Gelişmiş Arama
Ziyaret
6693
Güncellenme Tarihi: 2011/03/03
Soru Özeti
Öldürmenin çeşitlerini ayrıntılarıyla anlatınız.
Soru
Öldürmenin çeşitlerini ayrıntılarıyla anlatınız.
Kısa Cevap

Öldürme, çeşitli yönlerden kısımlara ayrılabilir. Aşağıda kısaca onlara değiniyoruz:

1- Haklı ve haksız olarak öldürme.

2- Öldürmenin ne zaman yapıldığı

3- Öldürmenin idamla, silahla veya sopayla olması, yine taşlanmak ve diğer şekillerde cezaları yönünden gerçekleşmesi.

4- Öldürmenin kasıtlı, kasıtlıya benzemesi ve tümüyle hatayla olması yönünden olması. Sizin sorunuz galiba bu son kısıma aittir.

Ayrıntılı Cevap

Sorunuz çok geneldir. Öldürmenin çeşitlerinden kastınız nedir, çeşitli kısımlarından hangisine yöneliktir, belli değil. Soru daha ayrıntılı biçimde sorulsaydı cevapta ona göre verilirdi.

Örneğin, bir soruyla bütün insanların kısımlarını detaylarıyla açıklanması istenmez. Zira insanlar mezhep, ırk, renk, cinsiyet, eğitim, uyruk, yaş ve daha onlarca bölümlere ayrılabilir.

Öldürmeyide çeşitli yönlerden kısımlara ayırabiliriz. Aşağıda bu kısımlardan bazılarına işaret ediyoruz:  

1- Öldürmenin haklı ve haksız olması yönü: Kısastan dolayı idama mahkum edilenler, işledikleri suçtan dolayı ölüm cezasına çarptırılanlar, İslam ülkesiyle savaşan kafirler, görüntüde Müslüman olan ama İslam devletinin aleyhine silahlı mücadeleye girenlerin öldürülmesi hak, bunların dışındakileri öldürmek haksızlıktır.

2- Öldürmenin gerçekleştirilme zamanı: Çünkü haram aylarda öldürmenin cezası diğer aylara göre daha ağırdır.

3- Öldürmek, verilen cezalar yönünden de bölümlere ayrılmaktadır. Silahla veya darağacına asılmak, taşlanarak vb. gibi öldürülme şekilleri vardır.

4- Katilin durumuna göre yapılan öldürme, onun başka bir kısımdır.

Katil haklı olarak birini öldürdüğünde ona karşı hiçbir şey yapılmaz. İslam devletiyle işbirliği yapılmadan düzeni bozmak isteyen, kanı dökülmesi helal kimseyi öldürmek, tazir cezasını gerektirir. Suçsuz kimseyi öldüren kısas edilir. Bazı durumlarda maktulün ailesi, katilin ailesine para ödeyerek hükmün icrasını talep edebilirken, bazende para ödemeye gerek yoktur. Kısasın diyete dönüştüğü veya baştan diyetin belirlendiği yerlerde diyetin miktarı, yerine göre değişmektedir. Birçok yerde katilin kendisi onu ödemelidir. Öldürme, tümüyle hataysa katilin ailesi onu ödemekle mükelleftir. Bu tür ödemeler genel sigorta gibidir.

5- Gerçekleşme şekline göre olan bölüm bir başka kısım olup galiba sizinde maksadınız bu bölümdür. Buna göre öldürme:

a) Bilerek işlenmiştir. Yani katil -neyle öldürdüğü göz önüne alınmadan- kasıtlı ve kendi iradesiyle birini öldürmüştür veya öldürücü bir araçla birine saldırmış -ve ister öldürmek kastı olsun ister olmasın- onun ölümüne neden olmuştur.[1]  

Normal olarak kasıtlı öldürme, bir şey yaparak gerçekleşir. Ama bazende yapılması gereken şey yapılamadığında da kasıtlı öldürme gerçekleşebilir. Örneğin, hastahanede yatan bir hastaya hemşire ilaç veya yemek vermeyerek hastanın ölümüne neden olursa o hemşire birşey yapmamış olsa da bilerek adam öldürmekten yargılanır.

