi midirler?
    24977 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2008/05/20
    İslam, insanın tekâmülünü hedef edinmiştir. Bu açıdan da kadın ve erkek arasında hiçbir fark yoktur. İslam açısından önemli olan kadınlık veya erkeklik değil, kendini yetiştirme ve Allah’a yakın olmaktır. Kadın ve erkek insanlığın iki temel unsurunu teşkil etmeleri nedeniyle, İslam’da bazen kadından ve bazen de erkekten söz ...
  • İmam-ı Zamanın (a.c) anne tarafından büyük babasının adı nedir?
    7110 Eski Kelam İlmi 2011/12/18
    İmam-ı Zamanın (a.c) anne tarafından büyük babasının adı Yaşua’dır. O, Rum kayserinin evladı olup havarilerin ve belirgin olarak Şamun’un (Hz. Mesih’in vâsii) neslindendir.[1]  
  • Haset hastalığını nasıl yok edebiliriz?
    16585 Pratik Ahlak 2009/12/20
    Haset, eziklik ve kendisini küçük görme psikolojisidir ve bu yüzden haset eden kimse başka birisinde olan bir nimetin onun elinden çıkmasını arzu eder. Bu psikolojik hastalığın tedavisi ...
  • Lanetleşmenin bir şartı var mıdır? Hangi konuda lanetleşmek mümkündür? Lanetleşmek kesin olara gerçekleş midir?
    19167 مباهله 2012/05/27
    Lanetleşmek, batıl yolda olan kimsenin ilahi gazaba uğraması ve hak yolda olan kimsenin de tanınması ve böylece hak ve batılın birbirinden ayrılması için iki tarafın birbirine lanet etmesinden ibarettir. Lanetleşmek bir tür duadır ve kendine ait özellik ve şartlara sahiptir. Biz onların bazılarına işaret edeceğiz: İnsanın üç ...
  • Neden felsefî ikinci makuller tür ve ayıraca sahip değildir? Mantıkî ikinci makuller de böyle midir?
    10337 İslam Felsefesi 2011/10/23
    Makul, felsefî bir terim olup zihne gelen şey anlamındadır ve hissedilenin yani hisle duyumsananın karşısında yer alır. Makul terimi bazen aklî suretler için, bazen dışarıda bir varlığı olmayan hususlar için ve bazen de hissedilmeyen ve soyut olan şeyler için kullanılır ki bu durumda makulden kasıt akıldır. Bizim konumuzda makulden ...
  • İslam’ın Hakkaniyetinin Aklî Delilleri
    21090 Yeni Kelam İlmi 2012/01/23
    Her ne kadar bugün dünyada gözlemlenen dinlerde bir takım hakikatler yer alsa da, gerçek tevhit olan kamil hakikat sadece İslam’ın çehresinde gözlemlenebilirdir. Bu iddianın en büyük delili, diğer dinlerin muteber senetlerinin olmayışı ve metinlerinde tahrif ve aklî çelişkilerin bulunması ve bunun karşılığında Kur’an’ın senet taşıması, ...
  • Defalarca tövbesini bozmuş kimse şimdide Allah ve Masum İmamlar (a.s) hakkında şüpheye düşmektedir. Acaba Allah onu kendin uzaklaştırmış mıdır? Ve Allah’a yakınlaşmanın yolu nedir?
    36346 Pratik Ahlak 2011/11/12
    Günah, insanı alteder. Günahtan tövbe etmeye ciddi karar almak kurtuluşa yönelmek demektir. Şeytan, insanın düşmanıdır; onun böyle vesveseler vermekten amacı, insanları ümitsizliğe düşürmek, salih kulları merhametli olan Allah’tan uzaklaştırmaktır. Oysa Allah, ister günahkar olsun, ister zalim, bütün kullarını sever, onların hidayetini ve saadetini ister. Yalnız kaldığınızda Allah’tan ...
  • Ayakkabı giymenin adabı nedir?
    20961 Pratik Ahlak 2012/05/12
    İslam dini semavi dinlerin en sonuncusu, en kâmili ve en camiidir. Bu bağlamda İslami öğretiler insanın tüm boyutlarını; bireysel ve toplumsal yönlerini her zaman ve her mekân için göz önünde bulundurmuş ve onun tüm ihtiyaçlarına cevap veriyor. Her halükarda İslam dininin hakkında nazar vermiş ve adap belirlemiş ...
  • İmam Hüseyin’in (a.s) Rukayye adında bir kızı var mıydı?
    23693 تاريخ بزرگان 2011/12/20
    Fedakarlık ve insani kemallerle dolu Kerbela gibi bir olayda yaşı küçük olan kimseler fazla dikkat çekmemiş olabilir. Hz. Rugayye’nin (s.a) yaşamı, babası, amcası, halası gibi yüce şahsiyetlerin nurlarının ışığı arkasında kaldığından tarih kitaplarında İmam Hüseyin’in (a.s) Rugayye adında küçük bir kızı olduğu konusuna değinilmemiştir. Bazı maktellerde İmam ...
  • Acaba kadın yargıç olabilir mi?
    11686 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/05/06
    Fakihler ve din uzmanları kadının yargıç olması gibi bazı konular hakkında farklı görüşlere sahiptirler. Bu gibi konular, dinin zaruri ve zorunlu konularından sayılmamaktadır.Kadının yargıç olamayacağını söyleyenler, bu hususta nakledilen rivayetlere ve icma delililine dayanmışladır.

En Çok Okunanlar