Ayrıca maktul mümin ise belirlenen cezaların yanı sıra, katil ahirette de devamlı olarak cehennemde kalabilir.[2]

Bir maktulun sanığı bir kişi olabileceği gibi, birkaç kişide olabilir ve hepsi cezalandırılır.[3]

Kısasın cezasının icrasında din benzerliği, cinsiyet, köle olmamak, vb. gibi şeyler göz önüne alınmalıdır.

b) Kasıta benzeyen öldürme: Yani birisi cinayet amacı olmadan ölüme neden olan bir iş yapabilir. Doktorun yaptığı ameliyatın bazen ölüme neden olması gibi.[4]

Kasıta benzer öldürmeyi şöyle de ifade edebiliriz: Birisinin bilerek ve isteyerek yaptığı bir hareket, öldürme gibi toplumun aleyhine olan bir sonuç getirebilir. Oysa ortaya çıkan şey asla onun istediği şey değildir.[5]  

Kasıta benzer öldürmede kısas yapılmaz, onun yerine diyet alınır.

c) Öldürme, tümüyle hata olabilir. Katil, maktulün farkında olmadan tesadüfi olarak böyle bir katli gerçekleşmiştir. Yani iradeyle yapılan amel, hem fiilde, hem de alınan sonuç itibarıyla her türlü kasıttan uzaktır.[6] Tıpkı bir avcının silahını avlayacağı hayvana doğru ateşlediğinde, onun ava değilde tamamen tesadüfi olarak oradan geçen birine değip öldürmesi gibi.[7]

Büluğa ermeyen veya deli biri kasıtlı olarak birini öldürürse onların bu kasıtlı ameli tümüyle hata kategorisine girer. Ve yakınları maktulun ailesine diyet ödemelidirler.[8]

Katlin ispatı için sanığın itirafı, tanıkların tanıklığı ve yemin gibi yollar vardır.

Görüldüğü üzere, öldürmeyi beş kısıma ayırdık. Daha fazla araştırma yapılırsa başka kısımlarda eklenebilir. Fıkhi ve ceza hukuku hakkında özel yazılan kitaplarda bu konuyla ilgili oldukça geniş bilgi verilmesine rağmen sorunuz hangi kısıma yöneliktir belli değil. Bu yüzden, özellikle hukuk öğrencisi olduğunuz için sorunuzu daha belirgin hale getirip sorarsanız ve kafanıza takılan şeyi yazarsanız verilecek cevapta daha yeterli olacaktır.     



[1] -İmam Humeyni, Tahrir-ul Vesile, c.2, s.508-509, İntişarat-ı Dar-ul İlm, Kum, 2. Baskı; İslam Ceza Kanunu, 206. Madde.

[2] -‘Kim bir mümini kasten öldürürse cezası cehenneme atılmaktır, orada ebedi kalır; Allah ona gazap eder ve onu rahmetinden uzaklaştırır ve ona pek büyük bir azap hazırlamıştır da.’ (Nisa/93); Muhammed Hasan b. Hür Amuli, Vesail-uş Şia, c.29, s.31, 35074. Rivayet; Müessesei-i Al’-il Beyt, Kum, h.k.1409; Muhammed Hüseyin Tabatabai, el-Mizan, c.5, s.62.

[3] -İslam Ceza Kanunu, 212. Madde.

[4] -İmam Humeyni, a.g.e. c.2, s.554, Mesele:5; İslam Ceza Kanunu, 295. Madde.

[5] -İreç Golduziyan, Hukuk-u Cezay-ı İhtisasi, s.108, Müessese-i İntişarat-ı Cihad-ı Danişgahi, 6. Baskı h.k.1378.

[6] -a.g.e. s.109.

[7] -İmam Humeyni, a.g.e. c.2, s.554, Mesele:7; İslami Ceza Kanunu, 296. Madde.

[8] -İslam Ceza Kanunu, 221. Madde

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Ölen ve cenazesi geç defnedilen bir ferdin ruhu nasıl bir duruma girer?
    31081 Eski Kelam İlmi 2012/01/18
    Kur’an-ı Kerim’den istifade edildiği kadarıyla, Yüce Allah ölenlerin ruhunu özel bir âlemde korumaktadır ve geç defnedilme durumunda ruha bir zarar gemlememektedir; bununla birlikte rivayetlere göre, cenazenin çabuk defnedilmesi icap eder. ...
  • Acaba Hz. Masume (s.a) mezarının ziyareti için özel bir gusül mevcut mudur?
    6150 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/20
     Bazı Taklit Mercileri İmamların Haremlerine girmek ve ziyaret etmek için gusül almayı müstehap bilmektedirler. Diğer bazı taklit mercileri ise bu ziyaretler için gusül’ün müstehap oluşunu rivayet açısından sabit bilmemekte şöyle buyurmaktalar: Eğer bir kimse ziyaret için gusül almak isterse bunu reca (sevap ümidi) ile ...
  • Miraç nedir? Hz. Muhammed’in (s.a.a) dışında da bir peygamber miraca gitmiş midir?
    22418 Eski Kelam İlmi 2011/12/10
    Miraç, Arapça’da göğe çıkmak için kullanılan vasıta demektir. Rivayet ve tefsirlerde ise Peygamberimizin (s.a.a) fiziki olarak Mekke’den Beytu’l-Mukaddes’e gitmesine, oradan göğe çıkmasına, sonrada tekrar Mekke’ye dönmesine miraç denmektedir. Rivayetlerden anlaşıldığı kadarıyla Resulullah’ın (s.a.a) dışında herhangi bir peygamber miraca gitmemiştir; sadece Hz. Süleyman, Hz. İdris ve Hz. İsa ...
  • Şia ile sünninin evlenmesi caiz midir?
    47244 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/02/28
    Continue... ...
  • Şia Hz. Ali(a.s)'ın faziletlerini ispatlamada Ehl-i Sünnet'in mütevatir hadislerine dayanabilir mi?
    7463 Masumların Siresi 2011/06/21
    Tevatür yalan üzere anlaşmaları mümkün olmayan büyük bir kalabalığın bir konuyu nakletmelerine denir. Biz inanıyoruz ki Hz. Ali'nin faziletleri ve onun imameti hakkındaki nas tevatürle sabittir. Bunu Şia'nın hadis ve tarih kaynaklarının yanı sıra Ehl-i sünnetin kitaplarından ve sahabilerin hadislerini nakleden eserlerden istifade ediyoruz. Buna göre bizim bu konuyla ilgili ...
  • hangi sınıra kadar kocasına itaat etmelidir? Erkek onu yolculuğa mecbur edebilir mi?
    10470 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/18
    Hz. Ayetullah Hadevi Tahrani’nin belirtilen soru hakkındaki cevabının açıklaması şudur:Kadın cinsel doyum konusunda erkeğe itaat etmelidir ve erkek evden çıkmayı yasaklarsa bu durumda kendisi evden çıkamaz. Elbette evlilik hayatının farz ve haramlarla yetinmeyle sorundan yoksun olmasının imkânsız olduğuna dikkat edilmelidir. Ama ahlaka riayet etmek evliliğin pekişmesi ve tatlılığını ...
  • Peygamber Efendimize (s.a.a) göre başkalarına hediye vermenin adabı nasıldır?
    17497 هدیه 2012/05/19
    Hediye vermek ve almak Peygamber Efendimizin (s.a.a) ameli siresinde vardı. Ama Peygamber Efendimizden (s.a.a) gelen rivayetler esasınca hediye verme işi kendi ve diğerlerine meşakkat ve zahmeti beraberinde getirmemelidir; zira bu işteki hedef ünsiyet ve ülfet oluşturmaktır ve eğer onun adap ve şartlarına riayet edilmezse uygun olan neticeye ...
  • Geçici evlilikte iddet beklemenin felsefesi nedir?
    8946 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2009/10/18
    Kadın yaise ise iddet beklemesine gerek yoktur. Yaiseden kasıt Kureyişli ise altmış ve Kureyşli değilse elli yaşını doldurmuş olmasıdır. Kısır olan kadın yaise sayılmaz, bu yüzden evlendikten sonra iddet beklemesi gerekir.Bu hükmün felesefesine gelince ayet ve rivayetlerde hükümlerin bütün ...
  • İslam’la Hıristiyanlık arasındaki Allah’ın oğlunun olması ve olmaması meselesindeki tezat ve zıtlık nasıl giderilebilir?
    8453 Eski Kelam İlmi 2010/06/12
    Müslümanlar, Tevhid suresi gereğince Allah-u Teala’nın kimseyi doğurmadığına ve kimseden doğmadığına inanmaktalar. Bu inanç bütün tevhidi dinlerde vardır. Hz. İsa’nın (a.s) dinide bu kaidenin dışında değildir; zira bütün semavi dinler akıl ve fıtrat üzerine kuruludur. Allah-u Teala’nın varlık aleminin yaratıcısı ve hiçbir şeye muhtaç olmadığı konusu akıl ...
  • İslam’ın Tebliğ Yöntemi Nasıldı?
    12515 Masumların Siresi 2011/08/17
    Tebliğ mesaj iletmek anlamındadır. Tüm ilahî peygamberlerin ve özellikle de yüce İslam Peygamberinin misyonu insanları karanlıklardan nura yöneltmek olduğundan, İslam’da tebliğ Allah’ın mesajını kullarına ulaştıran bir vesile olarak çok önemlidir. İslam’da tebliğ yöntemleri sözlü, yazılı ve amelî olarak üç kısma ayrılabilir. Bu her üç kısmın da değişik türleri vardır. ...

En Çok Okunanlar